Safranbolu'nun UNESCO'ya Kabulünün 24. Yıl Dönümü
Karabük’ün tarihi evleriyle ünlü Safranbolu ilçesinin Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) tarafından Dünya Miras Listesi’ne alınışının 24. yıl dönümü dolayısıyla program düzenlendi.
Karabük Üniversitesi ile Safranbolu Kültür ve Turizm Vakfı tarafından Safranbolu’nun UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kabulünün 24. yılı dolayısıyla ‘UNESCO 24. Yıl” paneli gerçekleştirildi.
Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi konferans salonunda düzenlenen panelde dönemin Safranbolu Belediye Başkanı Mustafa Eren, UNESCO’ya kabul edilme sürecinde yapılan çalışmaları aktardı. Safranbolu’da korumacılık anlamında yapılan işlerin tesadüf olmadığını söyleyen Eren, 1989 yılında konulan bir hedef olduğunu ve tercihlerinin ‘koruyarak yaşatmaktan yana değil, yaşayarak korumak’tan yana olduğunu ifade etti.
Eren, “Belediye başkanı olarak göreve seçildiğimizde korumacılık adına yapılması gereken şeyler neyse halkımızla, belediye meclisi, personeli ile beraber yaptık. Halk olmadan, belediye olmadan korumacılığı sağlamak ve devam ettirmek mümkün değildir. Safranbolu hiçbir şekilde kişilerin, kurumların ihtiraslarına kurban edilecek bir yer değildir” dedi.
1992 yılında UNESCO heyetinin gelerek yerinde incelemelerde bulunduğunu ifade eden Eren, “Heyet 1 yıl sonra 28 Haziran 1993 yılında bir rapor hazırladı. Bu raporda en önemli şey yüksekokul restorasyon bölümünün ve belediyenin marangozhanesinin ilk adımı olarak doğru bir adım olduğunu, Safranbolu’yu yönetenlerin bu işe hazır olduklarını belirten bir rapordu. Bizim 17 Aralık 1994 tarihinde Dünya Miras Listesi’ne alınmamızın en önemli adımı buydu. Safranbolu hiç kişi ve kurumlara alet edilmeyecek bir yerdir. Safranbolu, Safranbolularındır. Safranbolu Karabük’te yaşayanların ve Türkiye’nin bir ilçesiydi. Ama Safranbolu bugün dünya kenti. Safranbolu dünya insanının kenti ve onun için bu kente sahip çıkmak hepimizin sorumluluğu. Biz birlikte olursak, birlikte başarırsak çok şeyler yapacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müzeler Genel Müdürlüğü Şehir Plancısı Dr. Zeynep Tuna Yüce ise, UNESCO kriterlerinin korunmasının önemi ve raporlama süreçlerine dikkat çekti. Yüce, UNESCO’ya girmedi üç ana temel şart arandığını belirterek, “Bunlardan ilki, bütün evrensel değere sahip olması, diğeri bütünlük, özgünlük taşıması ve sonuncusu ise aday gösterilen bir alanın bir yönetim planının olması veya nasıl korunacağını anlatan yönetim sistemi. Bir alanın Dünya Miras Listesi’ne alınması için komite tarafından belirlenen olağanüstü evrensel değerlerini ölçen 10 kriterden mutlaka birini karşılaması lazım” dedi.
Yüce, Dünya Miras Listesi’nde kayıtlı Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölgelerde yüzde 60’nın yeterli yönetim planı sisteminin bulunduğunu anlatarak, “Bölge genelinde 20 kültür, iki karma, biri doğal olmak üzere 23 tane varlık tamamen yönetim planından yoksundur. Safranbolu da bu gruba dahil. Maalesef evrensel değerinin nasıl korunacağı bir yönetim sistemi ve planı tanımlı değil. En kısa sürede bu çalışmalara başlanması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Safranbolu Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Nuray Türker’in moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, KBÜ Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümünden Dr. Kadir Şahin “Turizm olgusunun sosyolojik etkileri”, Miras Alanları Derneği Başkanı Mehmet Baki Duvan ise “Miras alanları yönetimi ve Safranbolu için gerekliliği” konularında katılımcılara bilgiler verdi. Etkinliğe Kültür ve Turizm İl Müdürü İbrahim Şahin, Safranbolu Kültür ve Turizm Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Şefik Dizdar, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Kaynak: İHA
Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi konferans salonunda düzenlenen panelde dönemin Safranbolu Belediye Başkanı Mustafa Eren, UNESCO’ya kabul edilme sürecinde yapılan çalışmaları aktardı. Safranbolu’da korumacılık anlamında yapılan işlerin tesadüf olmadığını söyleyen Eren, 1989 yılında konulan bir hedef olduğunu ve tercihlerinin ‘koruyarak yaşatmaktan yana değil, yaşayarak korumak’tan yana olduğunu ifade etti.
