'Babanızdan Hızlı Gitmemesini İsteyin'
İçişleri Bakanı Soylu: 'Sevgili çocuklar, babanızdan emniyet kemerini takmasını lütfen isteyin, hızlı gitmemesini ne olursunuz naz edin, rica edin ve ondan isteyin. Araba kullanırken cep telefonu kullanmamasını ona lütfen söyleyin. Sizler büyüdüğünüzde asla böyle şeyler yapmayın' 'Çocuklarımıza trafik eğitimini erken yaşlarda vermek, hem bugün için çocuklarımızın karıştığı kaza oranını düşürüyor hem de gelecekteki kazaları önlüyor. Trafik eğitimindeki amacımız, yasal koşulların belirlediği trafik kurallarını, kişilerin doğal davranışları haline dönüştürmektir' '2016 yılına göre 2017 yılında 417 yaş aralığındaki çocuklarımızın karıştığı trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısında yüzde 11,24 azalma oldu' Emniyet Genel Müdürü Vekili Gülveren: 'Yol kullanıcıları, trafik kurallarına uymaları halinde kazalar ve dolayısıyla ölümler azalacaktır'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Sevgili çocuklar, babanızdan emniyet kemerini takmasını lütfen isteyin, hızlı gitmemesini ne olursunuz naz edin, rica edin ve ondan isteyin. Araba kullanırken cep telefonu kullanmamasını ona lütfen söyleyin. Sizler büyüdüğünüzde asla böyle şeyler yapmayın." dedi.
Soylu, bir otelde düzenlenen "Trafikte Çocuk Güvenliği Semineri"ne katıldı.
Seminere, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Muhterem İnce, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı Prof. Dr. Lutfihak Alpkan, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Vekili Erhan Gülveren, Sahil Güvenlik Komutanı Vekili Tuğamiral Bülent Olcay, daire başkanları, birim amirleri ve çok sayıda davetli ve çocuk katıldı.
Programda konuşan Soylu, hayalinin, kendisinin ve mesai arkadaşlarının uyuşturucu illetiyle, terörle sonuna kadar savaşan, huzuru ve güveni temin için uğraşan, trafikte canların kaybolmasını engellemek için elinden geleni yapan insanlar olarak tanınmak olduğunu belirtti.
Dünyadaki tüm araçların yarısından azına sahip olan düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşanan trafik kazalarının bu sebeple yaşanan ölümlerin yaklaşık yüzde 90'ını oluşturduğuna işaret eden Soylu, Türkiye'nin bu potanın dışında kalması gerektiğini bildirdi.
Bakan Soylu, trafiği yönetirken izleme, temas ve görünürlüğü artırma, uzmanlaşma ve trafikteki insan davranışlarını değiştirmek stratejilerini izlediklerini vurgulayarak, teknolojik altyapı, kamera ve plaka tanıma sistemleriyle trafiği doğru ve eksiksiz şekilde izleyebildikleri bir yapıyı oluşturduklarını kaydetti.
Gizli kapaklı denetim olmayacağını ve bu amaçla tuzak radar uygulamasını kaldırdıklarını anımsatan Soylu, "2017 yılından itibaren okul servis araçlarının denetimlerine yönelik bir çalışma başlattık. Sadece polis bölgesinde 2017'nin ilk 4 ayında 83 bin okul servis aracı denetlenirken 2018'in ilk dört ayında yüzde 122 artışla bu sayıyı 184 bin 259'a çıkardık." dedi.
- Uyuşturucu test kitleriyle etkin denetim
Soylu, Okul Servis Araçları Yönetmeliğinde de bazı düzenlemeler yapıldığını vurgulayarak, denetimlerde uyuşturucu test kitlerinin de kullanıldığını anlattı.
Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımının ölçülmesi için daha önce kan testinin yapılması gerektiğini kaydeden Soylu, "Bu aletlerle araç başında test yapılabilme imkanına sahiptir. 10 pilot ilde uygulanmasına rağmen bir yıl içinde uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmaktan işlem yapılan sürücü sayısında yüzde 89,7 oranında artış sağlanmıştır ve 2017 sonu itibarıyla toplam bin 110 sürücüye işlem yapılmıştır." diye konuştu.
Trafik personelinde uzmanlaşmaya ağırlık verdiklerini anlatan Soylu, trafik kazalarını önlemeye çalışırken, mevcut sürücülere neleri yapmamaları gerektiğini anlattıklarını, ancak asıl meselenin geleceğin sürücülerini doğru eğitmek olduğunu belirtti.
