Adana'daki FETÖ/PDY Soruşturması
Adana'da Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile ceza infaz kurumlarında görevliyken KHK ile ihraç edilen 2'si kadın 10 kişinin 'FETÖ/PDY üyesi olmak' suçundan yargılanmasına 11. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı İlk duruşmada 1 kişi tahliye edildi
Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında aralarında Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile ceza infaz kurumlarında görevliyken olağanüstü hal (OHAL) kapsamında çıkarılan kanun hükmünde kararname (KHK) ile meslekten ihraç edilen 6'sı tutuklu 10 kişi hakkında 'FETÖ/PDY üyesi olmak' suçundan açılan davanın ilk duruşmasında bir kişi tahliye edildi.
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinden görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu sanıklar Hüseyin Aksoy, Mehmet Görgel, Zeynelabidin Yıldırım, Mahmut Demir, Rifat Arslan, Ramazan Okuyucu, tutuksuz yargılanan Hacer Görgel, Gökhan Gökkoca, Nurdoğan Şanlı, Orhan Ay ile avukatları katıldı.
Duruşmada kimlik tespitlerinin ardından haklarındaki suçlamaları hatırlatılan sanıkların savunmalarına geçildi.
Mahkemede cezaevi katibi görevinden KHK ile ihraç edilen tutuksuz sanık Hacer Görgel 2 çocuğunun Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname çerçevesinde kapatılan Özel Burç Okullarına göndermesi sebebiyle suçlandığını ileri sürdü.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile savunmasını veren tutuklu sanık Mahmut Demir, görev yaptığı yerdeki çoğu adli personel gibi kendi çocuğunu da Burç Okullarına gönderdiğini ifade ederek kendisinin akıllı telefon kullanmasını pek bilmediğini, kızının sosyal medyadaki arkadaşlarıyla bazı programlar aracılığıyla konuştuğunu ve bu şekilde ByLock programının yüklenmiş olabileceğini savundu.
Sanık Zeynelabidin Yıldırım, ByLock listesine kullandığı numaranın yanlışlıkla yazıldığını belirtti.
Tanık olarak dinlenen Mustafa Tabakcı ifadesinde, 2012 yılında zabıt katipliği sınavına hazırlandığını, o dönemde cemaat olarak bilinen yapının içerisinde halasının oğlu Hakan Bektaş'ın Burç Okullarında katiplik sınavı ortamının sağlanarak klavye çalıştırıldığı için o okula gittiğini söyledi.
Tabakcı, sanık Zeynelabidin Yıldırım ile Burç Okulunda tanıştığını ve Yıldırım'ın okulda gözetmenlik yaptığını belirterek 'Zeynelabidin kendisini bize 'Hakan' olarak tanıttı. Ben daha sonra katiplik sınavını kazandım. İçel'in Tarsus ilçesinde göreve başladım. Sonra bu şahıs beni aradı ve ilçede Birol isimli birisiyle tanışmamı ve bana yardımcı olacağını söyledi. Birol beni Gülen cemaati sohbetlerine 3-4 kez çağırdı. Gittim. Bu sohbetlerde aynı adliyede görevli arkadaşım Uğur Arık ile tanıştık. Birol'la tanıştıktan bir süre sonra benden himmet talebinde bulundu. Ancak ben evlendiğimi bahane ettim ve vermedim. 2012 yılında Burç Okullarında kursta olduğum dönemde kurs verenler bize 'bizi bırakmayın, sınavı kazanırsanız görüşelim' diye konuşuyorlardı. Zeynelabidin de bize böyle söylüyordu.' ifadelerini kullandı.
Sanıkların SEGBİS ile savunmalarının kaydedildiği duruşmada mahkeme heyeti, savunmaların ardından ara kararını verdi.
Mahkeme Başkanı Nurullah Bodur, tutuklu sanıklardan Mehmet Görgel'in tahliyesine diğer tutuklu ve tutuksuz sanıkların ise mevcut durumlarının devamına karar verdi.
Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 17 Mayıs'a erteledi.
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede 10 sanığın, 'FETÖ/PDY'ye üye olmaktan' 15 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmaları istenmişti.
Kaynak: AA
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinden görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu sanıklar Hüseyin Aksoy, Mehmet Görgel, Zeynelabidin Yıldırım, Mahmut Demir, Rifat Arslan, Ramazan Okuyucu, tutuksuz yargılanan Hacer Görgel, Gökhan Gökkoca, Nurdoğan Şanlı, Orhan Ay ile avukatları katıldı.
Duruşmada kimlik tespitlerinin ardından haklarındaki suçlamaları hatırlatılan sanıkların savunmalarına geçildi.
Mahkemede cezaevi katibi görevinden KHK ile ihraç edilen tutuksuz sanık Hacer Görgel 2 çocuğunun Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname çerçevesinde kapatılan Özel Burç Okullarına göndermesi sebebiyle suçlandığını ileri sürdü.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile savunmasını veren tutuklu sanık Mahmut Demir, görev yaptığı yerdeki çoğu adli personel gibi kendi çocuğunu da Burç Okullarına gönderdiğini ifade ederek kendisinin akıllı telefon kullanmasını pek bilmediğini, kızının sosyal medyadaki arkadaşlarıyla bazı programlar aracılığıyla konuştuğunu ve bu şekilde ByLock programının yüklenmiş olabileceğini savundu.
Sanık Zeynelabidin Yıldırım, ByLock listesine kullandığı numaranın yanlışlıkla yazıldığını belirtti.
Tanık olarak dinlenen Mustafa Tabakcı ifadesinde, 2012 yılında zabıt katipliği sınavına hazırlandığını, o dönemde cemaat olarak bilinen yapının içerisinde halasının oğlu Hakan Bektaş'ın Burç Okullarında katiplik sınavı ortamının sağlanarak klavye çalıştırıldığı için o okula gittiğini söyledi.
Tabakcı, sanık Zeynelabidin Yıldırım ile Burç Okulunda tanıştığını ve Yıldırım'ın okulda gözetmenlik yaptığını belirterek 'Zeynelabidin kendisini bize 'Hakan' olarak tanıttı. Ben daha sonra katiplik sınavını kazandım. İçel'in Tarsus ilçesinde göreve başladım. Sonra bu şahıs beni aradı ve ilçede Birol isimli birisiyle tanışmamı ve bana yardımcı olacağını söyledi. Birol beni Gülen cemaati sohbetlerine 3-4 kez çağırdı. Gittim. Bu sohbetlerde aynı adliyede görevli arkadaşım Uğur Arık ile tanıştık. Birol'la tanıştıktan bir süre sonra benden himmet talebinde bulundu. Ancak ben evlendiğimi bahane ettim ve vermedim. 2012 yılında Burç Okullarında kursta olduğum dönemde kurs verenler bize 'bizi bırakmayın, sınavı kazanırsanız görüşelim' diye konuşuyorlardı. Zeynelabidin de bize böyle söylüyordu.' ifadelerini kullandı.
Sanıkların SEGBİS ile savunmalarının kaydedildiği duruşmada mahkeme heyeti, savunmaların ardından ara kararını verdi.
Mahkeme Başkanı Nurullah Bodur, tutuklu sanıklardan Mehmet Görgel'in tahliyesine diğer tutuklu ve tutuksuz sanıkların ise mevcut durumlarının devamına karar verdi.
Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 17 Mayıs'a erteledi.
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede 10 sanığın, 'FETÖ/PDY'ye üye olmaktan' 15 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmaları istenmişti.