Uzmanlardan Uzun Süreli Karın Ağrısı Ve Kabızlık Çekenlere Uyarı
Memorial Antalya Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Yaşar Tuna, uzun süreli karın ağrısı ve kabızlık çekenlere uyarılarda bulundu.
Memorial Antalya Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Yaşar Tuna, karında doygunluk hissi, geçmeyen ağrılar ve kabızlık gibi belirtilerle ortaya çıkabilen kolon kanseri, görülme sıklığı bakımından dünyada üçüncü, fakat kansere bağlı ölümlerde ikinci sırada yer aldığını söyledi.
Tuna, ailesinde kanser öyküsü bulunan bireylerde daha sık ortaya çıkan kolon kanserinin erken evrede tanı ve doğru tedavi planlaması ile kontrol altına alınabildiğini belirtti.
Kolon kanserinin belirtileri ve erken tanının önemi hakkında bilgi veren Doç. Dr. Yaşar Tuna, “Kolon diye adlandırılan kalın bağırsak, yaklaşık 2 metre uzunluğundaki sindirim sisteminin en sık kanser görülen kısmıdır. Kalın bağırsak kanserlerinin yüzde 80’den fazlası bağırsaktaki polip denilen yapılardan kaynaklanır. Polipler, bağırsağın iç yüzünde oluşan ve bağırsak içine doğru uzanan yapılardır. Kalın bağırsakta polip bulunma olasılığı yaş ilerledikçe artmaktadır. 50 yaş üzerindeki insanların yüzde 25 -30’unda, 70 yaşındaki insanların da yaklaşık yarısında polip bulunmaktadır. Polip çapının 1 santimden büyük olması, birden fazla polip bulunması kansere dönüşüm olasılığını artırmaktadır. 1 santimden küçük poliplerin yüzde 1’den azı kansere dönüşürken, 1 santimden büyük poliplerde bu oran 10 yılda yüzde 10, 20 yılda da yüzde 25’lere çıkmaktadır” dedi.
HAYVANSAL YAĞ TÜKETİMİNİ SINIRLANDIRIN
Kolon kanserinin oluşumunda çevresel ve genetik nedenlerin etkili olduğunu ifade eden Tuna, “ailesinde kolon kanseri olan kişilerin kansere yakalanma riski daha yüksektir. Ayrıca daha önceden meme ve yumurtalık kanseri geçirmiş kişilerde ve ailelerinde kolon kanseri gelişenlerde görülme sıklığı fazladır. Bunların dışında ülseratif kolit ve crohn hastalığı da kolon kanseri ihtimalini arttırmaktadır. Beslenme, kolon kanserinin oluşumunda önemli bir rol oynamaktadır. Özellikle Batı tipi diyet kanser riskini arttırmaktadır. Yapılan araştırmalar, hayvansal yağların tüketiminin kolon kanserinin oluşumunda etkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca bazı kimyasal maddelerin kullanımı risk oluşturmaktadır.”
KANSIZLIK VE HALSİZLİK BELİRTİLER ARASINDA
Kolon kanserinde erken tanının hayat kurtarıcı olduğunu belirten Tuna şöyle devam etti:
“en çok karşılaşılan şikayetler arasında kabızlık veya barsak davranışlarında değişiklik gelmektedir. Kabızlığın ardından hastada ağrı atakları başlar ve bunu genelde ishal takip eder. Bazen kansızlık, halsizlik ve makattan kanamaya yol açabilir. Erken evrede bağırsak lümeni henüz daralmamıştır ve belirtiler tanı koymak için bazen yeterli olamamaktadır. Bu yüzden hastada bu gibi şikayetler varsa, mutlaka bir uzmana başvurulması gerekmektedir. Dışkıda gizli kan tespit edilen hastalar kolon kanseri açısından mutlaka incelenmelidir. Görüntüleme yöntemleri kalın bağırsaktaki herhangi bir anormalliği ortaya koymaktadır.”
KOLONOSKOPİ İLE KONULAN ERKEN TANI HAYAT KURTARIYOR
Kolonoskopi’nin erken evre kolon kanserlerinin saptanması için çok önemli olduğunu kaydeden Doç. Dr. Yaşar Tuna, “Erken tanı konulması hayat kurtarıcı olduğundan 50 yaşını tamamlayan bireylerde mutlaka kolon kanseri tarama tetkikleri düzenli olarak yapılmalıdır. Kolonoskopi ile hastanın bütün kalın bağırsağı görüntülenir. Görülen tüm polipler çıkartılma, gerekli görülen durumlarda da bağırsaktan parça alınarak incelemeye gönderilmektedir. İşlem uzmanlar tarafından yapılmalı ve tüm kolon çok iyi incelenmelidir. Uyutularak yapılan işlem, hasta için çok güvenli ve konforlu bir işlemdir. Erken evre kolon kanseri tanısı için tarama her 50 yaş sağlıklı bireyde başlamalı ve 5-10 yılda bir tekrarlanmalıdır” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Tuna, ailesinde kanser öyküsü bulunan bireylerde daha sık ortaya çıkan kolon kanserinin erken evrede tanı ve doğru tedavi planlaması ile kontrol altına alınabildiğini belirtti.
