Tanşıldızı Açıklaması 'Sadece Tütün Kontrolü İle Kanserin Üçte İkisi Önlenebilir'
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Görüntüleme Teknikleri Bölüm Başkanı Öğr. Gör. Handan Tanyıldızı, sadece tütün kontrolü ile kanser vakalarının üçte ikisinin önlenebileceğini söyledi.
Tanyıldızı, 4 Şubat Dünya Kanser Günü’nde Türkiye’de kanser ve kanser politikasını değerlendirerek, Türk Halk Sağlığı Kurumu verilerine göre, Türkiye’de kanser vakalarının gün geçtikçe arttığını söyledi.
Kanserin kesin sebebi ya da sebeplerinin bilinmediğini belirten Tanyıldızı, "Bireylerin gen mirasları, bazı virüsler, bilinçsiz şekilde radyasyona maruz kalma, çeşitli yollarla kimyasal maddeler kullanma, bağışıklık sistemindeki bozulmalar, çeşitli çevresel faktörler ya da yetersiz beslenme kanser sebepleri arasında sayılıyor. 21. yüzyıl içerisinde kanserle mücadelede eden tüm ülkelerin bu faktörleri değerlendirip, akılcı kanser mücadele politikaları geliştirmesi gerekiyor. Kanser sadece pahalı ilaç ya da tedaviler ile kontrol altına alınabilecek bir hastalık değildir, önlenebilir bir hastalıktır. Bu yüzden, ülkelerin finansal kaynaklarına uygun şekilde yatırımlarını kanseri önleme ve erken teşhise yönlendirmeleri gerekmektedir" diye konuştu.
"Kanser vakaları gün geçtikçe artıyor"
Türk Halk Sağlığı Kurumu verilerine göre ülkemizde kanser vakaları gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Tanyıldızı, "Sağlık Bakanlığının yayımladığı istatistiklere bakıldığında ülkemizde de dünyaya paralel oranda artış gösteren başlıca kanser türleri kadınlarda meme ve tiroid iken, erkeklerde akciğer ve prostattır. Diğer ülkeler ile kıyaslandığında ülkemiz için esas sorun tütün kullanımına bağlı oluşan kanserler. Sağlık bakanlığı verilerine göre her yıl yeni teşhis edilen 150 bin kanser olgusunun en az 100 bini direkt olarak sigara kullanımı ile ilişkili. Bu nedenle Türkiye için en önemli kanser kontrol yöntemi tütünle mücadele. Sadece tütün kontrolü ile ülkemizde görülen kanserlerin üçte ikisinin önlenmesi ön görülmektedir" dedi.
Tanyıldızı konuşmasına şu şekilde devam etti, "Ülkemizdeki kanser politikaları ile mücadele eylem planları Ulusal Kanser Kontrol Programı tarafından organize edilmekte. Dünya Sağlık Örgütü ile ortaklaşa çalışılan bu eylem planı kanser kayıtçılığı, kanser önleme, kanser erken teşhis ve tarama, kanser tedavileri ve son dönem hastalar için palyatif bakım hizmetlerinin artırılmasını içeren beş başlıktan oluşmakta. Tüm bunlara ilaveten tütün ile mücadele ve ulusal obezite kontrol programı da kanserle mücadelede önemli bir adımdır."
"Kanser hastalarının koşulları iyileştirilmeli"
Tanyıldızı, "Kanserle savaş için bakanlık tarafından yönetilen kanser politikalarına ek olarak toplumumuza da önemli görevler düşmekte. Kanser vaka sayısı alınan önlemler ile stabil tutulmaya ve düşürülmeye çalışılırken, mevcut kanser hastalarının koşulları iyileştirilmeli. Bir kanser hastası hastalığını açıkça konuşabilmeli, hikâyesini örnek teşkil etmesi açısından paylaşabilmeli, günlük yaşantısına dönebilmeli ve en önemlisi moral ve motivasyonla kanser yolculuğunu yönetebilmeli. Toplum tarafından kanser hastaları kabul görmeli, daha sağlıklı alanlar oluşturulmalı. En önemlisi de erken teşhisin öneminin idrak edilmesi" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Kanserin kesin sebebi ya da sebeplerinin bilinmediğini belirten Tanyıldızı, "Bireylerin gen mirasları, bazı virüsler, bilinçsiz şekilde radyasyona maruz kalma, çeşitli yollarla kimyasal maddeler kullanma, bağışıklık sistemindeki bozulmalar, çeşitli çevresel faktörler ya da yetersiz beslenme kanser sebepleri arasında sayılıyor. 21. yüzyıl içerisinde kanserle mücadelede eden tüm ülkelerin bu faktörleri değerlendirip, akılcı kanser mücadele politikaları geliştirmesi gerekiyor. Kanser sadece pahalı ilaç ya da tedaviler ile kontrol altına alınabilecek bir hastalık değildir, önlenebilir bir hastalıktır. Bu yüzden, ülkelerin finansal kaynaklarına uygun şekilde yatırımlarını kanseri önleme ve erken teşhise yönlendirmeleri gerekmektedir" diye konuştu.
"Kanser vakaları gün geçtikçe artıyor"
Türk Halk Sağlığı Kurumu verilerine göre ülkemizde kanser vakaları gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Tanyıldızı, "Sağlık Bakanlığının yayımladığı istatistiklere bakıldığında ülkemizde de dünyaya paralel oranda artış gösteren başlıca kanser türleri kadınlarda meme ve tiroid iken, erkeklerde akciğer ve prostattır. Diğer ülkeler ile kıyaslandığında ülkemiz için esas sorun tütün kullanımına bağlı oluşan kanserler. Sağlık bakanlığı verilerine göre her yıl yeni teşhis edilen 150 bin kanser olgusunun en az 100 bini direkt olarak sigara kullanımı ile ilişkili. Bu nedenle Türkiye için en önemli kanser kontrol yöntemi tütünle mücadele. Sadece tütün kontrolü ile ülkemizde görülen kanserlerin üçte ikisinin önlenmesi ön görülmektedir" dedi.
Tanyıldızı konuşmasına şu şekilde devam etti, "Ülkemizdeki kanser politikaları ile mücadele eylem planları Ulusal Kanser Kontrol Programı tarafından organize edilmekte. Dünya Sağlık Örgütü ile ortaklaşa çalışılan bu eylem planı kanser kayıtçılığı, kanser önleme, kanser erken teşhis ve tarama, kanser tedavileri ve son dönem hastalar için palyatif bakım hizmetlerinin artırılmasını içeren beş başlıktan oluşmakta. Tüm bunlara ilaveten tütün ile mücadele ve ulusal obezite kontrol programı da kanserle mücadelede önemli bir adımdır."
"Kanser hastalarının koşulları iyileştirilmeli"
Tanyıldızı, "Kanserle savaş için bakanlık tarafından yönetilen kanser politikalarına ek olarak toplumumuza da önemli görevler düşmekte. Kanser vaka sayısı alınan önlemler ile stabil tutulmaya ve düşürülmeye çalışılırken, mevcut kanser hastalarının koşulları iyileştirilmeli. Bir kanser hastası hastalığını açıkça konuşabilmeli, hikâyesini örnek teşkil etmesi açısından paylaşabilmeli, günlük yaşantısına dönebilmeli ve en önemlisi moral ve motivasyonla kanser yolculuğunu yönetebilmeli. Toplum tarafından kanser hastaları kabul görmeli, daha sağlıklı alanlar oluşturulmalı. En önemlisi de erken teşhisin öneminin idrak edilmesi" ifadelerini kullandı.