Kilis'in Nobel Barış Ödülü'ne Aday Olması
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Üstün ' (Kilisliler) Yollarını, evlerini, parklarını, ticari hayatlarını paylaştılar ama 'öf' bile demediler. Bundan daha büyük bir barış göstergesi olabilir mi? Bir barış ödülü verilecekse, Kilisliler bunu çoktan hak etti'
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün, Kilis’in Nobel Barış Ödülü adaylığına ilişkin, '(Kilisliler) Yollarını, evlerini, parklarını, ticari hayatlarını paylaştılar ama 'öf' bile demediler. Bundan daha büyük bir barış göstergesi olabilir mi? Bir barış ödülü verilecekse, Kilisliler bunu çoktan hak etti.' dedi.
Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Kilis’e gelen Üstün, AK Parti İl Başkanlığında partililerle bir araya geldi. Üstün, burada yaptığı konuşmada, Kilis'in kendi nüfusundan fazla Suriyeliye ev sahipliği yaptığını anımsatarak, Türkiye'nin 3 milyon Suriyeliyi barındırdığını, 5 yıldır göç sorununa ilişkin çözümler ürettiğini, Avrupa'nın ise bu sorunu yeni yeni gördüğünü belirtti.
Aylan bebeğin ölümüyle Avrupa'nın bu sorunu fark etmeye başladığını anlatan Üstün şöyle konuştu:
'Türkiye bunu 3-4 yıl öncesinden beri takip ediyor. Bu insanlar nereden botlara biniyor, kaç kişi ölmüş hepsinin tespitini yapıyordu. Aslında Türkiye burada büyük bir fedakarlık yapıyor. Bu göçmenlerin büyük bir kısmı Suriye’den geldi. Türkiye'nin köprü bir ülke olması ve pastasını büyütmüş olması ve yeni çıkan kriz alanlarına sınırdaş olması, Türkiye’deki göçmen sayısını birden artırdı. Tarihte Kavimler Göçü de dahil bir yerden bir yere bu kadar göç edilmemiştir. Avrupa bu göç olayını sonradan fark etti. Zaten Avrupa'nın huyu öyledir. Bir sorun kendi sorunu haline gelemeden bunu sorun olarak görmez. Ama Kilisliler bununla 5 yıldan beri yüzleşiyor.'
Kilis'in Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilme sürecine değinen Üstün, 'Bu fedakarlığın göstergesi olarak 'öyle bir şehir seçelim ki bu olayı bütün dünyaya anlatmada kolaylık olsun' dedik. Türkiye'yi aday göstermiş olsaydık politik bulabilirlerdi. Ama bir ilimiz var ki adı yardımlaşma ve kardeşlik şehri olarak ortaya çıkmış. Kendi nüfusundan fazla Suriyeliyi burada barındırmış. Hemen sınırın bu tarafındaki insanlara bakar hale gelmiş. Yollarını, evlerini, parklarını, ticari hayatlarını paylaştılar ama 'öf' bile demediler. Bundan daha büyük bir barış göstergesi olabilir mi? Bir barış ödülü verilecekse Kilisliler bunu çoktan hak etti. Madalya gelir gelmez bilmiyoruz ama tüm insanlığın gönlündeki madalyayı aldınız.' ifadelerini kullandı.
Kilislilerin kendi özverileriyle dünyada müthiş bir itibar kazandığını vurgulayan Üstün, 'Devletimiz göçmenlere açık kapı politikası uyguladı. Kilisliler de açık gönül kapısını uygulayarak, Suriyeli kardeşlerini misafir etti.' dedi.
Kilis Milletvekilleri Hilmi Dülger ve Reşit Polat da Üstün'e Kilis’in dünya kamuoyunda tanınmasına vesile olduğu için teşekkür etti.
Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara ise Üstün’ün Kilis'te yaşamamasına rağmen, bu fedakarlığın farkına vararak, Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesini sağladığına işarete etti.
