Türkeş, 'Kadınlar Kendi Kıymetini Bilmelidir'
8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen "8 Mart Dramatisyonu" adlı tiyatro oyunun öncesi değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Umay Türkeş Günay, "Kadınlar kendi kıymetlerini bilmeli ve kendi hayatlarını sürdürebilmelidir" dedi.
Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Tiyatro Kulübü ve Halkla İlişikler Kulübü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında "8 Mart Dramatisyonu" adlı tiyatro oyununu gerçekleştirdi. Oyun öncesinde değerlendirmelerde bulunan GAÜ Rektörü Prof. Dr. Kutsal Öztürk, "Kadınlarımızı yalnız 8 Mart’ta değil, her zaman baş tacı etmeliyiz" diyerek, "Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye’de toplumsal alanda yapılan en önemli yeniliklerden biri olan kadınlara seçme ve seçilme hakkını birçok Avrupa ülkesinden daha önce gerçekleştirilmiştir. Kurtuluş Savaşı’nda erkeklerle beraber her türlü koşulda yanımızda olan kadınlar için Atatürk şu sözleri söylemiştir; ’Ey Kahraman Türk kadını. Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın.’ Ayrıca şuna inanmak lazımdır ki, dünya üzerinde gördüğünüz her şey kadınların eseridir ve bizler kadınlarımıza daima değer veren milletiz. Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyorum ve bu hassasiyetin her zaman olmasını diliyorum" şeklinde konuştu.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tarihiyle ilgili hatırlatmalarda bulunan GAÜ Rektör Danışmanı Prof. Dr. Umay Türkeş Günay ise, 8 Mart’ın Sanayi Devremi ile ilgili olduğunu belirterek, "Sanayi Devrimi’nden sonra ilk defa erkek gücünün yeterli olmamaya başlaması ile kadınlar ve çocuklar da çalışan güç haline geldi. Her insan toplumda gördüğü işlev kadar değerlidir. Kadınlar üretime geçti ancak zihniyet öyle bir şey ki erkekler ile aynı işi yapıp hatta daha fazla saat çalışıp aynı maaşın yarısını alıyordu. Böylece New York’ta bir takım kadın hareketleri başlıyor, greve çıkma kararı alan kadınlar, taleplerini de açıkladılar. ‘Daha iyi koşullarda çalışmak, 10 saatlik iş günü, eşit işe, eşit ücret’ sloganıyla kadınlar haklarını aradılar. 40 bin dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları talebiyle greve başladı.
Bu sırada çıkan olaylar sırasında fabrika içinde şüpheli bir yangın başladı.
129 kadın yangında hayatını kaybetti. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilk kez 19 Mart 1911’de Almanya ve İsviçre’de anıldı. Anmaların 8 Mart olarak değiştirilmesine 1921’de Moskova’da düzenlenen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda karar verildi.
ABD’de de ise 1960’lı yıllarda anılmaya başlandı. Birleşmiş Milletler, 66 yıl sonra 8 Mart’ın ’Dünya Kadınlar Günü’ olarak kabul etti" dedi.
"Kadınlar haklarını kendileri almalı"
"Kadınların her türlü iş şartlarında üst makamlarda etkili olmalıdır ki, hakkını koruyabilsin" diyen Prof. Dr. Günay, öncelikle kadınların bilinçli olması ve bu hakları talep etmesi gerektiğine değinerek, "Kadın cinayetleri ve son günlerin çok gündemi olan evlenme yaşını çocuklara kadar düşürmeyi planlayan bir takım ‘hasta’ zihinlerden mücadele etmenin temel yolu kanunlardır. Ancak gördüğümüz kadarıyla yeterli değildir. Kadınlar kendi kıymetlerini bilmeli ve kendi hayatlarını sürdürebilmelidir. Kendi hayatlarını yönetebilen ve dümeni elinde tutan kadınlar, bu eşitliği sağlayacak ve erkeklerin bize vermekte çok kaçındıkları haklarını alabileceklerdir" yorumlarında bulundu.
Konuşmaların ardından, GAÜ Tiyatro Kulübü öğrencileri hazırlamış oldukları “8 Mart Dramatisyonu” adlı oyunu sergiledi.
Kaynak: İHA
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tarihiyle ilgili hatırlatmalarda bulunan GAÜ Rektör Danışmanı Prof. Dr. Umay Türkeş Günay ise, 8 Mart’ın Sanayi Devremi ile ilgili olduğunu belirterek, "Sanayi Devrimi’nden sonra ilk defa erkek gücünün yeterli olmamaya başlaması ile kadınlar ve çocuklar da çalışan güç haline geldi. Her insan toplumda gördüğü işlev kadar değerlidir. Kadınlar üretime geçti ancak zihniyet öyle bir şey ki erkekler ile aynı işi yapıp hatta daha fazla saat çalışıp aynı maaşın yarısını alıyordu. Böylece New York’ta bir takım kadın hareketleri başlıyor, greve çıkma kararı alan kadınlar, taleplerini de açıkladılar. ‘Daha iyi koşullarda çalışmak, 10 saatlik iş günü, eşit işe, eşit ücret’ sloganıyla kadınlar haklarını aradılar. 40 bin dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları talebiyle greve başladı.
Bu sırada çıkan olaylar sırasında fabrika içinde şüpheli bir yangın başladı.
129 kadın yangında hayatını kaybetti. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilk kez 19 Mart 1911’de Almanya ve İsviçre’de anıldı. Anmaların 8 Mart olarak değiştirilmesine 1921’de Moskova’da düzenlenen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda karar verildi.
ABD’de de ise 1960’lı yıllarda anılmaya başlandı. Birleşmiş Milletler, 66 yıl sonra 8 Mart’ın ’Dünya Kadınlar Günü’ olarak kabul etti" dedi.
"Kadınlar haklarını kendileri almalı"
"Kadınların her türlü iş şartlarında üst makamlarda etkili olmalıdır ki, hakkını koruyabilsin" diyen Prof. Dr. Günay, öncelikle kadınların bilinçli olması ve bu hakları talep etmesi gerektiğine değinerek, "Kadın cinayetleri ve son günlerin çok gündemi olan evlenme yaşını çocuklara kadar düşürmeyi planlayan bir takım ‘hasta’ zihinlerden mücadele etmenin temel yolu kanunlardır. Ancak gördüğümüz kadarıyla yeterli değildir. Kadınlar kendi kıymetlerini bilmeli ve kendi hayatlarını sürdürebilmelidir. Kendi hayatlarını yönetebilen ve dümeni elinde tutan kadınlar, bu eşitliği sağlayacak ve erkeklerin bize vermekte çok kaçındıkları haklarını alabileceklerdir" yorumlarında bulundu.
Konuşmaların ardından, GAÜ Tiyatro Kulübü öğrencileri hazırlamış oldukları “8 Mart Dramatisyonu” adlı oyunu sergiledi.