'Takım Tutar Gibi Parti Tutulmaz'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Takım tutar gibi parti tutulmaz. Siyasetin dilinin kucaklayıcı olması lazım. Ben buna özen gösteriyorum, göstermeye de çalışıyorum” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Beylikdüzü’nde bir sitenin sakinleriyle bir araya geldi. Kılıçdaroğlu’na CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat, Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve partililer eşlik etti. Kılıçdaroğlu, burada vatandaşların referandum ile ilgili sorularını yanıtladı. "Eyaletler kamu tüzel kişilikleri olarak kurulabilir mi?" sorusuna Kılıçdaroğlu, “Şöyle bir düzenleme var. Devletin idari yapısını belirleme konusunda başkan kararname çıkarabilir. Dolayısıyla başkan arzu ederse mesela Trakya’da Edirne, Kırklareli, Tekirdağ birleştirilip Trakya vilayeti yapılabilir, başına da bir vali atayabilir. Bir engel yok. Bu yetkisi var. Ama bu yetkiyi verip vermemek sizin elinizde, parlamento vermedi. Ama bu yetkiyi verirseniz bu başkan yapmaz da bir başka başkan gelir yapar. Bu yetki veriliyor, bu yetkinin verilmesi doğru mudur, yanlış mıdır oturup tartışacaksınız. Bu yetki yanlış diyorsanız gideceksiniz hayır diyeceksiniz. Tamamen akıl süzgecinden geçireceksiniz, gidip oyunu öyle kullanacaksınız. Parlamento bu yetkiyi vermedi, vermediği için ki referanduma gidiyoruz. Halk bu yetkiyi verecek mi vermeyecek mi bunun halka anlatılması lazım. Bu referandum, A partisi B partisi ile ilgisi yoktur. Bir başkan gelir, çok akıllıdır, çok zekidir hiçbir şey yapmaz. Bir başkan gelir akıllı değildir, Türkiye’yi felakete sürükler. O yüzden demokrasilerde yetki bir kişiye verilmez. Böylece birisinin yaptığı hatayı bir başkası telafi eder. Sadece Cumhuriyet döneminde değil, Osmanlı’da da böyleydi. Orada da bir padişah vardı ama başbakan da vardı. Adı neydi, veziriazam. Bakanlar da vardı, adı neydi vezir. Padişahlıkla cumhurbaşkanlığı arasındaki fark nedir? Padişahlıkta millet yoktur, ümmet vardır. Dolayısıyla millet olmadığı için herkes padişahın kulu ve kölesidir. Cumhuriyette ise herkes bireydir, özgür vatandaştır. Bütün vatandaşlar eşittir. Her vatandaş eşit şartlara sahiptir. Şartlar uygun olursa isterse cumhurbaşkanı olur, başbakan olur” ifadelerini kullandı.
“SİYASETTE KUCAKLAYICI BİR DİL OLMASI LAZIM”
“Siyasetçilerin dilinin normalde sert olmaması lazım” diyen Kılıçdaroğlu, “Kucaklayıcı bir dil olması lazım. Elbette siyasetçiler birbirini eleştirecektir. Bir siyasetçi A diyecektir, öbürü B diyebilir. Her siyasi partinin dünya görüşü farklıdır. Ama hangisi doğrudur, ona vatandaş karar verir. Takım tutar gibi parti tutulmaz. Siyasetin dilinin kucaklayıcı olması lazım. Ben buna özen gösteriyorum, göstermeye de çalışıyorum. Ama karşımdakilerin hepsi sabah, öğle, akşam Kılıçdaroğlu. Yav ne istiyorsunuz benden diyorum. Ben de Anadolu’da doğmuş, 7 kardeşi olan bir anne babadan geliyorum” şeklinde konuştu.
