Alman Otomobillerindeki 'Emisyon Skandalı' Yayılıyor
'Alman disiplini' ile ünlenen ve geniş bir müşteri potansiyeli yakalayan önemli Alman otomobil firmaları, son dönemde egzoz emisyon testlerinde değerleri düşük gösteren hileli yazılım kullanma iddialarıyla gündemden düşmüyor Dünya genelinde Alman otomobil firmalarına karşı hayal kırıklığı oluşturan emisyon skandallarına karşı Alman makamlarının nasıl tavır takınacağı, araştırma ve soruşturmaların devam edip etmeyeceği kamuoyunda yakından izleniyor.
ABDULSELAM DURDAK - Yıllarca 'Alman disiplini' ile ünlenen ve dünya çapında geniş bir müşteri potansiyeli yakalayan Almanya'nın önemli otomobil markaları, son dönemde egzoz emisyon testlerinde değerleri düşük gösteren hileli yazılım kullanma iddialarıyla gündemden düşmüyor.
Alman ekonomisinin en büyük sanayi sektörü olan otomobil, en çok personeli bünyesinde bulundurmasıyla da öne çıkıyor. Alman ihracatında da önemli bir paya sahip olan sektörün cirosu yaklaşık 319 milyar seviyesinde bulunuyor.
Dünya otomobil pazarında da önemli bir paya sahip olan Alman otomotiv sektörünün önde gelen firmaları, son dönemde özellikle dizel araçların egzoz emisyon testlerinde değerleri olduğundan daha düşük gösteren hileli bir yazılım kullanmalarıyla gündeme gelmeye başladı.
Yıllarca 'Alman disiplini' ile ünlenen ve bu sayede geniş bir müşteri potansiyeli yakalayan Alman otomobil firmalarının, söz konusu emisyon skandallarına adının karışması, başta ABD olmak üzere dünya genelindeki müşterilerinde hayal kırıklığına neden oldu.
- Volkswagen
İlk emisyon skandalı, bünyesinde Volkswagen, Audi, Porsche, Bentley, Lamborghini, Seat ve Skoda markaları bulunan Volkswagen Grubu'nda patlak verdi. Grup, dizel araçlardaki egzoz emisyon testi skandalı nedeniyle uzun süre gündemi meşgul etti.
ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) yetkilileri, Eylül 2015'te, Alman otomobil üreticisi Volkswagen'in bu ülkede satılan bazı araçlarında yanıltıcı bir yazılımla egzoz emisyon testlerinde manipülasyon yapıldığını ve bu şekilde çevrenin 40 kat daha fazla kirletildiğini açıkladı.
Volkswagen'in 78 yıllık tarihindeki en büyük skandalın ardından yürütülen iç soruşturmada, 10 üst düzey yöneticinin işine son verildi. Firmanın Üst Yöneticisi (CEO) Martin Winterkorn da istifaya zorlandı. Winterkorn'un istifasıyla Matthias Müller yeni CEO olarak atandı.
Dünya genelinde yaklaşık 11 milyon dizel motorlu aracın bu emisyon testi manipülasyonundan etkilendiği belirtilirken, skandalın ardından firmanın Almanya'daki merkezinden, bu konudaki zararın karşılanması için 6,5 milyar avroluk bütçe ayrıldığı duyuruldu.
Ayrıca, Almanya'da Braunschweig Eyalet Mahkemesi, dizel skandalı nedeniyle yatırımcıları tarafından Volkswagen AG'ye bin 400 dava açıldığını ve şirketten yaklaşık 8,2 milyar avro talep edildiğini bildirdi.
Volkswagen, geçen yılın haziran ayında da ABD'de, yanıltıcı yazılıma sahip dizel araçların tamir masrafları, tazminatlar ve çevreye yönelik fonlar için yaklaşık 15 milyar dolar ödemeyi kabul etmişti. Volkswagen ayrıca, çevrenin iyileştirilmesi için 2,7 milyar dolar ve 'sıfır emisyon teknolojisi' için de 2 milyar dolar finansman sağlamaya razı olmuştu.
