'Bir Kaçak Olarak Yaşamak'
Bursa Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün Yılın Yazarı Nezihe Meriç Etkinlikleri kapsamında “Bir kaçak olarak yaşamak” isimli söyleşisi Akkılıç Kütüphanesi’nde yapıldı.
Her yıl farklı bir ismi yılın yazarı ilan ederek yıl boyu o yazarın hayatı ve eserleri hakkında söyleşi, okuma, atölye etkinlikleri ile ve sempozyumlar düzenleyen Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü, bu yılın yazarı ilan edilen Nezihe Meriç hakkında bir söyleşi gerçekleştirdi. Akkılıç Kütüphanesi’ndeki etkinliğe ilgi yoğun oldu. Etkinliğe Meriç’in kızı Aslı Şengil de katıldı.
Pelin Buzluk, Sezer Ateş Ayvaz ve Murat Özyaşar’ın konuşmacı olarak katıldığı “Bir Kaçak Olarak Yazmak” isimli söyleşide Meriç’in 6 yıl süren kaçaklık döneminin, edebiyatına olan etkileri tartışıldı.
Konuşmacılardan Pelin Buzluk, başarılı bir olay örücülüğüyle ortaya konulan eserlerdeki satır aralarına hem dönemin hem de yazarın yaşamına ilişkin gerginlik, korku, tedirginlik halinin yansıdığını ifade etti.
Sezer Ateş Ayvaz ise Meriç’i yakından tanıyan bir edebiyatçı olarak “kaçak” kelimesinin aslında onun hayatı boyunca hissettiği sorumluluk duygusuyla bağdaşmadığını aktararak “ O, toplumun çalkantılı olaylarına, yozlaşma ve başkalaşmalarına duyarlı yaklaşan bir yazardı. Merak eden ve merak ettiği şeyin izini süren bir yazardı. Kaçmak kelimesiyle pek uyuşmazdı kişiliği. O aynı zamanda iyi bir çağdaş hikaye anlatıcısıydı” diye konuştu.
Meriç’in yaşadığı ve eser verdiği dönemi günümüzle karşılaştıran Murat Özyaşar ise “Bu topraklarda, coğrafyamızda, bu siyasal yapıda sözün hükmü ve tabi bir de bedeli var. Dün de vardı, bugün de var. Galiba edebiyatçılar olarak birçoğumuz kaçak adayıyız. Bazen söylenemeyen bir sözün ima bile edilmesinden çekiniliyor. Tam da bu nedenle Nilüfer Belediyesi’ni Nezihe Meriç anısına yıl boyu etkinlikler düzenlediği için kutluyorum. O unutulan değil ama hatırlanan bir yazar da olmamıştı” dedi.
Kaynak: İHA
Pelin Buzluk, Sezer Ateş Ayvaz ve Murat Özyaşar’ın konuşmacı olarak katıldığı “Bir Kaçak Olarak Yazmak” isimli söyleşide Meriç’in 6 yıl süren kaçaklık döneminin, edebiyatına olan etkileri tartışıldı.
Konuşmacılardan Pelin Buzluk, başarılı bir olay örücülüğüyle ortaya konulan eserlerdeki satır aralarına hem dönemin hem de yazarın yaşamına ilişkin gerginlik, korku, tedirginlik halinin yansıdığını ifade etti.
Sezer Ateş Ayvaz ise Meriç’i yakından tanıyan bir edebiyatçı olarak “kaçak” kelimesinin aslında onun hayatı boyunca hissettiği sorumluluk duygusuyla bağdaşmadığını aktararak “ O, toplumun çalkantılı olaylarına, yozlaşma ve başkalaşmalarına duyarlı yaklaşan bir yazardı. Merak eden ve merak ettiği şeyin izini süren bir yazardı. Kaçmak kelimesiyle pek uyuşmazdı kişiliği. O aynı zamanda iyi bir çağdaş hikaye anlatıcısıydı” diye konuştu.
Meriç’in yaşadığı ve eser verdiği dönemi günümüzle karşılaştıran Murat Özyaşar ise “Bu topraklarda, coğrafyamızda, bu siyasal yapıda sözün hükmü ve tabi bir de bedeli var. Dün de vardı, bugün de var. Galiba edebiyatçılar olarak birçoğumuz kaçak adayıyız. Bazen söylenemeyen bir sözün ima bile edilmesinden çekiniliyor. Tam da bu nedenle Nilüfer Belediyesi’ni Nezihe Meriç anısına yıl boyu etkinlikler düzenlediği için kutluyorum. O unutulan değil ama hatırlanan bir yazar da olmamıştı” dedi.