'ABD, Türkiye'yi Tamamen Kaybetme Riskiyle Karşı Karşıyadır'
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: 'Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye’yi tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıyadır. Türkiye kamuoyunun tamamı, meşru güvenlik endişelerimizi yok sayan Amerikan politikalarına karşıdır. Türkiye’ye yönelik tehditler, yaptırımlar veya kabadayılıklar hiçbir işe yaramaz' 'Trump yönetimiyle bir papaz yüzünden yaşanan mevcut kriz ve döviz piyasalarında yaşanan dalgalanmalar Türkiye’nin kararlılığını azaltmayacaktır' 'Elbette Türk lirasının Amerikan dolarına karşı değer kaybetmesi bir sınama olarak karşımızda bulunuyor. Ancak Türkiye bu zorluklarla mücadele etmeye hazırdır. Esasen bu konu, bir kur savaşının ötesindedir'
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye’yi tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıyadır. Türkiye kamuoyunun tamamı, meşru güvenlik endişelerimizi yok sayan Amerikan politikalarına karşıdır. Türkiye’ye yönelik tehditler, yaptırımlar veya kabadayılıklar hiçbir işe yaramaz." ifadesini kullandı.
Kalın, Daily Sabah gazetesinde "Türkiye-ABD ilişkilerindeki krize dair" konulu bir yazı kaleme aldı.
FETÖ'nün, 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştirdiğinde birçok uluslararası yorumcunun, Türk devletinin ve ekonomisinin tamamen çökeceğini öngördüğünü hatırlatan Kalın, ancak Türkiye'nin bu karanlıktan daha güçlü çıkarak siyasi istikrar ve iktisadi kalkınma yolunda yürümeye devam ettiğini belirtti.
Kalın, bu olayın üzerinden iki yıl geçmişken, Trump yönetimiyle bir papaz yüzünden yaşanan mevcut kriz ve döviz piyasalarında yaşanan dalgalanmaların Türkiye'nin kararlılığını azaltmayacağını vurguladı.
Elli milyondan fazla vatandaşın oy kullandığı 24 Haziran seçimlerinde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 5 yıl daha görevde kalma hakkını elde ettiğini kaydeden Kalın, "Seçim sonuçları, aynı zamanda bürokrasiyi azaltacak ve etkin yönetimi sağlayacak olan başkanlık sisteminin bir teyidi anlamına geliyordu." ifadesini kullandı.
Kalın, geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın cari ve yeni projelerden oluşan 100 günlük çalışma planını açıkladığını, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın da Türk ekonomisinin yeni hedeflerini ve OVP'yi açıklayacağını, 29 Ekim'de de İstanbul'un yeni havalimanının faaliyete geçeceğini hatırlattı.
Bu yıl Türkiye'yi yaklaşık 40 milyon turistin ziyaret etmesinin beklendiğini aktaran Kalın, büyük kamu projelerinin planlandığı gibi devam ettiğini, tüm bunların Türkiye'nin kamu kurumlarının ve ekonomisinin ne kadar dayanıklı olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti.
Kalın, elbette Türk lirasının, Amerikan dolarına karşı değer kaybetmesinin bir sınama olarak karşılarında bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Ancak Türkiye, bu zorluklarla mücadele etmeye hazırdır. Esasen bu konu, bir kur savaşının ötesindedir. Trump yönetiminin terör suçundan ev hapsinde bulunan Papaz Brunson meselesi sebebiyle iki bakanımıza yaptırım uygulama kararı, Türk-Amerikan ilişkilerinin dip yapmasına neden oldu.
Türk tarafının meseleyi diplomatik kanallardan çözme girişimleri, ABD tarafından reddedildi. Türkiye'nin iyi niyeti ve sonuç almaya yönelik yaklaşımı, Trump yönetiminin ideolojik tutumu ve uzlaşmaz tavrı nedeniyle bir kenara itildi."
