Bayramda Günde 3-4 Bin Ton Baklava Tüketilmesi Bekleniyor

BAKTAD Başkanı Yıldırım: 'Türkiye'de günlük baklava üretimi ortalama bin ton. Bunun 200220 tonu İstanbul'da üretilip tüketiliyor. Ramazan ayında bu rakam yüzde 80 arttı' 'Sadece Ramazan Bayramı'nda, günlük tüketilen baklavanın 34 misline çıkacağını tahmin ediyoruz' 'İyi bir fıstıklı baklavanın kilosu en az 60 liradan başlar ama diğer baklavaları 2030 liradan başlayan fiyatlarla satanlar var' 'Kaliteli baklavada şeker ve hamur oranı azdır. İyi bir baklava kilo yapmada birinci etken değil. Her şey kararında tüketilirse sağlık muhafaza edilmiş olur'

EDA TOPCU - Türkiye'de günlük yaklaşık bin ton olan baklava üretiminin Ramazan Bayramı dolayısıyla 3-4 bin tona çıkması bekleniyor.

Fiyatlar baklavanın kalitesine göre değişiklik gösterirken, kaliteli baklavanın kilosu 60 liradan, daha az maliyetli bir baklava ise 20 liradan başlayan fiyatlarla tezgahlarda yerini alacak.

Baklava ve Tatlı Üreticileri Derneği (BAKTAD) Başkanı Mehmet Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ramazanda sektörde işlerin arttığına işaret ederek, Türkiye'de günlük baklava üretiminin ortalama bin ton olduğunu, bunun 200-220 tonunun İstanbul'da üretilip tüketildiğini, ramazan ayında bu rakamın yüzde 80 arttığını söyledi.

Yıldırım, 'Baklava mutfağımızın çok önemli bir kültürü, her zaman sofraların da baş tacı... Ramazan ve bayram sofralarının da baş tacıdır. Tüketiciler, arife gününden başlamak üzere bayramda bol miktarda baklava alıyor. Sadece Ramazan Bayramı'nda, Türkiye'de günlük tüketilen baklavanın 3-4 misline çıkacağını tahmin ediyoruz. İstanbul'da ise günlük bin ton baklava tüketimi olmasını bekliyoruz.' şeklinde konuştu.

- 'İyi baklava 5 duyuya hitap etmeli'

Mehmet Yıldırım, tüketicilerin bütçelerine göre baklava tercih ettiğini belirterek, kaliteli baklava ile ilgili ipuçları verdi. Yıldırım, 'Öncelikle baklavada renk çok önemli. İyi baklava 5 duyuya hitap etmeli. Kaliteli baklava altın sarısı rengi ile göze, taze hışırtılı sesi ile kulağa, tereyağı ve Antep fıstığı kokusu ile burna, yediğinizde damağınıza ve midenize hitap eder.' ifadelerini kullandı.

Baklavada maliyetin kullanılan ham madde ile ilgili olduğunu vurgulayan Yıldırım, devamla şunları kaydetti:

'Kilosu 20-30 liraya satılan baklavalarda normal un, ceviz, buğday nişastası, margarin kullanılır. Bu baklavalar bol şerbetli olur. Maliyetleri de düşük olur. Birinci sınıf, kaliteli baklavada ise sert buğday unu, buğday nişastası, kaliteli ve bol Antep fıstığı ya da ceviz ve tereyağı kullanılır. Bunda işçilik de fark eder. Kaliteli baklavada el işçiliği kullanılır, diğerlerini artık makineler yapıyor. İyi bir fıstıklı baklavanın kilosu en az 60 liradan başlar ama diğer baklavaları 20-30 liradan başlayan fiyatlarla satanlar var. Fiyat farkı, işçilik ve ham madde maliyetlerinden kaynaklanıyor. Fiyatı ucuz olan baklava da yenir. Alım gücü düşük olan tüketiciler gidip onu alacak. Eğer sağlıklı ortamda üretilmişse 20 liraya satılan baklava da tüketilir. Yeter ki üretim ortamı sağlıklı olsun.'

- 'Merdiven altı üretim yüzde 10'a kadar düştü'

BAKTAD Başkanı Yıldırım, sektörde eskiden merdiven altı üretimin had safhada olduğunu, dernek olarak yaptıkları çalışmalar sonucu merdiven altı üretimin azalmasında önemli gelişmeler kaydettiklerini bildirdi.

Yıldırım, 'İnsanları bir araya topladık ve eğitim verdik. Şu an sektörde merdiven altı problem en aza inmiş durumda, en az yüzde 10'a kadar düştü. Böyle bir sektörde bu çok iyi bir rakam. Üretici bu anlamda çok bilinçlendi.' diye konuştu.

Eskiden evin bodrumunda bu işi yapma mantığı olmasına karşın şu anda sektörün birbiriyle yarıştığını, herkesin diğerinden daha iyi yapma mantığına geçtiğini belirten Yıldırım, ramazanın yaz aylarına denk gelmesinin sektörde en az yüzde 50'lik düşüşe neden olduğunu söyledi.

Yıldırım, satışların düşmesindeki diğer etkenin de radyo ve televizyon programlarında değerlendirme yapan kişiler olduğunu iddia ederek, 'Kendini gıda uzmanı olarak tanıtan insanların, televizyonlara çıkıp 'Şeker yemeyin, şeker zararlıdır' açıklamaları yapmalarının bu düşüşte etkili olduğuna inanıyorum.' dedi.

Türkiye'de tatlının sevildiğini dile getiren Yıldırım, 'Şeker zehir olsa bu ülkenin yarısı herhalde telef olurdu. Ben iyi bir baklava tüketicisiyim. Şeker zehir olsa benim bu yaşa gelmemem lazımdı herhalde...' ifadelerini kullandı.

- 'Baklavayı aç karnına tüketin'

Mehmet Yıldırım, baklavanın kiloda birinci etken olmadığını savunarak, 'Her zaman söylüyoruz; baklavayı aç karnına tüketin. Bir sürü yemek yiyorlar, üstüne de baklava yenildiğinde suç baklavanın oluyor. Kaliteli baklavada şeker ve hamur oranı azdır. İyi bir baklava kilo yapmada birinci etken değil. Her şey kararında tüketilirse sağlık muhafaza edilmiş olur.' şeklinde konuştu.

Kendi iş yeri bünyesinde oluşturduğu laboratuvarda fiziksel, kimyasal, mikrobiyolojik, duyusal analiz ve ölçümlerden geçirdikleri bal ile ballı baklava üretimi yaptıklarını bildiren Yıldırım, doğal baldan üretilen bu baklavaya yurt dışından da önemli talep geldiğini söyledi.

Kaynak: AA