Mustafa Çalışkan o geceyi anlattı

İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, 15 temmuz hain darbe girişiminde yaşadıklarını yazdı.

Mustafa Çalışkan o geceyi anlattı
Mustafa Çalışkan o geceyi anlattı
Türkiye, 15 Temmuz hain darbe girişiminin başladığını İstanbul'daki Boğaziçi Köprüsü'nün kapanmasının ardından duydu.

İstanbul'dan başlayarak tüm Türkiye'de sokaklara inen, FETÖ'cü askerlere en büyük darbe yine İstanbul'da vuruldu.

EMNİYETTE İSTİHBARAT GELDİ Mİ?

Halen görevinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, hain darbe girşimiyle ilgili bir kitap kaleme alırken dikkat çeken ifadeler kullandı.

Çalışkan, 15 Temmuz darbe girişiminden önce kendilerine istihbarat gelmediği belirtirken '“Soru şu: ‘- Darbe gecesi veya öncesinde İstanbul Emniyetine darbeye dair hiç mi istihbarat ulaşmadı?'  “Cevap: Maalesef evet, o ana kadar bizlere hiçbir kaynaktan, kendi istihbaratımız, MİT, Jandarma İstihbaratı da dâhil hiçbir istihbarat ulaşmadı.  “21.35'te Beylerbeyi Sarayı önüne iki askerî aracın geldiği ve araçtan inen 25-30 kişilik darbecilerin yolu trafiğe kapattığını haber aldık. Darbeciler havaya ateş ederek ‘darbe oldu, TSK yönetime el koydu' ifadesini kullanmışlardı. Bu, darbe teşebbüsü ile ilgili duyduğum ilk somut olaydı. ' diye yazdı.

'İLAHİ TEVAFFUK'

Mustafa Çalışkan'ın kitabından yayınlar yayınlayan Gazeteci Hüseyin Gülerce şu bölümleri paylaştı;

“İlahî bir tevafuk, 15 Temmuz gecesi bir ‘Yeditepe Huzur' uygulamamız vardı. Bunun anlamı, o andaki mevcuda ek olarak 4-5 bin polisin daha alanda hazır olması demekti.

“Soru şu: ‘- Darbe gecesi veya öncesinde İstanbul Emniyetine darbeye dair hiç mi istihbarat ulaşmadı?'

“Cevap: Maalesef evet, o ana kadar bizlere hiçbir kaynaktan, kendi istihbaratımız, MİT, Jandarma İstihbaratı da dâhil hiçbir istihbarat ulaşmadı.

İLK SOMUT OLAYDI


“21.35'te Beylerbeyi Sarayı önüne iki askerî aracın geldiği ve araçtan inen 25-30 kişilik darbecilerin yolu trafiğe kapattığını haber aldık. Darbeciler havaya ateş ederek ‘darbe oldu, TSK yönetime el koydu' ifadesini kullanmışlardı. Bu, darbe teşebbüsü ile ilgili duyduğum ilk somut olaydı.

“Hemen yerimizden fırladık. İlk talimatı, ‘Kesinlikle polis silah teslim etmeyecek, gerekirse de silahını kullanacak' diye verdim.

“21.45'te makam aracıma binerken darbe gibi bir ihtimal, köprüye varana kadar, darbecilerle temas kurana kadar aklımdan geçmiyordu. Ben hala yaşanan olayları, çılgın bir yüzbaşının ya da binbaşının fevri bir davranışı olarak aklımdan geçiriyordum.

İNSAN SELİ MEYDANA GELDİ

“23.30- 24.00 civarları sokaklarda ve meydanlarda halk yoğunluğu artmaya başladı. Ben o saate kadar görüştüğüm herkese ‘halkı davet edin, insan seli' gerekiyor' diyorum, ama bunun halka nasıl ulaştığını kimler vasıtasıyla nasıl ulaştığı hususunu sonradan öğreniyoruz.

“AK Parti ve MHP başta olmak üzere cevval milletvekilleri, il-ilçe belediye başkanları, sivil toplum kuruluşu liderleri, zaten vatandaşı darbeye karşı direnmeye yönlendiriyorlardı. İlçe emniyet müdürlerimizin de bu yönde çok önemli katkıları oldu.

“Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla da zaten o ‘insan seli' meydana geldi…”