'DTİK'i Daha Etkin Hale Getireceğiz'
DEİK Başkanı Vardan: “Dünya Türk İş Konseyi’nin (DTİK) gücünü 15 Temmuz'da gördük. Arkadaşlarımız 15 Temmuz sürecinde 99 ülkeye ziyaret gerçekleştirdiler. Şu an 142 iş konseyimizle 135 ülkeyle irtibat haldeyiz.' Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dilemre: 'Türkiye, Cumhurbaşkanımızın önderliğinde küresel ticaret ve siyasetin önde gelen ülkelerinden biri haline geldi'
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, 'Dünya Türk İş Konseyi’nin (DTİK) gücünü 15 Temmuz'da gördük. Arkadaşlarımız 15 Temmuz sürecinde 99 ülkeye ziyaret gerçekleştirdiler. Şu an 142 iş konseyimizle 135 ülkeyle irtibat haldeyiz.” dedi.
Vardan, Dünya Türk İş Konseyi(DTİK) Strateji Projesi Bütünleştirme Konferansı’nın açılış resepsiyonundaki konuşmasında, diaspora sözünün Türk kültür yapısına uymadığını, Türkiye ile gönül bağı olan 6 milyon insanın yurt dışında yaşadığını söyledi.
Bu insanların gücünü, iş dünyasını temsil eden bu platformda etkin kullanabilmenin önemine değinen Vardan, DTİK Strateji Projesi Bütünleştirme Konferansı’yla DTİK’i daha etkin hale getirerek, ciddi anlamda bir hizmeti yerine getirmiş olacaklarını vurguladı.
Vardan, şunları kaydetti:
'DTİK’in gücünü 15 Temmuz'da gördük. 11 maddelik acil eylem planı belirledik, ekonomik seferberlik ilan ettik. İş konseyi başkanlarımızdan bulunduğu ülkelere gitmelerini, muhataplarıyla, medyayla yüz yüze görüşmelerini, varsa düşünce kuruluşlarına giderek toplantılar yapmalarını istedik. Arkadaşlarımız 15 Temmuz sürecinde 99 ülkeye ziyaret gerçekleştirdiler. Şu an 142 iş konseyimizle 135 ülkeyle irtibat haldeyiz. Bu çalışmalara ilişkileri daha da sağlamlaştırana kadar devam edeceğiz. Bazı ülkelerde de Türkiye hakkındaki menfi düşünceleri izale edene kadar gayret edeceğiz. Gittiğimiz ülkelerde insanları yüz yüze konuşup ikna etmek çok önemliydi. O dönemde yurt dışından insanların Türkiye'ye gelmemesi, yatırımların gelmemesi veya var olan yatırımların iptal edilmesi gibi tehlikeler vardı. Bu tehlikeleri ortadan kaldırmak için arkadaşlarımız ciddi gayret sarf ettiler. DTİK olarak 15 Temmuz’da amacımız Türkiye'de işlerin eskiden olduğu gibi devam ettiğini göstermekti. Anlatmaya gayret ettik. DTİK'i 15 Temmuz ve benzeri olaylarda çok daha etkin bir mekanizma haline getirme arzumuz var. Bunun için konferansta ortak bir akıl oluşturacağız.”
- 'Türk iş dünyası temsilcilerimiz, Türkiye’nin aynası'
Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Hüsnü Dilemre de “Sizler gerek kişisel olarak, gerek şirketlerinizle yepyeni başarılara yelken açarken, Türkiye de Cumhurbaşkanımızın önderliğinde küresel ticaret ve siyasetin önde gelen ülkelerinden biri haline geldi.” dedi.
Türkiye’nin 2016 yılında yüzde 2,9'luk oranla G20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen 4’üncü ülke olduğunu belirten Dilemre, 19 AB üyesinin Türkiye’den düşük büyüme oranına sahip olduğunu söyledi. Dilemre, Türkiye’nin 2017 yılının ilk çeyreğinde de yüzde 5 büyüme sergilediğini kaydetti.
Çalışmaların somut sonuçlarının ortada olduğunu belirten Dilemre, 2016 yılının son 2 ayından itibaren ihracatın yüzde 8,9 gibi güçlü bir artış yakaladığını bildirdi.
Dilemre, Türkiye’nin 2016 yılında ihracatının yüzde 0,9 daraldığını buna karşın ABD, Kanada, Meksika, Güney Kore gibi ülkelerin çok üzerinde bir performans sergilediğini vurguladı.
Türkiye’nin 2016 yılında 243 ülkeye ihracat gerçekleştirdiğini ifade eden Dilemre, 66 bin 718 firmanın ihracat yaptığını, ihracatçı sayısının 2002 yılına göre iki katından yüksek seviyelere çıktığını belirtti.
Hüsnü Dilemre, cazibe merkezi haline gelen Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişiminin ardından da istikrar ve güven ortamını koruyabildiğini vurgulayarak, 9,6 milyar dolar uluslararası yatırım çektiğini ifade etti.
Yurt dışındaki Türk yatırımlarının 31 milyar dolara ulaştığını ifade eden Dilemre, dünyanın dört bir tarafına artık sadece ürünlerin değil; hizmet ve kültürün de ihraç edildiğini ve Türkiye’nin dünyanın en fazla hizmet ihracatı yapan 28’inci ülkesi olduğunu kaydetti.
