Cumhurbaşkanı Erdoğan Açıklaması 'Biz İnfaz Emrini Verenin Peşindeyiz'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cemal Kaşıkçı’nın katillerinin 18 kişinin içinde olduğunu belirterek, "Ama emir veren de bulunmalı" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransa dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Erdoğan, Kaşıkçı cinayetinin önceden planlandığını ve emrin Suudi üst makamlarından geldiğinin ortada olduğunu belirterek, "Cinayetle ilgili ses kayıtlarını herkese dinlettik. Kaşıkçı cinayetini akşam yemeğinde görüşürken Merkel ile Macron’u da dahil ettik. Bu cinayetin, önceden planlanmış olduğu; emrin Suud’daki üst makamlardan geldiği ortada. Washington Post’taki makalemde de ifade ettiğim üzere, kendisine sonsuz saygı duyduğum Hadimü’l- Harameyn Kral Selman hakkında benim bu tür bir şey düşünmem asla mümkün değildir. Ancak biz, talimatı verenin kim olduğunun da ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Bu talimatı kim vermiş, cinayetle ilgili olarak tutuklananların konuşmaları, bunu söylemeleri lazım. Katilleri sağda solda aramaya gerek olmadığını Sayın Trump’a da söyledim. Bir defa katiller bu 18’in içinde. Cuma gününden önce gelenler bir ön hazırlık için mi geldi? Malum Kaşıkçı’nın cumadan konsolosluğa gelişi ve o gün iyi karşılamaları var. Ondan sonra salı gününe ayrıca davet var. Pazartesi’yi salı gününe bağlayan gece gelen ekip var. Onların da ertesi güne yönelik çalışmaları ve hazırlıkları var. Cinayetin hemen akabinde, yetkili ağızların Kaşıkçı’nın başkonsolosluktan çıktığını iddia ettikleri açıklamaları var. Böyle bir şeyin olması mümkün mü? Çünkü nişanlısı dışarıda bekliyor. Kaşıkçı o kapıdan ya da başka bir kapıdan çıkacak, nişanlısını almadan oradan ayrılacak! Böyle bir şey olabilir mi? Bu olayda bir şeylerin döndüğü çok açık ve net ortada. Suud Dışişleri Bakanı Adil el-Cübeyr’in bu işte bir yerli işbirlikçiden söz ettiği yönünde haberler çıktı. Daha sonra ’El-Cübeyr öyle bir şey söylemedi’ dediler. Biz bu cinayetle ilgili ses kayıtlarını bizden isteyenlerin hepsine dinlettik. İstihbarat örgütümüz hiçbir şeyi saklamadı. Suudiler dahil, ABD, Fransa, Kanada, Almanya, İngiltere, kim istediyse hepsine biz bunu dinlettik" dedi.
Erdoğan, "Kayıt gerçekten bir felaket. Hatta Suudiler’in istihbaratçısı, kaydı dinlediğinde, ’Herhalde bu eroin almış; bunu ancak eroin alan birisi yapar’ diyecek kadar şoke oldu. Evet. Dinlediğinde şoke oldu adam. Ortada böyle bir gerçek var. Buna rağmen olayı saptırma peşinde olanlar var. Veliaht Prens beni telefonla aradığında, ’Başsavcımı gönderebilir miyim’ dedi.
Ben de ’Elbette, buyursun gelsin’ dedim. Geldi, İstanbul Başsavcısı ile görüşme yaptı. ’Cumhurbaşkanı ile görüşebilir miyim?’ deyince, İstanbul Başsavcısı da kendisine, doğal olarak, ’Sizin muhatabınız benim, ancak benimle görüşürsünüz’ dedi.
Gelen savcıda maalesef ipe un serme havası var. Tüm bu olaylar olmuş; ortada bu kadar bilgi belge vs. var. Başsavcı hâlâ kararsızlığın içerisinde, bu olamaz. Veliaht Prens, ’Ben olayı aydınlatacağım, gereğini de yapacağım’ diyor. Bunu benim özel temsilcilerime söylüyor Veliaht Prens. Biz de sabırla bekliyoruz. Ortada bir gazetecinin katledilmesi olayı var, bu olayın aydınlatılması, faillerinin ortaya çıkarılması gerekiyor. Suudi Arabistan’da 18 tutuklu var. Failler kesinlikle bu 18 tutuklunun içinde. Bunların dışında olan kim? Talimatı veren. Onlara cinayet talimatını kimin verdiği de ortaya çıkarılmalı. Kaşıkçı’nın cesedinin akıbeti ne oldu? Gömüldü ise nereye? Yoksa parçalanıp kaçırıldı mı? Uluslararası düzeyde de bu olayın takipçisi olacağız. Bu cinayet İstanbul’da işlendi. İstanbul Başsavcılığımız zanlıların Türkiye’de yargılanmasına yönelik talebini de Suudi makamlarına iletmiş bulunuyor" diye konuştu.
