Çağrı Merkezi Çalışanlarının Sendikal Haklarının Engellendiği İddiası
TezKoopİş Sendikası Genel Başkanı Haydar Özdemiroğlu: 'Ülkemizin en önemli finans kurumlarından Türkiye İş Bankasının iştiraklerinden biri olan Erişim Çağrı Merkezi'nin birim yöneticileri, ikna odaları mantığı ile işçileri köşeye çekmekte, sendikal çalışma ile ilgili tehditler savurmakta, sendikamızdan istifaya zorlamakta, geçmişe dönük asılsız, kanıtsız ve dayanıksız tutanaklar ile birçok çalışanı işten çıkarmak istemektedir'.
Tez-Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Haydar Özdemiroğlu, Türkiye İş Bankası iştiraklerinden Erişim Çağrı Merkezi'nde çalışan işçilerin sendikal çalışmalarının engellendiğini iddia etti.
Özdemiroğlu, yaptığı basın açıklamasında, 100 bini aşkın kişinin çalıştığı çağrı merkezlerinde, olumsuz çalışma koşullarına karşı sendikalı, toplu sözleşmeli ve güvenceli bir yaşam için örgütlenme sürecini başlattıklarını belirtti.
"İstihdam yaratıyoruz" söylemiyle desteklenen çok sayıda kentte bölgesel teşviklerle kurulan çağrı merkezindeki çalışanların Tez-Kop-İş Sendikasına üye olduklarını aktaran Özdemiroğlu, Erişim Çağrı Merkezi'nin Ankara, İstanbul ve Eskişehir birimlerinde sürdürülen çalışmaların işveren temsilcilerinin baskı ve tehditleriyle engelenmeye başlandığı ileri sürdü.
Özdemiroğlu, "Ülkemizin en önemli finans kurumlarından Türkiye İş Bankasının iştiraklerinden biri olan Erişim Çağrı Merkezi'nin birim yöneticileri, ikna odaları mantığı ile işçileri köşeye çekmekte, sendikal çalışma ile ilgili tehditler savurmakta, sendikamızdan istifaya zorlamakta, geçmişe dönük asılsız, kanıtsız ve dayanıksız tutanaklar ile birçok çalışanı işten çıkarmak istemektedir." dedi.
Baskıların bununla sınırlı kalmadığını dile getiren Özdemiroğlu, çağrı merkezi çalışanlarının çalışma ve yaşama koşullarını değerlendiren ve sendika tarafından dağıtımı yapılan "Çağrı Merkezinde Çalışmak" adlı kitabın, Erişim Çağrı Merkezi yöneticileri tarafından toplatılmaya çalışıldığını savundu.
Sendikalı olmanın uluslararası sözleşmeler ve Anayasa tarafından güvence altına alınan yasal bir hak olduğuna dikkati çeken Özdemiroğlu, şunları kaydetti:
"Sendikal hakların kullanılmasını engellemek, kişi hak ve özgürlüklerine aykırı olduğu için Türk Ceza Kanunu'nun 118. maddesine göre açık biçimde suçtur. Erişim Çağrı Merkezi çalışanları sendikalı, güvenceli, toplu iş sözleşmeli çalışma düzenine geçene kadar örgütlenme çalışmalarımızı sürdüreceğiz."
Kaynak: AA
Özdemiroğlu, yaptığı basın açıklamasında, 100 bini aşkın kişinin çalıştığı çağrı merkezlerinde, olumsuz çalışma koşullarına karşı sendikalı, toplu sözleşmeli ve güvenceli bir yaşam için örgütlenme sürecini başlattıklarını belirtti.
"İstihdam yaratıyoruz" söylemiyle desteklenen çok sayıda kentte bölgesel teşviklerle kurulan çağrı merkezindeki çalışanların Tez-Kop-İş Sendikasına üye olduklarını aktaran Özdemiroğlu, Erişim Çağrı Merkezi'nin Ankara, İstanbul ve Eskişehir birimlerinde sürdürülen çalışmaların işveren temsilcilerinin baskı ve tehditleriyle engelenmeye başlandığı ileri sürdü.
Özdemiroğlu, "Ülkemizin en önemli finans kurumlarından Türkiye İş Bankasının iştiraklerinden biri olan Erişim Çağrı Merkezi'nin birim yöneticileri, ikna odaları mantığı ile işçileri köşeye çekmekte, sendikal çalışma ile ilgili tehditler savurmakta, sendikamızdan istifaya zorlamakta, geçmişe dönük asılsız, kanıtsız ve dayanıksız tutanaklar ile birçok çalışanı işten çıkarmak istemektedir." dedi.
Baskıların bununla sınırlı kalmadığını dile getiren Özdemiroğlu, çağrı merkezi çalışanlarının çalışma ve yaşama koşullarını değerlendiren ve sendika tarafından dağıtımı yapılan "Çağrı Merkezinde Çalışmak" adlı kitabın, Erişim Çağrı Merkezi yöneticileri tarafından toplatılmaya çalışıldığını savundu.
Sendikalı olmanın uluslararası sözleşmeler ve Anayasa tarafından güvence altına alınan yasal bir hak olduğuna dikkati çeken Özdemiroğlu, şunları kaydetti:
"Sendikal hakların kullanılmasını engellemek, kişi hak ve özgürlüklerine aykırı olduğu için Türk Ceza Kanunu'nun 118. maddesine göre açık biçimde suçtur. Erişim Çağrı Merkezi çalışanları sendikalı, güvenceli, toplu iş sözleşmeli çalışma düzenine geçene kadar örgütlenme çalışmalarımızı sürdüreceğiz."