Halkbank Genel Müdürü Taşkesenlioğlu Açıklaması
'Bankalar mevduat yarışına girmesin ama halkımız da lütfen Türkiye'ye operasyonların çekildiği bugünlerde bankaları mevduat faizi yarışı içine sokmasın' 'Milletimizin, mevduat faizi anlamında, 15 Temmuz gecesi ve sonrasında döviz piyasasında yaptığı kahramanlığın bir benzerini, ekonomide bazı kurum ve kuruluşların algıyı bozup, ekonomimizi bozmaya yönelik girişimlerine de en azından faiz cephesinden de bir cevap vereceğini düşünüyorum' 'Mevduat müşterisine diyoruz ki, mevduatın dursun durduğu yerde, onu o bankadan bu bankaya taşıma' '23 yıldır mevduat faizlerindeki artış karlılığı törpüledi'.
Halkbank Genel Müdürü Ali Fuat Taşkesenlioğlu, 'Bankalar mevduat yarışına girmesin ama halkımız da lütfen Türkiye'ye operasyonların çekildiği bugünlerde bankaları mevduat faizi yarışı içine sokmasın.' dedi.
Taşkesenlioğlu, oyuncu Şahan Gökbakar'ın rol aldığı 'Halk İster Halkbank yapar' sloganlı Halkbank reklam kampanyasının tanıtım toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Moody's konusunu geniş kapsamlı düşünmek gerektiğini ifade eden Taşkesenlioğlu, kurumun 2013 yılındaki not artırımı sonrasında Türkiye'ye içeriden ve dışarıdan müthiş operasyonlar çekilmeye başlandığını söyledi. Taşkesenlioğlu, şöyle devam etti:
'Önce Gezi Parkı kalkışması.... Akabinde bankamızın da adının karıştırıldığı ve yıpratılmaya çalışıldığı yine FETÖ kaynaklı 17-25 Aralık hukuk görünümlü darbe süreci yaşadık. Sonrasında yerel, genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri... Bu dönemde yine seçimleri sabote etmek için FETÖ çalışmalar yaptı. Akabinde seçim hükümeti... PKK ve DAEŞ saldırıları... Bütün bunların üzerine devletin içine yuvalanmış FETÖ, 15 Temmuz gecesi halkın üzerine bombalar yağdırarak, tanklarla insanların, arabaların üzerinden geçerek vahşice girişimde bulundu. Onun ardından pazartesi günü piyasalar normal açılmışken, ülke olarak çalışmadığımız S&P not düşürdü. Sonrasında Moody's izlemeye alacağını açıkladı.
Geçen hafta çarşamba günü Moody's darbe girişiminin etkilerinin büyük ölçüde kaybolduğunu açıkladı ve 2 gün sonra notumuzu düşürdü. 2 günde ne oldu ki Moody's not düşürdü? Tarihin en hain saldırısı bertaraf edilmişken iki günde görüşünüzü değiştirip, birbirine 180 derece zıt açıklama yapıyorsunuz. Kimse kusura bakmasın, bu karar siyasidir. Birtakım baskılarla alındığını düşünüyorum. Bu tür kararlar o kuruluşların güvenilirliklerine gölge düşürüyor. Bu kuruluşların da denetlenmesi gerekiyor.'
- 'Yabancı para borçlanmada 25-50 baz puan artış olabilir'
Ali Fuat Taşkesenlioğlu, 2001'de merhum Bülent Ecevit'in Milli Güvenlik Kurulu toplantısını terk ederek kameraların karşısına geçip 'Anayasa kitapçığı fırlatıldı. Ciddi bir kriz yaşadık' açıklamaları yaptığında bir gecede milyar dolarların gittiğini, faizlerin yüzde 7.500-8.000'lere çıktığını söyledi.
Mayıs 2013 döneminden bu yana Türkiye'ye yönelik bir sürü hain girişime karşın ekonominin hala dimdik ayakta olduğunu belirten Taşkesenlioğlu, Moody's'in kararının bankacılık sektöründe ciddi bir etkisi olacağını düşünmediğini ifade etti.
