Türkiye, Katılım Bankacılığı Uzmanı Yetiştirecek
İslami finans ve katılım bankacılığı alanında yetişmiş eleman ihtiyacının karşılanması amacıyla KTO Karatay Üniversitesinde açılan 'İslam Ekonomisi ve Finans' bölümünde ilk kez lisans düzeyinde eğitim verilecek KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Öztürk: 'Amacımız fıkıh alimi çıkartmak değil. Bölümün yüksek lisans ve doktorasını da açarak bu konuda yetişmiş insan gücünü ve akademisyenlerini yetiştirmek' 'Kısa vadede bireyleri yetiştirmeye yönelik çalışmamız var ama orta ve uzun vadede tüm dünya açısından tartışılabilir ekonomik modeller ortaya koyabilecek bilim adamları yetiştireceğimize inanıyorum'
SAVAŞ GÜLER - Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi'nde İslami finans ve katılım bankacılığı alanında ortaya çıkan yetişmiş eleman ihtiyacının karşılanması amacıyla açılan 'İslam Ekonomisi ve Finans' bölümü, ilk öğrencilerini 2016-2017 eğitim-öğretim döneminde alacak.
Bölüm, katılım bankacılığının kalifiye eleman ihtiyacı karşılarken, Türkiye'de katılım bankacılığı alanında sektörün gelişimine katkıda bulunacak.
KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölümün ilk defa bu alanda lisans seviyesinde eğitim vereceğini söyledi.
Türkiye'de yüksek lisans düzeyinde İslam Ekonomisi ve Finans bölümünün olduğunu hatırlatan Öztürk, 'Lisans seviyesinde ilk defa biz ve İstanbul'da bir üniversiteye daha bu eğitim için izin verildi. Her ne kadar geç açılmış bir bölüm olsa da Müslüman ülkeler için önemli olduğunu düşünüyorum.' dedi.
Öztürk, son dönemde faiz, katılım bankacılığı ve buna benzer uygulamaların gündemden düşmediğini dile getrdi.
- 'İngiltere borsasında 30 yıldır İslami endeks var'
Türkiye'de katılım bankacılığının 80'li yılların sonunda başladığına dikkati çeken Öztürk, 'Türkiye bu tür konularda geç adım atıyor. Örneğin borsamızda İslami endeks yok. İngiltere borsasında 30 yıldır İslami endeks var. Almanya'da Deutsche Bank, 30 sene önce İslami fonları kurdu. Malezya'daki kuruldan fetva alıp işlemlerini sürdürüyor. Türkiye'deki söz sahibi bankalarda henüz İslami fonlar bulunmuyor.' diye konuştu.
Öztürk, bölümü açmaktaki amaçlarının, öğrencilerin İslamın ekonomik temellerini öğrenebileceği ve geliştirebileceği bir ortam hazırlamak olduğunu aktardı.
- İslam ticaret hukuku ile ilgili merkez oluşturulacak
Bölümle alakalı büyük hedefler koyduklarını vurgulayan Öztürk, şunları kaydetti:
'Amacımız fıkıh alimi çıkartmak değil, bölümün yüksek lisans ve doktorasını da açarak bu konuda yetişmiş insan gücünü ve akademisyenlerini yetiştirmek. Prof. Dr. Hamdi Döndüren başta olmak üzere, önemli isimleri üniversitemize kazandırdık. Katılım Bankaları Birliği Başkanı Fahrettin Yahşi'nin büyük desteği var. Kadromuzu yurt dışından hocalarla da güçlendirerek, yüksek lisans ve doktora seviyesinde eğitim vermek istiyoruz. İslam ticaret hukuku ile ilgili bir merkez oluşturmak istiyoruz. Bugüne kadar konuları biz hep 'dinen caiz midir' diye tartıştık. Bu zamana kadar ana gövdesi faize dayalı kapitalist modelin, İslama uygun olup olmadığı araştırıldı. Müslümanlar, İslamın öngördüğü hassasiyetler çerçevesinde ticaret yapmak istiyor. Dolayısıyla dünyanın gerçekleriyle örtüşebilecek, mutlaka İslami değerlerin de yer aldığı bir oluşuma ihtiyaç var.'
Mezun olacak öğrencilerin istihdamı konusunda Katılım Bankaları Birliği ve katılım bankaları ile irtibat halinde olduklarına değinen Öztürk, 'Borsada da katılım bankacılığı mezunu eleman ihtiyacı var. Özel bankaların da bu konuya yavaş yavaş ilgisi başladı. Onların da talebi söz konusu. Ayrıca iş adamalarına yönelik çalışmalar var. Onlardan da talep geleceğini düşünüyoruz.' diye konuştu.
Öztürk, ders müfredatının oluşturulmakta olduğunu, ilk etapta bölüme 30 öğrenci almayı planladıklarını dile getirdi.
- Malezya, Katar ve Dubai merkezli gelişmeler var
Dünya genelinde çok büyük bir ekonominin Müslümanlar tarafından yönetildiğinin altını çizen Öztürk, sözlerini şöyle tamamladı:
'Dünyada kapitalizm ve serbest piyasa tek bir model olmamalı. Daha adaletli bir modeli tartışabilmeliyiz. Tartışmak için de modeller ortaya koyabilecek akademik birikime sahip olmalıyız. Kısa vadede bu sonuçlar ortaya çıkmayabilir. Kısa vadede bireyleri yetiştirmeye yönelik çalışmamız var ama orta ve uzun vadede tüm dünya açısından tartışılabilir ekonomik modeller ortaya koyabilecek bilim adamları yetiştireceğimize inanıyorum. İslami bankacılık sektöründe Uzak Doğu'da Malezya, Ortadoğu'da Katar ve Dubai merkezli gelişmeler var. Türkiye de son dönemde bu konuya ağırlık vermeye başladı. Fakat hem kalifiye eleman azlığı hem de 'kapitalist sistemden nelerin farklı, nelerin benzer olduğu' tartışmalarının devam ettiği bir süreç yaşadığımız için istediğimiz noktada değiliz. Zaman içerisinde güçlenerek devam edeceğimizi umuyorum.'
