Başbakan Yıldırım Açıklaması (6)

'Kerkük'ün statüsünü değiştirmek, Kerkük'ü Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne bağlamak... Bunlar yanlış şeyler. Bunlar Türkiye'nin kabul edeceği şeyler değil. Hele hele orada tek taraflı oldu bitti yapıp bayrak çekme hadisesini de biz asla doğru bulmuyoruz' 'Bu konuyu Irak Başbakanı Haydar el İbadi ile de görüştüm. O da aynı fikirde. Hatta Irak Meclisi, bu bayrak çekme işinin tanınmadığını, iptal edilmesi gerektiğini, anayasa uygun olmadığı ifade etti. O bölgede sadece Kürtler yok, Arap ve Türkmenlerin de söz söyleme hakları var' (Bedelli askerlik) Böyle bir şey programımızda, gündemimizde yok'

Başbakan Binali Yıldırım, 'Kerkük'ün statüsünü değiştirmek, KerkükIrak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne bağlamak... Bunlar yanlış şeyler. Bunlar Türkiye'nin kabul edeceği şeyler değil. Hele hele orada tek taraflı oldu bitti yapıp bayrak çekme hadisesini de biz asla doğru bulmuyoruz.' dedi.

Yıldırım, TRT'nin ortak canlı yayında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ekonomiyi nasıl etkileyeceğine ilişkin soru üzerine Başbakan Yıldırım, güçlü iktidarla engellerin, zaman kayıplarının ortadan kalkacağını milletin önünü görebileceğini söyledi. Yıldırım, yeni iş yerlerinin kurulacağını, yatırımcıların geleceğini, faizlerin kontrol altında olacağını belirterek, 'Daha çok iş, daha çok aş. Türkiye 2023 hedeflerine güle oynaya gidecek, bu kadar basit.' ifadesini kullandı.

Yeni sistemle 'Egemenlik kayıtsız şartsız millete aittir' sözünün gerçek anlamını bulacağını vurgulayan Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:

'Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, millet hükümeti oluyor. Yani millet 'Hükümeti ben kuracağım' diyor, Mecliste kuruyor, gönderiyor. Dolasıyla garantili hükümet, Meclis hükümeti. Başka ne oluyor? Artık hükümete güven oyunu da sandıkta verdiği için vatandaş güven oyuna ihtiyaç yok, bugün seçiliyor yarın iş başı yapılıyor. Zaman kaybı yok. Sürekli istikrar, güçlü iktidar. İç, dış politikada, güvenlikte kararların hızlı alınması, bunları getiriyor. Milletle hükümet kucaklaşıyor. Çünkü yüzde 30-35'lerle hükümet olmak yok. Yüzde 50 artı biri almayan, Türkiye'nin her tarafından destek almayan kimse iktidara gelemiyor. O bakımdan bu, milletle hükümeti kucaklaştırmış oluyor. Vesayet odakları artık milli egemenliğe müdahale edemeyecek, dil uzatamayacak, ikide bir muhtıralar, sokak gösterileri, darbe girişimleri bunlar ortadan kalkacak. Tek patron olacak, tek patron millet, milletin dediği olacak. Çifte başlılık ortadan kalkacak, kararlar hızlı verilecek.'

- 'Bunlar akla ziyan şeyler'

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine karşı yapılan, 'Cumhurbaşkanı kararname çıkartarak her şeyi bir gecede kapatır' söylemlerini hatırlatan Yıldırım, 'Bunlar akla ziyan şeyler.' dedi.

Başbakan Yıldırım, kişisel ve temel haklara yönelik cumhurbaşkanı kararnamesi çıkarılamayacağını vurgulayarak, şu görüşlere yer verdi:

'Çıkardığın kararname kanuna aykırıysa geçersiz oluyor, kanun geçerli oluyor. Ona rağmen diyelim ki çıkardın, Meclis bu kararnameyi Anayasa Mahkemesine götürüyor, orada yanlışsa iptal ettiriyor. Her türlü denetim var. Cumhurbaşkanı ne ile ilgili kararname çıkaracak? Bakanları atayacak, üst düzey bürokratları, valileri, büyükelçileri atayacak.'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kahvecilerle bir araya geldiğinde, 'Eğer, 'evet' çıkarsa 17 Nisan'da sizin dükkanlar kapanacak', minibüsçülerle buluştuğunda, 'Eğer, 'evet' çıkarsa 17 Nisan'da minibüs hatlarınız iptal olacak', taksicilerle oturduğunda, 'Eğer, 'evet' çıkarsa 17 Nisan'da sizin taksi plakaları iptal olacak' dediğini belirten Yıldırım, Kılıçdaroğlu'nun muhtarlar ve iş adamlarıyla bir araya geldiğinde de aynı söylemleri dile getirdiğini bildirdi.

'Böyle bir şey olur mu' diye soran Başbakan Yıldırım, 'Sen anamuhalefet partisi başkanısın kardeşim, iktidar alternatifisin. Söylediğin her sözün bir bağlayıcılığı vardır. Onu gün gelir vatandaş sana hatırlatır. AK Parti 15 yıldır iktidar, öyle bir şey gördünüz mü, var mı?' ifadesini kullandı.

Halk oylamasından 'evet' çıkması durumunda 2019 yılı beklenmeden partili cumhurbaşkanlığı sistemine geçilip geçilmeyeceğinin sorulması üzerine Yıldırım, değişiklikle, cumhurbaşkanının partisiyle ilişiğinin devam etmesine imkan tanınacağını söyledi.

