CHP'li Yüksel'den Miting Değerlendirmesi
İzmir’de dün yapılan Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi sonrası değerlendirmede bulunan CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, mitinge katılan farklı siyasi parti yöneticilerinin kendilerine güç kattığını belirterek, “Katılım isteğimizin de ötesindeydi. Alana kaç kişinin geldiğini bilmiyorum. Merak da etmedim. Siyaset skor değildir" dedi.
CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla Gündoğdu Meydanı’nda düzenlenen Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi sonrası il binasında basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya CHP’li belediye başkanları, ilçe başkanları ve partililer katıldı.
Yüksel, mitinge katılan AK Parti İzmir Milletvekilleri Hamza Dağ, Mahmut Atilla Kaya ve Necip Kalkan, AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican ve yönetimi ile MHP İzmir eski milletvekillerine teşekkür etti. Mitingden önce el ilanları ve afişlerde parti logosu kullanmadıklarını belirten Yüksel, “Bizim başından beri yapmak istediğimiz bir CHP mitingi değildi. ’Alana CHP bayraklarıyla, flamalarıyla gelmeyeceğiz’ dedik ve gelmedik. Hiçbir siyasi partiye resmi bir davette bulunmadık ama tüm yurttaşlarımıza çağrıda bulunduk. MHP böyle miting yapsaydı, bizim partililerimiz de ellerine Türk bayraklarını alıp koşardı. Her ne kadar MHP ve HDP resmi olarak katılmayacaklarını söyleseler de, MHP’ye ve HDP’ye oy veren yurttaşlarımız dün meydandaydı. AK Parti il yönetimi mitinge katılacağını en başından açıklamıştı. Onların da meydanda olması bize güç kattı. Katkıda bulunan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Katılım isteğimizin de ötesindeydi. Havanın sıcak olması nedeniyle 19.00’dan sonra daha da yoğunlaştı. Kapıda yığılma oldu, kafelerde, sokak aralarında, tüm Alsancak’ta herkes mitingi izledi. Önemli olan sayılar değil. Her görüşten insanın ortak değerlerde buluşabilmesiydi. Bu bizim için çok değerli bir şey. Kaç kişinin geldiğini bilmiyorum. Merak da etmedim. Siyaset skor değildir" diye konuştu.
"Her yere ulaştık "
Gündoğdu Meydanı’nda bir demokrasi şöleni yaşandığını kaydeden Yüksel, şunları söyledi: "Dün İzmir’de güneşin en güzel doğup en güzel battığı Gündoğdu Meydanı’nda bir demokrasi şöleni yaşadık. Bu muhteşem demokrasi şöleninin hazırlanmasında emeği olan ilçe başkanlarımıza, belediye başkanlarımıza, kadın ve gençlik kollarımıza, milletvekillerimize, parti emekçisi arkadaşlarıma en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Görevlerini en iyi şekilde yerine getirdiklerini düşünüyorum. Sokak sokak, kahve kahve dolaşarak, alışveriş merkezilerinden vapur iskelelerine kadar halkımızın olduğu her yere ulaştık. İzmir’de herkese bu buluşmanın yapılacağını duyurduk. Bu mitingi neden yaptığımızı, neden darbelere karşı çıktığımızı da anlatma fırsatı bulduk. Halkımızdan da bu yoğun ilgiyi görmek bizi mutlu etti. Miting alanını hazırlayan emekçi kardeşlerimize ve sahnede bildirileriyle bize destek veren sanatçı kardeşlerimize, aydınlarımıza teşekkür ediyorum.”
Bir teşekkür de İzmir halkına
İzmir halkına teşekkür eden Yüksel sözlerini şöyle sürdürdü: "Asıl önemli olan, bu demokrasi buluşmasının kahramanı İzmir halkına, her siyasal görüşten, her inançtan, başta kadınlarımız gençlerimiz olmak üzere o meydana akın akın gelerek tıklım tıklım dolduran İzmirlilere, sendikalara, taraftar gruplarına, bu mitingde emeği olan tüm yurttaşlarımıza teşekkür ediyorum. İzmirliler yine bizi yanıltmadılar. O İzmirli duruşlarıyla muhteşem bir demokrasi şölenini bir kez daha yaşadık. İzmirlinin bu duruşu 78 milyona umut oldu. Eşitlik, adalet, barış diye haykırdık. Bizim bu güçlü sesimiz, hukukun üstünlüğüne bu güçlü bağlılığımız 7 milyon insanımıza bir umut ışığı oldu."
"Biraz şımarabiliriz"
FETÖ tarafından mağdur edilen yüz binlerce insan olduğunu vurgulayan Yüksel, "Biz bunların hepsini zamanında izledik ve inanılmaz şeylere tanık olduk. Onlarca insan bunların baskıyla işlerinden oldu. Dün İzmir 15 Temmuz gecesi darbenin püskürtülmesi için şehit olan insanların aileleri için de umut oldu. Demokrasiye sahip çıkılmasının acılarını biraz da olsa dindirdiğine inanıyorum. İzmir çok önemli, tarihi bir görevi yerine getirdi. İzmirli duruşuyla ne kadar övünsek az, hatta biraz şımarabiliriz. İzmirlilik buydu, dün Gündoğdu Meydanı’nda İzmir bunu gerçekleştirdi. ’Bu ülkede yaşanmaz artık’ diyen kesimlere, çabuk vazgeçenlere de bu ülkenin güzel bir ülke olduğunu hatırlattık. Dünyaya şunu gösterdik; ’biz ne sivil ne askeri diktatörlük altında yaşamayı asla kabul etmeyiz’" dedi.
