Bakan Yılmaz, AA Editör Masası'na Konuk Oldu (1)

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz:'Halkoyuna sunulacak anayasa değişikliği ile daha demokratik bir sistem gelecek. Bu anayasa reformuyla istikrar gelecek Türkiye'ye. Bu reformla birlikte uzlaşma gelecek. Uzlaşma da toplumda huzuru sağlar' '(Anayasa değişikliği referandumu) Eğer diyelim ki bugün imzalarsa muhtemelen 9'unda ama bir iki gün sonra imzalarsa cuma veya cumartesi, o zamanda ayın 16'sında. İki tarihten birisi 9 Nisan veya 16 Nisan' 'Eğer siz 2007 değişikliğini yapmışsanız, bu noktaya gelmeniz kaçınılmazdır. Dolayısıyla bu yapılan işlem 2007'nin devamıdır'

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 'Halkoyuna sunulacak anayasa değişikliği ile daha demokratik bir sistem gelecek. Bu anayasa reformuyla istikrar gelecek Türkiye'ye. Bu reformla birlikte uzlaşma gelecek. Uzlaşma da toplumda huzuru sağlar.' dedi.

Anadolu Ajansı Editör Masası'na konuk olan Yılmaz, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

'Referandumda 'evet' çıkması ve cumhurbaşkanlığı sisteminin hayata geçmesi halinde Türk toplumunun hayatında neler değişecek? Seçmenle bir araya geldiğinizde bu sistemin gerekliliğini hangi tezlerle anlatacaksınız?' sorusu üzerine Yılmaz, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu hafta içinde kararını vereceğini açıkladığını anımsattı.

Yılmaz, referandumun yapılacağı tarihe ilişkin ise 'Eğer diyelim ki bugün imzalarsa muhtemelen 9'unda ama bir iki gün sonra imzalarsa cuma veya cumartesi, o zamanda ayın 16'sında. İki tarihten birisi 9 Nisan veya 16 Nisan.' açıklamasında bulundu.

Bu anayasa değişikliği ile ülkenin istikrara kavuşacağının altını çizen Yılmaz, değişikliğin aynı zamanda bir uzlaşmayı da beraberinde getireceğini söyledi.

AK Parti'nin 2002'de yüzde 34'le iktidara geldiğini hatırlatan Yılmaz, 'Yüzde 34'le tüm Türkiye'yi yönetme hakkını kendinde gördü. Kanun buna izin verdi. Şimdi hiçbir kimse yüzde 50'den fazla halkın desteğini almadan bu ülkeyi yönetemeyecek. O zaman vatandaşa soracağız, hangi düzenleme daha demokratik?' diye konuştu.

Değişiklikle seçimden çıkılan günün ertesi gününde Türkiye'yi kimin yöneteceğinin belli olacağına işaret eden Yılmaz, bir bilinmez sürecinin olmayacağına vurgu yaptı. 'Bu seçim sisteminde artık ertesi gün ülkeyi kimin yöneteceği belli. Çift başlılık ortadan kalkacak. Daha da önemlisi bence Türkiye'de barışı, kardeşliği, huzuru artıracak. Onun da gerekçesi uzlaşma.' ifadesini kullanan Yılmaz, şöyle devam etti:

'Neden uzlaşma? Çünkü hiçbir partinin oyu yüzde 50'nin üzerinde değil. AK Parti'nin dahil diyelim ki yüzde 49,5 oyumuz var. Yüzde 49,5 oy cumhurbaşkanı seçmek için yeterli değil. Ne yapmak lazım? Başka partilerden de oy alabilecek bir politika izlemek lazım. Bir görüşme yapması lazım. Diğerlerinin de değerlerine veya hizmetlerine açık olması lazım. Çok net, ya MHP'nin ya CHP'nin toplum tarafından kabul edilmiş hizmetlerinin de değerlerinin de kendisi üzerinden gerçekleştirilebileceğini de ifade ederek onların da desteğini alabilmek lazım. Dolasıyla bunu yaparsanız Türkiye'de daha geniş bir uzlaşmayı sağlamış olursunuz.'

