Tek nefes sigara 50 bin hücreyi öldürüyor
AHEF Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Eker: 'Sigarada ve tütün içeren maddelerde yaklaşık 4 bin 500 farklı kimyasal bulunuyor. Bunların 80'den fazlası kanser yapıcı özelliğe sahip' 'Her nefes çekişte vücutta yaklaşık 50 bin hücreyi öldüren sigara, yaşamımızdan da 5 dakika çalıyor. Her 12 saniyede bir kişi ölüyor'
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akif Emre Eker, sigarada ve tütün içeren maddelerde 4 bin 500 kimyasal bulunduğunu belirterek, 'Her nefes çekişte vücutta yaklaşık 50 bin hücreyi öldüren sigara, yaşamımızdan da 5 dakika çalıyor. Her 12 saniyede bir kişi ölüyor.' dedi.
Eker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlık alanında birçok alanda önemli başarılar elde edildiğini belirterek, ortalama yaşam süresinin uzamasıyla kronik hastalıklarda ve kanserlerle birlikte hastalık yükünde de bir artış olduğunu ifade etti. Eker, 'Tüm ölümler içinde bu hastalıklardan kaynaklanan ölümler, ilk sıralarda yer almaktadır. Önümüzdeki yıllarda bu hastalıklardan ölenlerin sayısı katlanarak artacaktır. Bu nedenle, bulaşıcı olmayan kronik hastalıklarla mücadelede koruyucu hekimlik önem taşımaktadır.' dedi.
Kanser, kalp ve tansiyon gibi pek çok hastalıkta sigara kullanımının ve sigara dumanına maruz kalmanın önemli bir risk faktörü olduğunu vurgulayan Eker, koruyucu hekimlik kapsamında tütün ve tütün ürünlerinin kullanımının azaltılabilmesine yönelik çalışmaların artırılması gerektiğini söyledi.
Tütün kontrolüne yönelik hayata geçirilen düzenlemeler ve farkındalık çalışmalarıyla önemli adımlar atıldığını belirten Eker, şunları dile getirdi:
'Ancak görülüyor ki ölümle sonuçlanan birçok hastalığın sebebi olduğu konusunda tüm dünyanın hemfikir olduğu sigara ile ilgili bilgiler ve görseller, maalesef tiryakileri bu bağımlılıktan vazgeçirmede tam olarak etkili olamıyor. Ülkemizde de son yıllarda başarı ile yürütülen mücadelelerle farkındalık oluşturulsa bile yeterli değil.'
Sigarada ve tütün içeren maddelerde 4 bin 500 farklı kimyasal bulunduğunun altını çizen Eker, şu değerlendirmede bulundu:
'Bunların 80'den fazlası kanser yapıcı özelliğe sahiptir. Kansere yol açan sigara, her gün binlerce genci çeşitli tuzaklarla kendisine başlatıyor ve yarısından çoğunu maalesef bağımlı kılıyor. Her nefes çekişte vücutta yaklaşık 50 bin hücreyi öldüren sigara, yaşamımızdan da 5 dakika çalıyor. Her 12 saniyede bir kişi ölüyor. Her yıl dünyada milyonlarca kişi aktif olarak sigara içtiği için ve yüzbinlerce insan sigara dumanına maruziyet nedeniyle yaşamını yitiriyor.'
'Anne ya da baba sigara içiyorsa çocuklar da içiyor demektir'
Farkındalık yaratılması ve sigarayı bırakmaya yönelik tedaviler konusunda aile hekimlerine de görev düştüğünü aktaran Eker, 'Evde anne ya da baba sigara içiyorsa, o evdeki çocuklar da sigara içiyor demektir. Ülkemizde maalesef, yaklaşık 5 milyon kişi pasif içici olarak her gün sigara dumanına maruz kalıyor.' diye konuştu.
Federasyon Başkanı Eker, aktif içiciliğin yanı sıra pasif içiciliğin de sağlığı tehdit ettiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
'Pasif içicilik, herkesi ama özellikle anne karnındaki bebekleri ve çocukları da tehdit ediyor. Bebekler dünyaya geldikten sonra akciğerler ve beyin gibi bazı organların gelişimi devam ediyor. Sigara dumanı, bu gelişime büyük zarar veriyor. Araştırma sonuçları, 13-16 yaşlar arasındaki öğrencilerde erkeklerin yüzde 33'ünün, kızların da yüzde 22'sinin yaşamlarının bir döneminde sigara içtiğini ortaya koyuyor.
Eker, başta nikotin olmak üzere sigaranın içindeki kimyasalların kansere, damar tıkanıklığına, inmeye, üst solunum yolu hastalıklarına yol açtığını ve kalp sağlığını bozduğunu anlattı.
Sigara kullanımının cildin yapısını bozduğu için erken yaşlanmaya da neden olduğunu söyleyen Eker, 'Ağız kokusu ve diş eti hastalıklarına yol açıyor. Ayrıca felç, ileri yaşta bunama, nefes almakta zorlanma, astım ve KOAH gibi birçok hastalığı da beraberinde getiriyor, kemik erimesine neden oluyor.' dedi.
