'Yeni Türkiye'de Eğitim Konferansı'
MEB Müsteşarı Tekin: '28 Şubat 1997 sürecinden itibaren daha çok belirgin olan FETÖ'cü yapılanmanın Milli Eğitim Bakanlığı politikalarında aleni bir vesayet uyguladığını sizlerle paylaşmak istiyorum' 'Siyasi irade, politikalar üzerinde belirleyici olamazsa başarısız olunur'.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, '28 Şubat 1997 sürecinden itibaren daha çok belirgin olan FETÖ'cü yapılanmanın Milli Eğitim Bakanlığı politikalarında aleni bir vesayet uyguladığını sizlerle paylaşmak istiyorum.' dedi.
Tekin, Fatsa Kültür Sarayı'nda, Ensar Vakfı Fatsa Şubesi ve Cihannüma Ordu Temsilciliğince düzenlenen 'Yeni Türkiye'de Eğitim' konulu konferansta yaptığı konuşmada, yeni Türkiye'de eğitim sisteminin nasıl olacağı konusunda bilgi vermek üzere ülkenin her yerini karış karış gezdiğini söyledi.
Tekin, vesayet güçlerinin siyasetçileri politika yapmaktan alıkoyduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
'Bir ülkedeki siyasi otorite ve milli iradenin üzerinde vesayet güçleri varsa her şey başarısız olur. Bu güç, siyasetçileri politika üretmekten ve ürettikleri politikaları hayata geçirmekten alıkoyuyorsa hiçbir zaman başarılı olunamaz. Ben, 28 Şubat 1997 sürecinden itibaren daha çok belirgin olan FETÖ'cü yapılanmanın Milli Eğitim Bakanlığı politikalarında aleni bir vesayet uyguladığını sizlerle paylaşmak istiyorum. Siyasi irade, politikalar üzerinde belirleyici olamazsa başarısız olunur.'
- 'Devlet bütçesinin yüzde 20'si eğitime ayrılıyor'
Tekin, Milli Eğitim Bakanlığı politikaları üzerinde vesayet güçlerinin söz sahibi olmaya çalıştığını anlattı.
Tekin, şunları dile getirdi:
'2004-2005 yıllarında o zamanın Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a dershanelerin kapatılması gerektiğini, okullara paralel bir eğitim sistemi olduğunu ve bu şekilde eğitim politikalarının istikrara kavuşamayacağını, dershanelerin paralel bir eğitim sistemi olduğunu ve bunların mutlaka ortadan kaldırılması gerektiğini hem sözlü hem de yazılı kendilerine ifade ettim. 2013 yılında göreve getirilmemin altında yatan gerekçe belki bunu daha önceden gözlemlemiş olmamdı.'
Tekin, devlet bütçesinin yüzde 20'sinin eğitime ayrıldığına dikkati çekerek, 'Şu an yaklaşık 70 bin kurum ve bir milyon çalışanımız var ama öğrencilerimiz okullarımızdan yeteri kadar faydalanamıyordu. 'Ne yaparız da bunu aşarız' üzerine çalışmalar yaptık. İlk adımımız, çocukların dershanelere ihtiyaç duymaması için SBS'yi kaldırdık ve 'TEOG' dediğimiz sistemi uygulamaya başladık.' diye konuştu.
Dershaneleri ortadan kaldırmak istediklerine işaret eden Tekin, 'O zaman müsteşarlık makamında kabul ettiğim 3 kişi masaya yumruklarını vurarak 'Müsteşar, müsteşar, biz size bunu hayata geçirtmeyeceğiz.' dedi. 'Niye geçirtmek istemiyorsunuz?' diye kendilerine sorduğumda ise 'Siz bunu yaparsanız bizlere öğrenci gelmez ve yayınlarımızı satın almaz.' dediler. Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak politika hayata geçirmek istiyoruz ama birileri 'Asla müsaade edemeyiz.' diyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Konferansı Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Temel Eğitim Genel Müdürü Cem Gençoğlu, İl Milli Eğitim Müdürü Şaban Karataş, okul müdürleri, kurum müdürleri ve davetliler izledi.
