İngiltere'de Referandumun Merkezinde Türkiye
İngiltere’deki Muhafazakar Parti Milletvekili Dorries: 'Türkiye, Avrupa Birliği’nin bir parçası olma yolunda' İngiltere’nin eski Başbakanı Blair: 'Türkiye’nin yakın gelecekte AB’ye üye olma olasılığı yok. AB’den ayrılmak için kampanya yürütenler bunu çok iyi biliyorlar'
İngiltere’deki Muhafazakar Parti Milletvekili Nadine Dorries, Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin bir parçası olma yolunda ilerlediğini söylerken eski Başbakan Tony Blair, Türkiye’nin üyeliğinin yakın gelecekte mümkün görünmediğini belirtti.
ITV’de yayınlanan “Peston on Sunday Show” adlı programa katılan Dorries, “(Cameron) Ciddi şekilde yalan söyledi. Muhafazakar Partili vekillerin kendisine kızgın olmasının temelinde bu yatıyor. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne 30 sene boyunca giremeyeceğini söylemek yalan. David Lidington’ın (İngiltere'nin AB’den Sorumlu Dışişleri Bakanı Yardımcısı) parlamentodaki tartışmalarda ne söylediğine bakarsanız, Türkiye, Avrupa Birliği'nin bir parçası olma yolunda.' ifadesini kullandı.
İngiltere Başbakanı Cameron, geçen hafta sonu konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “1987’de başvurdular. Bugünkü ilerleme hızıyla AB’ye girmeleri en son tahminlere göre 3000 yılı civarında olur muhtemelen.' demişti.
Dorries ayrıca yazılı olarak İngiltere Başbakanı Cameron’ın güvenoyuna gitmesini talep ettiğini belirterek “Yüzde 60’a karşı yüzde 40 gibi büyük bir farkla AB içerisinde kalınırsa o zaman David Cameron kurtulabilir. Fakat küçük bir farkla AB içerisinde kalınırsa ya da umduğum şekilde AB’den çıkılırsa (Cameron) o zaman birkaç gün içerisinde bitecek.' diye konuştu.
İngiltere’nin eski Başbakanı Tony Blair ise BBC’de “Andrew Marr Show”a katılarak “Türkiye’nin yakın gelecekte AB’ye üye olma olasılığı yok. Türkiye katılım şartlarını yerine getirirse Britanya’da da oy ve veto hakkımız var. Her zaman (Türkiye’nin AB’ye üyeliği için) destek oldum ve başkalarına uyguladığımız şartların onlara da uygulanması için destek olacağım. Fakat gerçek şu ki Türkiye’nin yakın vadede AB’ye üye olma olasılığı yok. AB’den ayrılmak yönünde kampanya yürütenler bunu çok iyi biliyorlar” dedi.
Bu arada, İngiltere'nin Adalet Bakanı Michael Gove ve Londra’nın eski Belediye Başkanı Boris Johnson ortak bir mektup kaleme alarak Cameron’ın göçmen sayısını sınırlamak konusunda başarısız olduğu eleştirisinde bulundular.
Birleşik Krallığın Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılması yönünde kampanya yürüten Gove ve Johnson’ın The Sunday Times’da yayımlanan mektubunda, “Seçmenlere defalarca net göçmen sayısının yüz binlere çekilebileceği sözü verildi. Birleşik Krallık AB’nin bir parçası olarak kaldıkça bu sözün tutulması mümkün değil.” ifadesine yer verildi.
Mektupta net göçmen sayısının sınırlandırılması yönündeki sözün tutulmamasının toplumun siyasete güvenine zarar verdiği vurgulandı.
İngiltere Başbakanlığından yapılan açıklamada ise mektuptaki eleştirilerin kamuoyunu dikkatini Brexit’in “felakete neden olacağı” gerçeğinden uzaklaştırmaya yönelik bir girişim olduğu belirtildi.
Geçen hafta açıklanan yıllık göçmen verilerine göre, Birleşik Krallık’a gelen net göçmen sayısı 333 bine yükselmişti. İngiltere Başbakanı Cameron daha önce yıllık net göçmen sayısının 100 bin seviyesine çekilmesi vaadinde bulunmuştu.
- Ekonomistler Brexit’ten endişeli
Ipsos Mori şirketi tarafından 639 ekonomistle yapılan ankete göre, ekonomistlerin yüzde 72’si Birleşik Krallığın AB’den ve ortak pazardan ayrılmasının ülke ekonomisini gelecek 10-20 yılda olumsuz etkileyeceğini düşünüyor. İlk 5 yılda ekonominin olumsuz etkileneceğini düşünen ekonomistlerin oranı yüzde 88. Ankete katılan ekonomistlerin sadece yüzde 11’i AB’den ayrılmanın ekonomiyi olumlu yönde etkileyebileceğini düşünüyor.
Ekonomistlerin yüzde 73’ü ise ülkenin AB’den ve ortak pazardan ayrılması halinde hane halkı gelirlerinin 10-20 yıllık dönemde azalacağını düşünüyor.
