'PKK İle PYD İkiz Kardeş'
Ceylanpınar Belediye Başkanı Atilla: 'Suriye sınırında DAEŞ'in elinde bulunan bölgeler bir kurşun bile sıkılmadan bir bir PYD'nin eline bırakıldı, müdahale edilmesi gerekiyordu' 'PKK ile PYD ikiz kardeş. Bunlar siyam ikizleri gibi. Bunları birbirinden ayırmamız mümkün değil. İsimlerini değiştirmişler.' 'Üst akıl, DAEŞ ile ölümü gösteriyor arkasından PYD ile sıtmaya razı ediyor. Büyük bir proje ve büyük bir oyun' 'Bizim Türkiye'de rahat edebilmemiz için Kuzey Suriye'nin PYD koridorundan DAEŞ ve diğer terör gruplarından temizlenmesi lazım. Teröristi kendi sahamızda değil sınırımızdan önce kontrol etmemiz lazım' 'Sınırda yaşayan bölge halkı olarak, hükümetimizin yaptığı hareketi çok doğru buluyor olumlu karşılıyoruz, bölge halkı olarak harekatı destekliyoruz'
RAUF MALTAŞ - Şanlıurfa'nın Ceylanpınar Belediye Başkanı Menderes Atilla, 'Suriye sınırında DAEŞ'in elinde bulunan bölgeler bir kurşun bile sıkılmadan bir bir PYD'nin eline bırakıldı, müdahale edilmesi gerekiyordu.' dedi.
Atilla, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel güçlerin Türkiye'ye diz çöktürmek için yoğun çaba gösterdiğini söyledi.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin de küresel güçlerin planlarından biri olduğunu belirten Atilla, yıllardır terör örgütü PKK'nın da bu güçlerin oyunu nedeniyle Türkiye'de eylem yaptığını ifade etti.
Atilla, PYD ile PKK'nın birbirinden ayrılamayacağını kaydederek, 'PKK ile PYD ikiz kardeş. Bunlar siyam ikizleri gibi. Bunları birbirinden ayırmamız mümkün değil. İsimlerini değiştirmişler.' dedi.
Türkiye'nin güneyinde bir Kürt koridoru oluşturulmasının çok önceden planlandığını anlatan Atilla, şöyle devam etti:
'İlçemizin karşısındaki Rasulayn'ı Özgür Suriye Ordusu rejim kuvvetlerinin elinden aldı. DAEŞ geldi büyük çatışmalarla ÖSO'dan teslim aldıktan kısa bir süre sonra bir mermi bile patlatılmadan Rasulayn PYD tarafından ele geçirildi. Arkasından Akçakale'nin karşısındaki Telabyad da aynı yöntemle PYD'nin eline geçti. ÖSO büyük kayıplar vererek rejim askerinden aldı. Bir müddet sonra Rasulayn'daki gibi DAEŞ bir mermi sıkmadan PYD'ye teslim etti. Suriye sınırında amaç PKK koridoru oluşturmak, Akdeniz'e ulaşmak. Eğer hükümetimiz bu harekatı yapmamış olsa Cerablus da bir mermi sıkılmadan PYD'ye teslim edilecekti. Cerablus'dan sonra zaten Afrin de PYD'nin elinde, dolayısıyla koridor açılmış olacak. Suriye sınırında DAEŞ'in elinde bulunan bölgeler bir kurşun bile sıkılmadan bir bir PYD'nin eline bırakıldı, müdahale edilmesi gerekiyordu.'
Üst akılın bilinçli olarak Suriye'nin kuzeyindeki yerleşim yerlerine önce DAEŞ'i ardından PYD'yi gönderdiğini aktaran Atilla, 'DAEŞ, Suriye'de bir bölgeye girdiği zaman çok katı kurallar uyguladığı için ondan sonra PYD kurtarıcı olarak bölgeye gelince DAEŞ yönetiminden çıkıp PYD eline geçen tezgahtan habersiz sivil halk, kurtulduklarını zannederek seviniyor. Üst akıl, DAEŞ ile ölümü gösteriyor arkasından PYD ile sıtmaya razı ediyor. Büyük bir proje ve büyük bir oyun.' dedi.
