Bakan Özhaseki İş Adamlarıyla Buluştu
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki: '22, 23 sene prim ödemeden nasıl emekli oluyor ya bu memlekette? Birisi bana anlatsa da öğrensem. Ya bu kadar yalan olur mu? Çirkinleştirmek istemiyorum sohbeti ama zamanında Kılıçdaroğlu gitti beşikteki torununu çıkan yasadan istifade ederek sigortalı yaptı. Bizim vallahi bir an önce oraya sokup da emekli edeceğimiz çoluğumuz çocuğumuz yok' 'Devlete değil de FETÖ'süne, Amerika'ya, yurt dışında bağlantılı olduğu yere çalışan, dini, imanı bir kenara bırakmış insanları devlette niye tutalım? İş yerlerinizdeki adamları size her gün küfreder, çalarlarsa, ırzınıza göz dikerlerse çalıştırır mısınız? Biz de devletten atıyoruz, bu kadar basit' 'İnşallah 16 Nisan'dan sonra bir yasa hazırlığımız var, onu geçirebilirsek kentsel dönüşümle vatandaşların evini çok hızlı bir şekilde dönüştürüp onlara fazla bir maliyet getirmeden, doğru bir mantıkla işi çözmeye çalışıyoruz'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, milletvekili seçilme yaşının 18'e indirilmesine yönelik eleştirilere ilişkin, '22, 23 sene prim ödemeden nasıl emekli oluyor ya bu memlekette? Birisi bana anlatsa da öğrensem. Ya bu kadar yalan olur mu? Çirkinleştirmek istemiyorum sohbeti ama zamanında Kılıçdaroğlu gitti beşikteki torununu çıkan yasadan istifade ederek sigortalı yaptı. Bizim vallahi bir an önce oraya sokup da emekli edeceğimiz çoluğumuz çocuğumuz yok.' dedi.
Sultanbeyli'de iş adamları, müteahhitler ve sektör temsilcileriyle bir araya gelen Özhaseki, gelecek yıllarda sektörün Türkiye'de çok daha hızlı faaliyetlerini sürdüreceğini söyledi.
Bakan Özhaseki, ülkenin deprem bölgesinde bulunduğunu ve binaların büyük bölümünün riskli yapılardan oluştuğunu anlattı.
Özhaseki, doğru dönüşümü hızlandırıp depreme hazırlıklı olmak gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
'İnşallah 16 Nisan'dan sonra bir yasa hazırlığımız var, onu geçirebilirsek kentsel dönüşümle vatandaşların evini çok hızlı bir şekilde dönüştürüp onlara fazla bir maliyet getirmeden, doğru bir mantıkla işi çözmeye çalışıyoruz. Bu konuda yeni çalışmalarımız var. Ne kadar bir sayıdan bahsediyoruz? Türkiye çapında belki de 7-7,5 milyon bağımsız birimden bahsediyoruz. Bunun 2,5-3 milyonu İstanbul'da. Biz bunu yapmazsak Allah korusun ama deprem geldiğinde epeyce bir binayı alır götürür, içinde de canlarımızı, mallarımızı, sevdiklerimizi alır götürür. Bu sağcı, solcu dinlemez, A parti, B parti dinlemez, hepimizi alır götürür. Bu bizim ortak sorunumuz, bunu doğru biçimde sonuçlandırmamız, kurgulamamız lazım ve çok hızlı davranmamız lazım. Bilim adamlarının İstanbul için söyledikleri insanı korkutuyor. 2030'a kadar bir deprem olacağından ve bunun da şiddetinin 7'den aşağı olmayacağından bahsediyorlar. Böyle olunca niye biz keyifle oturuyoruz ki? Hiçbir şey olmayacakmış gibi niye rahatça duruyoruz ki? Hepimize iş düşüyor.'
- 'Türkiye'nin gücünü bir kere daha gördüler'
Bakan Özhaseki, geçmiş yıllara kıyasla çok daha zor günler geçirildiğini vurgulayarak, son bir yıl içerisinde tüm terör örgütlerinin içeriden ve dışarıdan 'ayağa kalktıklarını' söyledi.