“ANAYASA HEPİMİZİN HAKLARINI GÜVENCE ALTINA ALACAK”
Anayasanın tüm vatandaşların haklarını güvence altına alması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Parti, hükümet seçmiyoruz, anayasayı oyluyoruz. Anayasa hem benim anayasam olacak hem benim gibi düşünmeyenlerin de anayasası olacak, yeni doğan çocuğumuzun da anayasası olacak. Dolayısıyla ne siyasi görüş, ne etnik kimlik ne yaşam tarzı bu anayasayı ilgilendirmiyor. Anayasa hepimizin haklarını güvence altına alacak. Hepimizin hakları güvence altına alınırsa o hepimizin anayasası demektir. Ama hepimizin hakkını değil de bir grubun hakkını güvence altına alırsa o zaman o anayasa bir uzlaşma belgesi değil, güçlülerin belgesi olur” dedi.
“GARİBANIN 18 YAŞINDAKİ ÇOCUĞU HİÇBİR ZAMAN MİLLETVEKİLİ OLMAYACAK”
CHP lideri Kılıçdaroğlu, 18 yaşında seçilme hakkıyla ilgili, “Diyorlar ki 18 yaşında gençleri milletvekili yapacağız. Olsun mu olsun, itirazımız yok. Ama diyorlar ki 18 yaşında milletvekili olacak ama askere gitmeyecek. Hepimiz biliyoruz ki garibanın 18 yaşındaki çocuğu hiçbir zaman milletvekili olmayacak. Egemenler ne diyor, 18 yaşında getireceğim kendi çocuğumu milletvekili yapacağım, askerlikten muaf olacak. Gidecek El Bab’a, PKK ile mücadele edecek” dedi.
Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından site sakinleriyle ayak üstü sohbet ederek, onlarla fotoğraf çekildi.
Kaynak: İHA
“SİYASETTE KUCAKLAYICI BİR DİL OLMASI LAZIM”
“Siyasetçilerin dilinin normalde sert olmaması lazım” diyen Kılıçdaroğlu, “Kucaklayıcı bir dil olması lazım. Elbette siyasetçiler birbirini eleştirecektir. Bir siyasetçi A diyecektir, öbürü B diyebilir. Her siyasi partinin dünya görüşü farklıdır. Ama hangisi doğrudur, ona vatandaş karar verir. Takım tutar gibi parti tutulmaz. Siyasetin dilinin kucaklayıcı olması lazım. Ben buna özen gösteriyorum, göstermeye de çalışıyorum. Ama karşımdakilerin hepsi sabah, öğle, akşam Kılıçdaroğlu. Yav ne istiyorsunuz benden diyorum. Ben de Anadolu’da doğmuş, 7 kardeşi olan bir anne babadan geliyorum” şeklinde konuştu.
“ANAYASA HEPİMİZİN HAKLARINI GÜVENCE ALTINA ALACAK”
Anayasanın tüm vatandaşların haklarını güvence altına alması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Parti, hükümet seçmiyoruz, anayasayı oyluyoruz. Anayasa hem benim anayasam olacak hem benim gibi düşünmeyenlerin de anayasası olacak, yeni doğan çocuğumuzun da anayasası olacak. Dolayısıyla ne siyasi görüş, ne etnik kimlik ne yaşam tarzı bu anayasayı ilgilendirmiyor. Anayasa hepimizin haklarını güvence altına alacak. Hepimizin hakları güvence altına alınırsa o hepimizin anayasası demektir. Ama hepimizin hakkını değil de bir grubun hakkını güvence altına alırsa o zaman o anayasa bir uzlaşma belgesi değil, güçlülerin belgesi olur” dedi.
“GARİBANIN 18 YAŞINDAKİ ÇOCUĞU HİÇBİR ZAMAN MİLLETVEKİLİ OLMAYACAK”
CHP lideri Kılıçdaroğlu, 18 yaşında seçilme hakkıyla ilgili, “Diyorlar ki 18 yaşında gençleri milletvekili yapacağız. Olsun mu olsun, itirazımız yok. Ama diyorlar ki 18 yaşında milletvekili olacak ama askere gitmeyecek. Hepimiz biliyoruz ki garibanın 18 yaşındaki çocuğu hiçbir zaman milletvekili olmayacak. Egemenler ne diyor, 18 yaşında getireceğim kendi çocuğumu milletvekili yapacağım, askerlikten muaf olacak. Gidecek El Bab’a, PKK ile mücadele edecek” dedi.
Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından site sakinleriyle ayak üstü sohbet ederek, onlarla fotoğraf çekildi.