'Meclis, Doktorlara Yönelik Şiddet Sorununa El Atıyor'
TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı Satır, doktorlar ve sağlık çalışanlarına, 'Kendilerine yönelik şiddet olayları' konusunda, 'Korkmadan ve çekinmeden' komisyonlarına başvurmaları çağrısında bulundu Belma Satır: 'Tıp fakülteleri, üniversite sınavında en yüksek puanı alanların girdiği bölüm. Doktorları kolay yetiştirmiyoruz ama maalesef çok kolay harcıyoruz'
COŞKUN ERGÜL - Meclis, başta doktorlar olmak üzere, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet sorununa el atıyor. TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı Belma Satır, sağlık çalışanlarına, 'Kendilerine yönelik şiddet olayları' konusunda, 'Korkmadan ve çekinmeden' komisyonlarına başvurmaları çağrısında bulundu.
Satır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şiddetin her türlüsüne karşı olduklarını, ancak doktorlar başta olmak üzere sağlık personeline karşı yapılan şiddeti asla ve asla kabul edemeyeceklerini belirtti.
'Sağlığımızı emanet ettiğimiz doktorlara karşı yapılan bu hareket, hem bir meslek hakları ihlali hem insan hakları ihlali hem de insani olmayan bir olay.' diyen Satır, görevini yaparken saldırıya uğrayan doktorlara sahip çıkılması gerektiğini kaydetti.
Satır, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Bir doktor kolay yetişmiyor. Tıp fakülteleri, üniversite sınavında en yüksek puanı alanların girdiği bölüm. Üniversite eğitimi de diğer bölümlere göre uzun sürüyor. Mezun olduktan sonra da hemen işe başlayamıyorlar. TUS'a giriyorlar, belli yerlerde mecburi hizmetleri var. Bir doktorun mezun olduktan sonra 10 yılı bu süreçle geçiyor. Doktorları kolay yetiştirmiyoruz ama maalesef çok kolay harcıyoruz. Gazete ve televizyonların, doktorlara yönelik şiddet olaylarını magazin malzemesi olarak birgün gösterip, ondan sonra bu olayların unutturulmasını kabul edemeyiz.'
- Bugüne kadar yapılanları anlattı
Komisyon Başkanı Satır, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarına ilişkin Mecliste bugüne kadar yapılan çalışmaları anlattı.
Dilekçe Komisyonu bünyesinde, 2011 yılında sağlık hizmetlerinin sunumundaki problemlerin çözümü için alt komisyon kurulduğunu belirten Satır, 'Komisyon çalışmaya başlayınca, hasta yakınlarının şikayetlerinin yanı sıra sağlık çalışanlarının da mağduriyetinin olduğu ortaya çıktı.' dedi.
Belma Satır, 2012 yılında da Sağlık Çalışanlarına Yönelik Artan Şiddet Olaylarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemelerin Belirlenmesi Amacıyla Araştırma Komisyonu kurulduğunu bildirdi.
Alt komisyon ile araştırma komisyonun aldığı kararlar çerçevesinde, mevzuatta konuyla ilgili bazı düzenlemeler yapıldığını ifade eden Satır, 2011 yılında yayınlanan KHK'da, 'Bakanlık ve bağlı kuruluşlarında; sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevlerden dolayı personele karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemler ve davalarda personelin talebi üzerine Bakanlık ve bağlı kuruluşlarınca hukuki yardım yapılır.' düzenlemesinin yer aldığını anımsattı.
Belma Satır, 'Bu düzenleme ne demek? Diyelim bir doktor şiddete uğradı, doktorun o anda savcılığa gidip suç duyurusunda bulunması, tazminat davası açması lazım. İşte bu gibi hukuki yardımları devlet yapacak. Bu KHK'ya göre ayrıca, doktor veya sağlık personelinin yargıdaki davalarının Sağlık Bakanlığı hukuk müşavirlerince takip edilmesi de hüküm altına alındı.' ifadesini kullandı.