Yabancı para borçlanmada 25-50 baz puan artış olabileceğini vurgulayan Taşkesenlioğlu, gerek S&P gerekse Moody's'in açıklamalarının ardından piyasaların not indirimini fiyatladığını, Moody's'in not indirim sonrası uluslararası bir bankanın raporunda Türkiye ekonomisine etkisinin sınırlı olacağını ve bunun fiyatlandığını açıkladığını kaydetti.
Taşkesenlioğlu, 'Önümüzdeki haftadan itibaren yurt içi piyasaların uluslararası piyasalarla birlikte hareket edeceğine inanıyorum.' dedi.
'Bankaların mevduat faizi yarışına girmemesi lazım'
Halkbank Genel Müdürü Taşkesenlioğlu, KOBİ kredilerindeki artışın kendilerinin agresifliklerinden, bu alanda yaygın şube ağı ve yetkin personelden kaynaklandığını belirterek, kredi talebinde ciddi azalmanın olmadığını söyledi.
Ekonomi yönetiminin istihdamı, üretimi ve ihracatı artırıcı çalışmalar yaptığını anlatan Taşkesenlioğlu, ana stratejilerinin bu yönde olduğunu ve ithalata dayalı büyümenin önüne geçmek için taksit düzenlemesinde buna yönelik önlemlerin bulunduğunu ifade etti.
Son yapılandırma ile ödeme sıkıntısı çekecek vatandaşlara ödeme imkanının sağlandığını hatırlatan Taşkesenlioğlu, mevduat oranlarının düşürülmesine ilişkin soru üzerine de, şunları kaydetti:
'Merkez Bankası faiz indirimlerine devam etti ve 15 Temmuz sonrasında 75 baz puan indirim yaşandı. Buradaki faiz indirimlerini aynı oranda bankaların yansıtması sadece Merkez Bankası faizleriyle zor. Onun için bankaların mevduat faizi yarışına girmemesi lazım. Biz hiçbir şekilde bunun içinde olmadık, bundan sonra da olmayacağız. Son dönemde bizim kredi artışımız mevduat artışımızın üzerindeydi. Mevduat faizleri yükseldiği için mevduat dışı kaynaklara yöneldik. 15 Temmuz'da bütün vatandaşlarımız darbeye 'dur' dedi. Aynı şekilde döviz bozdurarak halkımız ekonomik darbeye de karşı çıktı. Mevduat sahibi halkımızdan istirham ediyorum. Bankalar mevduat yarışına girmesin ama halkımız da lütfen Türkiye'ye operasyonların çekildiği bugünlerde bankaları mevduat faizi yarışı içine sokmasın. Milletimizin mevduat faizi anlamında, 15 Temmuz gecesi ve sonrasında döviz piyasasında yaptığı kahramanlığın bir benzerini, ekonomide bazı kurum ve kuruluşların algıyı bozup, ekonomimizi bozmaya yönelik girişimlerine de en azından faiz cephesinden de bir cevap vereceğini düşünüyorum.'
- 'Biz hepinizden fazla istiyoruz faizin düşmesini'
Taşkesenlioğlu, Anadolu'da 'Çayın taşı ile çayın kuşunu vurmak' sözü olduğunu hatırlatırken, bankaların fon fazlası olandan alıp fon ihtiyacı olana belli risk primi ile verdiğini, kredi faizlerinde de indirim yaşandığını ifade etti.
Taşkesenlioğlu, 'Yanlış bir algı var. Banka bilançolarına bakıldığında kredilerin yüzde 70-75'i uzun vadeli krediler. Bir kısmı sabit faizli kredi. Mevduat faizlerinin ya da kredi faizlerinin artması bizim kar marjımızı düşürüyor. Faiz arttığı dönemde banka karlılığı azalır. Biz hepinizden fazla istiyoruz faizin düşmesini. Mevduat faizleri düştükçe biz fonlamayı daha düşükten yapacağız. Mevduatın ortalaması 40-45 gün. Bu süreçte Merkez Bankası ve BDDK'nın bankaların kaynak maliyetlerini azaltıcı yönde çalışmalar yapacağına inanıyorum.' şeklinde konuştu.
