'Dijital Dünya Hızını Sahneye Yansıtmak İstedik'
MDTİst'in hazırladığı 'Elektronika' yarın sanatseverlerle buluşacak MDTİst'in proje yönetmeni Beyhan Murphy: 'Bu programın güncelliği, bizim alanımız olan modern sanatlarla örtüşüyor. Özellikle sosyal medya, dijital dünya ve benzeri alanlarda algımız çok hızlandı. Dolayısıyla bu hızı sahnede yansıtmak, her açıdan çıtamızı yukarı itiyor' Koreograf DongKyu Kim: 'Bu gösteri Kore kültüründen çok ciddi izler taşıyor ve bazı dansların da Türkiye ile ortak bir paydada buluştuğuna inanıyorum'
AİŞE HÜMEYRA BULOVALI - İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin (İDOB) genç proje grubu Modern Dans Topluluğu İstanbul (MDTİst) tarafından hazırlanan "Elektronika" yarın sanatseverlerle buluşacak.
Dansçı ve koreograf Evrim Akyay'ın "Hadi", İhsan Rüstem'in "Akdeniz" programı içinde sahnelenmiş olan "Mantra" ve Güney Koreli koreograf DongKyu Kim'in "Heyecan" adlı çalışmalarından oluşan eserde, 24 dansçı yer alıyor.
MDTİst'in proje yönetmeni Beyhan Murphy, Beşiktaş'ta Süleyman Seba Kültür Merkezi'nde sahnelenecek esere ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, modern çağın müzik akımlarından biri olan elektronik müziği ön plana çıkarmak istediğini söyledi.
Murphy, Türkiye'de ve uluslararası alanda çalışmalarını sürdüren koreografların, Türk dansçıları üzerine özgün çalışmalar yapmasını hedefleyen bir program tasarladığını dile getirdi.
Gösterinin daha çok gençlere hitap ettiğinin altını çizen Murphy, "Bu programın güncelliği, bizim alanımız olan modern sanatlarla örtüşüyor. Özellikle sosyal medya, dijital dünya ve benzeri alanlarda algımız çok hızlandı. Dolayısıyla bu hızı sahnede yansıtmak, her açıdan çıtamızı yukarı itiyor." dedi.
- "Eserde evrensel değerler anlatılıyor"
Güney Koreli koreograf DongKyu Kim de Beyhan Murphy ile geçen yıl tanıştığını belirterek, daha sonra da beraber çalışma yapmak üzere İstanbul'a geldiğini aktardı.
Altı ay önce heyecanlı bir şekilde çalışmaya başladıklarını kaydeden Kim, "Bu proje aslında dansçıların çok keyif aldığı, çok düzenli bir şekilde dansların yapıldığı ve çok yüksek enerjili bir gösteri. Benim istediğim şey bu projede, dansçılarla beraber çalışmaya başladıktan sonra onların evrilmesine izin vermekti ve tam olarak da bu oldu." diye konuştu.
Kim, eserde evrensel birtakım değerlerin anlatıldığına da dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Değerler anlatılıyor ama bunlar tartışılmıyor ya da bunların üzerine bir yorum yapılmıyor. Çok normal bir biçimde doğal seyrini izliyor gösteride. Parçayla düzenin, kuralların ve insanların bir arada hareket edebilmesi anlatılıyor. Aslında kuralların ve düzenin bizim mutluluğumuz için olan şeyler olduğu ele alınıyor."
DongKyu Kim, Güney Kore ile Türk kültürü arasında benzer yönler olduğunun altını çizerek, "Bu gösteri Kore kültürüne özel olmasa bile Kore kültüründen çok ciddi izler taşıyor ve bazı dansların da Türkiye ile ortak bir paydada buluştuğuna inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
İlk kez İstanbul'a geldiğini dile getiren Kim, farklı projelerde yer almak üzere her zaman Türkiye'ye gelebileceğini sözlerine ekledi.
- "İnsana dair bir hikaye anlatmak istedim"
Dansçı ve koreograf Evrim Akyay ise eserde 3 farklı temadan ziyade bir dil farklılığının ön planda olduğunu söyleyerek, "Bence izleyicinin ilk fark edeceği şey, 3 koreografın dilinin birbirinden oldukça farklı olması ki bence bu bir çeşitlilik sunuyor." yorumunda bulundu.
