'Tarihi Bir Dönemi Yaşıyoruz'
'(Cumhurbaşkanı Seçimi ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi) Tarihi bir dönemi yaşıyoruz. Bazı nesiller tarihi okur, bazı nesiller tarihin yazıldığı zamanı yaşar. Tarihi belki de yazan olurlar. Şu anda bir tarihin yazıldığı dönemin içinde yaşıyoruz Türkiye için' 'Bu coğrafyada alnımız ak, başımız dik yaşayacaksak, torunlarımıza, çocuklarımıza güvenli bir gelecek bırakacaksak güçlü bir Türkiye'yi burada inşa etmek zorundayız'
Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Cumhurbaşkanı Seçimi ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimine ilişkin, "Tarihi bir dönemi yaşıyoruz. Bazı nesiller tarihi okur, bazı nesiller tarihin yazıldığı zamanı yaşar. Tarihi belki de yazan olurlar. Şu anda bir tarihin yazıldığı dönemin içinde yaşıyoruz Türkiye için." dedi.
Demircan, bir otelde iftar öncesi Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce düzenlenen "Yerel Medya Buluşmaları" programına katıldı.
Türkiye'nin vesayetçi ve darbeci bir sistemin etkisi olmaması durumunda kalkınmışlık düzeyinin üstüne çıkacağını vurgulayan Demircan, "2002'den 2018'e kadar yıl içerisinde vesayetçi bir sistem, müdahil bir sistem, darbe etkisindeki bir sistem olmasaydı, onun yerine daha demokratik bir sistem olsaydı, Türkiye bugünkü bulunduğu kalkınmışlık düzeyinin üstüne çıkardı. Türkiye'nin bu sistem meselesi aynı zamanda kalkınma sorunuyla da doğrudan bağlantılıdır." diye konuştu.
Türkiye'nin önemli bir coğrafyada bulunduğunu, bu nedenle kalkınmak zorunda olduğunu ifade eden Demircan, coğrafyanın kalkınmamış zayıf bir devlet için sorunlar getirdiğini söyledi.
Demircan, Türkiye'nin geleceğe güvenle bakması için daha çok kalkınması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bu coğrafyada alnımız ak, başımız dik yaşayacaksak, torunlarımıza, çocuklarımıza güvenli bir gelecek bırakacaksak güçlü bir Türkiye'yi burada inşa etmek zorundayız. Güçlü bir Türkiye'nin inşa olması öncelikle elbette zihniyette dönüşüme ihtiyaç duyar ki o da zihniyette 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışı üzerine oturmuştur AK Parti iktidarında. İkincisi ise sistemin millet egemenliğine, millet iradesine dayalı olmasına bağlıdır. Birlik ve beraberliğin en önemli unsuru milletin iradesinin etkinliği ile sağlanır. Birliğimizi ve beraberliğimizi güçlendirmemiz, millet iradesinin devreye en güçlü şekilde sokulması ve zihniyetin de değişmesi Türkiye'nin kalkınma önündeki engellerini ortadan kaldıracaktır. Şimdi onu yapıyoruz."
Demircan, 2017 anayasa değişikliğini yaptıklarını, millet iradesini etkin hale getirecek bir sistemin adımını attıklarını kaydederek, şimdi de bunun uygulamasını yapacaklarına işaret etti.
- "Bu sistemi uygulayacak olan ilk Meclis çok önemlidir"
Söz konusu sisteme uygun şekilde mevcut sistemin dönüşmesi ihtiyacı olduğunu dile getiren Demircan, şunları söyledi:
"Kurumların mevzuatının yeni sisteme yeniden dizayn edilmesi lazım. Dolayısıyla bu sistemi uygulayacak olan, hayata geçirecek olan ilk Meclis çok önemlidir. Elbette başkan çok önemlidir, seçeceğimiz cumhurbaşkanı, icranın başı olacak. Güçlü bir icra ve yürütme istiyoruz ama sistemi de dönüştürmede kendi içinde zihnen, fikren ideal olarak hedef açısından uzlaşmış, bir bütünlük arz eden, millete güçlü bir şekilde dayanan bir Meclise ihtiyaç vardır. Onun için AK Parti olarak biz sloganımızı net koyduk. Güçlü yürütme, güçlü Meclis ve güçlü Türkiye, güçlü Türkiye'ye giden yol bu adımların atılmasından geçiyor."
