Şırnak'taki Darbe Girişimi Davasında Sona Gelindi

FETÖ/PDY'nin kentteki darbe girişimine ilişkin 22'si tutuklu 427 sanığın yargılandığı davada savunmaların alınması, tanıkların dinlenmesi ve mütalaanın sunulmasının ardından ara veren mahkeme heyetinin, yarın görülecek duruşmada kararını açıklaması bekleniyor Dava sürecinde dinlenen tanık polisler, tutuklu eski Şırnak Çakırsöğüt Jandarma Tugay Komutanı tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ın, önünü kestikleri askeri konvoyun geçişine izin vermedikleri için kendilerini 'Burayı bombalatırım' diyerek tehdit ettiğini anlattı Savcı, mütalaasında 22'si tutuklu 70 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebinde bulundu.

SATUK BUĞRAHAN TOPALOĞLU - Şırnak'ta Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) darbe girişimiyle ilgili 22'si tutuklu 427 sanığın yargılandığı davada savunmaların alınması, tanıkların dinlenmesi ve mütalaanın ardından ara veren mahkeme heyetinin, yarın görülecek duruşmada kararını açıklaması bekleniyor.

Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesince, sanık sayısının fazlalığı nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesindeki 375 kişi kapasiteli 420 metrekarelik salonda görülen davanın ilk duruşması 25 Eylül 2017'de yapıldı.

O günden beri devam eden yargılama sürecinde aralarında tutuklu eski Şırnak Çakırsöğüt Jandarma Tugay Komutanı tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ın olduğu 428 sanığın savunması alındı.

Gürcan'ın savunmasının ardından dosyasının mahkeme heyetince tefrik edilerek Genelkurmay çatı davasıyla birleştirilmesi üzerine sanık sayısı 427 oldu.

Dosya kapsamında aralarında dönemin valisi, emniyet müdürü ve çok sayıda polisin de bulunduğu 176 tanığın beyanına başvuruldu.

Duruşmada tanık olarak dinlenen özel harekat polisi S.O, 15 Temmuz gecesi askeri konvoyda yer alan tutuklu sanık binbaşı Murat Yıldırım'ın yanlarına gelerek yolun açılmasını istediğini belirterek, ''Murat Yıldırım bize yönelerek, 'Yönetime el koyduk, yolu açmazsanız sizi gözaltına alırız.' dedi. Bir süre sonra Tugay Komutanı tuğgeneral Ali Osman Gürcan yanımıza gelerek, 'Yolu açmazsanız burayı bombalatırım.' dedi.'' beyanında bulundu.

Tanık komiser A.S. de konvoy durdurulunca Binbaşı Hasan Bilgin'in kendilerine, ''Bizim acil gitmemiz lazım. Bizi bekletiyorsun, yolu aç. Gitmemiz lazım. Konvoy komutanını arkada çok beklettin. Yolumuzu açmazsan seni burada gözaltına alırım.'' dediğini belirtti.

- "Ok yaydan çıktı, geri dönüşü yok, havaalanına gideceğiz"

Tanık A.S. de konvoydaki tuğgeneral Ali Osman Gürcan'ın yanlarına geldiğini dile getirerek, "Ali Osman Gürcan bize, 'Burayı açmazsanız uçaklarla vurdururum.' dedi. Biz geçişlerine engel olmaya devam edince Ali Osman Gürcan, 'Ok yaydan çıktı, geri dönüşü yok. Biz havaalanına gideceğiz.' dedi." ifadelerini kullandı.

Tutuksuz sanık uzman çavuş H.Y. de savunmasında 15 Temmuz günü akşam saat 22.00 sıralarında "Görev var." denilerek aniden hazırlanmaları yönünde emir verildiğini söyledi.

Sanık H.Y, 15 dakika içinde herkesin tam teçhizatlı şekilde hazırlanmasının istenildiğini anlatarak, şunları kaydetti:

"Bize '3 günlük kumanyanızı ve çelik yeleğinizi yanınıza alın.' emri verildi. Helikopter pistinde telefonlarımız toplandı. Daha önceki operasyonlarda telefonlarımızı yanımıza alıyorduk. Daha sonra yola çıktık. Biz Cudi'ye operasyon olacağını düşünmüştük."

Mahkemede savunma yapan tutuksuz sanık uzman çavuş Vedat Ö. ise gündüz saatlerinden itibaren kendisinden yeri ve zamanı belirtilmeyen görev için hazır olmasının istendiğini belirterek, ''Tabur Komutanı Murat Yıldırım araca bindikten sonra 'Sür, gidiyoruz.' dedi. Tugay karargahından çıktıktan sonra Murat Yıldırım bize 'Biz nereye gidiyorsak siz de oraya gidiyorsunuz.' dedi. Murat Yıldırım, Binbaşı Hasan Bilgin'le Kobra içinde konuşuyor ve gülüyorlardı. Neşeleri de yerindeydi." diye konuştu.

- "Telefonunu vermeyen olursa canına okurum"

Tanık R.A. da 15 Temmuz gecesi Çakırsöğüt'te havan cephanecisi olarak görev yaptığını, o gece herkesin silah ve teçhizatıyla içtima alanında toplandığını söyledi.

Telefonların toplandığını ve aileleriyle konuşmalarına dahi izin verilmediğini ifade eden tanık R.A, şunları anlattı:

"Telefonlarımızı ikinci tabur komutanı tutuklu eski binbaşı Aykut Kara toplattı. Hatta 'Telefonunu vermeyen olursa canına okurum.' dedi. Ben cephaneci olduğum için 60'lık havan mühimmatı aldım. Benim mühimmatım her operasyonda yanımda olur. Binbaşı Aykut Kara, 'İki kasa daha havan mühimmatı alın.' emri verdi. Daha önceki operasyonlarda kasa halinde mühimmat almadık. Normal arazi görevlerinde bile bu kadar mühimmat almadık. Ayrıca bugüne kadar hiçbir operasyonda telefonlarımız toplatılmadı."

Bu arada, dava sürecinde bazı sanıkların ByLock kullanıcısı olduğu tespit edilirken kimi sanıklar da çeşitli itiraflarda bulundu.

- 70 sanık için ağırlaştırılmış müebbet hapis istemi

Yargı aşamasında sanıkların savunmalarını yapması ve tanıkların dinlenmesinin ardından savcı da mütalaasını verdi.

Savcı, aralarında eski Şırnak 23’üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı Kurmay Başkanı albay Arif Bozbıyık, eski 23’üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı Kurmay Başkanı kurmay albay Cevdet Polat'ın olduğu 22 tutuklu sanık ile dönemin 23’üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı tümgeneral Abdullah Baysar'ın da bulunduğu 48 tutuksuz sanık hakkında "Anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti.

Mütalaanın ardından mahkeme heyeti, sanık ve avukatlarının esasa ilişkin savunmalarını aldı.

Sanıkların ve avukatlarının savunmalarının tamamlanmasının ardından duruşmayı 19 Haziran'a erteleyen mahkeme heyetinin yarın kararını açıklaması bekleniyor.

Kaynak: AA