Kolon kanserinin belirtileri ve erken tanının önemi hakkında bilgi veren Doç. Dr. Yaşar Tuna, “Kolon diye adlandırılan kalın bağırsak, yaklaşık 2 metre uzunluğundaki sindirim sisteminin en sık kanser görülen kısmıdır. Kalın bağırsak kanserlerinin yüzde 80’den fazlası bağırsaktaki polip denilen yapılardan kaynaklanır. Polipler, bağırsağın iç yüzünde oluşan ve bağırsak içine doğru uzanan yapılardır. Kalın bağırsakta polip bulunma olasılığı yaş ilerledikçe artmaktadır. 50 yaş üzerindeki insanların yüzde 25 -30’unda, 70 yaşındaki insanların da yaklaşık yarısında polip bulunmaktadır. Polip çapının 1 santimden büyük olması, birden fazla polip bulunması kansere dönüşüm olasılığını artırmaktadır. 1 santimden küçük poliplerin yüzde 1’den azı kansere dönüşürken, 1 santimden büyük poliplerde bu oran 10 yılda yüzde 10, 20 yılda da yüzde 25’lere çıkmaktadır” dedi.
HAYVANSAL YAĞ TÜKETİMİNİ SINIRLANDIRIN
Kolon kanserinin oluşumunda çevresel ve genetik nedenlerin etkili olduğunu ifade eden Tuna, “ailesinde kolon kanseri olan kişilerin kansere yakalanma riski daha yüksektir. Ayrıca daha önceden meme ve yumurtalık kanseri geçirmiş kişilerde ve ailelerinde kolon kanseri gelişenlerde görülme sıklığı fazladır. Bunların dışında ülseratif kolit ve crohn hastalığı da kolon kanseri ihtimalini arttırmaktadır. Beslenme, kolon kanserinin oluşumunda önemli bir rol oynamaktadır. Özellikle Batı tipi diyet kanser riskini arttırmaktadır. Yapılan araştırmalar, hayvansal yağların tüketiminin kolon kanserinin oluşumunda etkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca bazı kimyasal maddelerin kullanımı risk oluşturmaktadır.”
KANSIZLIK VE HALSİZLİK BELİRTİLER ARASINDA
Kolon kanserinde erken tanının hayat kurtarıcı olduğunu belirten Tuna şöyle devam etti:
“en çok karşılaşılan şikayetler arasında kabızlık veya barsak davranışlarında değişiklik gelmektedir. Kabızlığın ardından hastada ağrı atakları başlar ve bunu genelde ishal takip eder. Bazen kansızlık, halsizlik ve makattan kanamaya yol açabilir. Erken evrede bağırsak lümeni henüz daralmamıştır ve belirtiler tanı koymak için bazen yeterli olamamaktadır. Bu yüzden hastada bu gibi şikayetler varsa, mutlaka bir uzmana başvurulması gerekmektedir. Dışkıda gizli kan tespit edilen hastalar kolon kanseri açısından mutlaka incelenmelidir. Görüntüleme yöntemleri kalın bağırsaktaki herhangi bir anormalliği ortaya koymaktadır.”
KOLONOSKOPİ İLE KONULAN ERKEN TANI HAYAT KURTARIYOR
Kolonoskopi’nin erken evre kolon kanserlerinin saptanması için çok önemli olduğunu kaydeden Doç. Dr. Yaşar Tuna, “Erken tanı konulması hayat kurtarıcı olduğundan 50 yaşını tamamlayan bireylerde mutlaka kolon kanseri tarama tetkikleri düzenli olarak yapılmalıdır. Kolonoskopi ile hastanın bütün kalın bağırsağı görüntülenir. Görülen tüm polipler çıkartılma, gerekli görülen durumlarda da bağırsaktan parça alınarak incelemeye gönderilmektedir. İşlem uzmanlar tarafından yapılmalı ve tüm kolon çok iyi incelenmelidir. Uyutularak yapılan işlem, hasta için çok güvenli ve konforlu bir işlemdir. Erken evre kolon kanseri tanısı için tarama her 50 yaş sağlıklı bireyde başlamalı ve 5-10 yılda bir tekrarlanmalıdır” diye konuştu.