Başbakan Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:

'Diyelim ki 'evet' çıktı, Sayın Cumhurbaşkanımızın başımızın, gözümüzün üzerinde yeri var. Bu partinin kurucusu, doğal lideri, bu partiyi buralara getirmiş bir lider. Dolayısıyla biz hemen onu partimize davet ederiz. Bir de Hakimler Savcılar Kurulu bir ay içerisinde yeniden yapılanacak, seçimler yapılacak o yürürlüğe girecek. Diğer hükümler mevcut yasalar, Başbakanlığa, Bakanlar Kuruluna göre hazırlandığı için bütün bu yasalar gözden geçirilecek, Meclis İçtüzüğü gözden geçirilecek, bunların hazırlıkları yapılacak, 2019 seçimleri, Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimleri beraber yapılacak, bu seçimler de yeni sisteme göre yapılacak.'

- 'Sen kimsin'

Vatandaşlarla bir araya gelerek cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini anlattıklarını hatırlatan Yıldırım, şunları ifade etti:

'Anlatırken korkutarak, tehdit ederek değil. CHP'nin densiz bir milletvekili çıkmış kürsüde diyor ki 'Nasıl 1919'da Samsun'a çıktık, Amasya'ya, Erzurum'a, Sivas'a gittik, oradan Ankara'ya geldik, Polatlı'ya, Sakarya'da, Dumlupınar'da, İzmir'de düşmanı denize doldurduysak 'evet' verenler de düşünsün yine aynısını yapacağız.' 'Evet' çıkarsa millete aklı sıra bu gerzek, yani kuş beyniyle koca bir milleti denize dökecekmiş. Sen kimsin be. Bu millet Kurtuluş Savaşı'nda düşmana dersini verdi, 15 Temmuz'da içerideki hainlere dersini verdi, sen ne oluyorsun da öyle milleti tehdit ediyorsun. Milletvekili olmakla bu hakkı nerede buluyorsun? Bunlar asla kabul edilebilebilir şey değil.'

- 'Türkiye'nin kabul edeceği şeyler değil'

Başbakan Binali Yıldırım, taşeron çalışanlarının kadroya geçirilmesine ilişkin bir soru üzerine, kamu ve çeşitli kurumlarda 800 bine yakın hizmet alımı şeklinde çalışan bulunduğuna işaret ederek, bu işçilerin çalışma şartlarının kadrolu memurlarından kötü olduğunu bildirdi.

Taşeronun çok zor ve sıkıntılı bir konu olduğuna belirten Yıldırım, bu konunun öneminin bilincinde olduklarını ve çalışmalarının devam ettiğini anlattı.

-'Bedelli askerlik gündemimizde yok'

Yıldırım, bedelli askerliğe ilişkin bir soru üzerine ise 'Böyle bir şey programımızda, gündemimizde yok.' dedi.

'Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği ile KDP 2017'de referandum noktasında anlaşmış görünüyorlar. Oradaki bir bağımsızlık oylamasıyla alakalı olarak Türkiye'nin bakışı nasıl olur?' sorusuna, 'Böyle bir şey kabul edilemez.' cevabını verdi.

-'Bunlar Türkiye'nin kabul edeceği şeyler değil'

Bu konunun oldu bittiye getirilemeyeceğini vurgulayan Yıldırım, 'Kerkük'ün statüsünü değiştirmek, KerkükIrak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne bağlamak... Bunlar yanlış şeyler. Bunlar Türkiye'nin kabul edeceği şeyler değil. Hele hele orada tek taraflı oldu bitti yapıp bayrak çekme hadisesini de biz asla doğru bulmuyoruz. Bunun yanlışlığını da kendilerine en açık bir şekilde ifade ettik. Bu konuyu Irak Başbakanı Haydar el İbadi ile de görüştüm. O da aynı fikirde. Hatta Irak Meclisi, bu bayrak çekme işinin tanınmadığını, iptal edilmesi gerektiğini, anayasa uygun olmadığı ifade etti. O bölgede sadece Kürtler yok, Arap ve Türkmenlerin de söz söyleme hakları var.' dedi.

- '16 Nisan, Türkiye'nin geleceğinin belirlenme günü'

Yıldırım, Türk milletinin 16 Nisan'da vereceği kararın her şeyin üzerinde olduğunu belirterek, 'Bizim hassasiyetimiz terör örgütleri, PKK, DEAŞ, FETÖ, bazı dost bildiğimiz Avrupa ükeleri bütün gayretleriyle 'hayır' çıkması için uğraşıyorlar. HDP de bu işin içinde. HDP'yi saymıyorum, onlar zaten terör örgütünün oyuncağı haline geldiler. Ama CHP yönetiminin bu kadar 'hayır' kampanyasına sarılmış olmasını, değişime, Türkiye'nin daha da güçlenmesine aydınlık geleceğine bu kadar direnç göstermesini anlamak mümkün değil.' ifadesini kullandı.

CHP ile yeni anayasa değişikliği üzerinde uzlaşmak için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerine işaret eden Yıldırım, 16 Nisan'ın bir seçim değil, Türkiye'nin geleceğinin belirlenme günü olduğunu söyledi.

Başbakan Yıldırım, 'Müzikle aranız nasıl? Türkü sever misiniz?' sorusunu ise 'Türküyü severim. Bizim görev türkümüz var, 'uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece.' Uzun yıllar, tek yolları bölünmüş yol haline getirirken bu türküyü çok söyledik.' diye cevapladı.

(Bitti)

Kaynak: AA