Yatırımların önünün açılması ve istihdamın artırılması için faizlerin bir miktar daha düşük seviyelerde olması gerektiğini belirten Taşkesenlioğlu, 'Bankalar mevduat yarışına girmesin de kredi/mevduat oranı yüzde 120'yi aştı. Bu nasıl olacak?' sorusuna, 'Mevduat faizi fiyatları artırıyor. Faiz savaşı şu; sizin bankadaki parayı alıp bizim bankaya getiriyorlar. Mevduatın maliyeti artıyor. Biz onu kredi olarak veriyoruz. Mevduat müşterisine diyoruz ki, mevduatın dursun durduğu yerde, onu o bankadan bu bankaya taşıma.' karşılığını verdi.
- 'Bankacılık sektör karlılığı fahiş değil'
Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Halkbank olarak Türkiye'de bütün sektörlere kredi kullandırdıklarını, büyük projelerin finansmanını yaptıklarını, ana misyonları olan esnaf ve KOBİ'lerdeki büyüme stratejilerinden de ödün vermediklerini söyledi.
Türkiye'nin kalkınması ve istihdam artışının KOBİ'lerin eliyle olacağına inanan bir banka olduklarını belirten Taşkesenlioğlu, ABD Merkez Bankasından (Fed) yıl sonuna kadar faiz artışı beklemediklerini kaydetti.
Taşkesenlioğlu, bankaların karlılığına ilişkin bir soru üzerine de, şu görüşleri dile getirdi:
'Bankacılık sektöründeki karlılığı düşünürken, parasal büyüklük olarak değil, öz kaynak karlılığı olarak bakmak daha sağlıklı olur. Bankaların büyümesi sermaye yeterliliği oranında olur. Kredi büyüklüğü sermayenin büyüklüğünü gösterir. Sermaye iki şekilde artar. Ya patrondan gidip para istemek ya da karlılıkla büyümek... Bizim öz kaynak karlılığımız sektörün çok az üzerinde. Sektörün öz kaynak karlılığı yüzde 10'lar seviyesinde. Bu yönüyle bakarsak bankacılık sektöründeki karların çok fahiş olmadığını düşünüyorum. 2-3 yıldır mevduat faizlerindeki artış karlılığı törpüledi.'
Kaynak: AA
Taşkesenlioğlu, oyuncu Şahan Gökbakar'ın rol aldığı 'Halk İster Halkbank yapar' sloganlı Halkbank reklam kampanyasının tanıtım toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Moody's konusunu geniş kapsamlı düşünmek gerektiğini ifade eden Taşkesenlioğlu, kurumun 2013 yılındaki not artırımı sonrasında Türkiye'ye içeriden ve dışarıdan müthiş operasyonlar çekilmeye başlandığını söyledi. Taşkesenlioğlu, şöyle devam etti:
'Önce Gezi Parkı kalkışması.... Akabinde bankamızın da adının karıştırıldığı ve yıpratılmaya çalışıldığı yine FETÖ kaynaklı 17-25 Aralık hukuk görünümlü darbe süreci yaşadık. Sonrasında yerel, genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri... Bu dönemde yine seçimleri sabote etmek için FETÖ çalışmalar yaptı. Akabinde seçim hükümeti... PKK ve DAEŞ saldırıları... Bütün bunların üzerine devletin içine yuvalanmış FETÖ, 15 Temmuz gecesi halkın üzerine bombalar yağdırarak, tanklarla insanların, arabaların üzerinden geçerek vahşice girişimde bulundu. Onun ardından pazartesi günü piyasalar normal açılmışken, ülke olarak çalışmadığımız S&P not düşürdü. Sonrasında Moody's izlemeye alacağını açıkladı.