Tekin, Fatsa Kültür Sarayı'nda 19 ilçenin milli eğitim ve şube müdürlerinin hazır bulunduğu toplantıya da katıldı.
Kaynak: AA
Tekin, Fatsa Kültür Sarayı'nda, Ensar Vakfı Fatsa Şubesi ve Cihannüma Ordu Temsilciliğince düzenlenen 'Yeni Türkiye'de Eğitim' konulu konferansta yaptığı konuşmada, yeni Türkiye'de eğitim sisteminin nasıl olacağı konusunda bilgi vermek üzere ülkenin her yerini karış karış gezdiğini söyledi.
Tekin, vesayet güçlerinin siyasetçileri politika yapmaktan alıkoyduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
'Bir ülkedeki siyasi otorite ve milli iradenin üzerinde vesayet güçleri varsa her şey başarısız olur. Bu güç, siyasetçileri politika üretmekten ve ürettikleri politikaları hayata geçirmekten alıkoyuyorsa hiçbir zaman başarılı olunamaz. Ben, 28 Şubat 1997 sürecinden itibaren daha çok belirgin olan FETÖ'cü yapılanmanın Milli Eğitim Bakanlığı politikalarında aleni bir vesayet uyguladığını sizlerle paylaşmak istiyorum. Siyasi irade, politikalar üzerinde belirleyici olamazsa başarısız olunur.'
- 'Devlet bütçesinin yüzde 20'si eğitime ayrılıyor'
Tekin, Milli Eğitim Bakanlığı politikaları üzerinde vesayet güçlerinin söz sahibi olmaya çalıştığını anlattı.
Tekin, şunları dile getirdi:
'2004-2005 yıllarında o zamanın Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a dershanelerin kapatılması gerektiğini, okullara paralel bir eğitim sistemi olduğunu ve bu şekilde eğitim politikalarının istikrara kavuşamayacağını, dershanelerin paralel bir eğitim sistemi olduğunu ve bunların mutlaka ortadan kaldırılması gerektiğini hem sözlü hem de yazılı kendilerine ifade ettim. 2013 yılında göreve getirilmemin altında yatan gerekçe belki bunu daha önceden gözlemlemiş olmamdı.'
Tekin, devlet bütçesinin yüzde 20'sinin eğitime ayrıldığına dikkati çekerek, 'Şu an yaklaşık 70 bin kurum ve bir milyon çalışanımız var ama öğrencilerimiz okullarımızdan yeteri kadar faydalanamıyordu. 'Ne yaparız da bunu aşarız' üzerine çalışmalar yaptık. İlk adımımız, çocukların dershanelere ihtiyaç duymaması için SBS'yi kaldırdık ve 'TEOG' dediğimiz sistemi uygulamaya başladık.' diye konuştu.
Dershaneleri ortadan kaldırmak istediklerine işaret eden Tekin, 'O zaman müsteşarlık makamında kabul ettiğim 3 kişi masaya yumruklarını vurarak 'Müsteşar, müsteşar, biz size bunu hayata geçirtmeyeceğiz.' dedi. 'Niye geçirtmek istemiyorsunuz?' diye kendilerine sorduğumda ise 'Siz bunu yaparsanız bizlere öğrenci gelmez ve yayınlarımızı satın almaz.' dediler. Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak politika hayata geçirmek istiyoruz ama birileri 'Asla müsaade edemeyiz.' diyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Konferansı Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Temel Eğitim Genel Müdürü Cem Gençoğlu, İl Milli Eğitim Müdürü Şaban Karataş, okul müdürleri, kurum müdürleri ve davetliler izledi.
Tekin, Fatsa Kültür Sarayı'nda 19 ilçenin milli eğitim ve şube müdürlerinin hazır bulunduğu toplantıya da katıldı.