Geçen hafta G7 maliye bakanları da İngiltere'ye AB konusunda aynı uyarıda bulunmuş ve ülkenin olası ayrılığının ekonomik risklerine dikkati çekmişti.
Birleşik Krallık'ta AB referandumu 23 Haziran'da yapılacak. Halka, 'Birleşik Krallık AB üyesi olarak kalmalı mı, yoksa AB'den ayrılmalı mı?' sorusu yöneltilecek.
Kaynak: AA
ITV’de yayınlanan “Peston on Sunday Show” adlı programa katılan Dorries, “(Cameron) Ciddi şekilde yalan söyledi. Muhafazakar Partili vekillerin kendisine kızgın olmasının temelinde bu yatıyor. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne 30 sene boyunca giremeyeceğini söylemek yalan. David Lidington’ın (İngiltere'nin AB’den Sorumlu Dışişleri Bakanı Yardımcısı) parlamentodaki tartışmalarda ne söylediğine bakarsanız, Türkiye, Avrupa Birliği'nin bir parçası olma yolunda.' ifadesini kullandı.
İngiltere Başbakanı Cameron, geçen hafta sonu konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “1987’de başvurdular. Bugünkü ilerleme hızıyla AB’ye girmeleri en son tahminlere göre 3000 yılı civarında olur muhtemelen.' demişti.
Dorries ayrıca yazılı olarak İngiltere Başbakanı Cameron’ın güvenoyuna gitmesini talep ettiğini belirterek “Yüzde 60’a karşı yüzde 40 gibi büyük bir farkla AB içerisinde kalınırsa o zaman David Cameron kurtulabilir. Fakat küçük bir farkla AB içerisinde kalınırsa ya da umduğum şekilde AB’den çıkılırsa (Cameron) o zaman birkaç gün içerisinde bitecek.' diye konuştu.
İngiltere’nin eski Başbakanı Tony Blair ise BBC’de “Andrew Marr Show”a katılarak “Türkiye’nin yakın gelecekte AB’ye üye olma olasılığı yok. Türkiye katılım şartlarını yerine getirirse Britanya’da da oy ve veto hakkımız var. Her zaman (Türkiye’nin AB’ye üyeliği için) destek oldum ve başkalarına uyguladığımız şartların onlara da uygulanması için destek olacağım. Fakat gerçek şu ki Türkiye’nin yakın vadede AB’ye üye olma olasılığı yok. AB’den ayrılmak yönünde kampanya yürütenler bunu çok iyi biliyorlar” dedi.
Bu arada, İngiltere'nin Adalet Bakanı Michael Gove ve Londra’nın eski Belediye Başkanı Boris Johnson ortak bir mektup kaleme alarak Cameron’ın göçmen sayısını sınırlamak konusunda başarısız olduğu eleştirisinde bulundular.
Birleşik Krallığın Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılması yönünde kampanya yürüten Gove ve Johnson’ın The Sunday Times’da yayımlanan mektubunda, “Seçmenlere defalarca net göçmen sayısının yüz binlere çekilebileceği sözü verildi. Birleşik Krallık AB’nin bir parçası olarak kaldıkça bu sözün tutulması mümkün değil.” ifadesine yer verildi.
Mektupta net göçmen sayısının sınırlandırılması yönündeki sözün tutulmamasının toplumun siyasete güvenine zarar verdiği vurgulandı.
İngiltere Başbakanlığından yapılan açıklamada ise mektuptaki eleştirilerin kamuoyunu dikkatini Brexit’in “felakete neden olacağı” gerçeğinden uzaklaştırmaya yönelik bir girişim olduğu belirtildi.
Geçen hafta açıklanan yıllık göçmen verilerine göre, Birleşik Krallık’a gelen net göçmen sayısı 333 bine yükselmişti. İngiltere Başbakanı Cameron daha önce yıllık net göçmen sayısının 100 bin seviyesine çekilmesi vaadinde bulunmuştu.
- Ekonomistler Brexit’ten endişeli
Ipsos Mori şirketi tarafından 639 ekonomistle yapılan ankete göre, ekonomistlerin yüzde 72’si Birleşik Krallığın AB’den ve ortak pazardan ayrılmasının ülke ekonomisini gelecek 10-20 yılda olumsuz etkileyeceğini düşünüyor. İlk 5 yılda ekonominin olumsuz etkileneceğini düşünen ekonomistlerin oranı yüzde 88. Ankete katılan ekonomistlerin sadece yüzde 11’i AB’den ayrılmanın ekonomiyi olumlu yönde etkileyebileceğini düşünüyor.
Ekonomistlerin yüzde 73’ü ise ülkenin AB’den ve ortak pazardan ayrılması halinde hane halkı gelirlerinin 10-20 yıllık dönemde azalacağını düşünüyor.
Geçen hafta G7 maliye bakanları da İngiltere'ye AB konusunda aynı uyarıda bulunmuş ve ülkenin olası ayrılığının ekonomik risklerine dikkati çekmişti.
Birleşik Krallık'ta AB referandumu 23 Haziran'da yapılacak. Halka, 'Birleşik Krallık AB üyesi olarak kalmalı mı, yoksa AB'den ayrılmalı mı?' sorusu yöneltilecek.