Lezzetli Tescille Esnafa Bol Kazanç
İzmir’in marka kent olması için önce kentin markalarına sahip çıkan İzmir Ticaret Odası (İZTO), hepsi de kendine özgü lezzetler olan kumru, boyoz, şambali ve lokma için coğrafi işaret almasının ardından kolları sıvadı ve tescile uygun üretim yapan üyelerine "Bu iş yerinde coğrafi işaretli ürün satılmaktadır" ibareli çıkartmaları dağıtmaya başladı. Öte yandan Türk kahvesi ve İzmir tulum peyniri için yürütülen coğrafi işaret çalışmalarında da gözler Türk Patent ve Marka Kurumunda.
Temsil ettiği 80 bin üye ile İzmir iş dünyasının lokomotif kuruluşlarından biri olan İZTO, kente özgü ürünlerin yurt içi ve yurt dışı pazarlarda hak ettiği değeri görmesi ve rekabette avantaj sağlamak için Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan aldığı coğrafi işaretleri, üyelerin hizmetine sunmaya başladı.
’İzmir kumrusu’, ’İzmir boyozu’, ’İzmir lokması’ ve ’İzmir şambalisi’ olarak tescillenen ürünlerle ilgili özel çıkartma hazırlayarak üyeleri için pazarlamada fark oluşturan İZTO, ’boyoz gibi boyoz’, ’kumru gibi kumru’ yemek isteyen vatandaşlar için de bir kalite standardı yakalanmasını sağlayacak.
"Değerler hazinesi kazanıma dönüşecek"
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “İzmir’de nereye bakarsanız bir değerler hazinesi görürsünüz. 8 bin yıllık kent tarihindeki onlarca medeniyet bize muhteşem bir damak tadı bıraktı. Biz de bu mirasa sahip çıkarak, bu nadide kültürel değerler ekonomik kazanca dönüşsün istedik” dedi.
Bir ürünün yöresel ürün kategorisine girdiği anda piyasa değerinin yüzde 20 üzerinde bir rakama ulaşabildiğini kaydeden Özgener, "Tescil kadar sonrasındaki çalışmalar da önemli. İlk aşamada bu dört coğrafi tescilli ürünümüz için bini aşkın üyemize çağrı yaptık. Şartları sağlayan çıkartmayı iş yerine asarak önemli bir rekabet avantajı elde edecek ve o da formülüne uygun ve kaliteli üretim yaptığını tescil etmiş olacak” diye konuştu.
Sürpriz ürünlerin tescili de yolda
Geçen yıl çıkarılan yeni Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamındaki yeni düzenlemeler ile birlikte coğrafi işaretlerin daha hızlı ve düşük maliyetle tescil edilebilmesinin çok önemli bir gelişme olduğunun altını çizen Özgener, şöyle konuştu:
"Biz bu hazineleri gün ışığına kavuşturarak boyozun boyoz, kumrunun kumru gibi üretilmesini sağlıyor; dolayısıyla kalite standartlarını da koruyoruz. Bu çabaları yerel üretim ve kırsal kalkınma adına da çok değerli buluyorum. Bu dört ürünün yanı sıra Odamız bünyesindeki AR-GE faaliyetleri kapsamında İzmir’e özgü ürünlerin coğrafi işaret tescili alması için çalışmalarımız aralıksız sürüyor. Bunları da önümüzdeki dönemde kamuoyuyla paylaşacağız."
Türk kahvesi ve tulum peyniri çalışmaları sürüyor
Öte yandan Türk kahvesi ve İzmir tulum peyniri için de hali hazırda bir çalışma gerçekleştirdiklerini kaydeden Özgener, bu konuda da bilimsel rapor ve doküman tamamlama çalışmalarının sürdüğünü, yakın zamanda olumlu sonuç beklediklerini söyledi.
Kaynak: İHA
’İzmir kumrusu’, ’İzmir boyozu’, ’İzmir lokması’ ve ’İzmir şambalisi’ olarak tescillenen ürünlerle ilgili özel çıkartma hazırlayarak üyeleri için pazarlamada fark oluşturan İZTO, ’boyoz gibi boyoz’, ’kumru gibi kumru’ yemek isteyen vatandaşlar için de bir kalite standardı yakalanmasını sağlayacak.
"Değerler hazinesi kazanıma dönüşecek"
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “İzmir’de nereye bakarsanız bir değerler hazinesi görürsünüz. 8 bin yıllık kent tarihindeki onlarca medeniyet bize muhteşem bir damak tadı bıraktı. Biz de bu mirasa sahip çıkarak, bu nadide kültürel değerler ekonomik kazanca dönüşsün istedik” dedi.
Bir ürünün yöresel ürün kategorisine girdiği anda piyasa değerinin yüzde 20 üzerinde bir rakama ulaşabildiğini kaydeden Özgener, "Tescil kadar sonrasındaki çalışmalar da önemli. İlk aşamada bu dört coğrafi tescilli ürünümüz için bini aşkın üyemize çağrı yaptık. Şartları sağlayan çıkartmayı iş yerine asarak önemli bir rekabet avantajı elde edecek ve o da formülüne uygun ve kaliteli üretim yaptığını tescil etmiş olacak” diye konuştu.
Sürpriz ürünlerin tescili de yolda
Geçen yıl çıkarılan yeni Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamındaki yeni düzenlemeler ile birlikte coğrafi işaretlerin daha hızlı ve düşük maliyetle tescil edilebilmesinin çok önemli bir gelişme olduğunun altını çizen Özgener, şöyle konuştu:
"Biz bu hazineleri gün ışığına kavuşturarak boyozun boyoz, kumrunun kumru gibi üretilmesini sağlıyor; dolayısıyla kalite standartlarını da koruyoruz. Bu çabaları yerel üretim ve kırsal kalkınma adına da çok değerli buluyorum. Bu dört ürünün yanı sıra Odamız bünyesindeki AR-GE faaliyetleri kapsamında İzmir’e özgü ürünlerin coğrafi işaret tescili alması için çalışmalarımız aralıksız sürüyor. Bunları da önümüzdeki dönemde kamuoyuyla paylaşacağız."
Türk kahvesi ve tulum peyniri çalışmaları sürüyor
Öte yandan Türk kahvesi ve İzmir tulum peyniri için de hali hazırda bir çalışma gerçekleştirdiklerini kaydeden Özgener, bu konuda da bilimsel rapor ve doküman tamamlama çalışmalarının sürdüğünü, yakın zamanda olumlu sonuç beklediklerini söyledi.