- Opel
Volkswagen'in ardından yakın zamanda Fransız PSA Grubu'na satışı gerçekleşen Opel firması da egzoz skandalıyla gündeme geldi. Opel'in bazı modellerinde egzoz testlerini hatalı gösteren bir yazılım kullandığı öne sürüldü.
Önceki haberlerde Opel Zafira 1.6 dizel araçlarda egzoz emisyon değerlerini düşük gösteren bir yazılım kullanmakla suçlanan Opel hakkında, daha sonraki haftalarda yeni bir iddia daha ortaya atıldı.
Alman Spiegel dergisinin haberinde, Alman devlet televizyonuna (ARD) bağlı Monitor dergisi, Spiegel ve Alman Çevre Yardımı (DUH) tarafından ortaklaşa elde edilen araştırmanın, Astra modelinde de egzoz emisyonlarını hatalı gösteren bir yazılım kullanıldığına ilişkin şüpheleri doğruladığı aktarıldı.
- Audi
Bu yıl ise bir başka önemli Alman otomobil firmasının adı dizel skandalıyla anıldı. Almanya Ulaştırma Bakanı Alexander Dobrindt, Audi'nin bazı dizel motorlu araçların egzoz emisyon testleri sırasında sonuçları yanıltıcı yazılım kullandığını söyledi.
Bu durumun 2009-2013'te üretilen V6 ve V8 dizel motorlu Audi A8 ve A7 modellerinde fark edildiğini aktaran Dobrindt, bu konuyu bugün Audi'nin de bünyesinde olduğu Volkswagen Üst Yöneticisi (CEO) Matthias Müller ile görüştüğünü kaydetti. Dobrindt, söz konusu durumdan dolayı 24 bin aracın geri çağrılacağını bildirdi.
Münih Savcılığı da hilekarlık ve yanıltıcı reklam şüphesiyle şirkete soruşturma başlattı.
- Mercedes
Son olarak, Mercedes-Benz ve Smart markalarını bünyesinde bulunduran Daimler AG, birkaç gün önce, Avrupa'daki 3 milyondan fazla dizel motorlu Mercedes-Benz aracı, emisyon değerlerini iyileştirmek için gönüllü olarak geri çağıracağını bildirdi.
Konuya ilişkin yapılan açıklamada, şirketin emisyon değerlerinde iyileştirme işleminin 220 milyon avroyu bulacağına işaret edilerek, işlemlerin gelecek haftalarda başlayacağı ve müşteriler için ücretsiz olacağı belirtildi.
Mayıs ayında da Stuttgart Savcılığı, Mercedes'i bünyesinde bulunduran Alman otomobil üreticisi Daimler AG'nin ofislerinde dizel araçlarla bağlantılı olarak dolandırıcılık ve yanıltıcı reklam şüphesiyle arama yaptı. Şirket ise soruşturmalar konusunda yetkililerle tamamen iş birliği içinde olduğunu bildirdi.
Alman basınında geçen günlerde çıkan haberde de Mercedes'in bazı dizel araçlarda egzoz emisyon testlerini manipüle eden bir yazılım kullandığı iddia edilmişti.
Alman 'Sueddeutsche Zeitung' gazetesi, Stuttgart Savcılığı tarafından çıkartılan bir arama emrini gerekçe göstererek, savcıların 2008-2016 döneminde dizel motorlu bazı Mercedes-Benz araçlarında emisyon testlerini manipüle eden yanıltıcı bir yazılım kullanma ihtimalini incelediklerini öne sürdü.
Haberde, çeşitli lüks Mercedes-Benz modelleri de dahil olmak üzere Avrupa ve ABD'de aşırı emisyona sahip 1 milyondan fazla otomobil satıldığı kaydedildi.
BMW firmasının da emisyon testlerinde yanıltıcı yazılım kullandığı öne sürülmesine karşın şirket, bu konudaki suçlamaları kabul etmedi.
- Egzoz ölçümlerinde daha fazla şeffaflık sağlanması öngörülüyor
Söz konusu gelişmelerin ardından Almanya'da egzoz ölçümlerinde daha fazla şeffaflık sağlanması öngörülüyor.