Geçen hafta çarşamba günü Moody's darbe girişiminin etkilerinin büyük ölçüde kaybolduğunu açıkladı ve 2 gün sonra notumuzu düşürdü. 2 günde ne oldu ki Moody's not düşürdü? Tarihin en hain saldırısı bertaraf edilmişken iki günde görüşünüzü değiştirip, birbirine 180 derece zıt açıklama yapıyorsunuz. Kimse kusura bakmasın, bu karar siyasidir. Birtakım baskılarla alındığını düşünüyorum. Bu tür kararlar o kuruluşların güvenilirliklerine gölge düşürüyor. Bu kuruluşların da denetlenmesi gerekiyor.'
- 'Yabancı para borçlanmada 25-50 baz puan artış olabilir'
Ali Fuat Taşkesenlioğlu, 2001'de merhum Bülent Ecevit'in Milli Güvenlik Kurulu toplantısını terk ederek kameraların karşısına geçip 'Anayasa kitapçığı fırlatıldı. Ciddi bir kriz yaşadık' açıklamaları yaptığında bir gecede milyar dolarların gittiğini, faizlerin yüzde 7.500-8.000'lere çıktığını söyledi.
Mayıs 2013 döneminden bu yana Türkiye'ye yönelik bir sürü hain girişime karşın ekonominin hala dimdik ayakta olduğunu belirten Taşkesenlioğlu, Moody's'in kararının bankacılık sektöründe ciddi bir etkisi olacağını düşünmediğini ifade etti.
Yabancı para borçlanmada 25-50 baz puan artış olabileceğini vurgulayan Taşkesenlioğlu, gerek S&P gerekse Moody's'in açıklamalarının ardından piyasaların not indirimini fiyatladığını, Moody's'in not indirim sonrası uluslararası bir bankanın raporunda Türkiye ekonomisine etkisinin sınırlı olacağını ve bunun fiyatlandığını açıkladığını kaydetti.
Taşkesenlioğlu, 'Önümüzdeki haftadan itibaren yurt içi piyasaların uluslararası piyasalarla birlikte hareket edeceğine inanıyorum.' dedi.
'Bankaların mevduat faizi yarışına girmemesi lazım'
Halkbank Genel Müdürü Taşkesenlioğlu, KOBİ kredilerindeki artışın kendilerinin agresifliklerinden, bu alanda yaygın şube ağı ve yetkin personelden kaynaklandığını belirterek, kredi talebinde ciddi azalmanın olmadığını söyledi.
Ekonomi yönetiminin istihdamı, üretimi ve ihracatı artırıcı çalışmalar yaptığını anlatan Taşkesenlioğlu, ana stratejilerinin bu yönde olduğunu ve ithalata dayalı büyümenin önüne geçmek için taksit düzenlemesinde buna yönelik önlemlerin bulunduğunu ifade etti.
Son yapılandırma ile ödeme sıkıntısı çekecek vatandaşlara ödeme imkanının sağlandığını hatırlatan Taşkesenlioğlu, mevduat oranlarının düşürülmesine ilişkin soru üzerine de, şunları kaydetti:
'Merkez Bankası faiz indirimlerine devam etti ve 15 Temmuz sonrasında 75 baz puan indirim yaşandı. Buradaki faiz indirimlerini aynı oranda bankaların yansıtması sadece Merkez Bankası faizleriyle zor. Onun için bankaların mevduat faizi yarışına girmemesi lazım. Biz hiçbir şekilde bunun içinde olmadık, bundan sonra da olmayacağız. Son dönemde bizim kredi artışımız mevduat artışımızın üzerindeydi. Mevduat faizleri yükseldiği için mevduat dışı kaynaklara yöneldik. 15 Temmuz'da bütün vatandaşlarımız darbeye 'dur' dedi. Aynı şekilde döviz bozdurarak halkımız ekonomik darbeye de karşı çıktı. Mevduat sahibi halkımızdan istirham ediyorum. Bankalar mevduat yarışına girmesin ama halkımız da lütfen Türkiye'ye operasyonların çekildiği bugünlerde bankaları mevduat faizi yarışı içine sokmasın. Milletimizin mevduat faizi anlamında, 15 Temmuz gecesi ve sonrasında döviz piyasasında yaptığı kahramanlığın bir benzerini, ekonomide bazı kurum ve kuruluşların algıyı bozup, ekonomimizi bozmaya yönelik girişimlerine de en azından faiz cephesinden de bir cevap vereceğini düşünüyorum.'
