Asbest İddialarına MTA Raporu
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, "Maden Tetkik Arama’nın raporunda, ’Asbest sadece ve sadece borunun içinde vardır, hiçbir yere dağılmamıştır, sıfırdır’ diyor. Şimdi bu belgelerin karşılığında, bu sahte belgeleri veren, bu yalan bilgileri kasıtlı olarak yayan Mimarlar Odası’ndan, Kimya Mühendisleri Odası’ndan hesap sorulmaz mı?” dedi.
Beyaz TV’de yayınlanan ve Latif Şimşek’in sunduğu Dinamit programına Katılan Başkan Gökçek, asbest tartışmasıyla ilgili soru üzerine, TMMOB Ankara Mimarlar Odası, Kimya Mühendisleri Odası’nın “asbest” iddialarını gündeme getirerek, bir CHP milletvekilinin de Parlamento’ya araştırma önergesi vererek Ankara’da ortalığı karıştırmaya çalıştıklarına dikkat çekti. Başkan Gökçek, “Bir velvele, bir velvele Ankara’da asbest aldı ortalığı Bir de kalktılar, harita üzerinden bir yuvarlak çizgi çizdiler, ’Burada artık hayati tehlike var, şu zamanda şu kadar ölen olmuştu. Ankara da perişanları oynuyor’, külliyen yalan” diye konuştu.
“Fitil fitil burunlarından getireceğiz”
Gökçek, "MTA’nın raporunda, ’Asbest sadece ve sadece borunun içinde vardır, hiçbir yere dağılmamıştır, sıfırdır’ diyor. Şimdi bu belgelerin karşılığında, bu sahte belgeleri veren, bu yalan bilgileri kasıtlı olarak yayan Mimarlar Odası’ndan, Kimya Mühendisleri Odası’ndan hesap sorulmaz mı? Biz halkı paniğe sevk eden, sırf ideolojik olarak ortalığı birbirine katanları Pazartesinden itibaren mahkemeye verip, fitil fitil burunlarından getireceğiz” ifadelerini kullandı.
“Yalan, külliyen yalan”
Söz konusu alanda asbestin, halen sökülmeyen sadece elektrik santrali olan yapının içindeki borularda bulunduğunu vurgulayan Gökçek, “Raporlarda hiçbir şeyin olmadığı ortaya çıktı. Sadece ve sadece elektrik santralinin eski kullanıldığı yerdeki boruların içinde asbest var” dedi.
Gökçek, santralin 1930’lu yıllarda yapıldığı ve uzun yıllardır kullanılmadığını belirterek, söküm çalışmalarıyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Daha sökülmeye başlanmadı, üzeri bohça gibi örtüldü. Tamamen naylonlarla kaplandı, dışarıya hava sirkülasyonunun yapılması mümkün değil. Bu işler bitmeden sökümün olması mümkün değil. Santral 1930’larda yapılmış hatırladığım kadarıyla. O zamandan beri burada duruyor. ’Asbest etrafı perişan etti’ diyorlar; Mübareğin insanı, 1930’dan beri zaten orada, 1930’dan beri hiçbir şey olmadı da daha biz elimizi dokunmadan, asbest felaket diyerek ortalığı birbirine kattılar, yaygarayı kopardılar. Yıktığımız bir tane bina var; ek bina. Bu binanın içinde de boru filan yok. Yalan, külliyen yalan. Biz ideolojik yalanlarla halkı paniğe sevk eden bunları mahkemeye verip, fitil fitil burunlarından getireceğiz.”
“Herhangi bir sıkıntının olmadığı ortaya konuluyor”
Ankara Mimarlar Odası’nın, bir ekibe sahte, akredite olmamış bir rapor hazırlattırdığını belirten Gökçek, “Raporu hazırlayan kişi, yıkım ve söküm ihalesini bizden alan firmaya gidip, ‘Buranın teknik danışmanlığını ben yapayım’ diyor. Adamlar da bunu kabul etmiyor, 3 gün kapısından ayrılmıyor ve bir başkasına veriyorlar, sen misin başkasına veren. ‘Ben senin başına belayı açarım’ diyerek, o da bu iftiranın içine giriyor. Mimarlar Odası, o meşhur milletvekili, Kimya Mühendisleri Odası, Pazartesi gününden itibaren burunlarından fitil fitil getirilecek. Savcılıklarda hepsinden hesap soracağız” diyerek sözlerini sürdüren Gökçek, “Bugün iki tane ayrı ölçüm getirildi.
Herhangi bir sıkıntının olmadığı ortaya konuluyor. En önemlisi Maden Tetkik Arama’nın raporlarında, ’Sadece ve sadece borunun içinde vardır, hiçbir yere dağılmamıştır, sıfırdır’ diyor. Şimdi bu belgelerin karşılığında bu sahte belgeleri veren, bu yalan bilgileri veren odalardan hesap sorulmaz mı? Hem de nasıl, burunlarından hem de fitil fitil gelecek” şeklinde konuştu.
"Siz de dava açabilirsiniz. Avukat konusunda yardımcı olurum"
Aynı olayı Ankara’ya Kızılırmak suyunun getirilmesi sırasında da yaşadıklarını hatırlatan Gökçek, o dönemde de 3 olan arsenik seviyesi için, ‘Ankara arsenikle zehirlenecek’ iddialarının ortaya atıldığını söyledi.
O dönemde İzmir’deki suda arsenik oranının 59 olduğunu belirten Gökçek, “Bu sefer aynı kişiler, ‘Efendim önemli değil, bu uzun yıllar içilirse bir şey olur’ demeye başladılar. 3’le ölüyordun, 59 ile dipdirisin. Bunların zihniyeti bu” dedi.
Gökçek, Havagazı Fabrikası’nın çevresindeki bir okulda da asbest yalanı dolayısıyla çocukların veliler tarafından okula gönderilmediğini kaydederek, şunları ifade etti:
“Bir okul müdürü ve bazı öğretmenler, çocuklara ‘Okula gelmeyin’ diye telkinde bulunuyorlar. Bunlar da aynı şekilde provokasyona dahil oluyorlar. Bunların hepsinden hesap soracağım. Velinin bir tanesi beni arıyor; ‘Melih Bey bu doğru mu’ diyor. Hemen bu raporları gönderdim, rahatladı. Aşağı yukarı 5 ayrı kanun maddesini ihlal ettiler, sadece ben dava etmeyeceğim, siz de dava açabilirsiniz. Maltepe Pazarı’na asbest var diye kimse gelmemiş. Muazzam bir gelir kaybına uğramışlar, kayıplarından dolayı tazminat davası açabilirler, ellerinde hiçbir delil yok, sadece yaygara var. Avukat konusunda da yardımcı olabilirim.”