FETÖ'nün 'Soru-Cevap Taktiği' Bylock'ta

FETÖ/PDY'nin Akdeniz Üniversitesi yapılanmasına yönelik davada, tutuklu yargılanan eski akademisyen sanık Şevket Yirik'in ortaya çıkan ByLock yazışmalarında, örgüt üyelerinden deşifre olmaları halinde gerçeği sürekli inkar etmeleri isteniyor Bir kullanıcının 'Sorular ve Cevaplar' başlığıyla 17 Şubat 2016'da gönderdiği mesajın içeriğinden: 'Cevabı verilemeyen sorularda sonuna kadar inkar edin. Velev ki bizi şikayet etmiş olsalar bile inkar ediyoruz. Aynı karede bulunsak bile inkar ediyoruz. Çok zorlandığımız yerlerde 'hatırlamıyorum' diyoruz' 'Soğuk kanlı duruşumuzun bize avantaj sağladığını unutmayalım. Sadece sorulan sorulara kısa ve öz cevaplar veriyoruz. Fazla konuşmak fazla sorular getireceğini hatırlatmış olalım'

GÜLSEM ADAM - Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY), Akdeniz Üniversitesine yönelik soruşturma kapsamında açılan davada, tutuklu yargılanan eski akademisyen sanık Şevket Yirik'in, ByLock yazışmalarında, örgüt üyelerinden deşifre olduklarında gerçeği sürekli inkar etmeleri isteniyor.

Akdeniz Üniversitesi Turizm Fakültesinde öğretim üyesiyken FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında tutuklanan Şevket Yirik'e ait 188 sayfalık örgütün şifreli haberleşme programı ByLock mesaj dökümlerinde, örgütsel taktikler ortaya çıktı.

Sanık Yirik ve diğer örgüt üyelerine, 17 Şubat 2016'da 'Sorular ve Cevaplar' başlığıyla gönderilen mesajda örgüt üyeleri, emniyet ve mahkeme aşamasında nasıl savunma yapmaları gerektiği konusunda uyarılıyor.

İfade aşamasında öncelikle öz geçmişlerini anlatmaları, ikamet edilen evlerin 'cemaat evimi?' diye sorulması halinde inkar etmeleri isteniyor.

Örgüt üyelerinin pasaportlarını inkar etmemesi, yurt dışına gezi amacıyla gidildiğini ve orada kaldıkları yerlerin bilgisinin kesinlikle verilmemesi gerektiği belirtiliyor.

- 'Kod isim söyleseler dahi inkar edilecek'

Herhangi bir lakabınız veya kod adınız var mı? sorusuna 'yok' cevabı vermeleri vurgulanan mesajda, 'Mahlas veya kod isim söyleseler dahi inkar edilecek, çünkü öyle bir kayıt yok. Olsa da sonuna kadar inkar. 'Kullanmakta olduğunuz GSM numarası nedir? Adınıza kayıtlı olup da başkası tarafından kullanılan hat var mıdır?' sorusuna cevap olarak şahsi numaranızı söylüyorsunuz. Benim bildiğim 'yok' diyorsunuz. 'var' derlerse 'Benim bilgim yok' denilmeli. 'Amacının Türkiye'de devletin bütünlüğünü anayasal kurumlarını, güvenlik birimlerini, mülki ve adli yapısını, ele geçirmek olduğu anlaşılan Fetullah Gülen liderliğini yaptığı, FETÖ/PDY örgütüne ne zaman, kimin aracılığıyla katıldığınızı açıklayınız?' sorusuna 'Benim böyle bir örgüte katılmışlığım yoktur, böyle bir örgüt de bilmiyorum.' denilmeli. 'Bulunduğunuz ilin örgüt sorumlusu kimdir, il, ilçe, ev, semt, mahalle, bölge sorumluları kimdirler?' sorusuna 'Bilmiyorum' cevabı verin' ifadelerine yer veriliyor.

'Sorular ve Cevaplar 3' başlığıyla gönderilen mesajda, örgüt içerisinde hangi illerde faaliyet gösterdikleri, kimleri tanıdıkları, şahısların örgüt içerisindeki görevlerinin neler olduğu sorularına bir faaliyette bulunmadıkları, kimseyi tanımadıkları şeklinde cevap vermeleri isteniyor.

Mesajda, maddi konularda sorulan sorularda öğrencilerin burs aldığı veya ailesinin para gönderdiğini, eğitimcilerin özel ders verdiğini, sigortasız çalışanların broşür dağıttığını, çalışanların ise ne kadar maaş aldığını iyi bilmesi, bin lira maaş alıp 2 bin lira harcama yapanların da bu açığı izah etmeleri gerektiğine yer veriliyor.

- 'Eğer kart üzerimizde çıkarsa Allah bizi affetsin'

Dosyada yer alan ve 'Sorular ve Cevaplar 5' başlığıyla gönderilen mesajın içeriğinde şu ifadeler bulunuyor:

'Ev, semt veya bölge abiliği yapmadım, herhangi bir faaliyette bulunmadım, benim ev abiliğimi yaptığımı söyleyen X şahsının neden böyle söylediğini bilemiyorum. Cevabı verilemeyen sorularda sonuna kadar inkar edin. Velev ki bizi şikayet etmiş olsalar bile inkar ediyoruz, aynı karede bulunsak bile inkar ediyoruz. Çok zorlandığımız yerlerde 'hatırlamıyorum' diyoruz. Soğuk kanlı duruşumuzun bize avantaj sağladığını unutmayalım. Sadece sorulan sorulara kısa ve öz cevaplar veriyoruz. Fazla konuşmak fazla sorular getireceğini hatırlatmış olalım. Antalya'daki Resanet Vakfı'ndan burs alan öğrencilerin hesap kartları ilgili, 'X şahsın banka kartını ne amaçla aldınız?' sorusuna şahsın kartını almadığınızı söylüyorsunuz. 'Bu hesaptan çekmiş olduğunuz paraları ne amaçla kullanmaktasınız?' sorusunda ise bu X şahsın kartı kesinlikle üzerimizde veya evimizde bulunmaması gerekmektedir. Eğer öyle olursa sonuna kadar inkar edilmelidir. Eğer kart üzerimizde çıkarsa Allah bizi affetsin.'

Ayrıca 'Not' başlığıyla yer alan mesajlarda örgütü üyelerinin, 'Bilmiyorum, görmedim, hatırlamıyorum ve bana yapılan isnatları kabul etmiyorum.' şeklinde savunma yapmaları bildiriliyor.

Örgütün içinde 'Koçluk sertifikaları' bulunanların istedikleri öğrenci evine rahatlıkla girebildiğini aktarılan mesajda, 'Sizi telefonla aramalarının hiçbir mahsuru olmaz. Bu Özellikle BTM (Bölge Talebe Mesulü) ve üst kadro için mantıklı bir çıkış yolu olabilir. Burada kesinlikle birileri şikayet etse yani 'Bu evlerin sorumlusu bu abidir.' deseler bile kabul etmiyoruz. Her şey ayarlandı.' ifadeleri yer veriliyor.
Kaynak: AA