Dilemre, şöyle devam etti:
'Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin yanı sıra Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmaları'nın müzakere edilmesi, önümüzdeki dönemde gündemimizin ilk sırasında yer alıyor. Türkiye’nin ekonomik zenginliğini, insan kaynağının gücünü, tarihini ve kültürünü en iyi anlatacak olan yurt dışındaki temsilcilerimizdir. Yurt dışında yaşayan Türk iş dünyası temsilcilerimizi, Türkiye’nin aynası olarak görüyorum.'
Kaynak: AA
Vardan, Dünya Türk İş Konseyi(DTİK) Strateji Projesi Bütünleştirme Konferansı’nın açılış resepsiyonundaki konuşmasında, diaspora sözünün Türk kültür yapısına uymadığını, Türkiye ile gönül bağı olan 6 milyon insanın yurt dışında yaşadığını söyledi.
Bu insanların gücünü, iş dünyasını temsil eden bu platformda etkin kullanabilmenin önemine değinen Vardan, DTİK Strateji Projesi Bütünleştirme Konferansı’yla DTİK’i daha etkin hale getirerek, ciddi anlamda bir hizmeti yerine getirmiş olacaklarını vurguladı.
Vardan, şunları kaydetti:
'DTİK’in gücünü 15 Temmuz'da gördük. 11 maddelik acil eylem planı belirledik, ekonomik seferberlik ilan ettik. İş konseyi başkanlarımızdan bulunduğu ülkelere gitmelerini, muhataplarıyla, medyayla yüz yüze görüşmelerini, varsa düşünce kuruluşlarına giderek toplantılar yapmalarını istedik. Arkadaşlarımız 15 Temmuz sürecinde 99 ülkeye ziyaret gerçekleştirdiler. Şu an 142 iş konseyimizle 135 ülkeyle irtibat haldeyiz. Bu çalışmalara ilişkileri daha da sağlamlaştırana kadar devam edeceğiz. Bazı ülkelerde de Türkiye hakkındaki menfi düşünceleri izale edene kadar gayret edeceğiz. Gittiğimiz ülkelerde insanları yüz yüze konuşup ikna etmek çok önemliydi. O dönemde yurt dışından insanların Türkiye'ye gelmemesi, yatırımların gelmemesi veya var olan yatırımların iptal edilmesi gibi tehlikeler vardı. Bu tehlikeleri ortadan kaldırmak için arkadaşlarımız ciddi gayret sarf ettiler. DTİK olarak 15 Temmuz’da amacımız Türkiye'de işlerin eskiden olduğu gibi devam ettiğini göstermekti. Anlatmaya gayret ettik. DTİK'i 15 Temmuz ve benzeri olaylarda çok daha etkin bir mekanizma haline getirme arzumuz var. Bunun için konferansta ortak bir akıl oluşturacağız.”
- 'Türk iş dünyası temsilcilerimiz, Türkiye’nin aynası'
Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Hüsnü Dilemre de “Sizler gerek kişisel olarak, gerek şirketlerinizle yepyeni başarılara yelken açarken, Türkiye de Cumhurbaşkanımızın önderliğinde küresel ticaret ve siyasetin önde gelen ülkelerinden biri haline geldi.” dedi.
Türkiye’nin 2016 yılında yüzde 2,9'luk oranla G20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen 4’üncü ülke olduğunu belirten Dilemre, 19 AB üyesinin Türkiye’den düşük büyüme oranına sahip olduğunu söyledi. Dilemre, Türkiye’nin 2017 yılının ilk çeyreğinde de yüzde 5 büyüme sergilediğini kaydetti.
Çalışmaların somut sonuçlarının ortada olduğunu belirten Dilemre, 2016 yılının son 2 ayından itibaren ihracatın yüzde 8,9 gibi güçlü bir artış yakaladığını bildirdi.
Dilemre, Türkiye’nin 2016 yılında ihracatının yüzde 0,9 daraldığını buna karşın ABD, Kanada, Meksika, Güney Kore gibi ülkelerin çok üzerinde bir performans sergilediğini vurguladı.
Türkiye’nin 2016 yılında 243 ülkeye ihracat gerçekleştirdiğini ifade eden Dilemre, 66 bin 718 firmanın ihracat yaptığını, ihracatçı sayısının 2002 yılına göre iki katından yüksek seviyelere çıktığını belirtti.
Hüsnü Dilemre, cazibe merkezi haline gelen Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişiminin ardından da istikrar ve güven ortamını koruyabildiğini vurgulayarak, 9,6 milyar dolar uluslararası yatırım çektiğini ifade etti.
Yurt dışındaki Türk yatırımlarının 31 milyar dolara ulaştığını ifade eden Dilemre, dünyanın dört bir tarafına artık sadece ürünlerin değil; hizmet ve kültürün de ihraç edildiğini ve Türkiye’nin dünyanın en fazla hizmet ihracatı yapan 28’inci ülkesi olduğunu kaydetti.
Dilemre, şöyle devam etti:
'Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin yanı sıra Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmaları'nın müzakere edilmesi, önümüzdeki dönemde gündemimizin ilk sırasında yer alıyor. Türkiye’nin ekonomik zenginliğini, insan kaynağının gücünü, tarihini ve kültürünü en iyi anlatacak olan yurt dışındaki temsilcilerimizdir. Yurt dışında yaşayan Türk iş dünyası temsilcilerimizi, Türkiye’nin aynası olarak görüyorum.'