Japonya Ve Güney Kore İlişkilerin Geliştirilmesi İçin Diyaloğu Sürdürecek
Tokyo ve Seul yönetimleri, ikili ilişkilerin geliştirilmesi konusunda anlaşırken henüz somut bir adım atılmadı.
Japonya Başbakanı Abe Şinzo ve Güney Kore Başbakanı Lee Nak-yon, ikili ilişkilerin geliştirilmesi için diyaloğu sürdürme konusunda anlaştı.
Güney Kore Dışişleri Bakan Yardımcısı Cho Sei-yong, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Başbakanlar Lee ve Abe'nin yaptıkları görüşmede iki ülkenin gergin ilişkilerini geliştirme konusunda anlaştığını belirtti.
Cho, Lee'nin görüşme sırasında Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in'den Japon lider Shinzo Abe'ye bir mektup ilettiğini, Abe'nin ise mektup için şükranlarını sunduğunu dile getirdi.
Moon’un mektupta Japonya’nın Reiwa dönemini kutladığını aktaran Bakan Yardımcısı Cho, ikili ilişkilerin iyileştirilmesine yönelik temennide de bulunulduğunu ifade etti.
Cho ayrıca, iki liderin görüşmesinde, Güney Kore ve Japonya'nın gergin ilişkilerini geliştirmenin önemine değinildiğini, karşılıklı ve Washington ile koordinasyonun önemli olduğu vurgusu yapıldığını kaydetti.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Cho, Başbakan Lee'nin ilişkileri ilerletmek için iletişim kanallarıyla birlikte ticareti geliştirme çağrısında bulunduğunu da söyledi.
Japonya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise Başbakan Abe'nin bu iş birliğinin Kuzey Kore'nin nükleer ve füze tehditleriyle karşı karşıya olunması sebebiyle çok önemli olduğunu belirttiği ifade edildi.
Açıklamada, Abe'nin "mevcut gergin ilişkilerin iyileştirilmesinin önemine" değinerek "Ancak ilk adımı atan tarafın Seul olması gerektiğini" dile getirdiği kaydedildi.
- Japonya ile Güney Kore arasındaki ticari gerilim
Japonya, temmuz başında aldığı kararla Güney Kore'nin ihracatında önemli yer tutan ekran ve yarı iletkenlerin yapımında kullanılan üç kimyasal maddenin ihracatının bireysel izne bağlı hale getirileceğini duyurmuştu.
Güney Koreli yetkililer, kısıtlamanın uluslararası hukuku ihlal ettiğini öne sürerek Japonya'yı Dünya Ticaret Örgütüne şikayet edeceklerini açıklamıştı.
Seul yönetimi kararı, Güney Kore'deki mahkemelerin, Japonya'nın Kore Yarımadası'nda 1910-1945'te sömürge yönetimi altında Japon şirketlerinin zorla çalıştırdığı işçiler için verdiği tazminat kararlarına misilleme olarak görmüştü.
Japon tarafı ise kararın, ithal ürünlerdeki denetim eksiklikleri ve ulusal güvenlik riskleri nedeniyle alındığını belirtmiş, uluslararası hukuka uygun olduğunu savunmuştu.
Güney Kore ile Japonya arasındaki dış ticaret tartışması sürerken Japonya, 2 Ağustos'ta Güney Kore'yi imtiyazlı ticaret statüsündeki ülkeler listesinden çıkardığını açıklamıştı.
Seul yönetimi de buna karşılık, 22 Ağustos'ta Japonya ile Ekim 2016'da imzaladığı ve iki ülkenin gizli askeri istihbarat bilgilerini birbirleriyle ve üçüncü taraf olarak ABD ile paylaşmalarına olanak sağlayan istihbarat anlaşmasının süresini uzatmayacağını belirtmişti.
Güney Kore, 17 Eylül'de de Japonya'yı, Japon şirketlerine dış ticarette kolaylıklar tanınmasını sağlayan "güvenilir ticaret ortakları listesi"nden çıkardığını duyurmuştu.
Kaynak: AA
Güney Kore Dışişleri Bakan Yardımcısı Cho Sei-yong, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Başbakanlar Lee ve Abe'nin yaptıkları görüşmede iki ülkenin gergin ilişkilerini geliştirme konusunda anlaştığını belirtti.
Cho, Lee'nin görüşme sırasında Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in'den Japon lider Shinzo Abe'ye bir mektup ilettiğini, Abe'nin ise mektup için şükranlarını sunduğunu dile getirdi.
Moon’un mektupta Japonya’nın Reiwa dönemini kutladığını aktaran Bakan Yardımcısı Cho, ikili ilişkilerin iyileştirilmesine yönelik temennide de bulunulduğunu ifade etti.
Cho ayrıca, iki liderin görüşmesinde, Güney Kore ve Japonya'nın gergin ilişkilerini geliştirmenin önemine değinildiğini, karşılıklı ve Washington ile koordinasyonun önemli olduğu vurgusu yapıldığını kaydetti.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Cho, Başbakan Lee'nin ilişkileri ilerletmek için iletişim kanallarıyla birlikte ticareti geliştirme çağrısında bulunduğunu da söyledi.
Japonya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise Başbakan Abe'nin bu iş birliğinin Kuzey Kore'nin nükleer ve füze tehditleriyle karşı karşıya olunması sebebiyle çok önemli olduğunu belirttiği ifade edildi.
Açıklamada, Abe'nin "mevcut gergin ilişkilerin iyileştirilmesinin önemine" değinerek "Ancak ilk adımı atan tarafın Seul olması gerektiğini" dile getirdiği kaydedildi.
- Japonya ile Güney Kore arasındaki ticari gerilim
Japonya, temmuz başında aldığı kararla Güney Kore'nin ihracatında önemli yer tutan ekran ve yarı iletkenlerin yapımında kullanılan üç kimyasal maddenin ihracatının bireysel izne bağlı hale getirileceğini duyurmuştu.
Güney Koreli yetkililer, kısıtlamanın uluslararası hukuku ihlal ettiğini öne sürerek Japonya'yı Dünya Ticaret Örgütüne şikayet edeceklerini açıklamıştı.
Seul yönetimi kararı, Güney Kore'deki mahkemelerin, Japonya'nın Kore Yarımadası'nda 1910-1945'te sömürge yönetimi altında Japon şirketlerinin zorla çalıştırdığı işçiler için verdiği tazminat kararlarına misilleme olarak görmüştü.
Japon tarafı ise kararın, ithal ürünlerdeki denetim eksiklikleri ve ulusal güvenlik riskleri nedeniyle alındığını belirtmiş, uluslararası hukuka uygun olduğunu savunmuştu.
Güney Kore ile Japonya arasındaki dış ticaret tartışması sürerken Japonya, 2 Ağustos'ta Güney Kore'yi imtiyazlı ticaret statüsündeki ülkeler listesinden çıkardığını açıklamıştı.
Seul yönetimi de buna karşılık, 22 Ağustos'ta Japonya ile Ekim 2016'da imzaladığı ve iki ülkenin gizli askeri istihbarat bilgilerini birbirleriyle ve üçüncü taraf olarak ABD ile paylaşmalarına olanak sağlayan istihbarat anlaşmasının süresini uzatmayacağını belirtmişti.
Güney Kore, 17 Eylül'de de Japonya'yı, Japon şirketlerine dış ticarette kolaylıklar tanınmasını sağlayan "güvenilir ticaret ortakları listesi"nden çıkardığını duyurmuştu.