Beyoğlu'nda 'Altın Eller Festivali' Başladı
Beyoğlu Belediyesi'nin bu yıl 12'ncisini düzenlediği 'Altın Eller Festivali', Taksim'deki etkinlik alanında başladı Belediye Başkanı Demircan: 'Farklılıklarımızı en güzel anlatan kültürdür, sanattır. Beyoğlu bunun farkında. Onun için Anadolu'muzun değişik noktaları ile Beyoğlu'nun arka sokaklarındaki sanatçılarımızı Taksim Meydanı'na getirip sahneye çıkarmak görevimizdir. Bu çerçevede Taksim'deki bu sahneyi boş bırakmıyoruz'
Beyoğlu Belediyesi'nin bu yıl 12'ncisini tertip ettiği 'Altın Eller Festivali' Taksim Meydanı'ndaki etkinlik alanında başladı.
İstanbul ve Türkiye'nin farklı noktalarından gelen 76 sanatkar ve zanaatkar festivalde; halı dokumadan çiniciliğe, ahşap işçiliğinden tespih yapımına kadar çok sayıdaki geleneksel el sanatında hünerlerini sergiliyor.
Taksim Meydanı'ndaki etkinlik alanında düzenlenen festival, Konya Kaşık Ekibi'nin sergilediği halk oyunlarıyla başladı. Festivalde stant açarak 'el emeği göz nuru' ürünlerini sergileyen 38'i Türkiye'nin farklı şehirlerinden 38'i ise İstanbul’un değişik noktalarından gelerek geleneksel el sanatlarını sürdüren 76 kişiden oluşan koro, türküler seslendirdi. Sanatkar ve zanaatkarlardan oluşan korunun, ortaya koyduğu müzik performansı büyük beğeni topladı.
Törende konuşan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Beyoğlu'nun kültür ve sanatın merkezi olduğunu ve bu tür etkinliklerin Taksim Meydanı'na yakıştığını söyledi.
Anadolu ve İstanbul'un özellikle de Beyoğlu'nun farklılıklarıyla dünyanın kalbi ve merkezi durumunda olduğunu vurgulayan Demircan, 'Farklılıklarımızı en güzel anlatan kültürdür, sanattır. Beyoğlu bunun farkında. Onun için Anadolu'muzun değişik noktaları ile Beyoğlu'nun arka sokaklarındaki sanatçılarımızı Taksim Meydanı'na getirip sahneye çıkarmak görevimizdir. Bu çerçevede Taksim'deki bu sahneyi boş bırakmıyoruz.' dedi.
'Üreten bütün sanatçılar Beyoğlu'nda konuşlanmalıdır' diyen Demircan, sözlerini şöyle sürdürdü:
'İşte şimdi Altın Eller var. Daha önce antikacılar vardı. Bundan sonra sahaflar gelecek. Birçok alanda etkinlikler yapılacak. Beyoğlu, sinemanın, mimarinin, kültürün, müziğin, estetiğin merkezidir. Burada farklılıklarımızla birlikte yaşamayı hep başardık. Bundan sonra devam edeceğiz. Eskiden insanlar çalışıyordu, şimdi robotlar üretiyor. Binlerce insanın yapacağını bir makine yapmaya başladı. Robotik üretimin karşısında el sanatçılarının dayanması zor. Ama onların da yeni bir misyonu var. Dünyada ne kadar robotik imalatlar olsa da ülkelerin kültürlerini mekanik üretimin içinde hissettirecek yine insanın elidir. Onun için burada kültür üretimi devam etmelidir. Dünya hızla sanayileşirken aynı zamanda butik imalatlara da yöneliyor. Onun için sanatçılarımıza Beyoğlu’nda konuşlanmaları çağrısında bulunuyorum. Farklılıklarımızı ortaya koyacak olanlar sanatçılarımızdır. Allah onların eksikliğini vermesin.'
Ses sanatçısı Mine Koşan'ın da sahne alıp türküler seslendirdiği tören, İstanbul Kültür Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz ve Demircan'ın, yarım asırdır geleneksel el sanatları alanında çalışan sanatkar ve zanaatkarlara plaket sunmalarıyla sona erdi.
Kaynak: AA
İstanbul ve Türkiye'nin farklı noktalarından gelen 76 sanatkar ve zanaatkar festivalde; halı dokumadan çiniciliğe, ahşap işçiliğinden tespih yapımına kadar çok sayıdaki geleneksel el sanatında hünerlerini sergiliyor.
Taksim Meydanı'ndaki etkinlik alanında düzenlenen festival, Konya Kaşık Ekibi'nin sergilediği halk oyunlarıyla başladı. Festivalde stant açarak 'el emeği göz nuru' ürünlerini sergileyen 38'i Türkiye'nin farklı şehirlerinden 38'i ise İstanbul’un değişik noktalarından gelerek geleneksel el sanatlarını sürdüren 76 kişiden oluşan koro, türküler seslendirdi. Sanatkar ve zanaatkarlardan oluşan korunun, ortaya koyduğu müzik performansı büyük beğeni topladı.
Törende konuşan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Beyoğlu'nun kültür ve sanatın merkezi olduğunu ve bu tür etkinliklerin Taksim Meydanı'na yakıştığını söyledi.
Anadolu ve İstanbul'un özellikle de Beyoğlu'nun farklılıklarıyla dünyanın kalbi ve merkezi durumunda olduğunu vurgulayan Demircan, 'Farklılıklarımızı en güzel anlatan kültürdür, sanattır. Beyoğlu bunun farkında. Onun için Anadolu'muzun değişik noktaları ile Beyoğlu'nun arka sokaklarındaki sanatçılarımızı Taksim Meydanı'na getirip sahneye çıkarmak görevimizdir. Bu çerçevede Taksim'deki bu sahneyi boş bırakmıyoruz.' dedi.
'Üreten bütün sanatçılar Beyoğlu'nda konuşlanmalıdır' diyen Demircan, sözlerini şöyle sürdürdü:
'İşte şimdi Altın Eller var. Daha önce antikacılar vardı. Bundan sonra sahaflar gelecek. Birçok alanda etkinlikler yapılacak. Beyoğlu, sinemanın, mimarinin, kültürün, müziğin, estetiğin merkezidir. Burada farklılıklarımızla birlikte yaşamayı hep başardık. Bundan sonra devam edeceğiz. Eskiden insanlar çalışıyordu, şimdi robotlar üretiyor. Binlerce insanın yapacağını bir makine yapmaya başladı. Robotik üretimin karşısında el sanatçılarının dayanması zor. Ama onların da yeni bir misyonu var. Dünyada ne kadar robotik imalatlar olsa da ülkelerin kültürlerini mekanik üretimin içinde hissettirecek yine insanın elidir. Onun için burada kültür üretimi devam etmelidir. Dünya hızla sanayileşirken aynı zamanda butik imalatlara da yöneliyor. Onun için sanatçılarımıza Beyoğlu’nda konuşlanmaları çağrısında bulunuyorum. Farklılıklarımızı ortaya koyacak olanlar sanatçılarımızdır. Allah onların eksikliğini vermesin.'
Ses sanatçısı Mine Koşan'ın da sahne alıp türküler seslendirdiği tören, İstanbul Kültür Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz ve Demircan'ın, yarım asırdır geleneksel el sanatları alanında çalışan sanatkar ve zanaatkarlara plaket sunmalarıyla sona erdi.