Kocaoğlu'ndan Duygusal Veda
15 yıllık görev süresinin ardından mart ayında yapılacak yerel seçimlerde aday olmayacağını açıklayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ilçelere başlattığı veda ziyaretlerini Bergama’yla sürdürdü. Bergamalılar, davul, zurna ve sancaklarla karşıladıkları Kocaoğlu’nu Nazım Hikmet’in "Yürümek" şiiriyle teşekkür etti.
Şehit ailesine taziye ziyareti
Başkan Aziz Kocaoğlu Bergama programı sırasında, 4 Ekim’de Batman’da şehit olan Astsubay Çavuş Ömer Yiğit Ulus’un Hamzalı Süleymaniye köyündeki baba evine de giderek acılı aileye başsağlığı diledi. 15 yıldır İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığını; artık bu görevi başka birine teslim edebilmek için aday olmayacağını belirten Başkan Kocaoğlu, "Sizlerin sayesinde İzmir’in 150 yıllık belediyecilik tarihinde bu görevi en uzun süre yapan başkan oldum. Hayatımın en büyük onuru bu. Hakkınızı helal edin" diye konuştu.
Kocaoğlu, ziyaret süresince karşılaştığı "yeniden aday olması" yönündeki ısrarlı talepler üzerine de "Biz düzeni doğru kurduk. Bizden sonra gelen arkadaş, bu hizmetleri daha da ilerletecek. Köylüye, üreticiye yönelik desteklerin hepsi sürecek. Biz yolu açtık. Bundan sonra yerimize gelecek olan da aynı yoldan gidecektir diye düşünüyorum. Zaten bunları sürdürmeyecek adamın ne önüne düşerim, ne de arkasından giderim" diye konuştu.
15 senelik belediye başkanlığının ardından kefil olabileceği ve göğsünü gere gere yanında olabileceği kişilere görevini devretmek istediğini söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, "Anlayışımıza uyan arkadaşı sonuna kadar destekleyeceğim" dedi.
Bergamalı vatandaşlar da, Büyükşehir Belediye Başkanı olacak kişinin tıpkı Aziz Kocaoğlu gibi tarımsal üretimi destekleyen bir profil çizmesi gerektiğini dile getirdi.
2004 yılında göreve ilk geldiğinde büyükşehire sadece 9 ilçe bağlı olduğunu belirten Başkan Kocaoğlu, "Bir ay sonra 21 ilçe oldu. 37 belde, 169 köy bağlandı. 2014’e girerken 9 ilçe, 23 belde, 430 köy bağlandı. Benden önceki büyükşehir sınırı 110 bin hektardı. Şu anda 1 milyon 220 bin hektar. 11 kat büyük bir arazide, köy yollarından arazi yollarına kadar, tarımdan hayvancılığa kadar halkımızın yaşam kalitesini yükseltmeye çalışıyoruz. Bizim Türkiye belediyeciliğinde diğer belediye başkanlarımızdan farkımız, kanunda yazan yasal görevlerin yanında kentimizin hemşehrilerimizin kalkınmasından, lokmasının büyütülmesinden de kendimizi sorumlu ve görevli saymamızdır. 15 yıldır ne çivi çaktıysak, bunun hemşehrilerimizin gelir düzeyini nasıl artırır, yaşam kalitesini nasıl yükseltiriz diye yaptık. İzmir, çiftçiyle, köylüyle, sanayiciyle, turizmciyle kol kola girdiğinde, güven tesis edip birlikte yol yürümeyi öğrendiğinde, bir kentin 10-15 senede kalkınabileceğini, sadece belediyenin öncülüğünde ve hemşehrilerin çabasıyla bunu yapabileceğini dünya aleme gösterdi. Biz de bunu ’İzmir Modeli’ diye yol gösterici bir çalışma haline getirdik" diye konuştu.