Kaynak: İHA
Toplantıya CHP’li belediye başkanları, ilçe başkanları ve partililer katıldı.
Yüksel, mitinge katılan AK Parti İzmir Milletvekilleri Hamza Dağ, Mahmut Atilla Kaya ve Necip Kalkan, AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican ve yönetimi ile MHP İzmir eski milletvekillerine teşekkür etti. Mitingden önce el ilanları ve afişlerde parti logosu kullanmadıklarını belirten Yüksel, “Bizim başından beri yapmak istediğimiz bir CHP mitingi değildi. ’Alana CHP bayraklarıyla, flamalarıyla gelmeyeceğiz’ dedik ve gelmedik. Hiçbir siyasi partiye resmi bir davette bulunmadık ama tüm yurttaşlarımıza çağrıda bulunduk. MHP böyle miting yapsaydı, bizim partililerimiz de ellerine Türk bayraklarını alıp koşardı. Her ne kadar MHP ve HDP resmi olarak katılmayacaklarını söyleseler de, MHP’ye ve HDP’ye oy veren yurttaşlarımız dün meydandaydı. AK Parti il yönetimi mitinge katılacağını en başından açıklamıştı. Onların da meydanda olması bize güç kattı. Katkıda bulunan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Katılım isteğimizin de ötesindeydi. Havanın sıcak olması nedeniyle 19.00’dan sonra daha da yoğunlaştı. Kapıda yığılma oldu, kafelerde, sokak aralarında, tüm Alsancak’ta herkes mitingi izledi. Önemli olan sayılar değil. Her görüşten insanın ortak değerlerde buluşabilmesiydi. Bu bizim için çok değerli bir şey. Kaç kişinin geldiğini bilmiyorum. Merak da etmedim. Siyaset skor değildir" diye konuştu.
"Her yere ulaştık "
Gündoğdu Meydanı’nda bir demokrasi şöleni yaşandığını kaydeden Yüksel, şunları söyledi: "Dün İzmir’de güneşin en güzel doğup en güzel battığı Gündoğdu Meydanı’nda bir demokrasi şöleni yaşadık. Bu muhteşem demokrasi şöleninin hazırlanmasında emeği olan ilçe başkanlarımıza, belediye başkanlarımıza, kadın ve gençlik kollarımıza, milletvekillerimize, parti emekçisi arkadaşlarıma en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Görevlerini en iyi şekilde yerine getirdiklerini düşünüyorum. Sokak sokak, kahve kahve dolaşarak, alışveriş merkezilerinden vapur iskelelerine kadar halkımızın olduğu her yere ulaştık. İzmir’de herkese bu buluşmanın yapılacağını duyurduk. Bu mitingi neden yaptığımızı, neden darbelere karşı çıktığımızı da anlatma fırsatı bulduk. Halkımızdan da bu yoğun ilgiyi görmek bizi mutlu etti. Miting alanını hazırlayan emekçi kardeşlerimize ve sahnede bildirileriyle bize destek veren sanatçı kardeşlerimize, aydınlarımıza teşekkür ediyorum.”
Bir teşekkür de İzmir halkına
İzmir halkına teşekkür eden Yüksel sözlerini şöyle sürdürdü: "Asıl önemli olan, bu demokrasi buluşmasının kahramanı İzmir halkına, her siyasal görüşten, her inançtan, başta kadınlarımız gençlerimiz olmak üzere o meydana akın akın gelerek tıklım tıklım dolduran İzmirlilere, sendikalara, taraftar gruplarına, bu mitingde emeği olan tüm yurttaşlarımıza teşekkür ediyorum. İzmirliler yine bizi yanıltmadılar. O İzmirli duruşlarıyla muhteşem bir demokrasi şölenini bir kez daha yaşadık. İzmirlinin bu duruşu 78 milyona umut oldu. Eşitlik, adalet, barış diye haykırdık. Bizim bu güçlü sesimiz, hukukun üstünlüğüne bu güçlü bağlılığımız 7 milyon insanımıza bir umut ışığı oldu."
"Biraz şımarabiliriz"
FETÖ tarafından mağdur edilen yüz binlerce insan olduğunu vurgulayan Yüksel, "Biz bunların hepsini zamanında izledik ve inanılmaz şeylere tanık olduk. Onlarca insan bunların baskıyla işlerinden oldu. Dün İzmir 15 Temmuz gecesi darbenin püskürtülmesi için şehit olan insanların aileleri için de umut oldu. Demokrasiye sahip çıkılmasının acılarını biraz da olsa dindirdiğine inanıyorum. İzmir çok önemli, tarihi bir görevi yerine getirdi. İzmirli duruşuyla ne kadar övünsek az, hatta biraz şımarabiliriz. İzmirlilik buydu, dün Gündoğdu Meydanı’nda İzmir bunu gerçekleştirdi. ’Bu ülkede yaşanmaz artık’ diyen kesimlere, çabuk vazgeçenlere de bu ülkenin güzel bir ülke olduğunu hatırlattık. Dünyaya şunu gösterdik; ’biz ne sivil ne askeri diktatörlük altında yaşamayı asla kabul etmeyiz’" dedi.