- "Geç kalmış eğitim, işimize yaramıyor"
Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bugün bu salondaki çocuklarımızın hemen hepsi, 18 yaşına girince veya birkaç yıl sonra ehliyet alacaklar. Onlara emniyet kemeri takmanın gerekliliğini, aşırı hız yapmanın tehlikesini, direksiyon başında cep telefonu kullanmanın yanlışlığını, gelecekte değil, bugün öğretmek durumundayız. Sadece araç içinde değil, araç dışında da aslında trafiğin içindeyiz. Yaya olarak nasıl davranacağımızı da bu yaşlarda öğretmek durumundayız. Geç kalmış eğitim, her birimiz biliyoruz ki maalesef bizim işimize yaramamaktadır. Çocuklarımıza trafik eğitimini erken yaşlarda vermek, hem bugün için çocuklarımızın karıştığı kaza oranını düşürüyor hem de gelecekteki kazaları önlüyor. Trafik eğitimindeki amacımız, yasal koşulların belirlediği trafik kurallarını, kişilerin doğal davranışları haline dönüştürmektir."
- Çocukların karıştığı kazalarda azalma
Trafik Dedektifleri Projesi'ne 2013'te başlandığını ve geçen yıl sonu itibarıyla eğitim verilen çocuk sayısının 4 milyona ulaştığına işaret eden Soylu, şu bilgileri verdi:
"2016 yılına göre 2017 yılında 4-17 yaş aralığındaki çocuklarımızın karıştığı trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısında yüzde 11,24 azalma oldu. Eğitimlerin başladığı 2013 yılı ile 2017 sonunu karşılaştırdığımızda ise 3-17 yaş aralığındaki trafik kazası can kayıplarında yüzde 26 oranında azalma görüyoruz. İlk 4 aylar karşılaştırması ise 2017'ye göre 2018'de aynı yaş grubundaki çocuklarımızın yaya olarak karıştığı kazalarda, can kaybının yüzde 29 oranında azaldığını göstermektedir."
Çocuklara trafik güvenliği bilincinin aşılanması için ilgili kurum, kuruluş ve sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde bir seferberlik haline geçilmesi gerektiğini belirterek, "İnsan hayatının standardının yükselmesinin sadece gelir seviyesiyle ilişkili değil, risklere karşı insan hayatının en yüksek derecede korunmasıyla mümkün olur" ifadesini kullandı.
Kanunda var olan ve bugüne kadar geri bırakılmış veya gerekli hassasiyet gösterilmemiş tüm tedbirleri uygulamaya geçirdiklerine değinen Soylu, bu durumla ilgili de olumlu geri dönüşler aldıklarını aktardı.
Soylu, burada çocukları, geleceğin sürücülerini doğru alışkanlıklarla yetiştirmeye çalıştıklarını belirterek, herkesi "Bu Kemer Sana Çok Yakışacak" adlı bir slogan ve afiş yarışmasıyla ilgilenmeye davet etti.
- "Babanızdan hızlı gitmemesini isteyin"
Trafikte hayatların sönmediği güzel günlere hep birlikte ulaşma temennisinde bulunan Soylu, şöyle devam etti:
"Sevgili çocuklar, sizlerden bir ricam var. Hani bazen bir şey istediğinizde naz yapıyorsunuz, ısrar ediyorsunuz ya işte onu trafik kuralları için de ne olursunuz yapın. Babanızdan emniyet kemerini takmasını lütfen isteyin, hızlı gitmemesini ne olursunuz naz edin, rica edin ve ondan isteyin. Araba kullanırken cep telefonu kullanmamasını ona lütfen söyleyin. Sizler büyüdüğünüzde asla böyle şeyler yapmayın. Sizler bizim her şeyimizsiniz. Hem amacımız, hem gücümüz hem de geleceğimizsiniz."
Soylu, daha sonra trafik polisi üniforması giyen çocuklara çeşitli hediyeler verdi.
Çocuklar da tek tek söyledikleri çeşitli sloganlarla trafik kurallarına uyulmasını istedi.
- Vatandaşların duyarlılığının artırılması amaçlandı
Emniyet Genel Müdürü Vekili Erhan Gülveren de vatandaşların trafik güvenliğine ilişkin duyarlılıklarının artırılması amacıyla Trafik Haftası'nın çeşitli etkinliklerle kutlandığını belirtti.
Bu yıl Trafik Haftası'nın temasının, çocukların trafik konusunda eğitilmesi olarak belirlendiğine işaret eden Gülveren, yapılan yatırımlar sayesinde, trafik güvenliği konusunda çok ciddi kazanımlar elde edildiğini aktardı.