Özhaseki, bu süreçte PKK'nın yaptıklarına ilişkin hatırlatmalarda bulunarak, güçlü bir irade ortaya koyup terör örgütünde ne kadar katil sürüsü varsa hepsini açtıkları çukurlara doldurduklarını ve şehirlerde PKK terörünü bitirdiklerini, köyleri, dağları temizlediklerini dile getirdi.
Sınır ötesindeki harekatın, Türkiye'nin güvenliğini sağlamak için gerçekleştirildiğinin altını çizen Özhaseki, 'Kilis'e her gün bomba atıyorlar iki kilometre öteden. Gidip orayı temizlemeyecek misiniz? Kendi güvenliğimizi sağlamak için bir bant oluşturuyoruz orada. Yoksa başkalarının topraklarında falan gözümüz yok. Allah'a hamdolsun dışarıya gittiğimiz o günden beri hem ülkemiz içeride selamete kavuştu hem de dışarıdaki dünya devletleri bu işin şakasının olmadığını anladılar. Türkiye'nin gücünü bir kere daha gördüler orada.' diye konuştu.
Daha sonra Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) belasının ortaya çıktığını, milletin de iyilik tarafından istifade ederek, kendilerini sempatik göstererek cömert velilerin parasını, fakir fukaranın da zeki çocuklarını ailelerinden koparıp aldığını belirten Özhaseki, şöyle devam etti:
'Ailelerinden kopardıkları çocukları özel bir eğitime tabi tuttular, bizim bildiğimiz gerçek İslam'a değil, hocalarının kafalarındaki İslam'a inandırdılar. Şimdi orada, rüyalar, kerametler üzerine, hocaefendinin üzerine kurulmuş bir İslam anlayışıyla bu çocukları zehirlediler ve nihayetinde bu adamlar kendi verdikleri emirlerle, bizim bildiğimiz İslam'ın ne kadar şartı varsa hepsini mahvettiler, yok ettiler. Soruları çalıp başka yavruların önünü kestiler. İnsanları röntgenlediler, bunları sağda, solda tehdit ve şantaj unsuru olarak kullandılar. Şu anda da Türkiye'nin yurt dışında aleyhine çalışan en önemli örgüt haline geldiler. Biz bunların gerçek yüzünü görmeye başladığımızda kardeşlerimizi uyarıyorduk ama 15 Temmuz'da herkes bir kere daha çıplak vaziyette bunların niyetlerini, yüzlerini gördü. Uydurulmuş bir sapkın itikadın peşinde, bir başka ülkeye hizmet etmek için adeta militan olmuş vaziyette elleri, yüzleri kararmış vaziyette hainliğe devam ettiler. Ama Allah'a hamdolsun bunları da temizledik.'
Özhaseki, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından örgüt üyelerini tespit etme, devlet kadrolarında var olanları temizlemek için yaptıkları çalışmalara değinerek, '90 bin civarında devlet kadrolarından attık bunları. Ana muhalefet başladı, 'Mağduriyetler oluşturuyorsunuz.' Bir tek kişinin bile hakkı geçiyorsa, günahtır, vebaldir. Bu nedenle itirazlar çok ciddi olarak değerlendiriliyor. Ama bu arada da devlete değil de FETÖ'süne, Amerika'ya, yurt dışında bağlantılı olduğu yere çalışan, dini, imanı bir kenara bırakmış insanları devlette niye tutalım? İş yerlerinizdeki adamları size her gün küfreder, çalarlarsa, ırzınıza göz dikerlerse çalıştırır mısınız? Biz de devletten atıyoruz, bu kadar basit.' diye konuştu.
- 'Bizim bir an önce emekli edeceğimiz çoluğumuz, çocuğumuz yok'
Özhaseki, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin de bilgi vererek, 'Bu sistemin gelmesinden rahatsız olan şer güçleri, önce Mecliste çıkarken bu iş, envaiçeşit çirkinlikler yaptı. Kimi geliyor kendisini kürsüye kilitliyor, kelepçe takıyor. Kelepçenin anahtarını bulana kadar sabah oluyor, o gün geçiyor zaten. Ertesi gün kürsü işgalleri başlıyor, kavga çıkarıyorlar. Ertesi gün bizim Muhammed Balta'nın bacağını ısırıyorlar, derken böyle bir çirkinlikler silsilesini Mecliste yaşadık. Şimdi de bir karalama, tezgah, olanın tam tersiyle sözlerini devam ettiriyorlar.' ifadelerini kullandı.