Erdoğan, Kaşıkçı cinayetiyle ilgili ses kayıtlarının dinletildiği ülkelerin liderinin tepkisiyle ilgili de "Bu tür görüşmelerde siyasetçiler ne yapılacağının, ne yapacaklarının cevabını anında vermezler. Gerekli değerlendirmeleri yapmalarının ardından da adımlarını atarlar. Cinayetten çok ciddi manada rahatsız olduklarını hissediyorum. Trump’ta da, Merkel’de de, Macron’da da bunu müşahede ettim. Kendi istihbaratlarının verdiği bilgilerle bu işi farklı bir konuma oturtacaklar. ABD’de CIA’dan bilgilendirme yapılınca bakışın değişeceğini düşünüyorum" dedi.
Kaynak: İHA
Erdoğan, "Kayıt gerçekten bir felaket. Hatta Suudiler’in istihbaratçısı, kaydı dinlediğinde, ’Herhalde bu eroin almış; bunu ancak eroin alan birisi yapar’ diyecek kadar şoke oldu. Evet. Dinlediğinde şoke oldu adam. Ortada böyle bir gerçek var. Buna rağmen olayı saptırma peşinde olanlar var. Veliaht Prens beni telefonla aradığında, ’Başsavcımı gönderebilir miyim’ dedi.
Ben de ’Elbette, buyursun gelsin’ dedim. Geldi, İstanbul Başsavcısı ile görüşme yaptı. ’Cumhurbaşkanı ile görüşebilir miyim?’ deyince, İstanbul Başsavcısı da kendisine, doğal olarak, ’Sizin muhatabınız benim, ancak benimle görüşürsünüz’ dedi.
Gelen savcıda maalesef ipe un serme havası var. Tüm bu olaylar olmuş; ortada bu kadar bilgi belge vs. var. Başsavcı hâlâ kararsızlığın içerisinde, bu olamaz. Veliaht Prens, ’Ben olayı aydınlatacağım, gereğini de yapacağım’ diyor. Bunu benim özel temsilcilerime söylüyor Veliaht Prens. Biz de sabırla bekliyoruz. Ortada bir gazetecinin katledilmesi olayı var, bu olayın aydınlatılması, faillerinin ortaya çıkarılması gerekiyor. Suudi Arabistan’da 18 tutuklu var. Failler kesinlikle bu 18 tutuklunun içinde. Bunların dışında olan kim? Talimatı veren. Onlara cinayet talimatını kimin verdiği de ortaya çıkarılmalı. Kaşıkçı’nın cesedinin akıbeti ne oldu? Gömüldü ise nereye? Yoksa parçalanıp kaçırıldı mı? Uluslararası düzeyde de bu olayın takipçisi olacağız. Bu cinayet İstanbul’da işlendi. İstanbul Başsavcılığımız zanlıların Türkiye’de yargılanmasına yönelik talebini de Suudi makamlarına iletmiş bulunuyor" diye konuştu.
Erdoğan, Kaşıkçı cinayetiyle ilgili ses kayıtlarının dinletildiği ülkelerin liderinin tepkisiyle ilgili de "Bu tür görüşmelerde siyasetçiler ne yapılacağının, ne yapacaklarının cevabını anında vermezler. Gerekli değerlendirmeleri yapmalarının ardından da adımlarını atarlar. Cinayetten çok ciddi manada rahatsız olduklarını hissediyorum. Trump’ta da, Merkel’de de, Macron’da da bunu müşahede ettim. Kendi istihbaratlarının verdiği bilgilerle bu işi farklı bir konuma oturtacaklar. ABD’de CIA’dan bilgilendirme yapılınca bakışın değişeceğini düşünüyorum" dedi.