Kendi koreografisinde yaratıcı olmaya çalıştığını vurgulayan Akyay, şunları kaydetti:
"Biraz günlük hayattan ilham almaya çalışarak, insana dair bir hikaye anlatmak istedim. Günlük hayatta bildiğimiz insanı, farklı bir taraftan farklı bir dille anlatmaya çalıştım. Küçük hikayeler oluşturdum. Sonra bu küçük hikayeleri birbiriyle birleştirdim ve bu bütün bir hikaye haline geldi."
"Elektronika", 9 Aralık'ta yeniden sahnelenecek.
Kaynak: AA
Dansçı ve koreograf Evrim Akyay'ın "Hadi", İhsan Rüstem'in "Akdeniz" programı içinde sahnelenmiş olan "Mantra" ve Güney Koreli koreograf DongKyu Kim'in "Heyecan" adlı çalışmalarından oluşan eserde, 24 dansçı yer alıyor.
MDTİst'in proje yönetmeni Beyhan Murphy, Beşiktaş'ta Süleyman Seba Kültür Merkezi'nde sahnelenecek esere ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, modern çağın müzik akımlarından biri olan elektronik müziği ön plana çıkarmak istediğini söyledi.
Murphy, Türkiye'de ve uluslararası alanda çalışmalarını sürdüren koreografların, Türk dansçıları üzerine özgün çalışmalar yapmasını hedefleyen bir program tasarladığını dile getirdi.
Gösterinin daha çok gençlere hitap ettiğinin altını çizen Murphy, "Bu programın güncelliği, bizim alanımız olan modern sanatlarla örtüşüyor. Özellikle sosyal medya, dijital dünya ve benzeri alanlarda algımız çok hızlandı. Dolayısıyla bu hızı sahnede yansıtmak, her açıdan çıtamızı yukarı itiyor." dedi.
- "Eserde evrensel değerler anlatılıyor"
Güney Koreli koreograf DongKyu Kim de Beyhan Murphy ile geçen yıl tanıştığını belirterek, daha sonra da beraber çalışma yapmak üzere İstanbul'a geldiğini aktardı.
Altı ay önce heyecanlı bir şekilde çalışmaya başladıklarını kaydeden Kim, "Bu proje aslında dansçıların çok keyif aldığı, çok düzenli bir şekilde dansların yapıldığı ve çok yüksek enerjili bir gösteri. Benim istediğim şey bu projede, dansçılarla beraber çalışmaya başladıktan sonra onların evrilmesine izin vermekti ve tam olarak da bu oldu." diye konuştu.
Kim, eserde evrensel birtakım değerlerin anlatıldığına da dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Değerler anlatılıyor ama bunlar tartışılmıyor ya da bunların üzerine bir yorum yapılmıyor. Çok normal bir biçimde doğal seyrini izliyor gösteride. Parçayla düzenin, kuralların ve insanların bir arada hareket edebilmesi anlatılıyor. Aslında kuralların ve düzenin bizim mutluluğumuz için olan şeyler olduğu ele alınıyor."
DongKyu Kim, Güney Kore ile Türk kültürü arasında benzer yönler olduğunun altını çizerek, "Bu gösteri Kore kültürüne özel olmasa bile Kore kültüründen çok ciddi izler taşıyor ve bazı dansların da Türkiye ile ortak bir paydada buluştuğuna inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
İlk kez İstanbul'a geldiğini dile getiren Kim, farklı projelerde yer almak üzere her zaman Türkiye'ye gelebileceğini sözlerine ekledi.
- "İnsana dair bir hikaye anlatmak istedim"
Dansçı ve koreograf Evrim Akyay ise eserde 3 farklı temadan ziyade bir dil farklılığının ön planda olduğunu söyleyerek, "Bence izleyicinin ilk fark edeceği şey, 3 koreografın dilinin birbirinden oldukça farklı olması ki bence bu bir çeşitlilik sunuyor." yorumunda bulundu.
Kendi koreografisinde yaratıcı olmaya çalıştığını vurgulayan Akyay, şunları kaydetti:
"Biraz günlük hayattan ilham almaya çalışarak, insana dair bir hikaye anlatmak istedim. Günlük hayatta bildiğimiz insanı, farklı bir taraftan farklı bir dille anlatmaya çalıştım. Küçük hikayeler oluşturdum. Sonra bu küçük hikayeleri birbiriyle birleştirdim ve bu bütün bir hikaye haline geldi."
"Elektronika", 9 Aralık'ta yeniden sahnelenecek.