Almanya Ulaştırma Bakanı Dobrindt, bu konuda 'Alman Tüketim ve Emisyon Ölçümleri Enstitüsü' adıyla bir kurum kurulacağını, kurumun denetime tabi olacağını açıklamıştı.
Alman makamlarının egzoz emisyon skandalında ne tür bir tavır takınacağı, araştırmaların ve soruşturmaların devam edip etmeyeceği ise kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.
Kaynak: AA
Alman ekonomisinin en büyük sanayi sektörü olan otomobil, en çok personeli bünyesinde bulundurmasıyla da öne çıkıyor. Alman ihracatında da önemli bir paya sahip olan sektörün cirosu yaklaşık 319 milyar seviyesinde bulunuyor.
Dünya otomobil pazarında da önemli bir paya sahip olan Alman otomotiv sektörünün önde gelen firmaları, son dönemde özellikle dizel araçların egzoz emisyon testlerinde değerleri olduğundan daha düşük gösteren hileli bir yazılım kullanmalarıyla gündeme gelmeye başladı.
Yıllarca 'Alman disiplini' ile ünlenen ve bu sayede geniş bir müşteri potansiyeli yakalayan Alman otomobil firmalarının, söz konusu emisyon skandallarına adının karışması, başta ABD olmak üzere dünya genelindeki müşterilerinde hayal kırıklığına neden oldu.
- Volkswagen
İlk emisyon skandalı, bünyesinde Volkswagen, Audi, Porsche, Bentley, Lamborghini, Seat ve Skoda markaları bulunan Volkswagen Grubu'nda patlak verdi. Grup, dizel araçlardaki egzoz emisyon testi skandalı nedeniyle uzun süre gündemi meşgul etti.
ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) yetkilileri, Eylül 2015'te, Alman otomobil üreticisi Volkswagen'in bu ülkede satılan bazı araçlarında yanıltıcı bir yazılımla egzoz emisyon testlerinde manipülasyon yapıldığını ve bu şekilde çevrenin 40 kat daha fazla kirletildiğini açıkladı.
Volkswagen'in 78 yıllık tarihindeki en büyük skandalın ardından yürütülen iç soruşturmada, 10 üst düzey yöneticinin işine son verildi. Firmanın Üst Yöneticisi (CEO) Martin Winterkorn da istifaya zorlandı. Winterkorn'un istifasıyla Matthias Müller yeni CEO olarak atandı.
Dünya genelinde yaklaşık 11 milyon dizel motorlu aracın bu emisyon testi manipülasyonundan etkilendiği belirtilirken, skandalın ardından firmanın Almanya'daki merkezinden, bu konudaki zararın karşılanması için 6,5 milyar avroluk bütçe ayrıldığı duyuruldu.
Ayrıca, Almanya'da Braunschweig Eyalet Mahkemesi, dizel skandalı nedeniyle yatırımcıları tarafından Volkswagen AG'ye bin 400 dava açıldığını ve şirketten yaklaşık 8,2 milyar avro talep edildiğini bildirdi.
Volkswagen, geçen yılın haziran ayında da ABD'de, yanıltıcı yazılıma sahip dizel araçların tamir masrafları, tazminatlar ve çevreye yönelik fonlar için yaklaşık 15 milyar dolar ödemeyi kabul etmişti. Volkswagen ayrıca, çevrenin iyileştirilmesi için 2,7 milyar dolar ve 'sıfır emisyon teknolojisi' için de 2 milyar dolar finansman sağlamaya razı olmuştu.
- Opel
Volkswagen'in ardından yakın zamanda Fransız PSA Grubu'na satışı gerçekleşen Opel firması da egzoz skandalıyla gündeme geldi. Opel'in bazı modellerinde egzoz testlerini hatalı gösteren bir yazılım kullandığı öne sürüldü.
Önceki haberlerde Opel Zafira 1.6 dizel araçlarda egzoz emisyon değerlerini düşük gösteren bir yazılım kullanmakla suçlanan Opel hakkında, daha sonraki haftalarda yeni bir iddia daha ortaya atıldı.