Demircan, 24 Haziran seçimlerinde milletin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı seçerek, güçlü bir yürütme oluşturarak, AK Parti'yi tek başına yasaları çıkarabilecek güçte, gerekli çoğunluğa ulaşmış şekilde Meclise getireceğine inandıklarını belirtti.
Seçimlerde milletin tarihi bir karar alacağına dikkati çeken Demircan, "Tarihi bir dönemi yaşıyoruz. Bazı nesiller tarihi okur, bazı nesiller tarihin yazıldığı zamanı yaşar. Tarihi belki de yazan olurlar. Şu anda bir tarihin yazıldığı dönemin içinde yaşıyoruz Türkiye için." ifadesini kullandı.
- "2023'de pratisyen hekim arkadaşlardan zorunlu hizmeti kaldıracağız"
Bakan Demircan, bir gazetecinin sağlık personeli atamalarıyla ilgili sorusuna şu yanıtı verdi:
"Türkiye'nin hekim açığı var. OECD ülkeleri içerisinde 100 bin kişiye düşen hekim sayısı açısından en düşük rakamla hizmet veren ülkeyiz. 200-210'lara anca çıktık, 180'lerdeydi. Bu hekim yetmezliğine rağmen, Türkiye şu anda hekim ve hemşire sayısının azlığına rağmen OECD ülkeleri içerisinde en yüksek memnuniyette hizmet üreten bir ülke ancak sevindirici bir haber var ufukta. 2023'de pratisyen hekim arkadaşlardan zorunlu hizmeti kaldıracağız. Niye? Çünkü pratisyen ihtiyacımızı karşılıyoruz 2023'e geldiğimizde. 2021'de tıp fakültelerinin kontenjanlarını belli oranda azaltmamız gerekiyor. Çünkü artık yığılma olur eğer ayarlamazsak. Biz insan kaynağı çalışmasını da yaptık. Yaptığımız tespit bu ancak uzman hekim açığımız biraz devam edecek."
Demircan, özellikle yan dallar ile yeni oluşan dallarda hekim ihtiyacı olduğunu, 2030'lu yıllara kadar bu sayının her geçen yıl kapatılacağını vurguladı.
Bakan Demircan, toplantı sonrası aynı otelde verilen iftar yemeğine katıldı.
İftar sonrası Bakan Demircan ve Vali Osman Kaymak, doğum günü olan DHA Samsun Bölge Müdürü Murat Sandıkçı'nın pastasını kesti.
Demircan, iftar sonrası yemek duası yaptı.
Toplantı ve iftara, Anadolu Ajansı Bölge Müdürü İsa Sansar, Basın Yayın ve Enformasyon İl Müdürü Volkan Toptaş, AK Parti Samsun İl Başkanı Hakan Karaduman, çevre illerden gelen yerel medya temsilcileri ve davetliler de katıldı.
Kaynak: AA
Demircan, bir otelde iftar öncesi Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce düzenlenen "Yerel Medya Buluşmaları" programına katıldı.
Türkiye'nin vesayetçi ve darbeci bir sistemin etkisi olmaması durumunda kalkınmışlık düzeyinin üstüne çıkacağını vurgulayan Demircan, "2002'den 2018'e kadar yıl içerisinde vesayetçi bir sistem, müdahil bir sistem, darbe etkisindeki bir sistem olmasaydı, onun yerine daha demokratik bir sistem olsaydı, Türkiye bugünkü bulunduğu kalkınmışlık düzeyinin üstüne çıkardı. Türkiye'nin bu sistem meselesi aynı zamanda kalkınma sorunuyla da doğrudan bağlantılıdır." diye konuştu.
Türkiye'nin önemli bir coğrafyada bulunduğunu, bu nedenle kalkınmak zorunda olduğunu ifade eden Demircan, coğrafyanın kalkınmamış zayıf bir devlet için sorunlar getirdiğini söyledi.
Demircan, Türkiye'nin geleceğe güvenle bakması için daha çok kalkınması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Bu coğrafyada alnımız ak, başımız dik yaşayacaksak, torunlarımıza, çocuklarımıza güvenli bir gelecek bırakacaksak güçlü bir Türkiye'yi burada inşa etmek zorundayız. Güçlü bir Türkiye'nin inşa olması öncelikle elbette zihniyette dönüşüme ihtiyaç duyar ki o da zihniyette 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışı üzerine oturmuştur AK Parti iktidarında. İkincisi ise sistemin millet egemenliğine, millet iradesine dayalı olmasına bağlıdır. Birlik ve beraberliğin en önemli unsuru milletin iradesinin etkinliği ile sağlanır. Birliğimizi ve beraberliğimizi güçlendirmemiz, millet iradesinin devreye en güçlü şekilde sokulması ve zihniyetin de değişmesi Türkiye'nin kalkınma önündeki engellerini ortadan kaldıracaktır. Şimdi onu yapıyoruz."