Eker, sigara kullanıcılarında uykusuzluk, kronik yorgunluk, aşırı stres, reflekslerde azalma gibi yaşam kalitesini bozan durumların da söz konusu olduğunu ifade etti.
'Bir yılın sonunda risk yüzde 50 azalır'
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, dünyada 1 milyar 100 milyon sigara kullanıcısı olduğunu belirten Eker, 'Bunların yarısı sigaraya bağlı oluşan hastalıklardan dolayı önümüzdeki yıllarda hayatını kaybedecektir.' dedi.
Eker, Türkiye'de her yıl yaklaşık 120 bin kişinin sigaraya bağlı hastalıklardan dolayı hayatını kaybettiğini ifade etti.
Ölüm oranlarının en yüksek olduğu akciğer kanserine yakalanan her 10 hastadan 8'inin sigara içtiğini belirten Eker, 'Günde 1-4 tane sigara içilmesi ve pasif sigara dumanına maruz kalınması kalp ve akciğer hastalıklarına yakalanma riskini arttırmaktadır. En ölümcül 4. hastalık olan kronik bronşit rahatsızlığının yüzde 90 sebebi sigaradır. Koroner kalp hastalığına bağlı ölümlerinin yüzde 30'undan sigara sorumludur.' uyarısında bulundu.
Sigaraya hiç başlanmamasının sağlanması için atılacak adımların önemli olduğunu belirten Eker, şu bilgileri verdi:
'Sigara bağımlığında en önemli destek, aile hekiminiz tarafından ücretsiz olarak ve sürekli şekilde verilmektedir. Bunun için öncelikle davranış değişikliği yapmaya karar verilmeli. İlk olarak bırakmak için bir gün belirlenmeli. İkinci adım olarak aile ve iş çevresindekilere sigarayı bırakma kararı söylenmeli ve destekleri istenmeli. Sigara bırakıldıktan sonra kişiyi en fazla zorlayacak nikotin eksikliği ve buna bağlı ortaya çıkabilecek sinirlilik, konsantrasyon güçlüğünün geçici olduğu unutulmamalı.'
Sigarayı bıraktıktan öksürüğün azaldığını ve 3 ay içinde kaybolduğunu vurgulayan Eker, 'Soluk alıp verme kolaylaşır. Koku ve tat alma duyuları iyileşir, bağışıklık sistemi güçlenir. Devam eden süreçte ise kalp krizi geçirme riski ilk günlerden itibaren azalır ve bir yılın sonunda risk yüzde 50 azalır. Beyin kanaması ve bacaklardaki damar hastalığı riski yüzde 30-50 oranında azalır. İlerleyen yıllarda solunum fonksiyonları iyileşir. Yıllar içinde ise kansere yakalanma riski ciddi oranda azalır.' sözlerine yer verdi.
Kaynak: AA
Eker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlık alanında birçok alanda önemli başarılar elde edildiğini belirterek, ortalama yaşam süresinin uzamasıyla kronik hastalıklarda ve kanserlerle birlikte hastalık yükünde de bir artış olduğunu ifade etti. Eker, 'Tüm ölümler içinde bu hastalıklardan kaynaklanan ölümler, ilk sıralarda yer almaktadır. Önümüzdeki yıllarda bu hastalıklardan ölenlerin sayısı katlanarak artacaktır. Bu nedenle, bulaşıcı olmayan kronik hastalıklarla mücadelede koruyucu hekimlik önem taşımaktadır.' dedi.
Kanser, kalp ve tansiyon gibi pek çok hastalıkta sigara kullanımının ve sigara dumanına maruz kalmanın önemli bir risk faktörü olduğunu vurgulayan Eker, koruyucu hekimlik kapsamında tütün ve tütün ürünlerinin kullanımının azaltılabilmesine yönelik çalışmaların artırılması gerektiğini söyledi.
Tütün kontrolüne yönelik hayata geçirilen düzenlemeler ve farkındalık çalışmalarıyla önemli adımlar atıldığını belirten Eker, şunları dile getirdi:
'Ancak görülüyor ki ölümle sonuçlanan birçok hastalığın sebebi olduğu konusunda tüm dünyanın hemfikir olduğu sigara ile ilgili bilgiler ve görseller, maalesef tiryakileri bu bağımlılıktan vazgeçirmede tam olarak etkili olamıyor. Ülkemizde de son yıllarda başarı ile yürütülen mücadelelerle farkındalık oluşturulsa bile yeterli değil.'
Sigarada ve tütün içeren maddelerde 4 bin 500 farklı kimyasal bulunduğunun altını çizen Eker, şu değerlendirmede bulundu:
'Bunların 80'den fazlası kanser yapıcı özelliğe sahiptir. Kansere yol açan sigara, her gün binlerce genci çeşitli tuzaklarla kendisine başlatıyor ve yarısından çoğunu maalesef bağımlı kılıyor. Her nefes çekişte vücutta yaklaşık 50 bin hücreyi öldüren sigara, yaşamımızdan da 5 dakika çalıyor. Her 12 saniyede bir kişi ölüyor. Her yıl dünyada milyonlarca kişi aktif olarak sigara içtiği için ve yüzbinlerce insan sigara dumanına maruziyet nedeniyle yaşamını yitiriyor.'