Konuşmaların ardından, Ayhan Sefer Üstün'e AK Parti logosun yer aldığı yöresel Kilis yorganı hediye edildi.
Daha sonra Üstün ve beraberindekiler, Kilis Valisi Süleyman Tapsız ve Belediye Başkanı Kara ile çarşı esnafını ziyaret etti.
Kaynak: AA
Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Kilis’e gelen Üstün, AK Parti İl Başkanlığında partililerle bir araya geldi. Üstün, burada yaptığı konuşmada, Kilis'in kendi nüfusundan fazla Suriyeliye ev sahipliği yaptığını anımsatarak, Türkiye'nin 3 milyon Suriyeliyi barındırdığını, 5 yıldır göç sorununa ilişkin çözümler ürettiğini, Avrupa'nın ise bu sorunu yeni yeni gördüğünü belirtti.
Aylan bebeğin ölümüyle Avrupa'nın bu sorunu fark etmeye başladığını anlatan Üstün şöyle konuştu:
'Türkiye bunu 3-4 yıl öncesinden beri takip ediyor. Bu insanlar nereden botlara biniyor, kaç kişi ölmüş hepsinin tespitini yapıyordu. Aslında Türkiye burada büyük bir fedakarlık yapıyor. Bu göçmenlerin büyük bir kısmı Suriye’den geldi. Türkiye'nin köprü bir ülke olması ve pastasını büyütmüş olması ve yeni çıkan kriz alanlarına sınırdaş olması, Türkiye’deki göçmen sayısını birden artırdı. Tarihte Kavimler Göçü de dahil bir yerden bir yere bu kadar göç edilmemiştir. Avrupa bu göç olayını sonradan fark etti. Zaten Avrupa'nın huyu öyledir. Bir sorun kendi sorunu haline gelemeden bunu sorun olarak görmez. Ama Kilisliler bununla 5 yıldan beri yüzleşiyor.'
Kilis'in Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilme sürecine değinen Üstün, 'Bu fedakarlığın göstergesi olarak 'öyle bir şehir seçelim ki bu olayı bütün dünyaya anlatmada kolaylık olsun' dedik. Türkiye'yi aday göstermiş olsaydık politik bulabilirlerdi. Ama bir ilimiz var ki adı yardımlaşma ve kardeşlik şehri olarak ortaya çıkmış. Kendi nüfusundan fazla Suriyeliyi burada barındırmış. Hemen sınırın bu tarafındaki insanlara bakar hale gelmiş. Yollarını, evlerini, parklarını, ticari hayatlarını paylaştılar ama 'öf' bile demediler. Bundan daha büyük bir barış göstergesi olabilir mi? Bir barış ödülü verilecekse Kilisliler bunu çoktan hak etti. Madalya gelir gelmez bilmiyoruz ama tüm insanlığın gönlündeki madalyayı aldınız.' ifadelerini kullandı.
Kilislilerin kendi özverileriyle dünyada müthiş bir itibar kazandığını vurgulayan Üstün, 'Devletimiz göçmenlere açık kapı politikası uyguladı. Kilisliler de açık gönül kapısını uygulayarak, Suriyeli kardeşlerini misafir etti.' dedi.
Kilis Milletvekilleri Hilmi Dülger ve Reşit Polat da Üstün'e Kilis’in dünya kamuoyunda tanınmasına vesile olduğu için teşekkür etti.
Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara ise Üstün’ün Kilis'te yaşamamasına rağmen, bu fedakarlığın farkına vararak, Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesini sağladığına işarete etti.
Konuşmaların ardından, Ayhan Sefer Üstün'e AK Parti logosun yer aldığı yöresel Kilis yorganı hediye edildi.
Daha sonra Üstün ve beraberindekiler, Kilis Valisi Süleyman Tapsız ve Belediye Başkanı Kara ile çarşı esnafını ziyaret etti.