Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Antalya konuşması

• Video Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gazi Mustafa Kemal'e neden ihanet ediyorsun?

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Bir MGK toplantısında anayasa kitapçığı fırlatıldı, ekonomi alt üst oldu. Biz bunlar olmasın diye yönetim sistemini değiştiriyoruz. Yola çıktık, 14 sene önce. Neler yaptığımız ortada. IMF'ye olan borcumuz 23,5 milyar dolardı. IMF'nin kapısına dilenci olmuşlar. 8 ay memuruna maaş ödeyemeyen bir devlet vardı. Biz geldik maaşları takır takır ödemeye başladık. IMF Başkanı'na dedik ki, son katıldığım Davos'ta, bak dedim siz bizi siyaseten idare etmeyeceksiniz. Siz verdiğiniz borcu bizden taksit taksit alacaksınız. Bizden önce tablo böyle değildi. IMF ikide bir talimatları verip gidiyordu. Türkiye'ye bu yakışır mı?

2013'te IMF'nin borcunu ödedik. Şu anda borcumuz yok. Ardından onlar bizden borç istedi. Bizler kararlı durduk ve yolumuza bu şekilde devam ettik. Bütün bu pisliklerin hepsini biz temizlemek zorunda kaldık. Ana muhalefetin başındaki zat SSK'nın başındaydı. O zaman hastanelerin hali neydi? Sağlıklı gir hasta çıkarsın. İlacını alamıyordun. Biz geldik, hastaneleri devletleştirdik. Şu anda memur işçi ayrımı var mı? İsteyen istediği hastaneye gidiyor mu? Şehir hastanelerini kuralım ki, dünyadaki hastalar da buraya gelsin dedik. Tüm büyükşehirlerin tamamında bu şehir hastaneleri olacak.

Türkiye istikrarlı büyümeyi devam ettirirse 1991'den bu yana dediğimiz hükümet modeliyle yönetilmiş olsaydı bulunduğumuz yerin tam iki katında olacaktık. Türkiye 90'lardan beri tek parti hükümetiyle yönetilmiş olsaydı kişi başı gelir 22 bin dolara yükselecekti. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olacak Türkiye için 16 Nisan düğün, bayram günüdür. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte Türkiye'nin değişim taleplerine en büyük direnci gösteren bürokratik oligarşinin, vesayet odaklarının gücü tamamen kırılıyor. 'Parlamenter demokrasi' diyorlar ya, parlamenter demokrasi aslında bir vesayet sistemidir. Şimdi bu sistemin beli kırıldığı için rahatsız oluyorlar.

Gazi Mustafa Kemal cumhuriyeti gençlere emanet etmemiş miydi? Kılıçdaroğlu, Gazi Mustafa Kemal'e niye ihanet ediyorsun. Biz de gençlere güveniyoruz. Biz de geleceğimizi gençlere emanet ediyoruz. Ben cumhurbaşkanı olarak şu anda çok daha rahatım. Ama yeni sistemde böyle olmayacak, sorgulanabileceksin. Sorgulandığın sürece daha ideal çalışma ortaya koyarsın. Millet seçimde beceremedin deyip diğer adayı iş başına getirecektir. 7 kez seçim kaybettin hala oradasın Kılıçdaroğlu? Burada kaybettiğin zaman gönderirler.

Hayırcılar 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne hayır demişlerdi. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne hayır demişlerdi. Marmaray'ı da hayır dediler. 200 milyon insan geçti Marmaray'dan. Avrasya Tüneli'ni yaptık, şimdi otomobiller oradan geçiyor. Osmangazi Köprüsü'ne de hayır dediler. Bizler ilk defa Türkiye'ye yüksek hızlı treni getirdik mi? Buralar bu raylı sistemlerde donatılacak.

Çıkmış başkan lokantaları kapatacak. Muhtarlıklar, belediyeler kapatılacak diyor. Böyle bir şey olabilir mi? Yalan üstüne yalan. Yalanı bunun kadar güzel kullanan yok. Ey Kılıçdaroğlu sen yalan makinesisin. Şu ana kadar 16 bin muhtarımızla milletin evinde bir araya geldik. 55 bin muhtarımız var hepsini davet edeceğim. Çünkü muhtar BM Genel Kurulu'na gelmiş olanlardan aşağı değildir. Eğer yeniden milletvekili olamıyorsa genç 23 yıl prim ödeyecek. Emeklilik 65 yaşında. Bunu niye söylemiyorsun doğru konuşsana. 21 yaşında İstanbul'u fethederek Fatih'in izinde giden bir gençlik olarak ben güveniyorum.

Ne diyor Kılıçdaroğlu, 'Kendisine 100 tane yardımcı atayacak' diyor. '500 tane bakan atayacak' diyor. Ya yapma, benim milletime bu yalanları söyleme. Böyle bir şey söz konusu değil. Biz göreve geldiğimizde 36 bakandan oluşuyordu hükümet. Biz geldik bunu 25'e indirdik. Dürüst ol dürüst. Biz bir defa özel sektörden aldığımız derslerle geldik. Bu işleri iyi biliriz. 14 yıldır bu ülkeyi nereden nereye getirdiğimiz ortada. Ama sen bu işlerden de anlamazsın. Daha çok çalışman lazım. Bu iş biraz da olur olmaz meselesi. Mantığı var. Cumhurbaşkanı bir veya iki yardımcı, en fazla bilemedin üç yardımcı. Bakan sayısı şu mevcudu belki koruyacaktır. Gereğine göre azalır veya artar.