Yeni sistemle 18 yaşındaki gençlerin milletvekili olabileceğini ancak bunun yalanlarla çarpıtıldığını dile getiren Özhaseki, '22, 23 yaşında iki delikanlı ya da kızımız, Meclise girse ne var bunda? 'Erkenden emekli edeceksiniz biz biliyoruz zaten.' 22, 23 sene prim ödemeden nasıl emekli oluyor ya bu memlekette? Birisi bana anlatsa da öğrensem. Ya bu kadar yalan olur mu? Çirkinleştirmek istemiyorum sohbeti ama zamanında Kılıçdaroğlu gitti beşikteki torununu çıkan yasadan istifade ederek sigortalı yaptı. Bizim vallahi bir an önce oraya sokup da emekli edeceğimiz çoluğumuz çocuğumuz yok.' değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
Sultanbeyli'de iş adamları, müteahhitler ve sektör temsilcileriyle bir araya gelen Özhaseki, gelecek yıllarda sektörün Türkiye'de çok daha hızlı faaliyetlerini sürdüreceğini söyledi.
Bakan Özhaseki, ülkenin deprem bölgesinde bulunduğunu ve binaların büyük bölümünün riskli yapılardan oluştuğunu anlattı.
Özhaseki, doğru dönüşümü hızlandırıp depreme hazırlıklı olmak gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
'İnşallah 16 Nisan'dan sonra bir yasa hazırlığımız var, onu geçirebilirsek kentsel dönüşümle vatandaşların evini çok hızlı bir şekilde dönüştürüp onlara fazla bir maliyet getirmeden, doğru bir mantıkla işi çözmeye çalışıyoruz. Bu konuda yeni çalışmalarımız var. Ne kadar bir sayıdan bahsediyoruz? Türkiye çapında belki de 7-7,5 milyon bağımsız birimden bahsediyoruz. Bunun 2,5-3 milyonu İstanbul'da. Biz bunu yapmazsak Allah korusun ama deprem geldiğinde epeyce bir binayı alır götürür, içinde de canlarımızı, mallarımızı, sevdiklerimizi alır götürür. Bu sağcı, solcu dinlemez, A parti, B parti dinlemez, hepimizi alır götürür. Bu bizim ortak sorunumuz, bunu doğru biçimde sonuçlandırmamız, kurgulamamız lazım ve çok hızlı davranmamız lazım. Bilim adamlarının İstanbul için söyledikleri insanı korkutuyor. 2030'a kadar bir deprem olacağından ve bunun da şiddetinin 7'den aşağı olmayacağından bahsediyorlar. Böyle olunca niye biz keyifle oturuyoruz ki? Hiçbir şey olmayacakmış gibi niye rahatça duruyoruz ki? Hepimize iş düşüyor.'
- 'Türkiye'nin gücünü bir kere daha gördüler'
Bakan Özhaseki, geçmiş yıllara kıyasla çok daha zor günler geçirildiğini vurgulayarak, son bir yıl içerisinde tüm terör örgütlerinin içeriden ve dışarıdan 'ayağa kalktıklarını' söyledi.
Özhaseki, bu süreçte PKK'nın yaptıklarına ilişkin hatırlatmalarda bulunarak, güçlü bir irade ortaya koyup terör örgütünde ne kadar katil sürüsü varsa hepsini açtıkları çukurlara doldurduklarını ve şehirlerde PKK terörünü bitirdiklerini, köyleri, dağları temizlediklerini dile getirdi.
Sınır ötesindeki harekatın, Türkiye'nin güvenliğini sağlamak için gerçekleştirildiğinin altını çizen Özhaseki, 'Kilis'e her gün bomba atıyorlar iki kilometre öteden. Gidip orayı temizlemeyecek misiniz? Kendi güvenliğimizi sağlamak için bir bant oluşturuyoruz orada. Yoksa başkalarının topraklarında falan gözümüz yok. Allah'a hamdolsun dışarıya gittiğimiz o günden beri hem ülkemiz içeride selamete kavuştu hem de dışarıdaki dünya devletleri bu işin şakasının olmadığını anladılar. Türkiye'nin gücünü bir kere daha gördüler orada.' diye konuştu.
