Adalet Bakanı Gül'den KHK Değerlendirmesi
Gaziantep’te partisinin olağan kongresine katılan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, son çıkan ve tartışmalara neden olan KHK ile ilgili yaptığı değerlendirmede, "Bu KHK o gece devletin yanında duran millete bugün de milletin yanında duran devletin sembolik düzenlemesidir" dedi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Ak Parti 6. Şahinbey İlçe Kongresinde yaptığı konuşmada, olağanüstü hal kapsamında çıkarılan ve 15 Temmuz sürecini kapsayan KHK’ları Anayasa Mahkemesi’ne götüren CHP’yi eleştirerek, "Tabii 15 Temmuz’da canıyla kanıyla darbeye karşı direnen vatandaşlarımızın yargılanmaması için bir düzenleme yaptık. Tankın karşısında duran bir vatandaşımızın yarın mahkemeye ’sen tanka niye zarar verdin’ diye giderse daha mı iyi olacak. 15 Temmuz için sokağa çıkmış hiçbir vatandaşımızı yalnız bırakmayacağız. O gece devletin yanında duran millete bugün de milletin yanında duran devletin sembolik düzenlemesidir" dedi.
Şahinbey’in yıllar önceki Fransızlara karşı dik duruşunu hatırlatan Bakan Gül, "Bu dava için gecenin soğuğunda yatarız. Yaz sıcağında nice seçimler geçirdim ve bu teşkilatta gece bayrak asarken ya da ’bir kapıya daha davayı anlatmam lazım, bir kapıyı daha çıkmam lazım’ diyen gençlik kollarımıza kadın kollarımızı gördüm. Ne kadar teşekkür etsek azdır. 100 yıl önce Şahinbey neyse bugün de aynı kararlılık ve mücadele ile yoluna devam edecektir" dedi.
FETÖ ile mücadele
Gül, "2001 yılından beri ayak oyunları, darbe oyunları devam etti. O günden beri geziyi bahane ederek 17-25 Aralık, yargıyı kullanarak yapılmak istenen darbe girişimleri ve yine 6-8 Ekim olayları ile ülkemizin karıştırmak isteyenlerin senaryoları hep beraber gördük. En son 15 Temmuz’da hain FETÖ örgütünün yapmaya çalıştı darbe girişimini yine birlikte gördük. Bütün bunlar ’bu ülkeyi millet yönetmesin, vesayet yönetsin’ diye. Millet iktidar olmasın anlayışından kaynaklanıyor. Peki neden buna çaba gösteriyorlar. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan, ’Türkiye hasta adam değil’ der. Bu adam, bu ülke, lider ülke olmuştur. O yüzden Türkiye ve lideri daha öncekileri gibi ülke gezerek ’ne olur bana şu kadar bin dolar verin emeklilerin vatandaşlarının maaşları ödeyemiyorum’ diyen başbakanlardan değil. IMF’ye borcumuzu 14 Mayıs 2013’te son kurşunu da ödeyerek, ’bu illeti ülke ülke gezdirip para dilendiren bir ülke haline getirmem’ diyen bir Recep Tayyip Erdoğan olduğu için rahatsız oluyorlar" diye konuştu.
FETÖ terör örgütü ile mücadelenin de süreceğini belirten Gül, Gaziantep’e ikinci bir devlet üniversitesi müjdesini de verdi.
Kaynak: İHA
Şahinbey’in yıllar önceki Fransızlara karşı dik duruşunu hatırlatan Bakan Gül, "Bu dava için gecenin soğuğunda yatarız. Yaz sıcağında nice seçimler geçirdim ve bu teşkilatta gece bayrak asarken ya da ’bir kapıya daha davayı anlatmam lazım, bir kapıyı daha çıkmam lazım’ diyen gençlik kollarımıza kadın kollarımızı gördüm. Ne kadar teşekkür etsek azdır. 100 yıl önce Şahinbey neyse bugün de aynı kararlılık ve mücadele ile yoluna devam edecektir" dedi.
FETÖ ile mücadele
Gül, "2001 yılından beri ayak oyunları, darbe oyunları devam etti. O günden beri geziyi bahane ederek 17-25 Aralık, yargıyı kullanarak yapılmak istenen darbe girişimleri ve yine 6-8 Ekim olayları ile ülkemizin karıştırmak isteyenlerin senaryoları hep beraber gördük. En son 15 Temmuz’da hain FETÖ örgütünün yapmaya çalıştı darbe girişimini yine birlikte gördük. Bütün bunlar ’bu ülkeyi millet yönetmesin, vesayet yönetsin’ diye. Millet iktidar olmasın anlayışından kaynaklanıyor. Peki neden buna çaba gösteriyorlar. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan, ’Türkiye hasta adam değil’ der. Bu adam, bu ülke, lider ülke olmuştur. O yüzden Türkiye ve lideri daha öncekileri gibi ülke gezerek ’ne olur bana şu kadar bin dolar verin emeklilerin vatandaşlarının maaşları ödeyemiyorum’ diyen başbakanlardan değil. IMF’ye borcumuzu 14 Mayıs 2013’te son kurşunu da ödeyerek, ’bu illeti ülke ülke gezdirip para dilendiren bir ülke haline getirmem’ diyen bir Recep Tayyip Erdoğan olduğu için rahatsız oluyorlar" diye konuştu.
FETÖ terör örgütü ile mücadelenin de süreceğini belirten Gül, Gaziantep’e ikinci bir devlet üniversitesi müjdesini de verdi.