- 'Sınır terör gruplarından temizlenmeli'
Menderes Atilla, Türkiye'nin yaptığı harekatın önemine değinerek, şöyle konuştu:
'Hükümetimizin yaptığı harekatın doğru olduğunu hatta geç bile kaldığını düşünüyorum. Bizim Türkiye'de rahat edebilmemiz için Kuzey Suriye'nin PYD koridorundan DAEŞ ve diğer terör gruplarından temizlenmesi lazım. Teröristi kendi sahamızda değil sınırımızdan önce kontrol etmemiz lazım. Bugüne kadar kendi sınırlarımızın dışında müdahale etmedik. DAEŞ'li geldi PYD'li geldi eylem yaptı, her türlü bombayı Türkiye'ye soktular. Bizim ülkemizde teröristleri beklememize gerek yok. Teröristleri ismi ne olursa olsun sınırlarımızın dışında kontrol etmeliyiz yoksa başarılı olamayız. MİT tırlarıyla Türkmen kardeşlerimize giden silahlar yapılan operasyonla engellendi. Bugün o ihaneti yapanların FETÖ'cü olduğunu görüyoruz. O gün o operasyon yapılmamış olsaydı Suriye'nin kuzeyinde PYD koridoru oluşmamış olurdu. PYD bu kadar bir alana hükmetmiş olmayacaktı ama içimizdeki hainler engel oldu.'
- 'Sınır halkı olarak destekliyoruz'
Türkiye'nin Suriye'deki Türkmenleri yalnız bırakmayacağını anlatan Menderes Atilla, 'Türkmen kardeşlerimize sahip çıkmamız lazım. Onlar bizim dindaşlarımız ve soydaşlarımız. Sınırda yaşayan bölge halkı olarak, hükümetimizin yaptığı hareketi çok doğru buluyor olumlu karşılıyoruz, bölge halkı olarak harekatı destekliyoruz. Belki geçmişteki FETÖ'cü ihanetçilerle bu harekatı yapmış olsaydık daha da kötü sonuç olabilirdi. Hükümetimiz doğru karar vermiştir. Sınırlarımızı güvence altına almamız lazım. Bu harekata devam edilmeli. İnşallah Türkiye'nin önü açık, Türkiye başaracaktır. Bizler onlarla beraberiz. Hiç bir zaman onları yalnız bırakmayacağız.' diye konuştu.
Kaynak: AA
Atilla, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel güçlerin Türkiye'ye diz çöktürmek için yoğun çaba gösterdiğini söyledi.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin de küresel güçlerin planlarından biri olduğunu belirten Atilla, yıllardır terör örgütü PKK'nın da bu güçlerin oyunu nedeniyle Türkiye'de eylem yaptığını ifade etti.
Atilla, PYD ile PKK'nın birbirinden ayrılamayacağını kaydederek, 'PKK ile PYD ikiz kardeş. Bunlar siyam ikizleri gibi. Bunları birbirinden ayırmamız mümkün değil. İsimlerini değiştirmişler.' dedi.