Eren, “Belediye başkanı olarak göreve seçildiğimizde korumacılık adına yapılması gereken şeyler neyse halkımızla, belediye meclisi, personeli ile beraber yaptık. Halk olmadan, belediye olmadan korumacılığı sağlamak ve devam ettirmek mümkün değildir. Safranbolu hiçbir şekilde kişilerin, kurumların ihtiraslarına kurban edilecek bir yer değildir” dedi.
1992 yılında UNESCO heyetinin gelerek yerinde incelemelerde bulunduğunu ifade eden Eren, “Heyet 1 yıl sonra 28 Haziran 1993 yılında bir rapor hazırladı. Bu raporda en önemli şey yüksekokul restorasyon bölümünün ve belediyenin marangozhanesinin ilk adımı olarak doğru bir adım olduğunu, Safranbolu’yu yönetenlerin bu işe hazır olduklarını belirten bir rapordu. Bizim 17 Aralık 1994 tarihinde Dünya Miras Listesi’ne alınmamızın en önemli adımı buydu. Safranbolu hiç kişi ve kurumlara alet edilmeyecek bir yerdir. Safranbolu, Safranbolularındır. Safranbolu Karabük’te yaşayanların ve Türkiye’nin bir ilçesiydi. Ama Safranbolu bugün dünya kenti. Safranbolu dünya insanının kenti ve onun için bu kente sahip çıkmak hepimizin sorumluluğu. Biz birlikte olursak, birlikte başarırsak çok şeyler yapacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müzeler Genel Müdürlüğü Şehir Plancısı Dr. Zeynep Tuna Yüce ise, UNESCO kriterlerinin korunmasının önemi ve raporlama süreçlerine dikkat çekti. Yüce, UNESCO’ya girmedi üç ana temel şart arandığını belirterek, “Bunlardan ilki, bütün evrensel değere sahip olması, diğeri bütünlük, özgünlük taşıması ve sonuncusu ise aday gösterilen bir alanın bir yönetim planının olması veya nasıl korunacağını anlatan yönetim sistemi. Bir alanın Dünya Miras Listesi’ne alınması için komite tarafından belirlenen olağanüstü evrensel değerlerini ölçen 10 kriterden mutlaka birini karşılaması lazım” dedi.
Yüce, Dünya Miras Listesi’nde kayıtlı Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölgelerde yüzde 60’nın yeterli yönetim planı sisteminin bulunduğunu anlatarak, “Bölge genelinde 20 kültür, iki karma, biri doğal olmak üzere 23 tane varlık tamamen yönetim planından yoksundur. Safranbolu da bu gruba dahil. Maalesef evrensel değerinin nasıl korunacağı bir yönetim sistemi ve planı tanımlı değil. En kısa sürede bu çalışmalara başlanması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Safranbolu Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Nuray Türker’in moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, KBÜ Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümünden Dr. Kadir Şahin “Turizm olgusunun sosyolojik etkileri”, Miras Alanları Derneği Başkanı Mehmet Baki Duvan ise “Miras alanları yönetimi ve Safranbolu için gerekliliği” konularında katılımcılara bilgiler verdi. Etkinliğe Kültür ve Turizm İl Müdürü İbrahim Şahin, Safranbolu Kültür ve Turizm Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Şefik Dizdar, öğrenciler ve davetliler katıldı.