Sakarya'nın Çiçekleri, Kokularıyla Dünya Pazarında
Esansçı olarak başlayan dedesinden mesleği devralan Murat Kılıç, Sakarya'da yetişen longoz menekşesi, gölge zambağı ve kestane kabağının çiçeklerinden ürettiği 'Şehri Sakarya' kolonyasını Afrika ve Avrupa'ya ihraç ediyor Murat Kılıç: '2 yıl süren bir ArGe çalışmamız oldu. 'Şehri Sakarya' ismi daha sonra çok tutuldu, yurt dışından talep de geldi. Şimdi 5 ülkeye ihracat yapıyoruz' 'Bu işin Türkiye'deki en iyi koku mutfağını yaptık. Artık yeni şeyler yapmak istiyoruz, yeni jenerasyona kolonya kullandırmak ve küçük şehir gibi görünen Sakarya'yı bütün dünyaya kokuyla tanıtmak istiyoruz, derdimiz bu'
EMRE AYVAZ - Sakaryalı girişimci Murat Kılıç, kentte yetişen longoz menekşesi, gölge zambağı ve kestane kabağı çiçeklerinden ürettiği "Şehr-i Sakarya" kolonyasını 5 ülkeye satıyor.
Esansçı olarak başlayan dedesinden mesleği devralan Murat Kılıç, klasik kolonyalardan ziyade toplumun her kesimine hitap eden 82 çeşit koku üretiyor.
"Sakarya'nın kokusunu" üretmek için çalışmalara başlayan Kılıç, kentte yetişen longoz menekşesi, gölge zambağı ve kestane kabağından "Şehr-i Sakarya" kolonyasını elde etti.
"Şehr-i Sakarya", zeytin yaprağı ve ayva çiçeğinden yaptıkları kolonyaları Güney Afrika, İngiltere, Almanya, Portekiz ve Hollanda'ya ihraç eden Kılıç, hem Sakarya'nın kokularını dünyaya tanıtıyor hem de ülke ekonomisine katkı sağlıyor.
- "Portekiz'e tıraş sonrası Türk kolonyaları göndereceğiz"
Murat Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, firma, mağaza ve kişilere özel kokular yaptıklarını söyledi.
Sakarya'nın tanıtımına değer katacak ürünler ürettiklerini, bunlara yurt dışından da talep geldiğini dile getiren Kılıç, ihracat yaptıklarını, kolonyayı dünyaya tanıtabilmek hedefinde olduklarını anlattı.
Kılıç, Sakarya'nın kokusunu yapmak için harekete geçtiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"2 yıl süren bir Ar-Ge çalışmamız oldu. 'Şehr-i Sakarya' ismi daha sonra çok tutuldu, yurt dışından talep de geldi. Şimdi 5 ülkeye ihracat yapıyoruz. 'Şehr-i Sakarya'nın içine Türkiye'nin 3 longozundan biri Sakarya'daki Acarlar Longozu, burada dünyada hiçbir yerde olmayan longoz menekşesi var, bunu aldık. Akyazı'da dağlarda yetişen gölge zambağı var, bunu aldık. Bir de meşhur kestane kabağının çiçeğini aldık. Bunları çalıştırdık, esans haline getirdik, formülasyon yaparak çok güzel bir koku elde ettik, çok talep gördü. Kolonyanın dışına çıktı, kolonya-parfüm arası ve yurt dışında da talep görmesinin en büyük sebebi de bu zaten. Yani insanlar orada klasik limon kolonyası kullanmak istemiyorlar. Türklerin de orada kullandığı limon kolonyasıydı. Biz bu algıları biraz değiştirdik sanırım."
Kılıç, yaklaşık bir yıldan beri Geyve ve Pamukova'da yetişen ayvanın çiçeğinden özel bir kolonya yaptıklarını, bunun da ihraç edildiğini, ayrıca Portekiz'e tıraş sonrası Türk kolonyaları göndereceklerini anlattı.
- İhracatta aslan payı "Şehr-i Sakarya"nın
Yeni neslin kolonya kullanmak gibi bir alışkanlığının bulunmadığını, kolonyanın en önemli dezenfekte aracı olduğunu aktaran Kılıç, gençlere yönelik bir şeyler yaptıklarını ve başarılı da olduklarını söyledi.
Kılıç, ihracat fikrinin tesadüfle başladığını, arkadaşlarının ürünleri yurt dışında pazarlamak istekleri karşısında işe koyulduklarını belirterek, yeni ürünler ekledikçe çok beğenildiğini ve bu sayede ihracatlarının arttığını ifade etti.
Portekiz'e zeytin ve turunç çiçeği kolonyası yolladıklarını, Avrupalıların Türk malını gördükçe şaşırdıklarını, Türkiye'de 4-5 dolara satılan ürünlerin gönderilen yerlerde 12-13 avroya alıcı bulduğunu dile getiren Kılıç, ilk işi yaparken zorlandıklarını fakat şu an iyi durumda olduklarını belirtti.
Kılıç, yurt dışına en çok içinde E vitamini kullandıkları için cildi besleyen, formülasyonu güzel ve kokusu uzun kalan "Şehr-i Sakarya"yı gönderdiklerini, kentte yetişen zeytin yaprağı ve ayva çiçeğinden yaptıkları kolonyaların da ihraç ürünleri arasında yer aldığını söyledi.
