Orhan Kemal Ölümünün 46.Yılında Anıldı
Yazar Orhan Kemal, ölümünün 46. yılında, Orhan Kemal Kültür Merkezi tarafından düzenlenen törenle anıldı.
'Dokuzuncu Haşmet' romanıyla 45. Orhan Kemal Roman Armağanını kazanan İbrahim Yıldırım, Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesi'ndeki törende yaptığı konuşmada, ünlü yazar ile 'Çamaşırcının Kızı' adlı kitabı sayesinde tanıştığını söyleyerek, 'Orhan Kemal'i çocukluğumdan bu yana hala okuyorum. Çok yakında onun hakkında Çamaşırcının Kızı'ndan başlayarak kendi izlenimleri eşliğinde uzun bir deneme yazmayı düşünüyorum.' dedi.
Yıldırım, Orhan Kemal'in izini sürmeyi hiç bırakmadığını vurgulayarak, 'Orhan Kemal bir öncüydü. Sadece yazdıklarıyla hayatını kazanmaya çalışmış. Hem de öykülerinde, romanlarında yoksulların, işçilerin, toprak ırgatlarının dertlerine, sıkıntılarına yer vererek bunlara karşı kalemiyle mücadele etmişti. Bundan dolayıdır ki Orhan Kemal, bizatihi bir emek hareketidir.' değerlendirmesinde bulundu.
Törende, 'Namuslu Yazmak: Orhan Kemal' adlı konuşma yapan öğretim üyesi Çimen Günay Erkol, ünlü yazarın mektuplarında 'sahicilik' meselesinin önemli bir yere sahip olduğuna dikkati çekerek, 1969'da Ant dergisinde yer alan 'Ben sadece tanık olmayı yeterli bulmuyorum. İnsanı anlayacak, savaşını anlayacak, buna katılacak sanatçı, kolaylıkla aldatılan kişilerin aldanmalarına karşı duracaktır.' şeklindeki sözlerini aktardı.
Orhan Kemal'den geriye modern Türkiye'deki sosyal ve politik değişiminin canlı tanıklığını yapan metinlerin kaldığının altını çizen Erkol, şu bilgileri verdi:
'Onun edebiyatında temel unsurları oluşturan sınıf çatışması ve farklı etnik gruplardan gelen kişilerin kurban haline getirilmesi gibi sorunlar bugün hala geçerliliğini kuruyor. Kemal'in ruhu bugün yalnızca onlarca roman ve yüzlerce öyküyle değil, bu yapıtlarda defalarca irdelediği haksızlık ve ayrımcılık gibi sorunlara karşı yürütülen canlı mücadeleyle de aramızda dolaşıyor. Dolayısıyla 'namuslu yazmak' nedir diye sorarken, nesilden nesile aktarılan, tarihsel değişimlere rağmen ayakta kalan bu mücadeleye uzanmak, üretilen dili, işaret ettiği değerlerle birlikte ele almak gerekir.'
'Yazı İşçisi Orhan Kemal' adlı konuşma yapan Adnan Özyalçıner ise ünlü yazarın okurunu satmadığını söyleyerek, 'Bu yönüyle örnek bir yazardır Orhan Kemal. Toplumun değiştirilip dönüştürülebileceğine inancı tamdır. Bu yönüyle de hepimize örnek olmuştur. Onun için de dün olduğu gibi bugün de okunması bu yüzdendir.' dedi.
Orhan Kemal'in öykülerinde ekmek kavgasının ve kadın işçilerin yer aldığını belirten Özyalçıner, 'Dokumacı kadınlar, trikocu kızlar ve onların acıklı yaşam serüvenleri vardır öykülerinde.' diye konuştu.
Etkinlikte ayrıca İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Nevzat Apaydın, Orhan Kemal'in oğulları Işık Öğütçü ve Nazım K. Öğütçü, gazeteci Ali Kırca, Handan İnci, Melih Güneş, Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesi Müdürü Süheyla Acar ve Ekrem Ataer de konuşma yaptı.
Kaynak: AA
Yıldırım, Orhan Kemal'in izini sürmeyi hiç bırakmadığını vurgulayarak, 'Orhan Kemal bir öncüydü. Sadece yazdıklarıyla hayatını kazanmaya çalışmış. Hem de öykülerinde, romanlarında yoksulların, işçilerin, toprak ırgatlarının dertlerine, sıkıntılarına yer vererek bunlara karşı kalemiyle mücadele etmişti. Bundan dolayıdır ki Orhan Kemal, bizatihi bir emek hareketidir.' değerlendirmesinde bulundu.
Törende, 'Namuslu Yazmak: Orhan Kemal' adlı konuşma yapan öğretim üyesi Çimen Günay Erkol, ünlü yazarın mektuplarında 'sahicilik' meselesinin önemli bir yere sahip olduğuna dikkati çekerek, 1969'da Ant dergisinde yer alan 'Ben sadece tanık olmayı yeterli bulmuyorum. İnsanı anlayacak, savaşını anlayacak, buna katılacak sanatçı, kolaylıkla aldatılan kişilerin aldanmalarına karşı duracaktır.' şeklindeki sözlerini aktardı.
Orhan Kemal'den geriye modern Türkiye'deki sosyal ve politik değişiminin canlı tanıklığını yapan metinlerin kaldığının altını çizen Erkol, şu bilgileri verdi:
'Onun edebiyatında temel unsurları oluşturan sınıf çatışması ve farklı etnik gruplardan gelen kişilerin kurban haline getirilmesi gibi sorunlar bugün hala geçerliliğini kuruyor. Kemal'in ruhu bugün yalnızca onlarca roman ve yüzlerce öyküyle değil, bu yapıtlarda defalarca irdelediği haksızlık ve ayrımcılık gibi sorunlara karşı yürütülen canlı mücadeleyle de aramızda dolaşıyor. Dolayısıyla 'namuslu yazmak' nedir diye sorarken, nesilden nesile aktarılan, tarihsel değişimlere rağmen ayakta kalan bu mücadeleye uzanmak, üretilen dili, işaret ettiği değerlerle birlikte ele almak gerekir.'
'Yazı İşçisi Orhan Kemal' adlı konuşma yapan Adnan Özyalçıner ise ünlü yazarın okurunu satmadığını söyleyerek, 'Bu yönüyle örnek bir yazardır Orhan Kemal. Toplumun değiştirilip dönüştürülebileceğine inancı tamdır. Bu yönüyle de hepimize örnek olmuştur. Onun için de dün olduğu gibi bugün de okunması bu yüzdendir.' dedi.
Orhan Kemal'in öykülerinde ekmek kavgasının ve kadın işçilerin yer aldığını belirten Özyalçıner, 'Dokumacı kadınlar, trikocu kızlar ve onların acıklı yaşam serüvenleri vardır öykülerinde.' diye konuştu.
Etkinlikte ayrıca İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Nevzat Apaydın, Orhan Kemal'in oğulları Işık Öğütçü ve Nazım K. Öğütçü, gazeteci Ali Kırca, Handan İnci, Melih Güneş, Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesi Müdürü Süheyla Acar ve Ekrem Ataer de konuşma yaptı.