Sıcaklarda Bir De Varisleriniz Bunaltmasın
Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Haşmet Bardakçı, yaz aylarında varis hastalarının hem ağrı hem de estetik anlamdaki şikayetlerinde artış yaşandığını söyledi.
Varisin vücuda kirli kan taşıyan toplardamarların balonlaşarak işlevini kaybetmesinden kaynaklandığını ifade eden Prof. Dr. Bardakçı, toplumda yaklaşık her 2 ya da 3 erişkinden birinde varis rahatsızlığı olduğuna dikkati çekti. Prof. Dr. Bardakçı, "Varis daha çok kadınları etkilemekle birlikte erkeklerde de sık rastlanmaktadır. En önemli sebep genetik yatkınlıktır. Ailesinde varis öyküsü olan kişilerde risk artar. Sürekli ayakta durarak ya da oturarak çalışanlar, obezite problemi olanlar ve gebeler varise yatkındır. Ancak bu kişiler için iyi haber varisler ortaya çıkmadan önce alınacak önlemlerle büyük oranda varisten korunmanın mümkün olduğudur. Her toplardamar genişlemesi varis değildir ancak varisleşmiş damarların tedavisi şarttır, bunun ayrımını doopler ultrasonografi ile yapmaktayız" dedi.
Varisin hem fizyolojik hem de estetik açıdan kişiyi yoran bir hastalık olduğuna vurgu yapan Bardakçı, "Ciddiye alınmadığı taktirde uzun vadede bacakta şişme ve renk değişikliği, görüntü bozukluğu gibi estetik problemlerle birlikte bacak derisinde yaralara varan sonuçlar doğurur ve kalbimizi kan dolaşımı açısından yorar" diye konuştu.
Varisli kişilerin günün sonuna doğru bacaklarında tonlarca ağırlık varmış gibi hissettiğini ve varisi olmayanlara göre daha çabuk yorulduklarını anlatan Prof. Dr. Bardakçı, "Sürekli bir rahatsızlık hissi içindedirler. Günümüzde uyguladığımız yeni yöntemler sayesinde varisleri çok kısa sürede kalıcı olarak tedavi edebiliyor, yüz güldüren estetik sonuçlar alıyoruz" dedi.
GÜNCEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Ameliyat gerektiren durumlarda lazer, radyo frekans ve son olarak doku yapıştırıcısı kullandıkları güncel tedavi yöntemlerinin olduğunu bildiren Bardakçı, bu tekniklerde cilde hiç kesi yapmadan küçük bir iğne ile damara girip varisli damarı içeriden kapattıklarını söyledi.
Hastaların ameliyat sonrası aynı gün yürüdüklerini ifade eden Bardakçı, "Uyguladığımız teknik sayesinde çok kısa sürede varis çoraplarından kurtuluyorlar. Çoğu zaman ameliyat esnasında hasta özellikle istemedikçe hastayı uyutmaya gerek kalmıyor, işlem esnasında ve sonrasında ağrı hissetmiyorlar" şeklinde konuştu.
Sadece yüzeysel örümcek ağı şeklinde olan varislerde mikroskleroterapi denilen köpük yöntemi uygulandığını belirten Bardakçı, bu tip varisi olan hastalarda mutlaka derin damarların incelenmesi ve gerekiyorsa tedavi edilmesi gerektiğini, aksi taktirde yüzeysel varislerin tekrarlayabileceğini söyledi.
Çok daha ince kırmızımsı kılcal varislerde ise yüzeysel lazer tedavisi uyguladıklarını ifade eden Bardakçı, her iki yöntemde de hastaların sonuçlardan çok memnun kaldıklarını kaydetti.
Variste uygulanacak tedavinin kişiden kişiye değiştiğini anlatan Bardakçı, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hangi yöntemin kullanılacağına varisin çeşidi ve kliniğine göre karar veriyoruz. Yapılan tedavinin hem kişinin mevcut problemini güvenli, hızlı ve estetik bir şekilde çözmesi hem de ilerideki yıllar için damar yapısını koruması gerekiyor. Vaktinde uygulanan doğru tedaviler hastalarımızı ciddi sağlık problemlerinden kurtarıyor, estetik görünümü düzeltiyor ve hayat kalitelerini arttırıyor."
Kaynak: İHA
Varisin hem fizyolojik hem de estetik açıdan kişiyi yoran bir hastalık olduğuna vurgu yapan Bardakçı, "Ciddiye alınmadığı taktirde uzun vadede bacakta şişme ve renk değişikliği, görüntü bozukluğu gibi estetik problemlerle birlikte bacak derisinde yaralara varan sonuçlar doğurur ve kalbimizi kan dolaşımı açısından yorar" diye konuştu.
Varisli kişilerin günün sonuna doğru bacaklarında tonlarca ağırlık varmış gibi hissettiğini ve varisi olmayanlara göre daha çabuk yorulduklarını anlatan Prof. Dr. Bardakçı, "Sürekli bir rahatsızlık hissi içindedirler. Günümüzde uyguladığımız yeni yöntemler sayesinde varisleri çok kısa sürede kalıcı olarak tedavi edebiliyor, yüz güldüren estetik sonuçlar alıyoruz" dedi.
GÜNCEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Ameliyat gerektiren durumlarda lazer, radyo frekans ve son olarak doku yapıştırıcısı kullandıkları güncel tedavi yöntemlerinin olduğunu bildiren Bardakçı, bu tekniklerde cilde hiç kesi yapmadan küçük bir iğne ile damara girip varisli damarı içeriden kapattıklarını söyledi.
Hastaların ameliyat sonrası aynı gün yürüdüklerini ifade eden Bardakçı, "Uyguladığımız teknik sayesinde çok kısa sürede varis çoraplarından kurtuluyorlar. Çoğu zaman ameliyat esnasında hasta özellikle istemedikçe hastayı uyutmaya gerek kalmıyor, işlem esnasında ve sonrasında ağrı hissetmiyorlar" şeklinde konuştu.
Sadece yüzeysel örümcek ağı şeklinde olan varislerde mikroskleroterapi denilen köpük yöntemi uygulandığını belirten Bardakçı, bu tip varisi olan hastalarda mutlaka derin damarların incelenmesi ve gerekiyorsa tedavi edilmesi gerektiğini, aksi taktirde yüzeysel varislerin tekrarlayabileceğini söyledi.
Çok daha ince kırmızımsı kılcal varislerde ise yüzeysel lazer tedavisi uyguladıklarını ifade eden Bardakçı, her iki yöntemde de hastaların sonuçlardan çok memnun kaldıklarını kaydetti.
Variste uygulanacak tedavinin kişiden kişiye değiştiğini anlatan Bardakçı, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hangi yöntemin kullanılacağına varisin çeşidi ve kliniğine göre karar veriyoruz. Yapılan tedavinin hem kişinin mevcut problemini güvenli, hızlı ve estetik bir şekilde çözmesi hem de ilerideki yıllar için damar yapısını koruması gerekiyor. Vaktinde uygulanan doğru tedaviler hastalarımızı ciddi sağlık problemlerinden kurtarıyor, estetik görünümü düzeltiyor ve hayat kalitelerini arttırıyor."