Bu durumun aday seçimine de yansıyacağına dikkati çeken Bakan Yılmaz, 'Bu toplum bundan sonra kavgacı olanı istemez, kutuplaştırıcı olanı istemez. Sadece 'küçük olsun, benim olsun' yani hizip anlayışı ile millete bakanları kesinlikle istemez. Dolayısıyla milletin tamamını kuşatan, mümkün olduğu kadar tabii kuşatan, uzlaşmaya açık, ülkesini ileriye taşımış, güçlü bir lider isteyecektir.' değerlendirmesini yaptı.

- 15 Temmuz örneği

Yılmaz, 'güçlü lider' sözünü açıklarken de 15 Temmuz darbe girişimini hatırlattı. '15 Temmuz'u anlamadan, bu değişikliğin neden yapıldığını anlayabilmek de mümkün değil.' diyen Yılmaz, girişim günü kendisinin başbakanlıkta olduğunu söyledi. Herkesin 'ne olacak?' diye beklediğini belirten Yılmaz, 'Birisinin kalkıp karar vermesi lazım. Hem de çok cesur bir şekilde. İşte birisi kalkıyor diyor ki 'halktan daha büyük bir güç ben görmedim. Milletimizle beraber sokaklardayız, meydanlardayız, kim ne yapacaksa gelsin, millete karşı yapsın, millet de gereğini yapsın' dedi. 15 Temmuz'u anlamadan, güçlü lider ihtiyacı ortaya çıkmadı.' dedi.

- 'İyi kaptan fırtınalı günde anlaşılır'

İyi kaptanın fırtınalı günde anlaşılacağını dile getiren Yılmaz, 15 Temmuz'un Türkiye'nin çok iyi bir kaptana ihtiyacı olduğunu gösterdiğini söyledi.

Aslına bakıldığında bu anayasanın yeni bir şey de getirmediğine dikkati çeken Yılmaz, herkesten şu anda anayasada var olan cumhurbaşkanı yetkilerine bakmalarını istedi. Anayasanın 8'inci maddesinde 'yürütme yetkisi ve görevi cumhurbaşkanı ve bakanlar kurulu tarafından yürütülür' dendiğini aktaran Yılmaz, bunun 'iki başlılık' anlamına geldiğini ifade etti. Yeni düzenlemenin iki başlılığı ortadan kaldırdığını bildiren Yılmaz, 104'ncü maddede ise 'cumhurbaşkanı devletin başıdır' dendiğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanının gerekli gördüğünde bakanlar kuruluna başkanlık etmek, milletler arası antlaşmaları onaylamak, genelkurmay başkanını atamak, MGK'yı toplantıya çağırmak, af yetkisi gibi görevleri bulunduğunu hatırlatan Yılmaz, ayrıca cumhurbaşkanının başbakanın belirlediği isimler arasından bakanları atama yetkisi olduğunu söyledi.

Yılmaz, Ahmet Necdet Sezer döneminde Beşir Atalay'ın Milli Eğitim Bakanı olarak önerildiğini ancak Sezer'in 'bu uygun değil' diyerek görev yerini değiştirdiğini anlattı.

Bakan Yılmaz, saydığı yetkilerin cumhurbaşkanı tarafından zaten kullanıldığını, bunların dışında bir yetki verilmediğini ifade ederken, yargıda da ikiliğin kaldırılacağını dile getirdi.

Cumhurbaşkanlığı kararnamesi için Yılmaz, 'Bakanlar Kurulu kararı yok mu? Yürütmede ihtiyaçtır bunu yapmak. Dolayısıyla Bakanlar Kuruluna tekabül eden bir işlemi de cumhurbaşkanına veriliyor.' diye konuştu.

Cumhurbaşkanının her yaptığı işlemin yargı denetimine açık hale getirildiğine vurgu yapan Yılmaz, yeni sistemin daha demokratik olduğunu kaydetti.

İsmet Yılmaz, 'Halkoyuna sunulacak anayasa değişikliği ile daha demokratik bir sistem gelecek. Bu anayasa reformuyla istikrar gelecek Türkiye'ye. Bu reformla birlikte uzlaşma gelecek. Uzlaşma da toplumda huzuru sağlar. Yaptığımız hiçbir yenilik yok. Eğer siz 2007 değişikliğini yapmışsanız, bu noktaya gelmeniz kaçınılmazdır. Dolayısıyla bu yapılan işlem 2007'nin devamıdır.' açıklamasını yaptı.

Türk milletinin zeki olduğunu dile getiren Yılmaz, vatandaşın en doğru kararı vereceğini bildirdi.

(Sürecek)

Kaynak: AA