- 'Doktoru yaralayan tutuklanabilecek'
1987 tarihli Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'na göre de sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçunun, tutuklama nedeni varsayılan suçlar arasında yer aldığını ifade eden Satır, tutuklama olmasının, sağlık çalışanlarına yönelik şiddette caydırıcılık oluşturduğunu vurguladı.
Dilekçe Komisyonu Başkanı Satır, yapılan bütün bu düzenlemelere rağmen, doktorlar ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin devam ettiğini aktardı.
'Hastalık veya ölüm sonrasında yaşanan acı herkes için geçerli ama bu, doktora şiddet uygulamayı gerektirecek bir durum olamaz.' diyen Satır, komisyonlarına doktorlar ve sağlık çalışanları ile ilgili şikayet dilekçeleri geldiğini belirtti. Belma Satır, dilekçelerde, 'doktorların yanlış teşhis ve tedavi uyguladıkları, meslek kurallarına uymadıklarının' iddia edildiğini anlattı.
Satır, bu dilekçelerle ilgili işlemler ve ilgili bakanlık veya kurumlarla yazışmalar yaptıklarını ifade ederek, gelen cevabi yazılarda, 'doktorların kusurlu olmadığı, görevlerini hakkıyla yerine getirdikleri, vatandaşların doktorlar ve sağlık çalışanlarına şiddet uyguladığının belirtildiğini' bildirdi.
- 'Takip edilmesi gerektiğini düşündük'
Vatandaşların doktorlara şiddet uygulamalarının devam ettiğini görünce bu işin takip edilmesi gerektiğini düşündüklerini anlatan Belma Satır, 'Türkiye'nin nüfusu artıyor, çok ciddi sayıda doktor ve sağlık personeline ihtiyacımız var; bu kişilere sahip çıkmamız gerekiyor.' diye konuştu.
Dilekçe Komisyonu Başkanı Satır, doktorlar ve sağlık çalışanlarına, 'Kendilerine yönelik şiddet ve benzeri olaylarla' ilgili komisyonlarına başvurmaları çağrısında bulundu.
'Komisyon olarak, şiddetten mağdur olan, şiddete uğrayan sağlık çalışanlarının dilekçe ile başvurmalarını bekliyoruz. Çekinmesinler, korkmasınlar, müracaat etsinler.' diyen Satır, meslek birliklerinin ya da şahıs olarak doktorların kendilerinin başvuru yapabileceğini açıkladı.
Belma Satır, bu konuyla ilgili alt komisyon kurmayı düşündüklerini de sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Satır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şiddetin her türlüsüne karşı olduklarını, ancak doktorlar başta olmak üzere sağlık personeline karşı yapılan şiddeti asla ve asla kabul edemeyeceklerini belirtti.
'Sağlığımızı emanet ettiğimiz doktorlara karşı yapılan bu hareket, hem bir meslek hakları ihlali hem insan hakları ihlali hem de insani olmayan bir olay.' diyen Satır, görevini yaparken saldırıya uğrayan doktorlara sahip çıkılması gerektiğini kaydetti.
Satır, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Bir doktor kolay yetişmiyor. Tıp fakülteleri, üniversite sınavında en yüksek puanı alanların girdiği bölüm. Üniversite eğitimi de diğer bölümlere göre uzun sürüyor. Mezun olduktan sonra da hemen işe başlayamıyorlar. TUS'a giriyorlar, belli yerlerde mecburi hizmetleri var. Bir doktorun mezun olduktan sonra 10 yılı bu süreçle geçiyor. Doktorları kolay yetiştirmiyoruz ama maalesef çok kolay harcıyoruz. Gazete ve televizyonların, doktorlara yönelik şiddet olaylarını magazin malzemesi olarak birgün gösterip, ondan sonra bu olayların unutturulmasını kabul edemeyiz.'
- Bugüne kadar yapılanları anlattı
Komisyon Başkanı Satır, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarına ilişkin Mecliste bugüne kadar yapılan çalışmaları anlattı.
