Erzurum'da 3 Öğretim Üyesinin 'FETÖ' Davasında Karar
FETÖ/PDY üyesi oldukları, örgüt toplantılarına katıldıkları, örgüte maddi yardımda bulundukları, örgüt adına kurban bağışı topladıkları ve örgütün finans kaynağı Bank Asya'ya para yatırdıkları iddiasıyla görevlerinden uzaklaştırılan 3 öğretim üyesi, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 6 yıl 3 ay hapse mahkum edildi.
Erzurum'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi oldukları, örgüt toplantılarına katıldıkları, örgüte maddi yardımda bulundukları, örgüt adına kurban bağışı topladıkları ve örgütün finans kaynağı Bank Asya'ya para yatırdıkları öne sürülen Atatürk Üniversitesindeki görevlerinden uzaklaştırılan 3 öğretim üyesi, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanıklar M.İ, G.Ş. ve A.B. ile sanık avukatları katıldı.
Esas hakkındaki mütalaasını sunan cumhuriyet savcısı, dosyadaki tüm deliller kapsamında sanıkların sohbet adı verilen gizli toplantılara katıldıkları, himmet adı altında örgüte para verdikleri, örgüt liderinin talimatı sonrasındaki süreçte Bank Asya'ya yüklü miktarda para yatırdıklarından dolayı "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan cezalandırılmalarını talep etti.
Sanık avukatları, esas hakkındaki mütalaaya karşı yaptıkları savunmada, müvekkillerinin suç işlemediklerini ve örgütle bağlantılarının olmadığını öne sürerek beraatlerini talep etti.
Son sözleri sorulan sanıklardan A.B, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, "Adalete ve mahkemenize güveniyorum. Hiçbir zaman terörist olmadım ve terörist olmayı kabul etmiyorum. Beraatimi talep ediyorum." dedi.
Sanık M.İ, "Ne bankanın ne de bahse konu okulun örgütle bağlantısını bilmiyordum. Bilseydim bağlantı kurmazdım ve bu duruma düşmezdim. Beraatimi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
G.Ş. ise hayatının hiçbir döneminde terör örgütü içerisinde bulunmadığını öne sürerek, "Vatanıma karşı hiçbir faaliyetim olmadı. Beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanıkları "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 5 yıl hapse mahkum etti.
Terörle Mücadele Kanunu kapsamında cezayı 7 yıl 6 aya çıkaran heyet, sanıklar hakkında takdir indirimi uygulayarak cezayı 6 yıl 3 aya indirdi.
- İddianameden
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Atatürk Üniversitesinde öğretim üyesi olan sanıklar M.İ, G.Ş. ve A.B'nin örgüt toplantılarına katıldıkları, burs adı altında maddi yardımda bulundukları, kurban bağışı toplama gibi faaliyetlere katıldıkları, örgütle bağlantılı Bank Asya’ya, örgüt elebaşının talimatından sonra yüklü miktarda para yatırdıkları yer alıyordu.
İddianamede, başka bir dosyada şüpheli sıfatıyla savunma yapan A.C'nin "Bir dönem akademik personele imamlık yapan Kemal kod isimli Kamil Servi'yle 2013'te tanıştım. 17/25 Aralık'tan önce öğrenci yurdunda yapılan sohbetlere zaman zaman katıldım. 17/25 Aralık'tan sonra sohbet grubunda A.B. ve G.Ş. ile M.İ. bulunuyordu. Sohbetlerde dini konular haricinde sosyal konularda da konuşmalar yapıldı. Seçimlerde oy verilecek parti ile ilgili telkinde bulunuldu. Zaman gazetesinin abone sayısını artırmak maksadıyla çevrelerindeki insanlardan bu gazeteye abone olmaları konusunda istekte bulunmaları husunda telkinde bulunuldu. Bank Asya'da yeni hesap açtırma veya var olan hesaplara para yatırılması hususu dile getirildi." beyanlarına yer veriliyordu.
Şüpheli sıfatıyla tanıklık yapan Y.K. beyanında, Erzurum il imamı olan İhsan İnal’ın kendisini Erzurum akademisyenler il abiliği görevine getirdiğini, 2014 Mayıs ayına kadar bu göreve devam ettiğini, Malezya ülkesine akademik konferans için akademisyenlerle birlikte gittiğini ve bu kişiler arasında A.B'nin bulunduğunu ve burada örgüte müzahir okulu da ziyaret ettiklerini, A.B'nin burs ve kurban tarzı faaliyetlerde bulunduğu kaydediliyordu.
İddianamede, bir başka şüpheli sıfatıyla ifadesine başvurulan Ö.M.Ö. ise 2015 Ekim'de Kemal kod adlı Kamil Servi'nin kendisinden üniversitede görevli akademisyenlere sohbet vermesini istediğini, kasım ayından itibaren Atatürk Üniversitesinde görevli akademisyenlere sohbet verdiğini, Kamil Servi'nin kendisini M.İ, G.Ş. ve A.B. ile tanıştırarak, bu kişilere bundan sonra kendisinin ilgileneceğini söylediğini beyan ettiği anlatılıyordu.