Daha sonra Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) belasının ortaya çıktığını, milletin de iyilik tarafından istifade ederek, kendilerini sempatik göstererek cömert velilerin parasını, fakir fukaranın da zeki çocuklarını ailelerinden koparıp aldığını belirten Özhaseki, şöyle devam etti:
'Ailelerinden kopardıkları çocukları özel bir eğitime tabi tuttular, bizim bildiğimiz gerçek İslam'a değil, hocalarının kafalarındaki İslam'a inandırdılar. Şimdi orada, rüyalar, kerametler üzerine, hocaefendinin üzerine kurulmuş bir İslam anlayışıyla bu çocukları zehirlediler ve nihayetinde bu adamlar kendi verdikleri emirlerle, bizim bildiğimiz İslam'ın ne kadar şartı varsa hepsini mahvettiler, yok ettiler. Soruları çalıp başka yavruların önünü kestiler. İnsanları röntgenlediler, bunları sağda, solda tehdit ve şantaj unsuru olarak kullandılar. Şu anda da Türkiye'nin yurt dışında aleyhine çalışan en önemli örgüt haline geldiler. Biz bunların gerçek yüzünü görmeye başladığımızda kardeşlerimizi uyarıyorduk ama 15 Temmuz'da herkes bir kere daha çıplak vaziyette bunların niyetlerini, yüzlerini gördü. Uydurulmuş bir sapkın itikadın peşinde, bir başka ülkeye hizmet etmek için adeta militan olmuş vaziyette elleri, yüzleri kararmış vaziyette hainliğe devam ettiler. Ama Allah'a hamdolsun bunları da temizledik.'
Özhaseki, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından örgüt üyelerini tespit etme, devlet kadrolarında var olanları temizlemek için yaptıkları çalışmalara değinerek, '90 bin civarında devlet kadrolarından attık bunları. Ana muhalefet başladı, 'Mağduriyetler oluşturuyorsunuz.' Bir tek kişinin bile hakkı geçiyorsa, günahtır, vebaldir. Bu nedenle itirazlar çok ciddi olarak değerlendiriliyor. Ama bu arada da devlete değil de FETÖ'süne, Amerika'ya, yurt dışında bağlantılı olduğu yere çalışan, dini, imanı bir kenara bırakmış insanları devlette niye tutalım? İş yerlerinizdeki adamları size her gün küfreder, çalarlarsa, ırzınıza göz dikerlerse çalıştırır mısınız? Biz de devletten atıyoruz, bu kadar basit.' diye konuştu.
- 'Bizim bir an önce emekli edeceğimiz çoluğumuz, çocuğumuz yok'
Özhaseki, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin de bilgi vererek, 'Bu sistemin gelmesinden rahatsız olan şer güçleri, önce Mecliste çıkarken bu iş, envaiçeşit çirkinlikler yaptı. Kimi geliyor kendisini kürsüye kilitliyor, kelepçe takıyor. Kelepçenin anahtarını bulana kadar sabah oluyor, o gün geçiyor zaten. Ertesi gün kürsü işgalleri başlıyor, kavga çıkarıyorlar. Ertesi gün bizim Muhammed Balta'nın bacağını ısırıyorlar, derken böyle bir çirkinlikler silsilesini Mecliste yaşadık. Şimdi de bir karalama, tezgah, olanın tam tersiyle sözlerini devam ettiriyorlar.' ifadelerini kullandı.
Yeni sistemle 18 yaşındaki gençlerin milletvekili olabileceğini ancak bunun yalanlarla çarpıtıldığını dile getiren Özhaseki, '22, 23 yaşında iki delikanlı ya da kızımız, Meclise girse ne var bunda? 'Erkenden emekli edeceksiniz biz biliyoruz zaten.' 22, 23 sene prim ödemeden nasıl emekli oluyor ya bu memlekette? Birisi bana anlatsa da öğrensem. Ya bu kadar yalan olur mu? Çirkinleştirmek istemiyorum sohbeti ama zamanında Kılıçdaroğlu gitti beşikteki torununu çıkan yasadan istifade ederek sigortalı yaptı. Bizim vallahi bir an önce oraya sokup da emekli edeceğimiz çoluğumuz çocuğumuz yok.' değerlendirmesinde bulundu.