- 'Biz hepinizden fazla istiyoruz faizin düşmesini'
Taşkesenlioğlu, Anadolu'da 'Çayın taşı ile çayın kuşunu vurmak' sözü olduğunu hatırlatırken, bankaların fon fazlası olandan alıp fon ihtiyacı olana belli risk primi ile verdiğini, kredi faizlerinde de indirim yaşandığını ifade etti.
Taşkesenlioğlu, 'Yanlış bir algı var. Banka bilançolarına bakıldığında kredilerin yüzde 70-75'i uzun vadeli krediler. Bir kısmı sabit faizli kredi. Mevduat faizlerinin ya da kredi faizlerinin artması bizim kar marjımızı düşürüyor. Faiz arttığı dönemde banka karlılığı azalır. Biz hepinizden fazla istiyoruz faizin düşmesini. Mevduat faizleri düştükçe biz fonlamayı daha düşükten yapacağız. Mevduatın ortalaması 40-45 gün. Bu süreçte Merkez Bankası ve BDDK'nın bankaların kaynak maliyetlerini azaltıcı yönde çalışmalar yapacağına inanıyorum.' şeklinde konuştu.
Yatırımların önünün açılması ve istihdamın artırılması için faizlerin bir miktar daha düşük seviyelerde olması gerektiğini belirten Taşkesenlioğlu, 'Bankalar mevduat yarışına girmesin de kredi/mevduat oranı yüzde 120'yi aştı. Bu nasıl olacak?' sorusuna, 'Mevduat faizi fiyatları artırıyor. Faiz savaşı şu; sizin bankadaki parayı alıp bizim bankaya getiriyorlar. Mevduatın maliyeti artıyor. Biz onu kredi olarak veriyoruz. Mevduat müşterisine diyoruz ki, mevduatın dursun durduğu yerde, onu o bankadan bu bankaya taşıma.' karşılığını verdi.
- 'Bankacılık sektör karlılığı fahiş değil'
Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Halkbank olarak Türkiye'de bütün sektörlere kredi kullandırdıklarını, büyük projelerin finansmanını yaptıklarını, ana misyonları olan esnaf ve KOBİ'lerdeki büyüme stratejilerinden de ödün vermediklerini söyledi.
Türkiye'nin kalkınması ve istihdam artışının KOBİ'lerin eliyle olacağına inanan bir banka olduklarını belirten Taşkesenlioğlu, ABD Merkez Bankasından (Fed) yıl sonuna kadar faiz artışı beklemediklerini kaydetti.
Taşkesenlioğlu, bankaların karlılığına ilişkin bir soru üzerine de, şu görüşleri dile getirdi:
'Bankacılık sektöründeki karlılığı düşünürken, parasal büyüklük olarak değil, öz kaynak karlılığı olarak bakmak daha sağlıklı olur. Bankaların büyümesi sermaye yeterliliği oranında olur. Kredi büyüklüğü sermayenin büyüklüğünü gösterir. Sermaye iki şekilde artar. Ya patrondan gidip para istemek ya da karlılıkla büyümek... Bizim öz kaynak karlılığımız sektörün çok az üzerinde. Sektörün öz kaynak karlılığı yüzde 10'lar seviyesinde. Bu yönüyle bakarsak bankacılık sektöründeki karların çok fahiş olmadığını düşünüyorum. 2-3 yıldır mevduat faizlerindeki artış karlılığı törpüledi.'