Gülveren, "Yol kullanıcıları, trafik kurallarına uymaları halinde kazalar ve dolayısıyla ölümler azalacaktır." dedi.
Konuşmaların ardından Prof. Dr. Üstün Dökmen, trafikte çocuk güvenliği için anne-baba bilinci, çocuklara trafikte ve pek çok alanda sınır koyma ve sağlıklı anne-baba-çocuk etkileşimi konularında sunum yaptı.
Trafik güvenliği uzmanı Mert İntepe ve Uzman Psikolog Deniz Bayel ile Radyo Trafik Genel Yayın Yönetmeni Cezayir Doğan'ın koordinasyonunda radyo stüdyosu konseptli söyleşi yapıldı.
Kaynak: AA
Soylu, bir otelde düzenlenen "Trafikte Çocuk Güvenliği Semineri"ne katıldı.
Seminere, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Muhterem İnce, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı Prof. Dr. Lutfihak Alpkan, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Vekili Erhan Gülveren, Sahil Güvenlik Komutanı Vekili Tuğamiral Bülent Olcay, daire başkanları, birim amirleri ve çok sayıda davetli ve çocuk katıldı.
Programda konuşan Soylu, hayalinin, kendisinin ve mesai arkadaşlarının uyuşturucu illetiyle, terörle sonuna kadar savaşan, huzuru ve güveni temin için uğraşan, trafikte canların kaybolmasını engellemek için elinden geleni yapan insanlar olarak tanınmak olduğunu belirtti.
Dünyadaki tüm araçların yarısından azına sahip olan düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşanan trafik kazalarının bu sebeple yaşanan ölümlerin yaklaşık yüzde 90'ını oluşturduğuna işaret eden Soylu, Türkiye'nin bu potanın dışında kalması gerektiğini bildirdi.
Bakan Soylu, trafiği yönetirken izleme, temas ve görünürlüğü artırma, uzmanlaşma ve trafikteki insan davranışlarını değiştirmek stratejilerini izlediklerini vurgulayarak, teknolojik altyapı, kamera ve plaka tanıma sistemleriyle trafiği doğru ve eksiksiz şekilde izleyebildikleri bir yapıyı oluşturduklarını kaydetti.
Gizli kapaklı denetim olmayacağını ve bu amaçla tuzak radar uygulamasını kaldırdıklarını anımsatan Soylu, "2017 yılından itibaren okul servis araçlarının denetimlerine yönelik bir çalışma başlattık. Sadece polis bölgesinde 2017'nin ilk 4 ayında 83 bin okul servis aracı denetlenirken 2018'in ilk dört ayında yüzde 122 artışla bu sayıyı 184 bin 259'a çıkardık." dedi.
- Uyuşturucu test kitleriyle etkin denetim
Soylu, Okul Servis Araçları Yönetmeliğinde de bazı düzenlemeler yapıldığını vurgulayarak, denetimlerde uyuşturucu test kitlerinin de kullanıldığını anlattı.
Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımının ölçülmesi için daha önce kan testinin yapılması gerektiğini kaydeden Soylu, "Bu aletlerle araç başında test yapılabilme imkanına sahiptir. 10 pilot ilde uygulanmasına rağmen bir yıl içinde uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmaktan işlem yapılan sürücü sayısında yüzde 89,7 oranında artış sağlanmıştır ve 2017 sonu itibarıyla toplam bin 110 sürücüye işlem yapılmıştır." diye konuştu.
Trafik personelinde uzmanlaşmaya ağırlık verdiklerini anlatan Soylu, trafik kazalarını önlemeye çalışırken, mevcut sürücülere neleri yapmamaları gerektiğini anlattıklarını, ancak asıl meselenin geleceğin sürücülerini doğru eğitmek olduğunu belirtti.
- "Geç kalmış eğitim, işimize yaramıyor"
Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bugün bu salondaki çocuklarımızın hemen hepsi, 18 yaşına girince veya birkaç yıl sonra ehliyet alacaklar. Onlara emniyet kemeri takmanın gerekliliğini, aşırı hız yapmanın tehlikesini, direksiyon başında cep telefonu kullanmanın yanlışlığını, gelecekte değil, bugün öğretmek durumundayız. Sadece araç içinde değil, araç dışında da aslında trafiğin içindeyiz. Yaya olarak nasıl davranacağımızı da bu yaşlarda öğretmek durumundayız. Geç kalmış eğitim, her birimiz biliyoruz ki maalesef bizim işimize yaramamaktadır. Çocuklarımıza trafik eğitimini erken yaşlarda vermek, hem bugün için çocuklarımızın karıştığı kaza oranını düşürüyor hem de gelecekteki kazaları önlüyor. Trafik eğitimindeki amacımız, yasal koşulların belirlediği trafik kurallarını, kişilerin doğal davranışları haline dönüştürmektir."