Kaynak: AA
Bölüm, katılım bankacılığının kalifiye eleman ihtiyacı karşılarken, Türkiye'de katılım bankacılığı alanında sektörün gelişimine katkıda bulunacak.
KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölümün ilk defa bu alanda lisans seviyesinde eğitim vereceğini söyledi.
Türkiye'de yüksek lisans düzeyinde İslam Ekonomisi ve Finans bölümünün olduğunu hatırlatan Öztürk, 'Lisans seviyesinde ilk defa biz ve İstanbul'da bir üniversiteye daha bu eğitim için izin verildi. Her ne kadar geç açılmış bir bölüm olsa da Müslüman ülkeler için önemli olduğunu düşünüyorum.' dedi.
Öztürk, son dönemde faiz, katılım bankacılığı ve buna benzer uygulamaların gündemden düşmediğini dile getrdi.
- 'İngiltere borsasında 30 yıldır İslami endeks var'
Türkiye'de katılım bankacılığının 80'li yılların sonunda başladığına dikkati çeken Öztürk, 'Türkiye bu tür konularda geç adım atıyor. Örneğin borsamızda İslami endeks yok. İngiltere borsasında 30 yıldır İslami endeks var. Almanya'da Deutsche Bank, 30 sene önce İslami fonları kurdu. Malezya'daki kuruldan fetva alıp işlemlerini sürdürüyor. Türkiye'deki söz sahibi bankalarda henüz İslami fonlar bulunmuyor.' diye konuştu.
Öztürk, bölümü açmaktaki amaçlarının, öğrencilerin İslamın ekonomik temellerini öğrenebileceği ve geliştirebileceği bir ortam hazırlamak olduğunu aktardı.
- İslam ticaret hukuku ile ilgili merkez oluşturulacak
Bölümle alakalı büyük hedefler koyduklarını vurgulayan Öztürk, şunları kaydetti:
'Amacımız fıkıh alimi çıkartmak değil, bölümün yüksek lisans ve doktorasını da açarak bu konuda yetişmiş insan gücünü ve akademisyenlerini yetiştirmek. Prof. Dr. Hamdi Döndüren başta olmak üzere, önemli isimleri üniversitemize kazandırdık. Katılım Bankaları Birliği Başkanı Fahrettin Yahşi'nin büyük desteği var. Kadromuzu yurt dışından hocalarla da güçlendirerek, yüksek lisans ve doktora seviyesinde eğitim vermek istiyoruz. İslam ticaret hukuku ile ilgili bir merkez oluşturmak istiyoruz. Bugüne kadar konuları biz hep 'dinen caiz midir' diye tartıştık. Bu zamana kadar ana gövdesi faize dayalı kapitalist modelin, İslama uygun olup olmadığı araştırıldı. Müslümanlar, İslamın öngördüğü hassasiyetler çerçevesinde ticaret yapmak istiyor. Dolayısıyla dünyanın gerçekleriyle örtüşebilecek, mutlaka İslami değerlerin de yer aldığı bir oluşuma ihtiyaç var.'
Mezun olacak öğrencilerin istihdamı konusunda Katılım Bankaları Birliği ve katılım bankaları ile irtibat halinde olduklarına değinen Öztürk, 'Borsada da katılım bankacılığı mezunu eleman ihtiyacı var. Özel bankaların da bu konuya yavaş yavaş ilgisi başladı. Onların da talebi söz konusu. Ayrıca iş adamalarına yönelik çalışmalar var. Onlardan da talep geleceğini düşünüyoruz.' diye konuştu.
Öztürk, ders müfredatının oluşturulmakta olduğunu, ilk etapta bölüme 30 öğrenci almayı planladıklarını dile getirdi.
- Malezya, Katar ve Dubai merkezli gelişmeler var
Dünya genelinde çok büyük bir ekonominin Müslümanlar tarafından yönetildiğinin altını çizen Öztürk, sözlerini şöyle tamamladı:
'Dünyada kapitalizm ve serbest piyasa tek bir model olmamalı. Daha adaletli bir modeli tartışabilmeliyiz. Tartışmak için de modeller ortaya koyabilecek akademik birikime sahip olmalıyız. Kısa vadede bu sonuçlar ortaya çıkmayabilir. Kısa vadede bireyleri yetiştirmeye yönelik çalışmamız var ama orta ve uzun vadede tüm dünya açısından tartışılabilir ekonomik modeller ortaya koyabilecek bilim adamları yetiştireceğimize inanıyorum. İslami bankacılık sektöründe Uzak Doğu'da Malezya, Ortadoğu'da Katar ve Dubai merkezli gelişmeler var. Türkiye de son dönemde bu konuya ağırlık vermeye başladı. Fakat hem kalifiye eleman azlığı hem de 'kapitalist sistemden nelerin farklı, nelerin benzer olduğu' tartışmalarının devam ettiği bir süreç yaşadığımız için istediğimiz noktada değiliz. Zaman içerisinde güçlenerek devam edeceğimizi umuyorum.'