Demircan, 2017 anayasa değişikliğini yaptıklarını, millet iradesini etkin hale getirecek bir sistemin adımını attıklarını kaydederek, şimdi de bunun uygulamasını yapacaklarına işaret etti.
- "Bu sistemi uygulayacak olan ilk Meclis çok önemlidir"
Söz konusu sisteme uygun şekilde mevcut sistemin dönüşmesi ihtiyacı olduğunu dile getiren Demircan, şunları söyledi:
"Kurumların mevzuatının yeni sisteme yeniden dizayn edilmesi lazım. Dolayısıyla bu sistemi uygulayacak olan, hayata geçirecek olan ilk Meclis çok önemlidir. Elbette başkan çok önemlidir, seçeceğimiz cumhurbaşkanı, icranın başı olacak. Güçlü bir icra ve yürütme istiyoruz ama sistemi de dönüştürmede kendi içinde zihnen, fikren ideal olarak hedef açısından uzlaşmış, bir bütünlük arz eden, millete güçlü bir şekilde dayanan bir Meclise ihtiyaç vardır. Onun için AK Parti olarak biz sloganımızı net koyduk. Güçlü yürütme, güçlü Meclis ve güçlü Türkiye, güçlü Türkiye'ye giden yol bu adımların atılmasından geçiyor."
Demircan, 24 Haziran seçimlerinde milletin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı seçerek, güçlü bir yürütme oluşturarak, AK Parti'yi tek başına yasaları çıkarabilecek güçte, gerekli çoğunluğa ulaşmış şekilde Meclise getireceğine inandıklarını belirtti.
Seçimlerde milletin tarihi bir karar alacağına dikkati çeken Demircan, "Tarihi bir dönemi yaşıyoruz. Bazı nesiller tarihi okur, bazı nesiller tarihin yazıldığı zamanı yaşar. Tarihi belki de yazan olurlar. Şu anda bir tarihin yazıldığı dönemin içinde yaşıyoruz Türkiye için." ifadesini kullandı.
- "2023'de pratisyen hekim arkadaşlardan zorunlu hizmeti kaldıracağız"
Bakan Demircan, bir gazetecinin sağlık personeli atamalarıyla ilgili sorusuna şu yanıtı verdi:
"Türkiye'nin hekim açığı var. OECD ülkeleri içerisinde 100 bin kişiye düşen hekim sayısı açısından en düşük rakamla hizmet veren ülkeyiz. 200-210'lara anca çıktık, 180'lerdeydi. Bu hekim yetmezliğine rağmen, Türkiye şu anda hekim ve hemşire sayısının azlığına rağmen OECD ülkeleri içerisinde en yüksek memnuniyette hizmet üreten bir ülke ancak sevindirici bir haber var ufukta. 2023'de pratisyen hekim arkadaşlardan zorunlu hizmeti kaldıracağız. Niye? Çünkü pratisyen ihtiyacımızı karşılıyoruz 2023'e geldiğimizde. 2021'de tıp fakültelerinin kontenjanlarını belli oranda azaltmamız gerekiyor. Çünkü artık yığılma olur eğer ayarlamazsak. Biz insan kaynağı çalışmasını da yaptık. Yaptığımız tespit bu ancak uzman hekim açığımız biraz devam edecek."
Demircan, özellikle yan dallar ile yeni oluşan dallarda hekim ihtiyacı olduğunu, 2030'lu yıllara kadar bu sayının her geçen yıl kapatılacağını vurguladı.
Bakan Demircan, toplantı sonrası aynı otelde verilen iftar yemeğine katıldı.
İftar sonrası Bakan Demircan ve Vali Osman Kaymak, doğum günü olan DHA Samsun Bölge Müdürü Murat Sandıkçı'nın pastasını kesti.
Demircan, iftar sonrası yemek duası yaptı.
Toplantı ve iftara, Anadolu Ajansı Bölge Müdürü İsa Sansar, Basın Yayın ve Enformasyon İl Müdürü Volkan Toptaş, AK Parti Samsun İl Başkanı Hakan Karaduman, çevre illerden gelen yerel medya temsilcileri ve davetliler de katıldı.