Hayalinin Peşinden Tekerlekli Sandalyesiyle Koşuyor

METİN GİRGİN - Kocaeli'de, doğuştan bedensel engelli 30 yaşındaki Bilal Eser, duygularını döktüğü şiirlerini kitaplaştırmak ve albüm çıkarmak için tekerlekli sandalyesiyle oyuncak ve kolonya satarak para biriktiriyor.

Gölcük Değirmendere'de memur emeklisi babası ve annesiyle yaşayan lise mezunu Eser, şu ana kadar yaklaşık 250 şiir kaleme aldı. Şiirlerini kitaplaştırmak isteyen Eser, aynı zamanda bir de single albüm çıkarmayı hayal ediyor.

Hayalini gerçekleştirmek için elinden geleni yapan Eser, akülü arabasıyla her gün evinden Değirmendere sahiline gelip, burada oyuncak ve kolonya satıyor. Eser, kazandığı parayla hem aile bütçesine katkı sağlıyor hem de şiirlerini kitaplaştırmak ve single albüm çıkarmak için birikim yapmaya çalışıyor.

- 'Şiire olan kabiliyetimi ortaokulda keşfettim'

Eser, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 4 kardeşinin de üniversiteyi bitirdiğini, kendisinin lise mezunu olduğunu, maddi imkansızlıklar nedeniyle üniversiteyi okuyamamasının içinde hep ukde kaldığını söyledi.

Sosyal hayatta aktif biri olduğunu, ortaokuldan beri şiire merak sardığını, edebiyat ve şiir dalında bir yerlere gelmek istediğini belirten Eser, 'Ortaokuldayken edebiyat öğretmenim Esra Nihal Hanım bir yazılı sınav yapmıştı. Soruda kompozisyon da vardı. Kompozisyondan yüksek puan alınca, böyle yazma becerimin olduğunu hem ben fark ettim hem de öğretmenim fark etti. Daha sonra üzerime düştü. Ufak tefek makaleler yazdım. Daha sonra şiire yöneldim.' ifadelerini kullandı.

- 'Hayata küsmek kaçış yolu'

Oyuncak ve kolonya sattığı tezgahı geçen yıl kurduğunu aktaran Eser, 'Boş durduğum günüm olmadı. 5 lira da olsa kazandım. Kazandığım paraları biriktiriyorum. Şiirlerim single albüm olursa bunun maddi bir külfeti olacaktır, ona hazırlık yapıyorum. Bu konuda bana yardımcı olacak sponsor arıyorum. Olmazsa da ileride küçük bir dükkan açmak istiyorum.' dedi.

Eser, şiirlerinin genelde 'hayata bakış' üzerine olduğunu ifade etti.

Engelli olmanın büyük bir sıkıntı olduğunu ancak Türkiye'de hem devletin hem de toplumun bakış açısında büyük ilerlemeler kaydedildiğini dile getiren Eser, ailesinin desteğiyle bugüne kadar hayata küsmediğini belirtti.

Hayata küsmenin bir kaçış yolu olduğunu vurgulayan Eser, engellilerin içlerine kapanmamaları gerektiğini söyledi. Eser, 'Ülkemizi idare edenler ve beraber yaşadığımız insanlar, bizi birey olarak görürler, birey olmamıza izin verirlerse bizim için hayat daha kolay hale gelecek, daha yaşanabilir hale gelecek. En azından 'biz de bir şeyler yapabiliyoruz' diyebileceğiz o zaman.' diye konuştu.

- 'Ortaokulu bitirene kadar oğlumu sırtımda taşıdım'

Anne Necla Eser (53) de 5 çocuğundan dördüncüsü olan Bilal'in 7,5 aylık doğduğunu, gelişimini tamamlayamadığı için bedensel engelli olduğunu anlattı.

Ortaokulu bitirene kadar oğlunu okula sırtında götürüp getirdiğini ifade eden Eser, şunları anlattı:

'Sabah erkenden kalkıp, oğlumu sırtıma alır, karda tipide her gün gider gelirdik. Sabah 09.00'dan 15.00'e kadar sınıfta yanında otururdum. Tuvaleti geliyordu ben götürüyordum, karnı acıkıyordu ben doyuruyordum. Mutlaka yanında olmam gerekiyordu. Akşama kadar yanından hiç ayrılmazdım. Bilal'e üniversite okutmayı çok istedim ama kırsal yerdeydik o zamanlarda. Eşim memurdu, durumumuz da yoktu. Bilal hikayeler, şiirler yazıyor. Kitap bastırmak istiyor ama onu yapamadık. Kıt kanaat geçindiğimiz için özürlü çocuk bakmaya gidiyorum. Bilal de üç beş kuruş harçlık çıkarıyor. Gelirken ekmeğimizi alıyor.'