'Anne ya da baba sigara içiyorsa çocuklar da içiyor demektir'
Farkındalık yaratılması ve sigarayı bırakmaya yönelik tedaviler konusunda aile hekimlerine de görev düştüğünü aktaran Eker, 'Evde anne ya da baba sigara içiyorsa, o evdeki çocuklar da sigara içiyor demektir. Ülkemizde maalesef, yaklaşık 5 milyon kişi pasif içici olarak her gün sigara dumanına maruz kalıyor.' diye konuştu.
Federasyon Başkanı Eker, aktif içiciliğin yanı sıra pasif içiciliğin de sağlığı tehdit ettiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
'Pasif içicilik, herkesi ama özellikle anne karnındaki bebekleri ve çocukları da tehdit ediyor. Bebekler dünyaya geldikten sonra akciğerler ve beyin gibi bazı organların gelişimi devam ediyor. Sigara dumanı, bu gelişime büyük zarar veriyor. Araştırma sonuçları, 13-16 yaşlar arasındaki öğrencilerde erkeklerin yüzde 33'ünün, kızların da yüzde 22'sinin yaşamlarının bir döneminde sigara içtiğini ortaya koyuyor.
Eker, başta nikotin olmak üzere sigaranın içindeki kimyasalların kansere, damar tıkanıklığına, inmeye, üst solunum yolu hastalıklarına yol açtığını ve kalp sağlığını bozduğunu anlattı.
Sigara kullanımının cildin yapısını bozduğu için erken yaşlanmaya da neden olduğunu söyleyen Eker, 'Ağız kokusu ve diş eti hastalıklarına yol açıyor. Ayrıca felç, ileri yaşta bunama, nefes almakta zorlanma, astım ve KOAH gibi birçok hastalığı da beraberinde getiriyor, kemik erimesine neden oluyor.' dedi.
Eker, sigara kullanıcılarında uykusuzluk, kronik yorgunluk, aşırı stres, reflekslerde azalma gibi yaşam kalitesini bozan durumların da söz konusu olduğunu ifade etti.
'Bir yılın sonunda risk yüzde 50 azalır'
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, dünyada 1 milyar 100 milyon sigara kullanıcısı olduğunu belirten Eker, 'Bunların yarısı sigaraya bağlı oluşan hastalıklardan dolayı önümüzdeki yıllarda hayatını kaybedecektir.' dedi.
Eker, Türkiye'de her yıl yaklaşık 120 bin kişinin sigaraya bağlı hastalıklardan dolayı hayatını kaybettiğini ifade etti.
Ölüm oranlarının en yüksek olduğu akciğer kanserine yakalanan her 10 hastadan 8'inin sigara içtiğini belirten Eker, 'Günde 1-4 tane sigara içilmesi ve pasif sigara dumanına maruz kalınması kalp ve akciğer hastalıklarına yakalanma riskini arttırmaktadır. En ölümcül 4. hastalık olan kronik bronşit rahatsızlığının yüzde 90 sebebi sigaradır. Koroner kalp hastalığına bağlı ölümlerinin yüzde 30'undan sigara sorumludur.' uyarısında bulundu.
Sigaraya hiç başlanmamasının sağlanması için atılacak adımların önemli olduğunu belirten Eker, şu bilgileri verdi:
'Sigara bağımlığında en önemli destek, aile hekiminiz tarafından ücretsiz olarak ve sürekli şekilde verilmektedir. Bunun için öncelikle davranış değişikliği yapmaya karar verilmeli. İlk olarak bırakmak için bir gün belirlenmeli. İkinci adım olarak aile ve iş çevresindekilere sigarayı bırakma kararı söylenmeli ve destekleri istenmeli. Sigara bırakıldıktan sonra kişiyi en fazla zorlayacak nikotin eksikliği ve buna bağlı ortaya çıkabilecek sinirlilik, konsantrasyon güçlüğünün geçici olduğu unutulmamalı.'
Sigarayı bıraktıktan öksürüğün azaldığını ve 3 ay içinde kaybolduğunu vurgulayan Eker, 'Soluk alıp verme kolaylaşır. Koku ve tat alma duyuları iyileşir, bağışıklık sistemi güçlenir. Devam eden süreçte ise kalp krizi geçirme riski ilk günlerden itibaren azalır ve bir yılın sonunda risk yüzde 50 azalır. Beyin kanaması ve bacaklardaki damar hastalığı riski yüzde 30-50 oranında azalır. İlerleyen yıllarda solunum fonksiyonları iyileşir. Yıllar içinde ise kansere yakalanma riski ciddi oranda azalır.' sözlerine yer verdi.