"Rüyam Kolonya olarak en büyük hedefimiz küçük firmaların da büyük işler yapabileceğini, ihracat yapabileceğini göstermekti." diyen Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yöresel ürünlerden hiçbir şey yapılamıyormuş gibi gösterilmesinden sıkıntı duyduğumuz için böyle bir işe giriştik. Ciddi söylüyorum bu işin Türkiye'deki en iyi koku mutfağını yaptık. Artık yeni şeyler yapmak istiyoruz, yeni jenerasyona kolonya kullandırmak ve küçük şehir gibi görünen Sakarya'yı bütün dünyaya kokuyla tanıtmak istiyoruz, derdimiz bu."
Kaynak: AA
Esansçı olarak başlayan dedesinden mesleği devralan Murat Kılıç, klasik kolonyalardan ziyade toplumun her kesimine hitap eden 82 çeşit koku üretiyor.
"Sakarya'nın kokusunu" üretmek için çalışmalara başlayan Kılıç, kentte yetişen longoz menekşesi, gölge zambağı ve kestane kabağından "Şehr-i Sakarya" kolonyasını elde etti.
"Şehr-i Sakarya", zeytin yaprağı ve ayva çiçeğinden yaptıkları kolonyaları Güney Afrika, İngiltere, Almanya, Portekiz ve Hollanda'ya ihraç eden Kılıç, hem Sakarya'nın kokularını dünyaya tanıtıyor hem de ülke ekonomisine katkı sağlıyor.
- "Portekiz'e tıraş sonrası Türk kolonyaları göndereceğiz"
Murat Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, firma, mağaza ve kişilere özel kokular yaptıklarını söyledi.
Sakarya'nın tanıtımına değer katacak ürünler ürettiklerini, bunlara yurt dışından da talep geldiğini dile getiren Kılıç, ihracat yaptıklarını, kolonyayı dünyaya tanıtabilmek hedefinde olduklarını anlattı.
Kılıç, Sakarya'nın kokusunu yapmak için harekete geçtiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"2 yıl süren bir Ar-Ge çalışmamız oldu. 'Şehr-i Sakarya' ismi daha sonra çok tutuldu, yurt dışından talep de geldi. Şimdi 5 ülkeye ihracat yapıyoruz. 'Şehr-i Sakarya'nın içine Türkiye'nin 3 longozundan biri Sakarya'daki Acarlar Longozu, burada dünyada hiçbir yerde olmayan longoz menekşesi var, bunu aldık. Akyazı'da dağlarda yetişen gölge zambağı var, bunu aldık. Bir de meşhur kestane kabağının çiçeğini aldık. Bunları çalıştırdık, esans haline getirdik, formülasyon yaparak çok güzel bir koku elde ettik, çok talep gördü. Kolonyanın dışına çıktı, kolonya-parfüm arası ve yurt dışında da talep görmesinin en büyük sebebi de bu zaten. Yani insanlar orada klasik limon kolonyası kullanmak istemiyorlar. Türklerin de orada kullandığı limon kolonyasıydı. Biz bu algıları biraz değiştirdik sanırım."
Kılıç, yaklaşık bir yıldan beri Geyve ve Pamukova'da yetişen ayvanın çiçeğinden özel bir kolonya yaptıklarını, bunun da ihraç edildiğini, ayrıca Portekiz'e tıraş sonrası Türk kolonyaları göndereceklerini anlattı.
- İhracatta aslan payı "Şehr-i Sakarya"nın
Yeni neslin kolonya kullanmak gibi bir alışkanlığının bulunmadığını, kolonyanın en önemli dezenfekte aracı olduğunu aktaran Kılıç, gençlere yönelik bir şeyler yaptıklarını ve başarılı da olduklarını söyledi.
Kılıç, ihracat fikrinin tesadüfle başladığını, arkadaşlarının ürünleri yurt dışında pazarlamak istekleri karşısında işe koyulduklarını belirterek, yeni ürünler ekledikçe çok beğenildiğini ve bu sayede ihracatlarının arttığını ifade etti.
Portekiz'e zeytin ve turunç çiçeği kolonyası yolladıklarını, Avrupalıların Türk malını gördükçe şaşırdıklarını, Türkiye'de 4-5 dolara satılan ürünlerin gönderilen yerlerde 12-13 avroya alıcı bulduğunu dile getiren Kılıç, ilk işi yaparken zorlandıklarını fakat şu an iyi durumda olduklarını belirtti.
Kılıç, yurt dışına en çok içinde E vitamini kullandıkları için cildi besleyen, formülasyonu güzel ve kokusu uzun kalan "Şehr-i Sakarya"yı gönderdiklerini, kentte yetişen zeytin yaprağı ve ayva çiçeğinden yaptıkları kolonyaların da ihraç ürünleri arasında yer aldığını söyledi.
"Rüyam Kolonya olarak en büyük hedefimiz küçük firmaların da büyük işler yapabileceğini, ihracat yapabileceğini göstermekti." diyen Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yöresel ürünlerden hiçbir şey yapılamıyormuş gibi gösterilmesinden sıkıntı duyduğumuz için böyle bir işe giriştik. Ciddi söylüyorum bu işin Türkiye'deki en iyi koku mutfağını yaptık. Artık yeni şeyler yapmak istiyoruz, yeni jenerasyona kolonya kullandırmak ve küçük şehir gibi görünen Sakarya'yı bütün dünyaya kokuyla tanıtmak istiyoruz, derdimiz bu."