FETÖ, Toplumsal Yapıyı Hedef Aldı
Kartepe Zirvesinde FETÖ’nün örgüt yapılanması derinlemesine ele alındı.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin Uluslararası 15 Temmuz ve Darbeler Sempozyumu’nun ikinci gününde bugüne kadar tüm terör örgütlerinden farklı bir tarza sahip olan FETÖ yapılanması akademisyenler tarafından ele alındı. Başkanlığını Mustafa Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakup Bulut’un yaptığı oturumda FETÖ gerçeği, Prof. Dr. Ramazan Biçer, Yrd. Doç. Dr. Yakup Bulut, Yrd. Doç. Dr. Ali Kuyaksil ve Çağatay Gülaştı tarafından derinlemesine incelendi. Oturumda toplumdan devşirilen insanların aslında, daha sonraki amaçlar için askeri ve sivil bürokrasinin içine sokulduğu ve sivil toplumla başlayan bu sürecin giderek baskı grubuna ve nihayetinde devleti ele geçirmeye giden bir yapıya dönüştürüldüğü ifade edildi.
Aynı zamanda oturum başkanı olan Prof. Dr. Bulut, “Sivil Toplumdan İhanet Örgütüne Giden Yol: FETÖ” konusunu ele aldı. FETÖ’nün hedefinin alt yapısının toplumsal olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yakup Bulut, “Bu bağlamda en önemli kavram ise sivil toplum olmuştur. Öyle ki; toplumun gelişmesinde önemli roller üstlenen ve önemli kazanımları olan sivil toplum, bir bakıma böylesine bir ihanet örgütünün ambalajı olmuştur. Toplumdan devşirilen insanlar, aslında daha sonraki amaçlar için askeri ve sivil bürokrasinin içine sokulmuştur. Dolayısıyla sivil toplumla başlayan süreç, giderek baskı grubuna ve nihayetinde devleti ele geçirmeye giden bir yapıya dönüştürüldü” şeklinde konuştu.
Polis Akademisi ve Gaziantep POMEM öğretim görevlisi olan Yrd. Doç. Dr. Ali Kuyaksil ise Fettullah Gülen’in kendisine karşı olan Emniyet mensuplarına yönelik gerçekleştirdiği yöntemleri ele aldı. Yrd. Doç. Dr Ali Kuyaksil, cemaatin kendine tehdit olan kişilere iftira da dahil olmak üzere çok değişik yöntemlerle baskı altına almaya çalıştığını kaydetti.
Oturumda 15 Temmuz Milli İrade ve Demokrasi Derneği’nden Çağatay Gülaştı “Terör Örgütü FETÖ’nün Ülkemizde ve Dünyadaki STK’lar üzerine yapılanması” konusunda bir konuşma yaptı. Gülaştı, FETÖ’nün Türkiye’de, sözde hayırsever kuruluşları, özel vakıflar ve meslek örgütlenmeleri ile azımsanmayacak gelirleri ele geçiren kötü niyetli yapının adı olduğunu söyledi.
Şeytan’ın da bir melek olduğunu ifade ederek sözlerini sürdüren Gülaştı, "Sivil toplum kuruluşlarında girift bir suç organizasyonu ve örgüt gücü bulunan Fetullahçı Terör Örgütü Türkiye’nin 71 ilinde toplam 3 bin 257 dernek ve vakıf ile faaliyet yürütüyordu. STK kisvesine bürünmüş hain Fethullah Gülen örgütü destekleyicilerine ait olduğu öngörülen yaklaşık sermaye 25 milyar dolardı. Büyük bölümü kayıt dışı olan bu sermayeyi, cemaatin kontrolündeki şirketler elinde tutuyordu. Bu şirketlerin yıllık iş hacmi ise 2 milyar doları aşıyordu” dedi.
Kaynak: İHA
Aynı zamanda oturum başkanı olan Prof. Dr. Bulut, “Sivil Toplumdan İhanet Örgütüne Giden Yol: FETÖ” konusunu ele aldı. FETÖ’nün hedefinin alt yapısının toplumsal olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yakup Bulut, “Bu bağlamda en önemli kavram ise sivil toplum olmuştur. Öyle ki; toplumun gelişmesinde önemli roller üstlenen ve önemli kazanımları olan sivil toplum, bir bakıma böylesine bir ihanet örgütünün ambalajı olmuştur. Toplumdan devşirilen insanlar, aslında daha sonraki amaçlar için askeri ve sivil bürokrasinin içine sokulmuştur. Dolayısıyla sivil toplumla başlayan süreç, giderek baskı grubuna ve nihayetinde devleti ele geçirmeye giden bir yapıya dönüştürüldü” şeklinde konuştu.
Polis Akademisi ve Gaziantep POMEM öğretim görevlisi olan Yrd. Doç. Dr. Ali Kuyaksil ise Fettullah Gülen’in kendisine karşı olan Emniyet mensuplarına yönelik gerçekleştirdiği yöntemleri ele aldı. Yrd. Doç. Dr Ali Kuyaksil, cemaatin kendine tehdit olan kişilere iftira da dahil olmak üzere çok değişik yöntemlerle baskı altına almaya çalıştığını kaydetti.
Oturumda 15 Temmuz Milli İrade ve Demokrasi Derneği’nden Çağatay Gülaştı “Terör Örgütü FETÖ’nün Ülkemizde ve Dünyadaki STK’lar üzerine yapılanması” konusunda bir konuşma yaptı. Gülaştı, FETÖ’nün Türkiye’de, sözde hayırsever kuruluşları, özel vakıflar ve meslek örgütlenmeleri ile azımsanmayacak gelirleri ele geçiren kötü niyetli yapının adı olduğunu söyledi.
Şeytan’ın da bir melek olduğunu ifade ederek sözlerini sürdüren Gülaştı, "Sivil toplum kuruluşlarında girift bir suç organizasyonu ve örgüt gücü bulunan Fetullahçı Terör Örgütü Türkiye’nin 71 ilinde toplam 3 bin 257 dernek ve vakıf ile faaliyet yürütüyordu. STK kisvesine bürünmüş hain Fethullah Gülen örgütü destekleyicilerine ait olduğu öngörülen yaklaşık sermaye 25 milyar dolardı. Büyük bölümü kayıt dışı olan bu sermayeyi, cemaatin kontrolündeki şirketler elinde tutuyordu. Bu şirketlerin yıllık iş hacmi ise 2 milyar doları aşıyordu” dedi.