Kalp Sağlığında, Bypass Ve Stent Gereken Hastalara Dikkat
Bypass ve stent gereken hastaların iyi ayrılması gerektiğini belirten Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Çalışkan, doğru tedavinin yapılmadığı taktirde ne gereğinden fazla ameliyatın ne de gereğinden fazla stentin hastaya fayda vermeyeceğini söyledi.
Medical Park Elazığ Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Çalışkan, kalp damar tıkanıklarında kullanılan bypass ve stent yöntemi hakkında bilgi verdi. Kalp rahatsızlıklarının en sık görülen hastalıklar arasında olduğunu belirten Doç. Dr. Çalışkan, “Her yıl yaklaşık olarak 5 milyon kişi kalp hastalıklarından tedavi oluyor ya da hayatını kaybediyor. Yayımlanan istatistik verilere göre en 2,5 dakika bir kalple ilgili müdahale yapıldığı bildirilmiş. Bunun için bypass gereken hastalar ile stent gereken hastaların iyi ayrılması lazım. Doğru zaman, doğru hasta ve doğru tedavi olması lazım” dedi.
Doğru hastaya doğru tedavi yapılmadığı takdirde ne gereğinden fazla ameliyatın ne de stentin fayda sağlamayacağını aktaran Çalışkan, “İleri yaş diyabetik, genel durum bozukluğu çok kötü olan, ileri dönem akciğer hastaları ve stentin fayda görebileceği uygun lezyonlarda stenti öneriyoruz. Bazı ileri diyabetik olan, damarın tamamın bozulduğu ve stentin erken reaksiyon verebileceği durumlarda da açık kalp ameliyatını öneriyoruz. Diyabetik hastalarının genelde stent ömürleri kısa oluyor. Uygulanan yerde reaksiyon devam ediyor. Damarın iç duvarının sayısını artırıyor ve oranın erken dönemde tıkanmasına neden oluyor. Genç hastalarda işler biraz daha karışık. Genç hastaların kalp krizine dayanma oranları daha az olduğundan dolayı erken ve hızlı müdahale gerekiyor. Biz de o hastalarda lezyon uygunsa stente yönlendiriyoruz. Ama onun dışında köşe, ara ve çok damar lezyonlarda doğru olan seçeneğin bypass olduğunu öneriyoruz” diye konuştu.
Bypassı tercih etmelerinin sebebinin uzun ömürlü greft damarların kullanılması olduğunu ifade eden Çalışkan, “Bunlar göğüsten ve ayaktan alınan damarlardır. Göğüsten alınan damarın bilimsel verilere göre 15 yıllık açıklık oranları yüzde 95’in üzerinden bildiriliyor. Bu da bize en büyük avantajı veriyor. Şuana kadar insan vücudunda kullandığımız en uzun ömürlü greftler arasına girmektedir. Stentin uygun olmadığı, uzun ömür beklediğimiz 50 yaş üzerindeki hastalarımıza bypassı öneriyoruz” ifadelerinde bulundu.
Kaynak: İHA
Doğru hastaya doğru tedavi yapılmadığı takdirde ne gereğinden fazla ameliyatın ne de stentin fayda sağlamayacağını aktaran Çalışkan, “İleri yaş diyabetik, genel durum bozukluğu çok kötü olan, ileri dönem akciğer hastaları ve stentin fayda görebileceği uygun lezyonlarda stenti öneriyoruz. Bazı ileri diyabetik olan, damarın tamamın bozulduğu ve stentin erken reaksiyon verebileceği durumlarda da açık kalp ameliyatını öneriyoruz. Diyabetik hastalarının genelde stent ömürleri kısa oluyor. Uygulanan yerde reaksiyon devam ediyor. Damarın iç duvarının sayısını artırıyor ve oranın erken dönemde tıkanmasına neden oluyor. Genç hastalarda işler biraz daha karışık. Genç hastaların kalp krizine dayanma oranları daha az olduğundan dolayı erken ve hızlı müdahale gerekiyor. Biz de o hastalarda lezyon uygunsa stente yönlendiriyoruz. Ama onun dışında köşe, ara ve çok damar lezyonlarda doğru olan seçeneğin bypass olduğunu öneriyoruz” diye konuştu.
Bypassı tercih etmelerinin sebebinin uzun ömürlü greft damarların kullanılması olduğunu ifade eden Çalışkan, “Bunlar göğüsten ve ayaktan alınan damarlardır. Göğüsten alınan damarın bilimsel verilere göre 15 yıllık açıklık oranları yüzde 95’in üzerinden bildiriliyor. Bu da bize en büyük avantajı veriyor. Şuana kadar insan vücudunda kullandığımız en uzun ömürlü greftler arasına girmektedir. Stentin uygun olmadığı, uzun ömür beklediğimiz 50 yaş üzerindeki hastalarımıza bypassı öneriyoruz” ifadelerinde bulundu.