Başkentte 'Türkçe Divanlar Sergisi'
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile Türk Dil Kurumunca Milli Kütüphane Başkanlığında düzenlenen sergi, 26 Ocak'a kadar gezilebilecek Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Örs: 'Sergide, klasik olarak gazel, kaside ve mesnevi gibi edebi eserlerin bulunduğu ve bunların bir araya getirildiği eserleri sergilemeye çalışıyoruz'
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile Türk Dil Kurumunca düzenlenen "Türkçe Divanlar Sergisi" ziyarete açıldı.
Cumhurbaşkanlığının himayesinde Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile Türk Dil Kurumu öncülüğünde başlatılan "2017 Türk Dili Yılı" kapsamında düzenlenen "Türkçe Divanlar Sergisi", Milli Kütüphane Başkanlığı Sergi Salonu'nda beğeniye sunuldu.
Açılışta konuşan Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs, 14. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Türkçe olarak üretilen divan eserlerinden örneklerin sergide incelenebileceğini söyledi.
Örs, "Sergide, klasik olarak gazel, kaside ve mesnevi gibi edebi eserlerin bulunduğu ve bunların bir araya getirildiği eserleri sergilemeye çalışıyoruz. Eserlerin hem eski harfli metinlerini hem de günümüzde yapılmış bunlarla ilgili metin neşirlerini, araştırmalarını ve incelemeleri burada adeta deryadan bir damla misali sergiliyoruz." diye konuştu.
Tezkire yazarlığının 15. yüzyılda başlayarak 20.yüzyıla kadar devam ettiğini belirten Örs, şunları kaydetti:
"Bu yıllardaki sayıları esas alırsak, Osmanlı döneminde yaklaşık 3 bin 200 kadar şiir söylemiş ve şair olarak kabul edilmiş kişi bulunmaktadır. Bunların epeycesi Balkanlar coğrafyasındadır. Bir kısmı ise Mısır, Hicaz Yarımadası'ndandır. Bugünkü Irak, Suriye topraklarındandır. Bir kısmı ise İran'dan, Azerbaycan, Kafkas bölgesindendir. Yani Türkçe'nin yaşadığı, Osmanlı Türkçesinin o dönemlerde kullanıldığı bu coğrafyada böylesine büyük bir edebi birikim üretilmiştir. Biz genelde bunlar içerisinde öne çıkmış olan 15-20 tane ismi biliriz. Diğerlerini çok fazla ne yazık ki tanımayız."
Klasik Türk şiirinin ve divan edebiyatının aynı zamanda bir hikmet ve irfan denizi olduğunun altını çizen Örs, bugünkü şiir ile mukayese edildiğinde divan edebiyatı şiirlerinin daha ritmik, daha musikili ve kulağa hitap eden şiirler olduğunu söyledi.
Serginin kültür hayatına katkıda bulunmasını temennisini dile getiren Örs, emeği geçenlere teşekkür etti.
- Eski yazı ile Latin harfliler bir arada
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaçalin ise sergide, Balkanlarda, Türkmen coğrafyasında ve Anadolu'da yazılmış divan örneklerini sergilediklerini bildirdi.
Sergide, eserlerin bazılarının eski yazı ile Latin harfli basımlarının birlikte sergilendiğini belirten Kaçalin, aynı zamanda taş basması divanlar, matbu eski yazı divanlar ve bu metinlerin fotoğraflarının da yer aldığını kaydetti.
Milli Kütüphane Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Fidan da sergiye ev sahipliği yapmaktan dolayı teşekkürlerini iletti.
Sergi, 26 Ocak Cuma gününe kadar gezilebilecek.
Kaynak: AA
Cumhurbaşkanlığının himayesinde Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile Türk Dil Kurumu öncülüğünde başlatılan "2017 Türk Dili Yılı" kapsamında düzenlenen "Türkçe Divanlar Sergisi", Milli Kütüphane Başkanlığı Sergi Salonu'nda beğeniye sunuldu.
Açılışta konuşan Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs, 14. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Türkçe olarak üretilen divan eserlerinden örneklerin sergide incelenebileceğini söyledi.
Örs, "Sergide, klasik olarak gazel, kaside ve mesnevi gibi edebi eserlerin bulunduğu ve bunların bir araya getirildiği eserleri sergilemeye çalışıyoruz. Eserlerin hem eski harfli metinlerini hem de günümüzde yapılmış bunlarla ilgili metin neşirlerini, araştırmalarını ve incelemeleri burada adeta deryadan bir damla misali sergiliyoruz." diye konuştu.
Tezkire yazarlığının 15. yüzyılda başlayarak 20.yüzyıla kadar devam ettiğini belirten Örs, şunları kaydetti:
"Bu yıllardaki sayıları esas alırsak, Osmanlı döneminde yaklaşık 3 bin 200 kadar şiir söylemiş ve şair olarak kabul edilmiş kişi bulunmaktadır. Bunların epeycesi Balkanlar coğrafyasındadır. Bir kısmı ise Mısır, Hicaz Yarımadası'ndandır. Bugünkü Irak, Suriye topraklarındandır. Bir kısmı ise İran'dan, Azerbaycan, Kafkas bölgesindendir. Yani Türkçe'nin yaşadığı, Osmanlı Türkçesinin o dönemlerde kullanıldığı bu coğrafyada böylesine büyük bir edebi birikim üretilmiştir. Biz genelde bunlar içerisinde öne çıkmış olan 15-20 tane ismi biliriz. Diğerlerini çok fazla ne yazık ki tanımayız."
Klasik Türk şiirinin ve divan edebiyatının aynı zamanda bir hikmet ve irfan denizi olduğunun altını çizen Örs, bugünkü şiir ile mukayese edildiğinde divan edebiyatı şiirlerinin daha ritmik, daha musikili ve kulağa hitap eden şiirler olduğunu söyledi.
Serginin kültür hayatına katkıda bulunmasını temennisini dile getiren Örs, emeği geçenlere teşekkür etti.
- Eski yazı ile Latin harfliler bir arada
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaçalin ise sergide, Balkanlarda, Türkmen coğrafyasında ve Anadolu'da yazılmış divan örneklerini sergilediklerini bildirdi.
Sergide, eserlerin bazılarının eski yazı ile Latin harfli basımlarının birlikte sergilendiğini belirten Kaçalin, aynı zamanda taş basması divanlar, matbu eski yazı divanlar ve bu metinlerin fotoğraflarının da yer aldığını kaydetti.
Milli Kütüphane Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Fidan da sergiye ev sahipliği yapmaktan dolayı teşekkürlerini iletti.
Sergi, 26 Ocak Cuma gününe kadar gezilebilecek.