Sanıkların görevden uzaklaştırıldıklarının anlatıldığı iddianamede, sanıklar M.İ, G.Ş. ve A.B'nin "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyordu.
Kaynak: AA
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanıklar M.İ, G.Ş. ve A.B. ile sanık avukatları katıldı.
Esas hakkındaki mütalaasını sunan cumhuriyet savcısı, dosyadaki tüm deliller kapsamında sanıkların sohbet adı verilen gizli toplantılara katıldıkları, himmet adı altında örgüte para verdikleri, örgüt liderinin talimatı sonrasındaki süreçte Bank Asya'ya yüklü miktarda para yatırdıklarından dolayı "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan cezalandırılmalarını talep etti.
Sanık avukatları, esas hakkındaki mütalaaya karşı yaptıkları savunmada, müvekkillerinin suç işlemediklerini ve örgütle bağlantılarının olmadığını öne sürerek beraatlerini talep etti.
Son sözleri sorulan sanıklardan A.B, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, "Adalete ve mahkemenize güveniyorum. Hiçbir zaman terörist olmadım ve terörist olmayı kabul etmiyorum. Beraatimi talep ediyorum." dedi.
Sanık M.İ, "Ne bankanın ne de bahse konu okulun örgütle bağlantısını bilmiyordum. Bilseydim bağlantı kurmazdım ve bu duruma düşmezdim. Beraatimi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
G.Ş. ise hayatının hiçbir döneminde terör örgütü içerisinde bulunmadığını öne sürerek, "Vatanıma karşı hiçbir faaliyetim olmadı. Beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanıkları "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 5 yıl hapse mahkum etti.
Terörle Mücadele Kanunu kapsamında cezayı 7 yıl 6 aya çıkaran heyet, sanıklar hakkında takdir indirimi uygulayarak cezayı 6 yıl 3 aya indirdi.
- İddianameden
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Atatürk Üniversitesinde öğretim üyesi olan sanıklar M.İ, G.Ş. ve A.B'nin örgüt toplantılarına katıldıkları, burs adı altında maddi yardımda bulundukları, kurban bağışı toplama gibi faaliyetlere katıldıkları, örgütle bağlantılı Bank Asya’ya, örgüt elebaşının talimatından sonra yüklü miktarda para yatırdıkları yer alıyordu.
İddianamede, başka bir dosyada şüpheli sıfatıyla savunma yapan A.C'nin "Bir dönem akademik personele imamlık yapan Kemal kod isimli Kamil Servi'yle 2013'te tanıştım. 17/25 Aralık'tan önce öğrenci yurdunda yapılan sohbetlere zaman zaman katıldım. 17/25 Aralık'tan sonra sohbet grubunda A.B. ve G.Ş. ile M.İ. bulunuyordu. Sohbetlerde dini konular haricinde sosyal konularda da konuşmalar yapıldı. Seçimlerde oy verilecek parti ile ilgili telkinde bulunuldu. Zaman gazetesinin abone sayısını artırmak maksadıyla çevrelerindeki insanlardan bu gazeteye abone olmaları konusunda istekte bulunmaları husunda telkinde bulunuldu. Bank Asya'da yeni hesap açtırma veya var olan hesaplara para yatırılması hususu dile getirildi." beyanlarına yer veriliyordu.
Şüpheli sıfatıyla tanıklık yapan Y.K. beyanında, Erzurum il imamı olan İhsan İnal’ın kendisini Erzurum akademisyenler il abiliği görevine getirdiğini, 2014 Mayıs ayına kadar bu göreve devam ettiğini, Malezya ülkesine akademik konferans için akademisyenlerle birlikte gittiğini ve bu kişiler arasında A.B'nin bulunduğunu ve burada örgüte müzahir okulu da ziyaret ettiklerini, A.B'nin burs ve kurban tarzı faaliyetlerde bulunduğu kaydediliyordu.
İddianamede, bir başka şüpheli sıfatıyla ifadesine başvurulan Ö.M.Ö. ise 2015 Ekim'de Kemal kod adlı Kamil Servi'nin kendisinden üniversitede görevli akademisyenlere sohbet vermesini istediğini, kasım ayından itibaren Atatürk Üniversitesinde görevli akademisyenlere sohbet verdiğini, Kamil Servi'nin kendisini M.İ, G.Ş. ve A.B. ile tanıştırarak, bu kişilere bundan sonra kendisinin ilgileneceğini söylediğini beyan ettiği anlatılıyordu.
Sanıkların görevden uzaklaştırıldıklarının anlatıldığı iddianamede, sanıklar M.İ, G.Ş. ve A.B'nin "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyordu.