Emektar Satçi Bugaç; 'Cep Telefonundan Bizi Moda Korudu'

Yarım asırdır Uşak’ta saatçilik yapan Ahmet Bugaç cep telefonlarının kol saatleri üzerindeki etkisini değerlendirdi.

Emektar Satçi Bugaç; 'Cep Telefonundan Bizi Moda Korudu'


Cep telefonlarının kol saati üzerindeki olumsuz etkisinin moda sayesinde minimum da kaldığını söyleyen Bugaç, emektar bir saatçi olarak saat kullanımı ve tamiratı konusunda yapılan yanlışlar hakkında da bilgiler verdi.

Günümüzde cep telefonlarının saat satışlarını etkilediğini söyleyen Bugaç; " Ama moda bizi kurtardı. Önceden bir insanın bir tane saati olurdu veya evde bir tane saat olurdu herkes onunla geçinirdi ama günümüzde öyle değil. Evde 5 kişi varsa en azından 25-30 tane saat var. Bizi de kurtaran yanı orası. Kayışı koptu, pili bitti bize geliyorlar. Elbisesine göre, tıraşına göre bile saat alan var. Arabasının rengine göre saat alan insan var. Ayakkabısına göre uyduruyorlar. Marka tercihleri de ön plana çıkıyor. Bazı markalar özellikle isteniyor." dedi.

"SAATE GEREKEN DEĞER VERİLMEDİĞİ İÇİN ÜZÜLÜYORUZ"

1966 yılında çırak olarak başladığı saatçilik mesleğini halen devam ettiren Bugaç sektör hakkında şu bilgileri verdi; " Bu dükkana çırak olarak girdim. İlk zamanlarda herkes saatinin kıymetini biliyordu. Saat su alacak mı almayacak mı diye falan bir korkumuz yoktu. İnsanlar kazara bilmeden saati suya sokarlardı. Ama şimdi günümüzde her gelen evvela saate su kaçmasın. Ne hikmetse artık iyice üşengeç oldu diyorum kendimce. İnsanlar 10 liraya da saat alsa 100 liraya, bin liraya da saat alsa saate su kaçmasın ilk duyduğumuz laf bu. Bizim de bu bazı yönleriyle gücümüze gidiyor. Saate değer verilmediği için biz kendimizce öyle yorumluyoruz. İnsanlar kendilerine göre bahane üretiyorlar çalışıyorum falan diyorlar. Nasıl bir çalışma elbisen var ise, gezmeye giderken de bir elbisen var. Bunun ikisinin bir arada olmasının insanlara faydası var mı? var, zararı var mı? var. Netice olarak alınan bir malın kıymeti olması lazım."

"İLAÇ ECZANEDEN, ALTIN SARRAFTAN , SAAT SAATÇİDEN ALINIR"

Saatlerin saatçiler tarafından tamir edilmesi gerektiğini vurgulayan Bugaç; "Şimdi parfümericiler de saat satıyor, biraz da şikayetimiz oralardan ama. İnsanlar bazı yerlerde yalana dolana inanıyorlar. Gidiyor 10 liralık saat alırken soruyor su alır mı diye , satıcı da almaz diyor. Bir hafta sonra götürüyor onlarda bu kullanım hatası falan diyor. Benim zaten bu konuyla ilgili bir sloganım vardır. İlaç eczaneden, altın sarraftan , saat saatçiden alınır. Bu işin düsturu budur. Yapılabilecek işin en doğrusu budur. Sarraf arkadaşlarımız saat satıyor, diğerleri satıyor, biz insanlara yararlı olalım diye bunları söylüyorum. Bazı yerlerde adam yazıyor hiç saatçilikle alakası yok, saatlere pil takılır yazıyor. Maalesef müşterilerimiz de hata yapıyorlar, neden? Kıymetli saatleri götürüp onlara açtırıyorlar, içerisinde ne var ne yok, adamın bildiği yok, bakıyor elindeki pil neyse ona uygun bir pil takıyor. Geçenlerde bir olay oldu, müşterilerimizden bir saatini yani şu anki değeri bin 500 lira civarında olan bir saat. Saatin kapağını kapatamamış adam, çünkü ona uygun değil. Saati bastırırken camını da kırmış. Penseyle yok çekiçle vurayım derken, insanlarımıza saatlerini ehillerine yaptırmalarını tavsiye ediyorum. Saatlere pil takılır denen yerlere inanamayın. Bakın tabelasında saatçi yazıyorsa dükkanında saat varsa ona gidin. Ama parfümerici de var tuhafiyecide de var konfeksiyoncuda da var her tarafta saat var. Her taraftan saatinizi belki alabilirsiniz ama hiç olmazsa saatinizi saatçide tamir ettirin. Saatçiye pil taktırtın. Sıhhatiniz sizin için ne kadar önemliyse saatinizi de bizim için o kadar önemli. Senin için sıhhatin ne kadar önemliyse benim için de saatin o kadar önemli çünkü ben ondan ekmek yiyorum, nasipleniyorum." dedi.

Kaynak: İHA