- "Türkiye, Amerikan politikalarına karşıdır"
Türkiye'nin güvenlik endişelerinin, NATO müttefiki tarafından ciddiye alınması isteğinde sonuna kadar haklı olduğunun altını çizen Kalın, "Ancak ABD hem Obama hem de Trump döneminde, terör örgütü PKK'nın Suriye kolu olan PYG/YPG ile işbirliği konusunda Türkiye'nin itirazlarını dikkate almadı. ABD'deki FETÖ yapılanması konusunda adım atmadı. Ne DEAŞ ile mücadele ne de Amerikan sistemi, Türkiye'nin milli çıkarlarına ve Türk-Amerikan ilişkilerine zarar veren politika ve tavırları meşrulaştırmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Kalın, ABD'nin Türkiye'yi tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğuna işaret ederek, yazısında şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye, kamuoyunun tamamı, meşru güvenlik endişelerimizi yok sayan Amerikan politikalarına karşıdır. Türkiye'ye yönelik tehditler, yaptırımlar veya kabadayılıklar hiçbir işe yaramaz. Ancak Türkiye'nin kararlılığını artırır ve ABD'yi hem Türkiye'de hem de uluslararası camiada yalnızlaştırır. Trump yönetimi şimdiye kadar Kanada, Meksika, Küba, Çin, Rusya, NATO, Almanya ve birçok başka ülkeyle özellikle iç gündem sebebiyle kavgaya girişti. Bu durum ABD'nin güvenilir bir dost ve müttefik olarak itibarına zarar verdi. Türkiye'deki algı da bundan farklı değildir.
Türkiye tehditlere, baskılara, yaptırımlara veya finansal operasyonlara boyun eğmeyecek. Başkalarının taleplerini kendi güvenlik endişelerinin önüne koymayacak. Bir NATO müttefiki olarak herkesin güvenliği için üzerimize düşenin fazlasını yaptık. Terörün her türlüsüne karşı müttefiklerimizin yanında olduk. Başka ülkelere yönelik terör tehditlerine karşı onlarla işbirliği yaptık. Şimdi müttefiklerimizin bize aynı şekilde davranmasını beklemek en doğal hakkımızdır. Ancak müttefiklerimiz, Türkiye'ye ne PKK ne de FETÖ terörüyle mücadelesinde hiçbir destek sunmamıştır."
- "Türkiye, bugün daha kararlı ve dayanıklıdır"
Türkiye'nin dış politika ufkunu genişletirken, bağımsızlığından ve egemenliğinden vazgeçmeyeceğine dikkati çeken Kalın, "Eşitlik, ortak çıkarlar ve ortaklık temelinde tüm ülkelerle ilişkilerini geliştirmeye devam edecektir. Aynı zamanda enerji kaynaklarını ve finansal alternatiflerini çeşitlendirmeye devam edecektir. Türkiye'nin jeopolitik konumu ve 21. yüzyıl diplomasisinin gerçekleri göz önünde bulundurulursa bu doğaldır." ifadesini kullandı.
Kalın, askeri darbeler, terör saldırıları ve finansal operasyonlar atlatmış bir ülke olan Türkiye'nin, bugün daha kararlı ve dayanıklı olduğunu, hiçbir tehdit veya saldırının bu durumu değiştiremeyeceğini kaydetti.
Kaynak: AA
Kalın, Daily Sabah gazetesinde "Türkiye-ABD ilişkilerindeki krize dair" konulu bir yazı kaleme aldı.
FETÖ'nün, 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştirdiğinde birçok uluslararası yorumcunun, Türk devletinin ve ekonomisinin tamamen çökeceğini öngördüğünü hatırlatan Kalın, ancak Türkiye'nin bu karanlıktan daha güçlü çıkarak siyasi istikrar ve iktisadi kalkınma yolunda yürümeye devam ettiğini belirtti.
Kalın, bu olayın üzerinden iki yıl geçmişken, Trump yönetimiyle bir papaz yüzünden yaşanan mevcut kriz ve döviz piyasalarında yaşanan dalgalanmaların Türkiye'nin kararlılığını azaltmayacağını vurguladı.
Elli milyondan fazla vatandaşın oy kullandığı 24 Haziran seçimlerinde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 5 yıl daha görevde kalma hakkını elde ettiğini kaydeden Kalın, "Seçim sonuçları, aynı zamanda bürokrasiyi azaltacak ve etkin yönetimi sağlayacak olan başkanlık sisteminin bir teyidi anlamına geliyordu." ifadesini kullandı.
Kalın, geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın cari ve yeni projelerden oluşan 100 günlük çalışma planını açıkladığını, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın da Türk ekonomisinin yeni hedeflerini ve OVP'yi açıklayacağını, 29 Ekim'de de İstanbul'un yeni havalimanının faaliyete geçeceğini hatırlattı.