Türkiye'nin güneyinde bir Kürt koridoru oluşturulmasının çok önceden planlandığını anlatan Atilla, şöyle devam etti:
'İlçemizin karşısındaki Rasulayn'ı Özgür Suriye Ordusu rejim kuvvetlerinin elinden aldı. DAEŞ geldi büyük çatışmalarla ÖSO'dan teslim aldıktan kısa bir süre sonra bir mermi bile patlatılmadan Rasulayn PYD tarafından ele geçirildi. Arkasından Akçakale'nin karşısındaki Telabyad da aynı yöntemle PYD'nin eline geçti. ÖSO büyük kayıplar vererek rejim askerinden aldı. Bir müddet sonra Rasulayn'daki gibi DAEŞ bir mermi sıkmadan PYD'ye teslim etti. Suriye sınırında amaç PKK koridoru oluşturmak, Akdeniz'e ulaşmak. Eğer hükümetimiz bu harekatı yapmamış olsa Cerablus da bir mermi sıkılmadan PYD'ye teslim edilecekti. Cerablus'dan sonra zaten Afrin de PYD'nin elinde, dolayısıyla koridor açılmış olacak. Suriye sınırında DAEŞ'in elinde bulunan bölgeler bir kurşun bile sıkılmadan bir bir PYD'nin eline bırakıldı, müdahale edilmesi gerekiyordu.'
Üst akılın bilinçli olarak Suriye'nin kuzeyindeki yerleşim yerlerine önce DAEŞ'i ardından PYD'yi gönderdiğini aktaran Atilla, 'DAEŞ, Suriye'de bir bölgeye girdiği zaman çok katı kurallar uyguladığı için ondan sonra PYD kurtarıcı olarak bölgeye gelince DAEŞ yönetiminden çıkıp PYD eline geçen tezgahtan habersiz sivil halk, kurtulduklarını zannederek seviniyor. Üst akıl, DAEŞ ile ölümü gösteriyor arkasından PYD ile sıtmaya razı ediyor. Büyük bir proje ve büyük bir oyun.' dedi.
- 'Sınır terör gruplarından temizlenmeli'
Menderes Atilla, Türkiye'nin yaptığı harekatın önemine değinerek, şöyle konuştu:
'Hükümetimizin yaptığı harekatın doğru olduğunu hatta geç bile kaldığını düşünüyorum. Bizim Türkiye'de rahat edebilmemiz için Kuzey Suriye'nin PYD koridorundan DAEŞ ve diğer terör gruplarından temizlenmesi lazım. Teröristi kendi sahamızda değil sınırımızdan önce kontrol etmemiz lazım. Bugüne kadar kendi sınırlarımızın dışında müdahale etmedik. DAEŞ'li geldi PYD'li geldi eylem yaptı, her türlü bombayı Türkiye'ye soktular. Bizim ülkemizde teröristleri beklememize gerek yok. Teröristleri ismi ne olursa olsun sınırlarımızın dışında kontrol etmeliyiz yoksa başarılı olamayız. MİT tırlarıyla Türkmen kardeşlerimize giden silahlar yapılan operasyonla engellendi. Bugün o ihaneti yapanların FETÖ'cü olduğunu görüyoruz. O gün o operasyon yapılmamış olsaydı Suriye'nin kuzeyinde PYD koridoru oluşmamış olurdu. PYD bu kadar bir alana hükmetmiş olmayacaktı ama içimizdeki hainler engel oldu.'
- 'Sınır halkı olarak destekliyoruz'
Türkiye'nin Suriye'deki Türkmenleri yalnız bırakmayacağını anlatan Menderes Atilla, 'Türkmen kardeşlerimize sahip çıkmamız lazım. Onlar bizim dindaşlarımız ve soydaşlarımız. Sınırda yaşayan bölge halkı olarak, hükümetimizin yaptığı hareketi çok doğru buluyor olumlu karşılıyoruz, bölge halkı olarak harekatı destekliyoruz. Belki geçmişteki FETÖ'cü ihanetçilerle bu harekatı yapmış olsaydık daha da kötü sonuç olabilirdi. Hükümetimiz doğru karar vermiştir. Sınırlarımızı güvence altına almamız lazım. Bu harekata devam edilmeli. İnşallah Türkiye'nin önü açık, Türkiye başaracaktır. Bizler onlarla beraberiz. Hiç bir zaman onları yalnız bırakmayacağız.' diye konuştu.