- Çocukların karıştığı kazalarda azalma
Trafik Dedektifleri Projesi'ne 2013'te başlandığını ve geçen yıl sonu itibarıyla eğitim verilen çocuk sayısının 4 milyona ulaştığına işaret eden Soylu, şu bilgileri verdi:
"2016 yılına göre 2017 yılında 4-17 yaş aralığındaki çocuklarımızın karıştığı trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısında yüzde 11,24 azalma oldu. Eğitimlerin başladığı 2013 yılı ile 2017 sonunu karşılaştırdığımızda ise 3-17 yaş aralığındaki trafik kazası can kayıplarında yüzde 26 oranında azalma görüyoruz. İlk 4 aylar karşılaştırması ise 2017'ye göre 2018'de aynı yaş grubundaki çocuklarımızın yaya olarak karıştığı kazalarda, can kaybının yüzde 29 oranında azaldığını göstermektedir."
Çocuklara trafik güvenliği bilincinin aşılanması için ilgili kurum, kuruluş ve sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde bir seferberlik haline geçilmesi gerektiğini belirterek, "İnsan hayatının standardının yükselmesinin sadece gelir seviyesiyle ilişkili değil, risklere karşı insan hayatının en yüksek derecede korunmasıyla mümkün olur" ifadesini kullandı.
Kanunda var olan ve bugüne kadar geri bırakılmış veya gerekli hassasiyet gösterilmemiş tüm tedbirleri uygulamaya geçirdiklerine değinen Soylu, bu durumla ilgili de olumlu geri dönüşler aldıklarını aktardı.
Soylu, burada çocukları, geleceğin sürücülerini doğru alışkanlıklarla yetiştirmeye çalıştıklarını belirterek, herkesi "Bu Kemer Sana Çok Yakışacak" adlı bir slogan ve afiş yarışmasıyla ilgilenmeye davet etti.
- "Babanızdan hızlı gitmemesini isteyin"
Trafikte hayatların sönmediği güzel günlere hep birlikte ulaşma temennisinde bulunan Soylu, şöyle devam etti:
"Sevgili çocuklar, sizlerden bir ricam var. Hani bazen bir şey istediğinizde naz yapıyorsunuz, ısrar ediyorsunuz ya işte onu trafik kuralları için de ne olursunuz yapın. Babanızdan emniyet kemerini takmasını lütfen isteyin, hızlı gitmemesini ne olursunuz naz edin, rica edin ve ondan isteyin. Araba kullanırken cep telefonu kullanmamasını ona lütfen söyleyin. Sizler büyüdüğünüzde asla böyle şeyler yapmayın. Sizler bizim her şeyimizsiniz. Hem amacımız, hem gücümüz hem de geleceğimizsiniz."
Soylu, daha sonra trafik polisi üniforması giyen çocuklara çeşitli hediyeler verdi.
Çocuklar da tek tek söyledikleri çeşitli sloganlarla trafik kurallarına uyulmasını istedi.
- Vatandaşların duyarlılığının artırılması amaçlandı
Emniyet Genel Müdürü Vekili Erhan Gülveren de vatandaşların trafik güvenliğine ilişkin duyarlılıklarının artırılması amacıyla Trafik Haftası'nın çeşitli etkinliklerle kutlandığını belirtti.
Bu yıl Trafik Haftası'nın temasının, çocukların trafik konusunda eğitilmesi olarak belirlendiğine işaret eden Gülveren, yapılan yatırımlar sayesinde, trafik güvenliği konusunda çok ciddi kazanımlar elde edildiğini aktardı.
Gülveren, "Yol kullanıcıları, trafik kurallarına uymaları halinde kazalar ve dolayısıyla ölümler azalacaktır." dedi.
Konuşmaların ardından Prof. Dr. Üstün Dökmen, trafikte çocuk güvenliği için anne-baba bilinci, çocuklara trafikte ve pek çok alanda sınır koyma ve sağlıklı anne-baba-çocuk etkileşimi konularında sunum yaptı.
Trafik güvenliği uzmanı Mert İntepe ve Uzman Psikolog Deniz Bayel ile Radyo Trafik Genel Yayın Yönetmeni Cezayir Doğan'ın koordinasyonunda radyo stüdyosu konseptli söyleşi yapıldı.