Bu yıl Türkiye'yi yaklaşık 40 milyon turistin ziyaret etmesinin beklendiğini aktaran Kalın, büyük kamu projelerinin planlandığı gibi devam ettiğini, tüm bunların Türkiye'nin kamu kurumlarının ve ekonomisinin ne kadar dayanıklı olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti.
Kalın, elbette Türk lirasının, Amerikan dolarına karşı değer kaybetmesinin bir sınama olarak karşılarında bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Ancak Türkiye, bu zorluklarla mücadele etmeye hazırdır. Esasen bu konu, bir kur savaşının ötesindedir. Trump yönetiminin terör suçundan ev hapsinde bulunan Papaz Brunson meselesi sebebiyle iki bakanımıza yaptırım uygulama kararı, Türk-Amerikan ilişkilerinin dip yapmasına neden oldu.
Türk tarafının meseleyi diplomatik kanallardan çözme girişimleri, ABD tarafından reddedildi. Türkiye'nin iyi niyeti ve sonuç almaya yönelik yaklaşımı, Trump yönetiminin ideolojik tutumu ve uzlaşmaz tavrı nedeniyle bir kenara itildi."
- "Türkiye, Amerikan politikalarına karşıdır"
Türkiye'nin güvenlik endişelerinin, NATO müttefiki tarafından ciddiye alınması isteğinde sonuna kadar haklı olduğunun altını çizen Kalın, "Ancak ABD hem Obama hem de Trump döneminde, terör örgütü PKK'nın Suriye kolu olan PYG/YPG ile işbirliği konusunda Türkiye'nin itirazlarını dikkate almadı. ABD'deki FETÖ yapılanması konusunda adım atmadı. Ne DEAŞ ile mücadele ne de Amerikan sistemi, Türkiye'nin milli çıkarlarına ve Türk-Amerikan ilişkilerine zarar veren politika ve tavırları meşrulaştırmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Kalın, ABD'nin Türkiye'yi tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğuna işaret ederek, yazısında şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye, kamuoyunun tamamı, meşru güvenlik endişelerimizi yok sayan Amerikan politikalarına karşıdır. Türkiye'ye yönelik tehditler, yaptırımlar veya kabadayılıklar hiçbir işe yaramaz. Ancak Türkiye'nin kararlılığını artırır ve ABD'yi hem Türkiye'de hem de uluslararası camiada yalnızlaştırır. Trump yönetimi şimdiye kadar Kanada, Meksika, Küba, Çin, Rusya, NATO, Almanya ve birçok başka ülkeyle özellikle iç gündem sebebiyle kavgaya girişti. Bu durum ABD'nin güvenilir bir dost ve müttefik olarak itibarına zarar verdi. Türkiye'deki algı da bundan farklı değildir.
Türkiye tehditlere, baskılara, yaptırımlara veya finansal operasyonlara boyun eğmeyecek. Başkalarının taleplerini kendi güvenlik endişelerinin önüne koymayacak. Bir NATO müttefiki olarak herkesin güvenliği için üzerimize düşenin fazlasını yaptık. Terörün her türlüsüne karşı müttefiklerimizin yanında olduk. Başka ülkelere yönelik terör tehditlerine karşı onlarla işbirliği yaptık. Şimdi müttefiklerimizin bize aynı şekilde davranmasını beklemek en doğal hakkımızdır. Ancak müttefiklerimiz, Türkiye'ye ne PKK ne de FETÖ terörüyle mücadelesinde hiçbir destek sunmamıştır."
- "Türkiye, bugün daha kararlı ve dayanıklıdır"
Türkiye'nin dış politika ufkunu genişletirken, bağımsızlığından ve egemenliğinden vazgeçmeyeceğine dikkati çeken Kalın, "Eşitlik, ortak çıkarlar ve ortaklık temelinde tüm ülkelerle ilişkilerini geliştirmeye devam edecektir. Aynı zamanda enerji kaynaklarını ve finansal alternatiflerini çeşitlendirmeye devam edecektir. Türkiye'nin jeopolitik konumu ve 21. yüzyıl diplomasisinin gerçekleri göz önünde bulundurulursa bu doğaldır." ifadesini kullandı.
Kalın, askeri darbeler, terör saldırıları ve finansal operasyonlar atlatmış bir ülke olan Türkiye'nin, bugün daha kararlı ve dayanıklı olduğunu, hiçbir tehdit veya saldırının bu durumu değiştiremeyeceğini kaydetti.