Dilekçe Komisyonu bünyesinde, 2011 yılında sağlık hizmetlerinin sunumundaki problemlerin çözümü için alt komisyon kurulduğunu belirten Satır, 'Komisyon çalışmaya başlayınca, hasta yakınlarının şikayetlerinin yanı sıra sağlık çalışanlarının da mağduriyetinin olduğu ortaya çıktı.' dedi.
Belma Satır, 2012 yılında da Sağlık Çalışanlarına Yönelik Artan Şiddet Olaylarının Araştırılarak Alınması Gereken Önlemelerin Belirlenmesi Amacıyla Araştırma Komisyonu kurulduğunu bildirdi.
Alt komisyon ile araştırma komisyonun aldığı kararlar çerçevesinde, mevzuatta konuyla ilgili bazı düzenlemeler yapıldığını ifade eden Satır, 2011 yılında yayınlanan KHK'da, 'Bakanlık ve bağlı kuruluşlarında; sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevlerden dolayı personele karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemler ve davalarda personelin talebi üzerine Bakanlık ve bağlı kuruluşlarınca hukuki yardım yapılır.' düzenlemesinin yer aldığını anımsattı.
Belma Satır, 'Bu düzenleme ne demek? Diyelim bir doktor şiddete uğradı, doktorun o anda savcılığa gidip suç duyurusunda bulunması, tazminat davası açması lazım. İşte bu gibi hukuki yardımları devlet yapacak. Bu KHK'ya göre ayrıca, doktor veya sağlık personelinin yargıdaki davalarının Sağlık Bakanlığı hukuk müşavirlerince takip edilmesi de hüküm altına alındı.' ifadesini kullandı.
- 'Doktoru yaralayan tutuklanabilecek'
1987 tarihli Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'na göre de sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçunun, tutuklama nedeni varsayılan suçlar arasında yer aldığını ifade eden Satır, tutuklama olmasının, sağlık çalışanlarına yönelik şiddette caydırıcılık oluşturduğunu vurguladı.
Dilekçe Komisyonu Başkanı Satır, yapılan bütün bu düzenlemelere rağmen, doktorlar ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin devam ettiğini aktardı.
'Hastalık veya ölüm sonrasında yaşanan acı herkes için geçerli ama bu, doktora şiddet uygulamayı gerektirecek bir durum olamaz.' diyen Satır, komisyonlarına doktorlar ve sağlık çalışanları ile ilgili şikayet dilekçeleri geldiğini belirtti. Belma Satır, dilekçelerde, 'doktorların yanlış teşhis ve tedavi uyguladıkları, meslek kurallarına uymadıklarının' iddia edildiğini anlattı.
Satır, bu dilekçelerle ilgili işlemler ve ilgili bakanlık veya kurumlarla yazışmalar yaptıklarını ifade ederek, gelen cevabi yazılarda, 'doktorların kusurlu olmadığı, görevlerini hakkıyla yerine getirdikleri, vatandaşların doktorlar ve sağlık çalışanlarına şiddet uyguladığının belirtildiğini' bildirdi.
- 'Takip edilmesi gerektiğini düşündük'
Vatandaşların doktorlara şiddet uygulamalarının devam ettiğini görünce bu işin takip edilmesi gerektiğini düşündüklerini anlatan Belma Satır, 'Türkiye'nin nüfusu artıyor, çok ciddi sayıda doktor ve sağlık personeline ihtiyacımız var; bu kişilere sahip çıkmamız gerekiyor.' diye konuştu.
Dilekçe Komisyonu Başkanı Satır, doktorlar ve sağlık çalışanlarına, 'Kendilerine yönelik şiddet ve benzeri olaylarla' ilgili komisyonlarına başvurmaları çağrısında bulundu.
'Komisyon olarak, şiddetten mağdur olan, şiddete uğrayan sağlık çalışanlarının dilekçe ile başvurmalarını bekliyoruz. Çekinmesinler, korkmasınlar, müracaat etsinler.' diyen Satır, meslek birliklerinin ya da şahıs olarak doktorların kendilerinin başvuru yapabileceğini açıkladı.
Belma Satır, bu konuyla ilgili alt komisyon kurmayı düşündüklerini de sözlerine ekledi.