Göz Torbası Deyip Geçmeyin
Doç.Dr. Karaca Başaran, göz torbasının kişide yaşlı bir görüntü oluşturduğunu söyledi.
Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrah Doç.Dr. Karaca Başaran, “Yaşlanma belirtileri ilk olarak göz çevresinde başlamaktadır. Yüzün odak noktası olan gözler; yorucu kent yaşamı, çevresel faktörler, yoğun iş temposu gibi nedenlerle kişide daha bitkin ve yaşlı bir görüntü oluşturmaktadır. Estetik yüz ameliyatlarında en çok dikkat edilmesi gereken yerlerin başında ise bu nedenle göz çevresi estetiği geliyor. Yeni bir insanla karşılaşıldığında sıklıkla ilk odaklandığımız yer gözlerdir ve birçok insan yaşlanma ile birlikte ilk fark ettikleri değişiklik de göz çevresidir. Göz etrafında yapılan işlemler ‘periorbital (gözçevresi) gençleştirme’ başlığı altında toplanır. Genç ve doğal görünümlü gözler, genç bir yüz elde etmede en önemli şart olarak görülmektedir” dedi.
Günümüzde plastik cerrahlar dışında birçok yerde, uygunsuz koşullarda, cerrahi müdahale, botox, dolgu ve benzeri işlemlerin yapılmakta olduğunu ifade eden Dr. Başaran, “Eğitimsiz, doktor bile olmayan insanların yaptığı yanlış uygulamalar, çok ağır sonuçlar doğurmaktadır. Birçok hasta mağdur olmakta ve çözülmesi zor problemler karşımıza çıkmaktadır. Göz çevresi estetik yaklaşımı, ayrı bir uzmanlık gerektirmektedir. Bu işin, sadece basit bir dolgu veya göz kapağı işlemi olarak görülmesi, ciddi sakıncalar doğurabilir. Göz kapağı estetik ameliyatları için birçok yöntem vardır ama ana kural, 4 ana bölgenin bir arada değerlendirilmelidir. Bunlar; kaşlar, üst ve alt göz kapaklar ve orta yüz (yanak alanı) olarak sıralanabilir. Bu bölgelerden herhangi birinin düzeltilmemesi, genel olarak tam manasıyla bir gençleşme sağlanmasını engeller. Örneğin kaşları düşük veya yanakları sarkmış bir hastada, göz torbalarının tek başına düzeltilmesi, tatminkar bir gençleşme sağlamaz” diye konuştu.
Genel olarak, canlı bir bakışın, genç ve enerjik bir görünüm için hastaların kaşlarının yanı sıra, yanakları kapsayan orta yüz alanının da ele alınması gerekmekte olduğunu kaydeden Dr. Başaran, “Son yıllarda gelişen teknolojiyle birlikte artık izsiz ameliyat teknikleri ile çok güzel sonuçlar alınabilmektedir. Örneğin, son yılların en popüler ameliyatlarından biri olan “endoskopik orta yüz germe” ile yanak ve alt göz kapağı dokuları kaldırılıp, olması gereken yere getirilebilmektedir. Bu işlem aynı zamanda ağız köşelerini de kaldırarak ağız kenarlarındaki katlantı düzleştirmekte (nazolabiyal bölge) ve yanak ile alt göz kapağı arasındaki geçisi iyileştirir. Aynı şekilde benzer bir yöntemle, herhangi bir iz bırakmadan, kaşlar kaldırılıp (endoskopik kaş kaldırma) ideal yerlerine getirilebilmektedir. Genel olarak, göz torbası şikayetiyle gelen hastalarda, kapsamlı bir muayene sonrası, ameliyatlı veya ameliyatsız teknikler, kişiye özgü planlanabilir. Bazı hastalarda, ameliyat mutlak çözüm iken, birçok hastada ise lokal, kısa süreli yapılan işlemlerle çok etkili sonuçlar alınabilmektedir. Önemli nokta, tüm bu işlemler özellikle göz çevresi estetiğiyle ilgilenen, tecrübeli plastik cerrahlar tarafından yapılmalıdır. Yüzlerce teknik içerisinden, cerrahınız gerekli ve uygun tekniği, sizin yüz yapınıza ve isteğinize göre uygulayabilir. Her zaman, bir işlem veya ameliyat yaptırmadan önce, karşınızdaki doktorla, tüm tedavi seçenekleri enine boyuna tartışmayı unutmayın” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Günümüzde plastik cerrahlar dışında birçok yerde, uygunsuz koşullarda, cerrahi müdahale, botox, dolgu ve benzeri işlemlerin yapılmakta olduğunu ifade eden Dr. Başaran, “Eğitimsiz, doktor bile olmayan insanların yaptığı yanlış uygulamalar, çok ağır sonuçlar doğurmaktadır. Birçok hasta mağdur olmakta ve çözülmesi zor problemler karşımıza çıkmaktadır. Göz çevresi estetik yaklaşımı, ayrı bir uzmanlık gerektirmektedir. Bu işin, sadece basit bir dolgu veya göz kapağı işlemi olarak görülmesi, ciddi sakıncalar doğurabilir. Göz kapağı estetik ameliyatları için birçok yöntem vardır ama ana kural, 4 ana bölgenin bir arada değerlendirilmelidir. Bunlar; kaşlar, üst ve alt göz kapaklar ve orta yüz (yanak alanı) olarak sıralanabilir. Bu bölgelerden herhangi birinin düzeltilmemesi, genel olarak tam manasıyla bir gençleşme sağlanmasını engeller. Örneğin kaşları düşük veya yanakları sarkmış bir hastada, göz torbalarının tek başına düzeltilmesi, tatminkar bir gençleşme sağlamaz” diye konuştu.
Genel olarak, canlı bir bakışın, genç ve enerjik bir görünüm için hastaların kaşlarının yanı sıra, yanakları kapsayan orta yüz alanının da ele alınması gerekmekte olduğunu kaydeden Dr. Başaran, “Son yıllarda gelişen teknolojiyle birlikte artık izsiz ameliyat teknikleri ile çok güzel sonuçlar alınabilmektedir. Örneğin, son yılların en popüler ameliyatlarından biri olan “endoskopik orta yüz germe” ile yanak ve alt göz kapağı dokuları kaldırılıp, olması gereken yere getirilebilmektedir. Bu işlem aynı zamanda ağız köşelerini de kaldırarak ağız kenarlarındaki katlantı düzleştirmekte (nazolabiyal bölge) ve yanak ile alt göz kapağı arasındaki geçisi iyileştirir. Aynı şekilde benzer bir yöntemle, herhangi bir iz bırakmadan, kaşlar kaldırılıp (endoskopik kaş kaldırma) ideal yerlerine getirilebilmektedir. Genel olarak, göz torbası şikayetiyle gelen hastalarda, kapsamlı bir muayene sonrası, ameliyatlı veya ameliyatsız teknikler, kişiye özgü planlanabilir. Bazı hastalarda, ameliyat mutlak çözüm iken, birçok hastada ise lokal, kısa süreli yapılan işlemlerle çok etkili sonuçlar alınabilmektedir. Önemli nokta, tüm bu işlemler özellikle göz çevresi estetiğiyle ilgilenen, tecrübeli plastik cerrahlar tarafından yapılmalıdır. Yüzlerce teknik içerisinden, cerrahınız gerekli ve uygun tekniği, sizin yüz yapınıza ve isteğinize göre uygulayabilir. Her zaman, bir işlem veya ameliyat yaptırmadan önce, karşınızdaki doktorla, tüm tedavi seçenekleri enine boyuna tartışmayı unutmayın” şeklinde konuştu.