'Müslümanlara Düşen Görev Kurulan Tuzakları Boşa Çıkarmak Olmalıdır'
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Sözcüsü Prof. Dr. Ahmet Yaman: 'Yeryüzünde bozgunculuk çıkarma ve sosyoekonomik düzeni bozma emarelerinin görülmeye başlandığı ve kitlesel olarak Müslümanların aleyhine organize girişimlerin olduğu dönemlerde tek tek Müslümanlara düşen görev, kendi toplumlarının, inanç ve değerlerinin geleceği uğruna her türlü tedbiri almak, ülkemiz, İslam alemi ve hatta bütün insanlık üzerine kurulan tuzakları boşa çıkarmak olmalıdır'
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Sözcüsü Prof. Dr. Ahmet Yaman, Türkiye ekonomisine yönelik spekülatif ataklara ilişkin, "Müslümanlara düşen görev, kendi toplumlarının, inanç ve değerlerinin geleceği uğruna her türlü tedbiri almak, ülkemiz, İslam alemi ve hatta bütün insanlık üzerine kurulan tuzakları boşa çıkarmak olmalıdır." ifadesini kullandı.
Yaman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Allah'ın etnik ya da dini farklıkları bir çatışma aracı haline getirmeden dünyayı barış ve huzur içinde "imar etme" ve yaşanılır bir yer haline getirme görevini insana verdiğini belirtti.
Allah'ın gönderdiği peygamberler ve indirdiği kitaplarla insanlığa adalet, ihsan, barış, iffet başta olmak üzere bu görevin hakkıyla yerine getirilmesini sağlayacak insanlık değerlerini de öğrettiğini kaydeden Yaman, "Bunun yanında, bozgunculuk çıkarmanın, ekonomik ve sosyal düzeni bozmaya çalışmanın da en büyük günahlardan biri olduğunu bildirmiştir." ifadesini kullandı.
Yaman, yerel ya da küresel karar vericilerin, insanlığın geleceği için bu çerçeveye sadık kalmalarının son derece önemli olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Aksi durum zamanla farklılıklara rağmen birlikte yaşayabilme erdemini zehirleyen, barış ve huzuru ortadan kaldıran ve nihayet bütün insanlığı tehdit eden sonuçların zuhur etmesine sebep olacaktır. Yeryüzünde bozgunculuk çıkarma ve sosyoekonomik düzeni bozma emarelerinin görülmeye başlandığı ve kitlesel olarak Müslümanların aleyhine organize girişimlerin olduğu dönemlerde tek tek Müslümanlara düşen görev, kendi toplumlarının, inanç ve değerlerinin geleceği uğruna her türlü tedbiri almak, ülkemiz, İslam alemi ve hatta bütün insanlık üzerine kurulan tuzakları boşa çıkarmak olmalıdır. Bunun için birbirimizle kenetlenmek, Müslüman toplumun maslahatını düşünen duyarlı emir sahiplerinin yönlendirmelerine kulak vermek ve uzun vadede ülkelerinin yararına olan tutumu takınmak başta gelen Müslümanlık görevlerindendir."
Kaynak: AA
Yaman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Allah'ın etnik ya da dini farklıkları bir çatışma aracı haline getirmeden dünyayı barış ve huzur içinde "imar etme" ve yaşanılır bir yer haline getirme görevini insana verdiğini belirtti.
Allah'ın gönderdiği peygamberler ve indirdiği kitaplarla insanlığa adalet, ihsan, barış, iffet başta olmak üzere bu görevin hakkıyla yerine getirilmesini sağlayacak insanlık değerlerini de öğrettiğini kaydeden Yaman, "Bunun yanında, bozgunculuk çıkarmanın, ekonomik ve sosyal düzeni bozmaya çalışmanın da en büyük günahlardan biri olduğunu bildirmiştir." ifadesini kullandı.
Yaman, yerel ya da küresel karar vericilerin, insanlığın geleceği için bu çerçeveye sadık kalmalarının son derece önemli olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Aksi durum zamanla farklılıklara rağmen birlikte yaşayabilme erdemini zehirleyen, barış ve huzuru ortadan kaldıran ve nihayet bütün insanlığı tehdit eden sonuçların zuhur etmesine sebep olacaktır. Yeryüzünde bozgunculuk çıkarma ve sosyoekonomik düzeni bozma emarelerinin görülmeye başlandığı ve kitlesel olarak Müslümanların aleyhine organize girişimlerin olduğu dönemlerde tek tek Müslümanlara düşen görev, kendi toplumlarının, inanç ve değerlerinin geleceği uğruna her türlü tedbiri almak, ülkemiz, İslam alemi ve hatta bütün insanlık üzerine kurulan tuzakları boşa çıkarmak olmalıdır. Bunun için birbirimizle kenetlenmek, Müslüman toplumun maslahatını düşünen duyarlı emir sahiplerinin yönlendirmelerine kulak vermek ve uzun vadede ülkelerinin yararına olan tutumu takınmak başta gelen Müslümanlık görevlerindendir."