Alman Spiegel dergisinin haberinde, Alman devlet televizyonuna (ARD) bağlı Monitor dergisi, Spiegel ve Alman Çevre Yardımı (DUH) tarafından ortaklaşa elde edilen araştırmanın, Astra modelinde de egzoz emisyonlarını hatalı gösteren bir yazılım kullanıldığına ilişkin şüpheleri doğruladığı aktarıldı.
- Audi
Bu yıl ise bir başka önemli Alman otomobil firmasının adı dizel skandalıyla anıldı. Almanya Ulaştırma Bakanı Alexander Dobrindt, Audi'nin bazı dizel motorlu araçların egzoz emisyon testleri sırasında sonuçları yanıltıcı yazılım kullandığını söyledi.
Bu durumun 2009-2013'te üretilen V6 ve V8 dizel motorlu Audi A8 ve A7 modellerinde fark edildiğini aktaran Dobrindt, bu konuyu bugün Audi'nin de bünyesinde olduğu Volkswagen Üst Yöneticisi (CEO) Matthias Müller ile görüştüğünü kaydetti. Dobrindt, söz konusu durumdan dolayı 24 bin aracın geri çağrılacağını bildirdi.
Münih Savcılığı da hilekarlık ve yanıltıcı reklam şüphesiyle şirkete soruşturma başlattı.
- Mercedes
Son olarak, Mercedes-Benz ve Smart markalarını bünyesinde bulunduran Daimler AG, birkaç gün önce, Avrupa'daki 3 milyondan fazla dizel motorlu Mercedes-Benz aracı, emisyon değerlerini iyileştirmek için gönüllü olarak geri çağıracağını bildirdi.
Konuya ilişkin yapılan açıklamada, şirketin emisyon değerlerinde iyileştirme işleminin 220 milyon avroyu bulacağına işaret edilerek, işlemlerin gelecek haftalarda başlayacağı ve müşteriler için ücretsiz olacağı belirtildi.
Mayıs ayında da Stuttgart Savcılığı, Mercedes'i bünyesinde bulunduran Alman otomobil üreticisi Daimler AG'nin ofislerinde dizel araçlarla bağlantılı olarak dolandırıcılık ve yanıltıcı reklam şüphesiyle arama yaptı. Şirket ise soruşturmalar konusunda yetkililerle tamamen iş birliği içinde olduğunu bildirdi.
Alman basınında geçen günlerde çıkan haberde de Mercedes'in bazı dizel araçlarda egzoz emisyon testlerini manipüle eden bir yazılım kullandığı iddia edilmişti.
Alman 'Sueddeutsche Zeitung' gazetesi, Stuttgart Savcılığı tarafından çıkartılan bir arama emrini gerekçe göstererek, savcıların 2008-2016 döneminde dizel motorlu bazı Mercedes-Benz araçlarında emisyon testlerini manipüle eden yanıltıcı bir yazılım kullanma ihtimalini incelediklerini öne sürdü.
Haberde, çeşitli lüks Mercedes-Benz modelleri de dahil olmak üzere Avrupa ve ABD'de aşırı emisyona sahip 1 milyondan fazla otomobil satıldığı kaydedildi.
BMW firmasının da emisyon testlerinde yanıltıcı yazılım kullandığı öne sürülmesine karşın şirket, bu konudaki suçlamaları kabul etmedi.
- Egzoz ölçümlerinde daha fazla şeffaflık sağlanması öngörülüyor
Söz konusu gelişmelerin ardından Almanya'da egzoz ölçümlerinde daha fazla şeffaflık sağlanması öngörülüyor.
Almanya Ulaştırma Bakanı Dobrindt, bu konuda 'Alman Tüketim ve Emisyon Ölçümleri Enstitüsü' adıyla bir kurum kurulacağını, kurumun denetime tabi olacağını açıklamıştı.
Alman makamlarının egzoz emisyon skandalında ne tür bir tavır takınacağı, araştırmaların ve soruşturmaların devam edip etmeyeceği ise kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.