Fatih Altaylı: 40 yılda bir olur

Gazeteci ve yazar Fatih Altaylı'dan dün İstanbul'da yaşanan felaketle ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne destek geldi.

Fatih Altaylı: 40 yılda bir olur
Fatih Altaylı: 40 yılda bir olur
İstanbul'da dün adeta gök delindi, bardaktan boşanırcasına yağmur yağdı. Bir çok mekan sular altında kaldı. Hükümet yetkilileri olayı 'Afet' olarak nitelendirdi.

Yaşanan felaketin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne eleştiriler peş peşe gelirken, destek de gelmiyor değil.

Aşırı yağan yağmurların ardından bir çok büyük kentte bu tür olayların yaşandığını söyleyen, New York ve Paris'ten örnekler veren Habertürk yazarı Fatih Altaylı, İBB'ye destek veren bir yazı kaleme aldı.

'KIZMAYA ÖFKELENMEYE GEREK YOK'


Yaşananları felaket olarak adlandıran Altaylı köşesinde şunları yazdı;

Olağandışı bir doğa olayı meydana geldiği zaman sadece Türkiye'nin değil dünyanın hemen hemen tüm büyük kentlerinde böyle rezillikler meydana çıkıyor.

Önceki yıl yakın tarihte ilk kez bir kasırga New York'u vurdu hatırlarsanız.

Deniz taştı, muazzam yağmurlar, seller oldu.

Aynen bizdeki gibi metroyu su bastı, ama bizdekinin beş beteri, tüneller tavanına kadar su doldu.

Keza Paris... İki yıl önceydi galiba, bir yağmur, bir yağmur... Paris felç oldu.

Katman katman metro tünelleri su doldu, seferler günlerce yapılamadı bazı hatlarda.

Ne yazık ki, büyük kentler çok ender görülen bu tür afetlere uygun altyapılarla kurulmuyor.

Kırk yılda bir de böyle bir durum ortaya çıkıyor.

Medeni kentler, bilime değer verilen ülkelerin kentleri oturup projeksiyon yapıyorlar.

Bu kalıcı bir iklim değişikliği mi, bu yağışlar ve fırtınalar rutin hale mi gelecek, yoksa kırk yılda bir olan bir şey olarak mı kalacak gibi sorunları verilere dayanarak çözmeye çalışıyorlar.

Mesela New York oturdu hesapladı ve küresel ısınma nedeniyle fırtınaların daha kuzeye kaydığını, yağışların arttığını ortaya koydu.

Şimdi bir yandan altyapıyı buna göre yenilemeye çalışırken, bir yandan da kısa vadeli önlemler almaya çalışıyorlar.

Metrolarda su baskınlarına karşı yöntemler geliştiriyorlar.

Keza Paris öyle...

İstanbul da eğer bilimsel yönetilen bir şehirse aynısını yapar.

Bence şu an kızmaya, öfkelenmeye gerek yok.

Ama her yıl bir iki böyle sel yaşarsak o zaman belediyeye küfür serbest.

Hem de en sunturlusundan.